Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, 1 Mayıs gecesi yayınlanan bir televizyon programı formatında olup, sunucu Cengiz Bey ile konuk Doç. Dr. Kadir Yıldırım arasında geçen bir röportajdır. Kadir Yıldırım, İstanbul Üniversitesi İktisat Tarihi Öğretim Üyesi olup, "Osmanlı'da İşçiler 1774-1922" başlıklı doktora tezini 1999 yılında tamamlamıştır.
- Video, Osmanlı İmparatorluğu'nda sanayileşme süreci, işçi sınıfının ortaya çıkışı ve işçi hareketlerinin tarihsel gelişimini ele almaktadır. Program, 19. yüzyılda başlayan sanayileşme sürecinden başlayarak, işçi örgütlenmesinin gelişimi, grev hareketlerinin artışı ve sosyalist fırkalardaki faaliyetlere kadar uzanan bir zaman çizelgesi sunmaktadır.
- Videoda ayrıca Osmanlı'daki mesleki eğitim sorunları, işçi yetersizliği, kadın işçilik, farklı etnik grupların (Müslümanlar, Ermeniler, Bulgarlar, Rumlar) arasındaki ilişkiler ve sosyalizmin Osmanlı topraklarındaki yayılışı gibi konular da incelenmektedir. 1908 sonrası grevlerin artışı, Taşnak-Hınçak gibi sosyalist fırkalardan Selanik Sosyalist İşçi Federasyonu ve İştirakçı İlmi gibi örgütlerin faaliyetleri detaylı şekilde anlatılmaktadır.
- 00:43Programın Tanıtımı
- Program jübilemiz elli'ye denk gelen bir mayıs akşamında, Osmanlı'da işçiler ve işçi hareketleri üzerine bir konuyla sunulmaktadır.
- Doç. Dr. Kadir Yıldırım, İstanbul Üniversitesi İktisat Tarihi Öğretim Üyesi olarak programda konuk olarak yer almaktadır.
- Kadir Yıldırım'ın İletişim Yayınları'ndan 2013'te basılmış "Osmanlı'da İşçiler 1870-1922" başlıklı doktora tezi, yaklaşık 2-3 yıllık arşiv çalışması sonucu hazırlanmış olup, programın temel kaynağıdır.
- 02:25Osmanlı Ekonomisinin Yapısı
- Osmanlı'da hakim olan toplum yapısı köylülük, şehirli tüccarlar ve konargöçerlerden oluşmaktadır.
- 1900'lerdeki belgelerde Osmanlı halkının servetinin üçte ikisinin tarımdan ibaret olduğu ve 1908'de Dahiliye Nezareti'nin raporunda halkın büyük kısmının tarımda yaşadığı belirtilmektedir.
- Osmanlı dış ticaretinde en fazla ihraç edilen sekiz ürünün tamamının tarımsal mallardan oluştuğu gözlemlenmektedir.
- 04:01Toprak Bağlılığının Önemi
- Osmanlı'da toprak bağılılığı önemlidir; 1574'te Tuna'da insanlar madenlerde çalışmak için köylerini bıraktığında padişah, çift bozan resmiyle çiftin bozulmaması için bir irade yayınlamıştır.
- Osmanlı'nın 19. yüzyılda Avrupa karşısında göreli olarak geri kalmışlığını hissetmesiyle birlikte, çözüm olarak Avrupa'da olduğu gibi sanayileşme yoluna gidilmesi istenmiştir.
- İstanbul, Bursa, Selanik, Zonguldak, İzmir, Beyrut gibi bölgelerde ve demiryolu'nun bağlandığı yerlerde sanayi ve ticaret güçlenmiştir.
- 05:32Sanayileşmenin Gelişimi
- 1927'de Türkiye'de sanayide kullanılan toplam motor gücü, 1815'te İngiltere'de kullanılan toplam motor gücünden daha düşüktür.
- Osmanlı tarımsal yapısının tamamen kırıldığını söylemek mümkün olmasa da, belli şehirlerde sanayi ve ticaretin güçlendiği, tarımın daha çok pazarlara yönelik yapıldığı bir yapı ortaya çıkmıştır.
- İşçi grubunun, özellikle ücretli işçinin yaygınlaşması bu dönemde gerçekleşmiştir.
- 07:16Toprak Bağlılığının Etkileri
- Toprak bağılılığı sosyal istikrarı sağlar ve işçilerin isyanlarını önler.
