Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, bir eğitimci tarafından verilen ve Cemal, Elif, Fatma, Feyza, Havva, Mehmet, Özcan ve Yasemin Hoca, Havva Hoca, Özcan Hoca gibi öğrencilerin katıldığı interaktif bir Kur'an ilimleri dersidir.
- Ders, Kur'an'da anlamı kapalı olan lafızlar için kullanılan müphem, garip ve mücmel kavramlarıyla başlayıp, İslam öncesi Arap toplumundaki yemin meselesi, Kur'an'ın farklı ilimleri (aksamı Kur'an, emsali Kur'an, münasebatül Kur'an, müphem Kur'an, garip Kur'an) ve son olarak vücuh ve nezayir ilmi konularını ele almaktadır. Öğretmen, bu kavramları örneklerle açıklamakta ve DHBT ve DİKAP sınavlarında çıkabilecek soru tiplerini çözmektedir.
- Videoda ayrıca müteşabih ayetlerin müphem kavramlarına dahil edilmediği, müşterek vücuh kelimeler (salat, tavut, hüda, ruh, rahmet, ümmet, sultan, iman, imam, ayet, hubble, hassab, cennet, cehennem, hak, hikmet, halk, hayır, din, zikir) hakkında bilgiler verilmektedir. Ders, öğrencilerin aktif katılımıyla ilerlemekte ve bir ara verileceği belirtilmektedir.
- 00:03Dersin Başlangıcı ve Tebrikler
- Konuşmacı, dersin bereketini Allah'tan dileyerek başlıyor.
- Cemal hocaya Gaziantep'te yapılan ezan okuma yarışmasında ikinci olması için tebrik ediliyor.
- Mehmet hocaya da aramıza yeni katıldığı için hoş geldiniz deniliyor.
- 01:17Kur'an'ın Anlamı Kapalı Lafızlar
- Tefsir dersi ile ilgili soru çözümleri yapılacak ve DHBT ve DİKAP sınavlarında bu konudan muhakkak bir soru çıkacağı belirtiliyor.
- Kur'an'ın anlamı kapalı olan lafızlar için üç kavram vardır: garip lafızlar, müphem lafızlar ve mücmel lafızlar.
- Garip lafızlar, Kur'an'da fazla geçmediğinden ve halk arasında kullanılmadığı için anlamları pek bilinmeyen kelimelerdir.
- 02:04Müphem ve Mücmel Kavramları
- Müphem kavramı, Kur'an'da açık değil, ismi işaretlerle, ismi mefullerle, zamirlerle, cins isimlerle zikredilen kavramlardır.
- Mücmel, anlamı kapalı olan lafızlardır ve mücmelin kapalılığı giderilmişse ona mübeyyen denir.
- Müteşabih ayetler, anlamı herkes tarafından bilinen muhkem ayetlerden farklı olarak anlamı kapalı olan lafızlar içine yazılmaz çünkü müteşabih ayetlerde tevil yapma imkanı vardır.
- 04:34Mücmel ve Mübeyyen Örnekleri
- Mearic Suresi 19. ayetinde "hello an" kelimesinin anlamı ancak devamındaki ayetten anlaşılmaktadır ve bu durum üslubul Kur'an kapsamında incelenir.
- Mücmel lafızlar, söz sahibi tarafından açıklama yapılmadıkça kendisinden kastedilen mananın anlaşılmadığı lafızlardır.
- Mücmel lafız eğer anlaşılıyorsa, mübeyyen (açıklanmış) veya mufassal (tafsilatlandırılmış) adını alır, aksi halde muallaklığı ile kalır.
- 07:23Müphem Kavramı
- Araf Suresi 175. ayetinde "azgınlardan olan kimsenin" kastedildiği belli değildir ve bu durum müphem kavramına örnektir.
- Müphem, Kur'an'da açık değil, ismi işaretlerle, ismi mefullerle, zamirlerle, cins isimlerle zikredilen kapalı ifadelerdir.
- Müphem kavramının temel kaynakları Kur'an ve hadis gibi nakli bilgilerdir ve kapalılığı Kur'an ve sünnetle kurtarılır.
- 10:18Aksamül Kur'an
- Kur'an'da yemine çeşitli vesilelerle müracaat edilmesi, vahyin muhataplarının dikkatini çekmek ve ilahi mesajın anlamını tehdit etmek için kullanılır.
- Dil merkezli Kur'an ilimlerinden iki tanesi önemlidir: aksamül Kur'an ve emsal Kur'an.
- Aksamül Kur'an, yeminleri konu alan Kur'an ilmidir.
- 11:43İslam Öncesi Arap Toplumunda Yemin Meselesi
- İslam öncesi Arap toplumunda yemin meselesi çok önemliydi ve sözü pekiştirmek için kullanılan tek usullerden biriydi.
- Kassem adı verilen yemin, tanrılara, putlara, şerefe, atalara değişik saygı unsurlarına yapılırdı ve son derece yaygındı.
- Kur'an'da Allah kendisine, fiillerine ve yaratıklarına yemin etmiştir.
- 12:18Kur'an'da Yemin Edilen Varlıklar
- Kur'an'da güneşe, ay, sema, zeytin, gök, yer, ömür, Sina Dağı, kuşluk vakti, yıldızlar ve benzeri varlıklara yemin edilmiştir.
- Kur'an'ın dil merkezli en önemli iki ilmi vardır: aksamı Kur'an ve emsali Kur'an.
- Emsal, mesel kelimesinin tekil halidir ve Arap dili ve edebiyatında atalardan gelen, yüzyıllar içindeki deneyim ve gözlemlerine dayalı düşünceleri içeren, değişmez kalıp ve klişeleşmiş özlü sözlerle öğüt ve hüküm içerecek biçimde yansıtan anonim özdeyişlerdir.
