Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, 4 Ekim Perşembe günü yayınlanan, Ordu İl Müftüsü Mürsel Öztürk ile yapılan bir televizyon programıdır. Program, "Camiler ve Din Görevlileri Haftası" kapsamında "Din Hizmetlerine Adanmış Ömürler" temasıyla iki gün sürecektir.
- Programda camilerin şehirlerdeki önemi, cami, cemaat ve din görevlilerinin birbirine bağlılığı, camilerin asli vazifeleri ve din hizmetlerine adanmış ömürler ele alınmaktadır. Müftü Öztürk, camilerin medeniyetleri gösteren yapılar olduğunu, camilerin ilim merkezi olması gerektiğini ve çocukların küçük yaşlardan itibaren cami ile tanışması gerektiğini vurgulamaktadır.
- Programda ayrıca ezanın Türkçeleştirilmesi süreci, 1940'larda camilerin kapatılması ve depo olarak kullanılması gibi karanlık dönemler anlatılmaktadır. Ömer Nasuhi Bilmen, Mahmut Bayram, Abdurrahman Gül gibi İslam hocalarının adanmışlık hikayeleri paylaşılmakta ve Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Türkiye'deki önemi vurgulanmaktadır. Son bölümde ise imamlık mesleğinin zorlukları ve camideki cemaat yapısı hakkında bilgiler verilmektedir.
- 00:31Program Duyurusu
- 4 Ekim Perşembe günü, programın normalde Ümit Atabağ ile devam edeceği ancak Ordu Günleri nedeniyle iki gün boyunca farklı bir program sunulacak.
- Programda camiler ve din görevlileri haftası konusu işlenecek, bu haftanın teması "Din Hizmetlerine Adanmış Ömürler" olarak belirlenmiş.
- Programda din görevlilerinin önemi, camilerin önemi ve ezanın Türkçeye çevrilmesi gibi konular ele alınacak.
- 02:34Camiler ve Din Görevlileri Haftası
- Camiler ve din görevlileri haftası 17 Ekim tarihleri arasında 1986 yılından beri düzenlenmekte, 2003 yılında din görevlileri de eklenerek "Cami Hademeyi Hayra" adı verilmiş.
- Bu seneki temada deniz hizmetine gönül veren, hizmet eden ve büyük fedakarlıklar yapan büyükler anılacak.
- Camiler sadece Müslümanlar için değil, tüm dünyadaki insanlar için önemli olan, şehirlerin merkezinde bulunan ve medeniyetleri gösteren yapılardır.
- 03:56Camilerin Önemi ve Etkinlikler
- Ecdadımız şehirlerin merkezlerinde cami, mescit, bedesten, hanlar, hamamlar, çarşılar, medreseler ve sıbyan mektepleri gibi yapıları inşa etmişlerdir.
- Cumhuriyet döneminden sonra Türkiye'nin yaşadığı sıkıntılı dönemlerde hizmet eden büyüklerin fedakarlıkları bu sene gündeme getirilecek.
- Camilerin temizliği için köylerde seferberlik yapılarak cemaatlerle birlikte duyarlılık meydana getirilecek, bu kutlamanın anlamı rutin bir kutlama değil, önemine dikkat çekmek ve tazelenmek için önemlidir.
- 06:04İl ve İlçe Müftülüklerinin Programları
- Bu hafta il ve ilçe müftülükleri kendi çapında programlar düzenledi.
- Rahmi Yaran Hoca hem burada hem Fatsa'da konferans verdi.
- Kabataş'ta Türkiye'nin tanınmış hafızlarından İsmail Hoca ve Aliter Hoca tarafından Kur'an ziyafeti düzenlendi.
- 07:25Cami, Cemaat ve Din Görevlisi Üçlüsü
- Cami olmazsa cemaat olmaz, cami görevlisi olmazsa caminin fonksiyonu olmaz.
- Cami, cemaat ve din görevlisi üçlüsü bir arada olursa ancak bir fonksiyon icra eder.
- Sadece cami yapmak yeterli değil, cemaat olmadan caminin anlamı yoktur.
- 08:21Camilerin Yapımı ve Önemi
- Camiler topoğrafik yapıya uygun, coğrafi yapıya uygun ve insanların ihtiyaçlarına cevap verecek miktarda olmalıdır.
- Peygamber Efendimizin ilk mescidi o zamanın şartlarına göre basit bir yerdi.
- Camiler Allah'ın evi olduğu için müslümanların evinden daha güzel ve estetik olmalıdır.