- 19. yüzyıl, Osmanlı tarihinde iki kırılmadan biri olarak değerlendirilmektedir.
- 16. yüzyılda nüfus artışı yaşanırken, devletin yeni nüfusa toprak verememesi sonucu evlenemeyen gençlerin sayısı artmıştır.
- 10:05Tarım ve Sanayi Tercihi
- 19. yüzyılda tarım ve sanayi tercihi konusunda büyük tartışmalar yaşanmıştır.
- 1841'de Ceride-i Havadiste, tarım ve ticaret karşılaştırılarak tarımda daha fazla insanın elli yaş sınırına ulaşabildiği belirtilmiştir.
- Churchill ve Ceride-i Vadisi gibi kişiler, tarım yanlısı olmakla birlikte, liberallerin karşısında sanayiye yönelik olması gerektiği görüşünü savunan himayeciler bulunmaktadır.
- 11:11Osmanlı'nın Sanayileşme Süreci
- 19. yüzyılda Osmanlı, sanayileşme reçetesi belirledi ve 1830'larda İstanbul merkezli ilk fabrikalar açılmaya başladı.
- 1850'lerde demiryollarıyla birlikte hinterland genişledi, İzmir ve Batı Anadolu, Selanik gibi bölgeler ticaret yollarına dahil oldu.
- Limanlarda dubalar, vinçler ve iskeleler yapılmasıyla iktisadi anlamda modernleşme gerçekleşti.
- 12:03Sanayileşmenin Etkileri
- İstanbul, İzmir, İzmit, Bursa, Selanik, Beyrut, Zonguldak gibi bölgelerde 19. yüzyıla göre yavaş yavaş sanayileşme başladı.
- Tarım önemini kaybetmemiş olmasına rağmen, ücretli işçi sayısı artmaya başladı.
- 19. yüzyılda emek tarihinde büyük bir tartışma yaşanarak, ortodoks marksizm ve Thompson'ın "İngiliz İşçi Sınıfının Oluşumu" kitabında yapılan yenilik oluştu.
- 13:03İşçi Tanımı ve Hareketleri
- Ortodoks marksizm'e göre burjuva, antitezi olarak proletarya doğurur, ancak Osmanlı'da burjuva yoktu.
- 1870'lerle birlikte ilk fabrikalar yerleşti ve ücretli işçilik yaygınlaştı.
- 15. yüzyılda ve 16. yüzyılda da grevler yaşanmış olsa da, 19. yüzyıl sanayileşme girişimleriyle fabrikalar, limanlar ve demiryollarının yapımıyla ücretli işçi sayısını artırdı.
- 14:40İşçi Hareketlerinin Gelişimi
- 19. yüzyıl Osmanlı'da sadece askeri değil, çalışma hayatı anlamında da yeni bir yapıya bürünme ihtiyacı doğdu.
- Emek tarihi literatüründe fabrikaların işçi hareketleri için ilk şart olduğu vurgulanır.
- Şerif Hoca'nın "Şam'ın Militan Tekstil İşçileri" çalışmasında, fabrikalarda çalışmayan yaklaşık 3 bin işçi arasında şiddet içeren grevler olduğu ortaya çıktı.
- 16:33İşçi Tanımının Genişlemesi
- Şerif Hoca'nın çalışmalarıyla işçi tanımı mekansal ve dönemsel anlamda genişledi.
- Eskiden beri var olan sanayileşme girişimleri 19. yüzyıla göre artarak gazete sayfalarını dolduracak kadar büyüdü.
- 1870'lerde başlatmak yerine, 19. yüzyılın başlangıcını yeni bir dönemin başlangıcı olarak değerlendirmek daha doğru olacaktır.
- 17:22Osmanlı İşgücü Yapısının Değişimi
- Osmanlı'da ücretli işçiler dışında köle emeği, mahkumlar, zorunlu çalışma, asker emeği, esirler ve savaş esirleri gibi çeşitli emek biçimleri bulunuyordu.
- Osmanlı'nın çok kozmopolit bir yapıya sahip olduğu ve farklı bilinç düzeylerinde ve modernleşmeler yaşayan bir işçi sınıfı geliştiği belirtiliyor.
- İstanbul, Selanik ve İzmir ilk üç iş merkezi olarak her zaman aynı sıralamada yer alırken, diğer şehirlerin sıralaması değişiklik gösteriyor.