- 14:04Kur'an'da Yemin Edilen Şahıslar
- Kur'an'da Allah, şeytan, Hz. İbrahim ve babası, Mısır azizi'nin karısı, Hz. Musa ve Hz. Meryem üzerine yemin edilmiştir.
- Hz. Muhammed'in üzerine Kur'an'da yemin edildiği görülmemektedir.
- Kur'an'daki yeminlerin sebepleri arasında Arapların alışkın oldukları bir hitap tarzı olması, mesajın anlamının kuvvetlendirilmek istenmesi, muhatabın dikkatinin çekilmek istenmesi, yemin edilen varlığın önemine işaret edilmesi ve üzerine yemin edilecek varlıkların örneklenmesi bulunmaktadır.
- 16:17Kur'an İlimlerinden Münasebatül Kur'an
- Fahrettin Razi, Kur'an'ın tamamı tek bir sure, hatta tek bir ayettir anlayışından harekette, tefsirinde zaman zaman sureler ve ayetlerin tertibi üzerinden anlam ilişkilerini ortaya çıkarmaya çalışmıştır.
- Kendisinden sonra gelen birçok müfessir de bu konu üzerinde durmuş, bazıları ise müstakil eserler yazmıştır.
- Bu anlayış münasebatül Kur'an ile ilişkilidir.
- 17:03Kur'an'da Kapalı Lafızlar
- Kur'an lafızlarının yaşadığı toplumda az kullanıldığı ve yabancı kaynaklı olduğu için anlaşılması zor olan kapalı lafızlara "garip" denir.
- Müphem, mücmel ve garip kavramları kapalı lafızlarla ilişkilidir.
- Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa, nazil olan ayetler hakkında bazen doğrudan, bazen de sahabeden birinin sorusu üzerine açıklama yapmıştır.
- 20:06Kur'an İlimleri ve Garibül Kur'an
- Garibül Kur'an, zamir cins isimlerle anlam kapalılıklarından veya çok anlamlılıktan kaynaklanan belirsizliği ortadan kaldırmıştır.
- Garib, az kullanılması veya farklı lehçe ve dillerden alınması sebebiyle manası sözlüklere veya uzmanlarına başvurulmadan anlaşılmayan kapalı lafızlardır.
- Garip kelimelerinin araştırılması konusunda Peygamberimiz ve sahabeleri emir vermiş, bu çabanın sonucunda genelde "Meanil-Kur'an", özelde de "Garibül-Kur'an" adıyla sözlükler ortaya çıkmıştır.
- 22:55Kur'an'da Yabancı Kelimeler
- Kur'an Arapçası Kureyş lehçesini merkeze almış, ancak bazen Arapçanın diğer fasih lehçelerine ait kelimeler ve o günün Araplarının bilmediği kelimelere de yer verilmiştir.
- Bu yabancı kelimeler çoğunlukla Arapça asıllı olmayan, yabancı dillerden alınıp Arapçalaştırılan kelimelerdir.
- Örneğin "et-tur" kelimesi Süryanice kökenlidir ve "daha" anlamına gelmektedir.
- 25:53Vücuh ve Nezayir İlimi
- Vücuh, bir kelimenin tüm anlamlarını ifade eder.
- Nezayir ise o tüm kelimelerden bir tanesinin anlamına denir.
- Arap dilinde birçok farklı anlama delalet eden lafsa müşterek (çok anlamlı kelimeler) denir ve bu olguya iştirak (çok anlamlılık) denir.
- 28:16Nezair Kavramı
- Müfessirler, lafızları farklı olsa da aralarında anlamsal açıdan bir yakınlık olduğunu düşündükleri kelimeleri birbiriyle açıklarlar.
- Örneğin "cennet", "naim", "firdevs", "adn", "darul", "hud", "darüsselam" kelimeleri ahirette vaat edilen nimet ve mükafat yurdu anlamında aynı anlamda kullanılır.
- Kur'an'da geçen kelimelerin anlam dünyaları oldukça geniştir, ancak "kevser" kelimesi sadece Kevser suresinin bir ayetinde geçtiği için vücut kelimesinin kullanılmadığı bir örnektir.
- 31:47Kur'an İlimi ve Vücuh Kavramı
- Kevser kelimesi vücud olarak kullanılmamış çünkü tek anlamı var ve tek ayette geçiyor, anlamı bolluk ve bereket.
- Kur'an-ı Kerim'de bazı kelimeler kök anlam anlamıyla da ilişkili olarak yer aldığı bağlama göre farklı anlamlarda kullanılmış.
- Dalalet kelimesi birçok yerde sapkınlık, Allah'ı inkar etme gibi anlamlara gelirken, Duha suresinde Hz. Muhammed'in vahiy öncesi durumuna işaret ederek yolunu kaybetme anlamında kullanılmış.
- 33:01Vücuh ve Nezayir İlimi
- Dalaletin farklı anlamları ve bir surede bir ayette yolunu kaybetme anlamında kullanılması, vücuh ve nezayir ilmini hatırlatıyor.
- Kur'an-ı Kerim'de geçen müşterek vücuh kelimeler arasında salat, tavut, hüda, ruh, rahmet, ümmet, sultan, iman, imam, ayet, hubble, hassab, cennet, cehennem, hak, hikmet, halk, hayır, din ve zikir gibi kelimeler bulunuyor.
- Bazı müfessirlere göre hüda kelimesi türevleri ile birlikte onyedi farklı anlamda kullanılmış, ancak cehennem anlamına gelmiyor.