• Buradasın

    İstanbul Roman Kahramanları Edebiyat Festivali

    youtube.com/watch?v=FmqZ2ZwzgbE

    Yapay zekadan makale özeti

    • Bu video, İstanbul Roman Kahramanları Edebiyat Festivali'nin beşinci oturumunu göstermektedir. Moderatör Emre, Afyonkarahisar'ın Bombadil ilçesinde Raziye Sultan Yusuf Kayabaşı Sosyal Bilimler Edebiyat Öğretmeni ve Ankara Bilfen Çayyolu Liselerinin Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni Gülcan Demir ile birlikte Türkiye'nin çeşitli yerlerinden Türk Dili ve Edebiyatı öğretmenleriyle birlikte oturmuştur.
    • Videoda, öğretmenler kendi roman kahramanlarından bahsetmektedir. İlk bölümde Gülcan Demir'in "Benimle Roman Kahramanları" adlı sahne metnini ve bu metnin ortaya çıkış hikayesini anlatmaktadır. Daha sonra "Küçük Prens" kitabının incelenmesi ve son bölümde Hatay Kars Sosyal Bilimler Lisesi'nden emekli edebiyat öğretmeni Mehmet Serdar Yükseloğlu'nun Victor Hugo'nun "Le Misérables" romanındaki Jan Valjan karakteri üzerine yaptığı konuşması yer almaktadır.
    • Videoda ayrıca yaratıcı drama tekniğiyle roman kahramanlarının canlandırılması, "Küçük Prens" kitabının toplumsal eleştiri açısından önemi ve roman kahramanlarının okuyucular üzerindeki etkisi gibi konular ele alınmaktadır.
    İstanbul Roman Kahramanları Edebiyat Festivali'ne Giriş
    • Beşinci Roman Kahramanları İstanbul Edebiyat Festivali'nin bu oturumunda Türkiye'nin çeşitli yerlerinden Türk Dili ve Edebiyatı öğretmenleri bir araya gelmiştir.
    • Festivalin önceki programlarında şehirlerden bahsedilirken, bu oturumda kendi roman kahramanlarından ve hayatlarında seçtikleri zaman kahramanlarından bahsedilecektir.
    • Festival beşincisi olup, önceki yıllarda sosyal bilimler liseleri tarafından düzenlenmiş, ancak pandemi sebebiyle online olarak gerçekleştirilmek zorunda kalmıştır.
    02:39Gülcan Demir Hocanın Sunumu
    • Gülcan Demir Hoca, "Benim Romanlarım" adlı sahne metni ve bu metnin ortaya çıkış hikayesinden bahsedecektir.
    • Yaratıcı drama topluluğu öğrencileri, sahnede canlandırdıkları kahramanlar için ÖSYM Ulusal Tez Merkezi'nden yüksek lisans ve doktora tezleri okumuşlardır.
    • Öğrenciler, kahramanlarına dair görseller çizmiş, kostümler için gezmiş, şarkılar aramış, afiş ve kitapçık hazırlamışlardır.
    07:40Roman Kahramanlarının Sınıflandırılması
    • Onbeş ayrı romanı tek bir metinde toplamak hem heyecanlı hem de zordu, bu nedenle kahramanlar kaçış duygularına göre sınıflandırılmıştır.
    • Dünya kaçış duygusu: Don Kişot, Küçük Prens, Ketnes, Bihruz Bey, Edward.
    • Mekanlardan kaçış duygusu: Nuran, Maria Puder, Feride, Ahmet Cemil, Gregor Samsa.
    • Kendinden kaçış duygusu: Kozmado, Oblomov, Ezmeralda, Raskolnikov, Asya.
    09:21Diğer Sınıflandırma Grupları
    • Mekansal etkinin hissedildiği roman kahramanları: Ahmet Cemil, Nuran, Ketnes, Kozmado, Raskolnikov, Feride.
    • Nesne odaklı roman kahramanları: Don Kişot (değirmen), Ahmet Cemil (şiir defteri), Maria Puder (kürk), Küçük Prens (gül çetnis), Alaycı Kuş İğnesi (kuş), Esmeralda (patik), Bihruz Bey (araba), Raskolnikov (saat), Asya (kamyon).
    • Zorunluluklardan etkilenen roman kahramanları: Gregor Samsa, Ketnes, Raskolnikov ve Ahmet Cemil.
    11:49Sahne Metninin Amacı ve Teknikleri
    • "Benim Romanlarım" adlı sahne metninde çerçeve hikaye tekniği, biyografik hikaye anlatıcılığı tekniği ve yaratıcı drama tekniği kullanılmıştır.
    • Metnin amacı farkındalık yaratmak ve sosyal sorumluluk projesi üretmektir.
    • Özel bir fanchio liselerinde kardeş okula roman köşesi açmak için kampanya başlatılmış, yaratıcı drama topluluğu öğrencileri 929 kitap toplamış ve Ankara Nahit Menteşe Anadolu Lisesi okul müdürüne teslim etmişlerdir.
    13:04Roman Kahramanları Projesi
    • Kitapların toplanma aşamasından kolilenme aşamasına kadar her biri güzel çalıştı ve gönül verdi.