- 18:38İşçi Sınıfının Örgütlenmesi ve Mücadelesi
- İşçi sınıfı içinde Müslümanlar, gayrimüslimler ve yabancı işçiler arasında mücadele yaşanıyordu.
- İlk örgütlenmelerde yabancı işçilerin sosyalist ve anarşist olanları önemli rol oynamıştı.
- Yerli işçilerin yabancı işçilerden daha az örgütlenme eğiliminde olduğu belirtiliyor.
- 19:2719. Yüzyılda İşgücü Yapısının Değişimi
- 19. yüzyılda Osmanlı nüfusu Müslüman ve gayrimüslim olarak ikiye ayrılıyordu.
- 1826 ve 1896 tarihleri Osmanlı işgücünün kırılma noktaları olarak değerlendiriliyor.
- Yeniçerilik 1826'da kaldırıldığında, özellikle hamallar arasında önemli sayıda Müslüman işçiler İstanbul'dan dışarı sürüldü.
- 20:51Hamalların Önemi ve Değişimi
- Hamallar, bugünün taksicileri gibi, İstanbul'da yaklaşık 20 bin kişiyle nakliyat ve taşımacılık alanında önemli bir güç oluşturuyordu.
- Hamal grevleri sırasında İstanbul ekonomisi durdurulabiliyordu.
- Yeniçerilik kaldırıldığında, Müslüman hamallar yerine binlerce Ermeni hamal getirildi.
- 21:261896 Osmanlı Bankası Baskını ve Sonrası
- 1896'da Osmanlı Bankası baskını, bir çeşit Dünya Savaşı'nı başlatan kıvılcım olarak görülebilir.
- Baskın sonrası Ermeni örgütleriyle devlet arasında çatışmalar yaşandı ve yüzlerce Ermeni hamal öldürüldü.
- Devlet, Ermeni hamalların çoğunu sürgün edip yerine Müslüman (Türk ve Kürt) hamalları getirdi.
- 22:28İşçi Örgütlenmesi ve Kültürel Farklılıklar
- Kozmopolit yapı kırıldığında, işçi hareketlerinin ve örgütlenmesinin güçlendiği dönemle denk geldi.
- Bazı örgütler (tütün sendikası, Bulgar Amel Sosyalist Kulübü) farklı toplulukları bir arada temsil etmeye çalışıyordu.
- Diğer taraftan, iş yerlerinde farklı topluluklar arasında sosyal hayatta kopukluk vardı ve işçiler birbirlerini "gavur" veya "müslüman" olarak tanımlıyorlardı.
- 23:39Sanayileşme ve Yabancı Uzmanlar
- Osmanlı sanayileşmeye çalışırken yeterli kalifiye işgücüne sahip olmadığı için Brezilya'dan İsviçre'ye kadar neredeyse her ülkeden uzman getiriyordu.
- Zonguldak'taki maden işçileri arasında Hırvat, Kürt ve Laz gibi farklı topluluklar arasında anlaşmazlıklar yaşanıyordu.
- Sosyalizm hareketlerinde de farklı topluluklar arasında (Bulgarlar-Ermeniler, Rumlar-Bulgarlar) ırkçı suçlamalar ve anlaşmazlıklar vardı.
- 25:21Sosyalizmin Girişi
- Farklı topluluklar, özellikle Ermeniler ve Bulgarlar, Avrupa ile daha güçlü kültürel bağları nedeniyle sosyalizmin girişi için olumlu bir sonuç doğurmuştu.
- 25:42Devlet Yetkililerinin Grevlere Yaklaşımı
- Devlet yetkilileri genellikle grevleri dışarıdan gelen sosyalistlerin teşvi ile yapıldığını iddia ederler.
- Zonguldak kaymakamı 1908'de bir grev üzerine yorum yaparak, yerel işçilerin greve akmayan saflar olduğunu ve yabancı işçilerin kendi ülkelerindeki sorunları buraya getirdiğini belirtmiştir.
- Bu yaklaşım, sorunun kökenine bakmadan dış kaynaklı olarak nitelendirmekle sorunun üzerinden atılmaya çalışmaktadır.
- 26:341908'deki Grev Artışı
- 1870-1908 arasında 38 yıl boyunca sadece 92 grev yapılmışken, 1908 Nisan-Kasım arası 143 grev gerçekleşmiştir.
- Bu artışı, bir barajda biriken su gibi bir baskı olarak tanımlamak mümkündür.