- 09:32Cemaatin Camiye Sahip Çıkması
- Cemaat, bulunduğu mahallesindeki camiye sahip çıkmayı çağrılıyor.
- Fıkhi ölçülerimize göre bir insan önce kendi mahallesindeki camiye gitmeli, onu bırakıp başka bir camiye gitmesi mekruhtur.
- Yüksek köylerde din görevlisi olmadığı zaman büyük sıkıntı çekiliyor.
- 10:24Camilerin Fonksiyonları
- Camide sadece namaz kılma mekanları değil, peygamberimiz döneminde bütün işler camide görülürdü.
- Peygamberimiz yabancı elçileri mescide karşılardı.
- Günümüzde mescitler ibadet ve ilim tahsili için tahsis edilmiş, dünya işleri ise caminin dışında kalmıştır.
- 11:41Camilerde Eğitim Faaliyetleri
- Camilerde yaz kursları ve akşam dersleri düzenlenmektedir.
- Akşam yatsı arasında cemaat dini ilimlerle alakalı dersler almaları arzu edilmektedir.
- Geçmişte camilerin müştemilatında sıbyan mektepleri (okula başlamayan çocukların eğitim aldığı yerler) bulunmaktaydı.
- 12:53Çocukların Cami ile Tanışması
- Çocukların daha küçük yaşta cami ile tanışması gerekir.
- "Ağaç yaşken eğilir" tabiriyle, çocuk cami kültürüyle büyüyecekse bu kültürle yaşamaya devam edecektir.
- Küçükten cami kültürüyle tanışmayan çocuklar sonradan bu kültürle yaşamaya daha zorlanır.
- 13:36Kur'an Kursları ve Din Eğitimi
- Cemaatin takip ettiği dört-altı yaş grubu Kur'an kursları, farklı profildeki insanlar tarafından tercih edilmektedir.
- Türkiye'nin yüzde doksandokuz'u müslüman olduğu tescillenmiş bir gerçektir ve bu nedenle çocuklara küçük yaşta din eğitimi vermek doğal bir şeydir.
- Camilerin altlarında sıbyan mektepleri olarak kullanılan yerler, günümüzde Kur'an kursları için kullanılmaktadır.
- 14:57Din Eğitimi ve Kültürel Değerler
- Dinle tanışma süreci sadece Müslüman toplumlarda değil, Hristiyan toplumlarında da vaftizle başlamaktadır.
- Müslüman toplumlarda da doğum anında çocuğun kulağına ezan okunması, dinle tanışma sürecinin bir parçasıdır.
- Geçmişte ezanın değiştirilmesi, Kur'an'a uzak kalınması ve bazı muhabbetlerin kapatılması gibi olaylar yaşanmıştır.
- 16:19Ezanın Türkçeleştirilmesi ve Karanlık Dönem
- 1940'larda çıkan bir kanunla ezanın Türkçe'ye çevrilmesi zorunlu hale getirilmiş ve uymayanlara 10 liradan 100 liraya kadar ceza verilmiştir.
- 15 Kasım 1935 tarihinde 2845 sayılı kanunla ihtiyaç dışı görülen birçok cami akşam maksatla kullanılmak üzere kapatılmış, bazıları ordu depoları olarak kullanılmış veya şahıslara satılmıştır.
- 15 Nisan 1939 tarihinde hükümete sunulan ve 1941'de kesinleşen 4055 sayılı kanun değişikliği ile Arapça ezan ve kamet okuyanlar üç aya kadar hapis cezası ve 10 liradan 100 liraya kadar para cezası cezalandırılmıştır.
- 19:50Ezanın Türkçeleştirilmesinin Sonu ve Günümüz
- 14 Mayıs 1950'de seçimler sonrası iktidar değişti ve 16 Haziran'da ezanın Türkçe okunması ile ilgili bölüm kaldırıldı.
- İstanbul Müftüsü Ömer Nasibi, bu kararın ardından gece camilere ulaşarak normal ezanın okunmasını emretti ve bu durumda Türkiye'de büyük bir duygusal tepki oluştu.
- Günümüzde Kur'an-ı Kerim dersi, Peygamberimizin hayatı ve İslam dininde temel bilgiler dersleri seçmeli ders olarak kabul edilmiştir.
- 24:22Ömer Nasuhi Bilmen Hoca
- Konuşmacı 1968 yılında İstanbul'a gittiğini ve 1970 yılında İstanbul okurken Ömer Nasuhi Bilmen Hoca'nın cenazesine katıldığını belirtiyor.