    • Yaratıcı drama topluluğundan kareler de olmalıydı, ancak vakit almamak adına fazla koymadı.
    • Drama ekibine katılan öğrenciler 9. sınıftan 11. sınıfa kadar devamlılıklarını sağlıyorlar.
    13:41Projenin İçeriği
    • Sahnede roman kahramanlarına dair şarkılar söylediler ve afişlerini gösterdiler.
    • Şarkılar özellikle "Bir daha mı tövbe aşık olamam" diyen Ahmet Cemil'e ithafendir.
    • Danslar olarak lindy hop tercih edildi, enerji versin ve olay örüntüsünü birleştirebilelim diye.
    15:40Projenin Sonrası
    • Sahne perdemize kadar her şey hazırda, boş koltuklarla seyirciyle buluşma zamanı bekleniyor.
    • Oyun oynamadıklarında 28 kişilik roman kahramanları ekibi ve öğretmen çok üzüldü.
    • Arkadaşları, öğretmenin kıyafetine benzer bir bez bebek hediye olarak yolladı.
    16:30Bez Bebek Projesi
    • Bez bebeğin yanında bir zarf geldi ve zarfın içerisinde bez bebeği yapan kadının hayat hikayesi vardı.
    • Bez bebeği yapan bir kadın dayanışma vakfında, meslek sahibi olmayan kadınlara kısa süreli kurslar veriliyor.
    • Bu bez bebekleri alarak hem bağış yapmış oluyorsunuz hem de bir hediye yollamış oluyorsunuz.
    17:09Öneriler
    • Roman kahramanlarının bez bebeklerinin yapılması önerildi.
    • Sevgi evlerine gidilebilir, ihtiyaç sahipleri yerler bulunabilir ve öğrenciler biyografik hikaye anlatıcılığı ile roman kahramanlarına dair çalışmalar yaparak bez bebeklere hediye edebilirler.
    • Üniversite ya da lise öğrencilerinin moda tasarımı bölümünde okuyan öğrencilerimizle roman kahramanlarına dair bir defile düzenlenebilir.
    18:04Gösteri Kitapçığı
    • Oyun öncesi 32 sayfalık bir gösteri kitapçığı hazırlanmıştı.
    • Kitapçıkta öğrencilerin yaşadıkları süreçlere dair anılar ve roman kahramanlarına dair deneme yazıları mevcut.
    • Kitapçık tamamıyla öğrenci emeğiyle oluşturulmuş bir eser.
    18:33Teşekkürler
    • Proje 6 aylık bir emek sonucu gerçekleşmiş ve tek başına anlatılmaya çalışılmış.
    • Yaratıcı drama topluluğu, okul müdürü Canan Özdemir, Ömer Alsana, Ankara Çağdaş Drama Derneği ve diğer birçok kişiye teşekkür edildi.
    • Yaratıcı drama topluluğu öğrencilerine "Kahramanın romanı henüz bitmedi" repliği fısıldanıyor.
    20:38Roman Kahramanları Festivali
    • Ankara'da Çayyolu Lisesi'nde güzel şeyler yapıldığı belirtildi.
    • Festival ilk olarak Sakarya Sosyal Bilimler Lisesi'nde yapıldı ve yıllardır devam ediyor.
    • Festivalde pek çok yazarın, akademisyenin okullara konuk olduğu çeşitli paneller, seminerler ve sempozyumlar düzenlendi.
    22:55Küçük Prens Anlatımı
    • Ayazağa İşık Lisesi'nden edebiyat öğretmeni İbrahim Şen, Küçük Prens romanını anlatacak.
    • İbrahim Şen, ilkokul öğretmeninin kelimeleri tersten okumaya dair girişimlerini aile şiddetle karşıladığını anlattı.
    • Küçük Prens'in "İlkokula hapsedilmiş bir sıranın üzerinde gerçeğin mayası gözle görülmez" sözü ve yazarın pilotluk mesleği hakkında bilgi verildi.
    25:14Küçük Prens'in Gezegenleri
    • Küçük prens, her şey bir boğa yılanı tarafından yutulan başka bir hayvanın cisimlendirilmesiyle başlamış, büyüklere göre her daim bir şapkaydı.
    • Küçük prens, her gezegende yeni insanlarla tanışıp sarsıyor, mutlak bir kralın adalet bakanlığı koltuğuna oturmayı reddediyor.
    • Küçük prens, sarhoşun utancı unutmak için girdiği eylemi tuhaf bulmaya başlıyor ve iş adamı ile karşılaşıyor.
    26:44Fenerci ve Coğrafya
    • Küçük prens, yönetmeliğe tutulup ben olma düşüncesini rafa kaldırmış bir bekçi ile karşılaşıyor, fenerci emirlere boyun eğiyor.
    • Altıncı gezegende cilt cilt kitaplar yazmakta olan yaşlı bir coğrafyacı yaşıyor, küçük prens çiçeğini düşüne düşüne bir çiçeğim olmadığı geliyor aklına.