- İttihat Terakki'nin yayınlarında sendikaların modern hayatın bir parçası olduğu belirtilirken, bu kadar çok grev olunca devlet tutumu değişmiştir.
- 27:40Grevlerin Tarihi
- İlk grev veya ilk sendika hakkında kesin bir tarih belirlemek zordur çünkü bu tür tepkiler doğal bir süreçtir.
- 19. yüzyılda mülksüzleşmiş ücretli işçi sayısı arttıkça, tek gelir ve geçim kaynağı olan ücretle ilgili sorunlar grevlere yol açmıştır.
- Osmanlı'da da grevler ve sendikalar mevcuttu, ancak 1930'lara kadar bu konuların inkar edildiği görülür.
- 29:03Erken Dönem Grevleri
- Grev olayları 1473'ten itibaren, 1620'lerde ve 1500'lerde de görülmüştür.
- 19. yüzyılda 1800'lerin başlarında, 1850'lerde ve 1860'larda grevler sıkça gerçekleşmiştir.
- 1870'lerle birlikte fabrikalar ve ücretli işçi sayısı arttıkça grevler de artmaya başlamış, 1870'lerin sonlarında ciddi bir enflasyon dalgası yaşanmış ve devlet memurları da bu dalgaya katılmıştır.
- 29:44Devletin Rolü ve Grevler
- 19. yüzyılda Osmanlı işçi hareketleri ve işçi örgütlenmesinin önünde devletin olumsuz bakış açısının büyük bir engel olduğunu söylemek mümkündür.
- Devletin grevleri dışarıdan güçlerle ilişkilendirmesi, grevlerin devletin izniyle yapıldığı veya devletin önünde engelli olduğu şeklinde yanlış bir bakış açısına yol açabilir.
- Abdülhamit döneminde de grevler yaşanmıştır, özellikle deniz kuvvetleri ve tersane işçileri tarafından 22 grev yapılmış, bunların 16'sını kamu işçileri gerçekleştirmiştir.
- 31:51Grevlerin Kaynağı ve 1908 Dönemi
- Grevlerin sayısı, mülksüzleşen insan sayısının artmasıyla birlikte artmıştır.
- 1876 sansüründen sonra gazetelerde grev haberleri sansür edilmiş, gazetelerde grevlerin ölçülmesi zorlaşmıştır.
- 1908, İttihat Terakki'nin iktidarı ele geçirmesiyle önemli bir dönüm noktası olmuştur; baskı yapmanın toplumsal hareketleri bastırmadığı, sadece daha da yükselttiği gösterilmiştir.
- 33:39Osmanlı'da İşçi Hareketleri
- 1908 yılında tespit edilen grev sayısı 23'tür, 1980'lerde ise 153 civarında grev tespit edilmiştir.
- 20 Temmuz'dan 8 Ekim'e kadar 75 günde 118 grev tespit edilebilmektedir.
- 1908 yılında yapılan grevlerin %90'ı özel sektör tarafından gerçekleştirilmiş, devletin büyümeye başlamıştır.
- 36:01İşçi Örgütlenmesi ve Yasalar
- Tatil eşgal kanunu, grevlere yönelik bir düzenleme haline gelmiş ve işçileri daha fazla engellemiştir.
- Sendika yasağına rağmen, işçi örgütlenmesi cemiyet, dernek ve kulüp altında devam etmiştir.
- İşçi hareketleri insanın doğasında olan bir şey olduğu için, yasa çıkışıyla bile bu hareketler durmamıştır.
- 37:40Osmanlı'da İşgücü Sorunu
- Osmanlı'da sanayiye yatkın bir işgücü bulunmamış, bu yetersizlik niceliksel açıdan daha belirgin olmuştur.
- İlk dönem sanayileşmede işçi bulmak zor olmuş, işverenler köylere gidip insanları ikna etmeye çalışmıştır.
- İşçileşme süreci muhafazakar toplumda karşılaştığı tepki nedeniyle kolay olmamıştır.
- 39:42Kadın İşçilik ve Toplumsal Tepki
- Osmanlı'da müslüman kadınların erkeklerle bir arada çalışması dini hassasiyet nedeniyle istenmemiştir.
- 1908'de Kastamonu'da kadınların daha fazla dışarıda görünmesi üzerine erkeklerin silahlı örgüt kurup bunu engellemeye çalıştığı görülmüştür.