    • Çiçekçi, küçük prens'e "burada ve nerede olursa olsun gerçekten sevdiğin her çiçek selin olacaktır" diyerek küçük bir çiçek tutuşturuyor.
    29:12Büyüklerin Eleştirisi
    • Küçük prens, büyüklerin monoton bencil ve hayal gücünden yoksun hayatlarını eleştiriyor.
    • Büyükler sayılardan hoşlanır, yeni bir dostunuzdan söz açtığınızda size önemli şeyler sormazlar, sadece kaç yaşındadır, kaç kardeşi var, kaç kilodur gibi sorular sorarlar.
    • Büyükler, bir kiremitten bir evi anlayamazlar, onlara yüzbin franklık bir ev gördüm demeniz gerekir.
    30:29Tilki'nin Sözleri ve Gerçekler
    • Tilki, "sadece evcilleştirdiğin kişiyi anlayabilirsin" diyor, insanlar hiçbir şeyi anlayacak vakitleri yoktur.
    • Küçük prens, paranın, unvanın, mevkinin, dünyada değer verilen her şeyin aslında ne kadar değersiz olduğunu gözler önüne seriyor.
    • Küçük prens, gerçeği görebilmeyi ve durup ince şeyleri anlayacak vakitler bulanlardan olmamızı istiyor.
    31:57Roman Türü ve Toplumsal Eleştiri
    • Dünya edebiyatında ilk ortaya çıkan romanlar (Don Kişot) ve Türk edebiyatında ilk ortaya çıkan romanlar (Intibah, Talat ve Fitnat, Selçuklu dönemi romanları) toplumsal eleştiri maksatlı ortaya çıkmış bir tür olarak karşımıza çıkıyor.
    • On beşinci yüzyıldan itibaren roman kavramı ortaya çıktığından beri, toplumsal bir eleştirinin romanda hakim olduğunu görüyoruz.
    • Toplumsal eleştiri yapabilmek için roman türünden faydalanmanın gerekli olduğunu görüyoruz, özellikle ilk dönem ortaya çıkan romanlardan hareketle.
    33:22Roman Kahramanları ve Okuyucu İlişkisi
    • Hatay Kars Sosyal Bilimler Lisesi'nden emekli edebiyat öğretmeni Mehmet Serdar Yükseloğlu, roman kahramanlarının okuyucuların içlerine girdiğini ve "koşu bittikten sonra koşan atlar" gibi olduklarını belirtiyor.
    • Romanlarla roman kahramanları arasındaki ilişki, gölgelerle ışık arasındaki oyuna benzetilebilir; bir yaz mevsimi ağacın gölgesine sığınan insan aslında ışığın kalbine de sığınıyor.
    • Yazarlar, içindeki çığlıkları, düşünceleri, duyguları, ızdırapları ve hayallerini roman kahramanlarıyla okuyuculara gösterirler.
    35:53Roman Kahramanlarının Önemi
    • Roman kahramanları, gerçek hayatta yapamadığımız şeyleri yaparak bize cesaret ve heybet verir, bu sayede hayatın içinde koşmaya devam ederiz.
    • Roman kahramanları kapağını kapattığında romanın içinde uyuyup kalmazlar, kendi içimize ve hayatın kaldırımlarına doğru koşarlar.
    • Roman kahramanları, kendi duygularımızı, düşüncelerimizi, ızdırabımızı ve içimizdeki çığlığı görünür hale getirmemizi sağlar.
    37:08Jan Valjan ve Fıtrat İlişkisi
    • Defileri okumaya başlayanlar romanın ilk sayfalarında sırtında torbası, elinde sopası bulunan kaba görüşlü bir adamla karşılaşırlar; bu adam Jan Valjan'dan başkası değildir.
    • Jan Valjan, sırtındaki torbasına günahları doldururken, elindeki sopasıyla bu günahları kırmaya çalışır; bu sopa aslında vicdanın ayak sesidir.
    • Jan Valjan'ın ilk günahı, bir ekmek olarak görünen ama aslında on dokuz yılını kaybeden bir zaman hırsızlığıdır.
    40:01Toplum ve Günah İlişkisi
    • Jan Valjan'a göre günah karanlık ruhlarda daha kolay görülür ve suçlu günahı işleyen değil, karanlığı yaratandır.
    • Toplum kendini mahkemenin birine koyar, yargılamaya başlar ve işlediği suça masumiyet elbisesi diker.
    • İnsan kendi putunu kendi içinde kendi yapar; kendisini aşamayan insan kendisini putlaştırabilir.
    42:39Jan Valjan'ın Arayışı
    • Jan Valjan uzun bir arayışa girer çünkü kirlenen elbiseler yıkanmak ve ütülenmek zorundadır.
    • Jan Valjan'ın düşüncesi vardır: "Hiç kimse gün ışığını bir kör kadar sevemez."
    • Jan Valjan, günah karanlık ruhlarda işini daha kolay görür ve günahtan uzaklaşmak için ışığa koşmak şarttır.

    Yanıtı değerlendir

  • Yazeka sinir ağı makaleleri veya videoları özetliyor