- Devlet, kadın ve erkek işçilerin ayrı yerlerde çalışması ve aralarına paravan konması şeklinde çözüm bulmuştur.
- 41:24İşçileşme Süreci
- 1890'larda Fransız sermayeli Dersaadet Rıhtım Şirketi, Gedik sahiplerini ve hamalları sıkıştırmaya başlamıştır.
- Şirket, gedik sahiplerine ya şirketin arabalarıyla çalışacaklarını ya da gelirlerinin %10'unu şirketin payına bırakacaklarını söylemiştir.
- Bu durum, gedik sahiplerinin ve hamallarının mülksüzleşmesi ve proleterleşmesine yol açmıştır.
- 42:36Osmanlı'da İşgücü Sorunları
- Osmanlı'da işgücü sorunları niceliksel anlamda rahatça çözülemedi, ancak niteliksel anlamda da yetersizlikler vardı.
- 1870'ler veya 1880'lerde bir İngiliz elçisinin belirttiği gibi, Osmanlı köylüsünün tarım teknolojisi ile İngiliz köylüsünün traktör kullanımı arasında büyük bir fark vardı.
- İlk demiryollarının kısa sürede kullanılamaz hale gelmesi, yerli mühendislerin yetkinlik eksikliğinden kaynaklanıyordu.
- 43:50Yabancı İşgücü ve İdeolojik Etkiler
- Osmanlı, teknolojiyi ithal ederken, bu teknolojiyi kullanacak iş gücü de ithal etmek zorunda kalmış, yabancı uzmanlar ve işçiler getirilmiştir.
- Yabancı işçiler sadece emeklerini değil, sosyalizm ve anarşizm gibi ideolojileri de getirmişlerdir.
- Osmanlı topraklarında sosyalizm ve anarşizm kendi içinden de ortaya çıkmış, Avrupa'yı takip eden insanlar bu fikirlere ulaşmıştı.
- 45:04Mesleki Eğitim Sorunları
- Ücretli işçilik, mesleki eğitimin yetersizliği ve loncaların zayıflaması nedeniyle bir okul olarak görülebilir.
- 1841'de bir belgede Avrupa'nın gelişmişliğini teknik okullarıyla ve sanayi mekteplerinde işgücü yetiştirmeye borçludur denilerek benzer bir sistem istenmişti.
- 170 yıl sonra 2014 planında da aynı sorunun tekrar edildiği görülüyor.
- 46:37Eğitim Politikaları ve Savaşların Etkisi
- Çok sayıda sanayi mektebi açılmasına rağmen, öğretmen yetersizliği sorunu yaşanıyordu.
- Sanayi mektepleri devlet politikalarına değil, kurumsal şahıslara bağlı olarak açılıyordu ve bu politikalar birikim oluşturuyordu.
- Balkan Savaşları gibi savaşlar, özellikle Selanik'in elden çıkmasıyla mesleki eğitim sistemine büyük zarar verdi.
- 48:02Mesleki Eğitimde Süregelen Sorunlar
- 1913'te bir öğrencinin mektubunda, 9-17 yaş arası çocuklar için mesleki eğitim sorunları anlatılıyor.
- Osmanlı gazeteleri 1870'lerde bile mesleki okulların sadece öksüz yetim çocuklar için mi olduğunu sorguluyordu.
- Savaşlar, özellikle Balkan Savaşları, eğitim alanındaki gelişmeleri durdurdu ve insanları zor durumda bıraktı.
- 50:57İşçi Örgütlenmeleri ve Sosyalist Hareket
- 1908'den sonra grevlerin artmasıyla birlikte işçi örgütlenmelerinde hareketlenme başladı.
- Amel-i Cemiyeti, Ameli-i Osmani Cemiyeti gibi ilk sendika ve örgütlenmeler ortaya çıktı.
- Tophane'de, harp sanayisi, liman ve çeşitli etnik grupların yaşadığı bu bölgede ilk merkez komiteleri ve yürütme komiteleri kuruldu.
- 52:18Emek Tarihi Literatürü Hakkında Değerlendirme
- Emek tarihi ile ilgili literatürde, özellikle sosyal politika ve endüstri ilişkileri kitaplarında, tarih konusu genellikle yetersiz şekilde ele alınmaktadır.
- Bazı yazarlar, 1871 yılında kurulan "Amel Perver Cemiyeti"nin ilk işçi sendikası olduğunu iddia etmektedir, ancak bu görüşler doğru değildir.
- Oya Baydar'ın "Türkiye İşçi Sınıfının Doğuşu" kitabında ve Erkan Serçe'nin 1994'te bulduğu tüzüğe göre, bu cemiyet bir işçi sendikası değil, Rumların kurduğu küçük kredi kuruluşuydu.
- 54:29İlk Sendika Tartışması
- İşçi örgütü kavramı modern anlamda düşünüldüğünde, işverene karşı faaliyet gösteren sendikaları ima eder, ancak tarihi değerlendirmelerde bu şekilde düşünmemek gerekir.
- 1895'te Tophane'de kurulan "Amel-i Osmanî Cemiyeti", "Amel Perver"in ilk sendika olmadığı anlaşılmasıyla birçok kitapta ilk sendika olarak tanımlanmaktadır.
- Konuşmacı, "Amel-i Osmanî Cemiyeti"nin arşiv kayıtlarında hiçbir belge bulamadığını ve 1921'de Türkiye İşçi Derneği'nin başkanı Agah Efendi'nin konferansında anlatılan hikayenin doğruluğunu sorguluyor.
- 58:00İşçi Örgütlenmesi Alternatifleri
- İşçi örgütlenmesi sadece ücret ve tepki için sendika kurmakla sınırlı değildir, Osmanlı tarihinde farklı örgütlenme biçimleri görülmektedir.
- 1870'lerde Mahmutpaşa'daki ayakkabı işçileri, işsiz kalan arkadaşlarına gelirlerinden yardım etmek için örgütlenmiştir.
- 1890'larda devlet memurları ve demiryolu işçileri arasında kardaşlık cemiyetleri kurulmuş, gıda malı toptan alıp paylaşıyor veya birlikte yatırım yapıp kari paylaşmaktaydılar.
- 59:27İşçi Örgütlenmesi ve Sosyal Hareketler
- Zaptiye nezareti, gizli kurulmuş örgütlerin tehlikeli olduğunu ve bunları kapatmaya çalıştığını belirtiyor.
- 1879'da Mahmutpaşa'da tekstil işçileri ücretlerini artırıp çalışma saatlerini kısaltmak için örgütlenmeye başlamıştı.
- 1903'te Deyrülkamer'de polis baskını sonucu işçi hareketlerinin Avrupa örneğini takip ettiği ve hızlı yayıldığı belirtiliyor.
- 1:01:19Sosyal Hareketlerin Yayılması
- 1908'de grevlerle birlikte örgütlenme sayısı arttı, 1908 öncesi yaklaşık 15 örgüt olduğu halde 1909-1911 arasında inanılmaz bir yayılma gerçekleşti.
- İşçi hareketleri Beyrut, Sakız, Zonguldak, İstanbul, Selanik, Bursa ve İzmir gibi birçok şehirde hızla kuruldu.
- 1910'da İskence'de yapılan grevde 14 yaşından küçük işçi çalıştırılmasın, ücretlerin geçinme indeksine göre belirlensin gibi nitelikli talepler ortaya atıldı.
- 1:02:30Sosyal Hareketlerin Gelişimi
- İki hafta sonra İstanbul'daki işçiler de aynı grevi aynı taleplerle gerçekleştirdi, bu da bir sınıflaşma ve bilinçlenme sürecinin başladığını gösteriyor.
- İşçi hareketlerinde çocuk işçi çalıştırılmasın, emzirme odası kurulsun, hamilelik izni olsun, hafta izni, işsizlik ve kaza sigortası gibi talepler ortaya çıktı.
- 1913'te Zıkkı yönetime geçilmesi ve Mahmut Şevket Paşa'nın öldürülmesiyle birlikte hareketler bir süre sessizliğe büründü.
- 1:03:29Sosyal Hareketlerin Etnik Boyutu
- Sosyalist ve sendikal hareketler gayrimüslim kanadında (Ermeniler, Bulgarlar) daha hızlı yayılmışken, Müslümanlar ve Rumlar daha çok tevekkül ve kabullenmişlik durumunda kalmıştı.
- Ermeni cemiyetleri (Taşnakçak) ilk başlarda sosyalist hareketlere yol gösterici rol oynadı.
- Balkanlar'daki milletlerin (Bulgarlar, Yugoslavya sınırları içindeki çeşitli milletler) sosyalist hareketlerde daha hızlı ilerlediği gözlemleniyor.
- 1:05:01Sosyalizmin Osmanlı'daki Gelişimi
- Sosyalizmin genel sloganlarından biri "Vatanım bütün şey, yapıyorum ama onu da bütün yeryüzü, milletim bütün insanlık" şeklindeydi.
- Uygulamada her alt grup birbirini sadece kendi çıkarlarını karşılama ve kendi devletini kurma şeklinde değerlendirmişti.
- 1921'de Mustafa Suphi'nin gazetesinde "Osmanlı'da sosyalist hareketi ilk defa 1909'da başlar" denilse de, ciddi bir sosyalizm tartışması 1870'lerde, özellikle 70'lerin başında Namık Kemal, Reşat Bey, Şemsettin Sami ve Ahmet Mithat Efendi gibi düşünürlerce başlatılmıştı.
- 1:07:00Etnik Gruplar ve Sosyalizm
- Ermeni sosyalizmi ve Bulgar sosyalizmi güçlü hale gelmiş, 1893'te Ermeni sosyalistlerin yayınladığı bir eserde sosyalizmin tarihi detaylı şekilde anlatılmıştı.
- 1909'da Van'da August Bebel'in anma açık hava toplantıları düzenlenmiş, eserleri okunmuştu.
- Bulgarlar pratik anlamda daha etkili olmuş, 1910'lara kadar her grevde bir iki Bulgar sürgüne uğramıştı.
- 1:10:14Osmanlı'da İşçi Hareketleri
- Meşrutiyet sonrası Taşnak-Hınçak resmi olarak parti olarak kurulduğunda, programlarında bugün hala Türkiye'de işçilere tanınmamış haklara dair güçlü ve nitelikli yayınlar bulunmaktadır.
- Selanik Sosyalist İşçi Federasyonu 1909'da Kavala'daki Tütün Amelesi Cemiyeti'nin devamı niteliğindedir ve daha sonra Museviler öncülüğünde dört dilde (Musevice, Türkçe, Bulgarca, Rumca) "Amele Gazetesi" çıkarmışlardır.
- Balkan savaşlarında Osmanlı'dan ayrılmak istemeyen ve çok yapıcı faaliyetler yapan bu örgütler, grevler, sendikalar arası spor müsabakaları, işçi çocuklarına eğitim verme ve yardım paketleri dağıtma gibi faaliyetler gerçekleştirmiştir.
- 1:12:27Milli Farklılıklar ve Sosyalist Hareketler
- Her topluluğun kendi özellikleriyle kabul edilmesi ve ortak bir sosyalist ideal için çalışılması fikri vardır, ancak diğer ekiplerden fazla cevap alamamışlardır.
- 1909'da Mustafa Supler ve Türkiye İşçi Derneği, Türkiye Çiftçi ve İşçi Kur Fırkası gibi Türk sosyalist hareketleri başlamıştır, ancak Misak-ı Milli bu hareketleri etkilemiştir.
- 1910'da Müslümanlar arasında da sosyalist hareketler başlamış, "İştirakçı Hilmi" adlı gazete çıkarmış ve "İştirakçı İlmi" isimli bir lider ortaya çıkmıştır.
- 1:14:17İştirakçı İlmi ve Sosyalist Hareketlerin Gelişimi
- 1913'te bir sessizlik döneminden sonra 1919'a kadar hızlı bir şekilde sosyalist fırkalar kurulmaya başlamıştır.
- İştirakçı İlmi, 1913'te sürgüne gönderilmiş, 1919'da af çıkınca geri dönmüştür.
- 1919'da kurulduktan sonra 1921'de kendi gazetesinde 17.000, rakip sosyalist örgütlerin gazetelerinde 7.000-10.000 arası üyesi olduğu belirtilmiştir.
- 1:16:27Sosyalist Hareketlerin Sonuçları
- Sosyalist hareketlerde iç hareketlenme olmuştur, ancak 1922'de tramvay işçilerine yaptırılan grev olumsuz sonuçlanmıştır.
- İştirakçı İlmi'nin ölümü hakkında farklı rivayetler vardır, ancak polis memuru Ali Haydar tarafından öldürülmüştür.
- 1909 sonrası milliyetçilik artmış, Türk ve Rumlar bir araya gelmemiş, Selanik'in kaybı ve Misak-ı Milli sınırlarına hapsolma ile Rumlar da yavaş yavaş elenecektir.