- Ömer Nasuhi Bilmen, Cumhuriyet döneminde büyük hizmetler vermiş, diğer İşleri Başkanlığı ve İstanbul Müftülüğü yapmış bir hoca olarak tanıtılıyor.
- Hoca, "İslattı Fıkıhya Kamusu" adlı İslam hukukunu muhteşem bir şekilde dile getiren eserlerle tanınıyor.
- 25:23Mahmut Bayram Hoca
- Mahmut Bayram Hoca, İstanbul İmam Hatip'te Arapça dersine gelen, adanmış bir hoca olarak anılıyor.
- Hoca, zil çalmadan önce sınıfın kapısında bekleyip, zil çalar çalmaz içeri girerek hemen derse başlıyordu.
- Ders sırasında silgi kullanmaz, yanlış yerleri hemen düzeltir ve 45 dakikanın tamamını derse verirdi.
- 27:35Abdurrahman Hoca
- Abdurrahman Hoca (Hendekli Efendi), İstanbul İmam Hatip'te Kur'an ehli bir hoca olarak tanınıyor.
- Hoca, sert mizaçlı ve Kur'an'la alakalı tavizsiz bir insandı, ancak çok sevecen ve nasihat veren bir kişiliğe sahipti.
- Hoca, ezanın Türkçe okunması ve Arapça normal haline çevrilmesiyle ilgili karanlık dönemleri anlatıyordu.
- 29:02Güvenli Mehmet Efendi
- Güvenli Mehmet Efendi, Sultanahmet Camii'nin imamı olarak, Kur'an hizmetinde bulunan öğrencilere yardım etmesiyle tanınıyor.
- Hoca, öğrencilerine harçlık veriyor ve bu nedenle yüzlerce öğrenci onun vaazını takip ediyordu.
- Hoca, evini sattığı rivayet edilir ve öğrencilerine yardım etmek için fedakar bir hayat sürmüştür.
- 30:10Adanmış Hocalar
- Konuşmacı, normal rutin görevlerini yapan hocaların ekstra bir şey yapmadıkları için adanmışlık olarak nitelendirilmediğini belirtiyor.
- Devletin Diyanet İşleri Başkanlığı'nda 150 bine yakın personel istihdam ettiği ve bunları desteklediği vurgulanıyor.
- Kur'an'ın yasak olduğu dönemlerde, çobanlık yapan hocaların çocukları Kur'an öğrettiği anlatılıyor.
- 32:03Diğer Fedakar Hocalar
- Ali Yakup Cenkçiler Hoca, Bulgaristan-Kosova'dan gelen, üç baş mescidi olan ve öğrencilerine Kur'an ve tefsir öğretmeye çalışan bir hoca olarak anılıyor.
- Ali Kurucu Hoca, Konyalı Veyiszadelerden, Medine-i Münevvere'de kütüphane müdürlüğü yapmış, şair ve peygamber sevdalısı bir insan olarak tanıtılıyor.
- Ordu genelinde Kiraz Hoca, Mustafa Hoca ve Çatalpınar'daki İslamda'da da fedakarlık yapan hocalar olduğu belirtiliyor.
- 33:57Camilerin Asli Vazifesi ve Diyanet İşleri Başkanlığı
- Camilerin asli vazifesi, hem insanlar için kıymetli hem de danışabilecekleri önemli bir kaynak olarak hizmet etmektir.
- Diyanet İşleri Başkanlığı, eğitim kalitesini yükseltmek için yeni sözleşmeli personel alıyor ve en az 17 yıllık imam hatip mezunu personel kullanıyor.
- Diyanet Akademisi kuruluyor ve camilere görevliler vermeden önce bir-iki sene eğitim alacaklar, bu da polis akademisi gibi bir sistem olacak.
- 36:40Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Önemi
- Diyanet İşleri Başkanlığı, İslam aleminde yok denecek kadar az bir teşkilat olarak Türkiye'de önemli bir yere sahiptir.
- Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde din ve devlet birbirini besleyerek yürümüş, dinsiz devlet olmamış ve devletin desteği olmadan din yürümemiştir.
- Cumhuriyet'in ilk döneminde Genelkurmay Başkanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı kurulmuş, bu da dinle ilgili hususların ıskalanmamasını sağlamıştır.
- 38:56Camilerin Asli Vazifesinin Önemi
- Pakistan ve bazı İslam ülkelerinde camiler kendi başına bir ekoldür, bir cami sanki bir din gibidir ve cemaatler diğer camiyi tekfir edebilir.
- Kabe'nin asli görevi Allah'ın evi olmasına rağmen, insanlar asli görevinden sapınca 360 put doldurmuşlardır.
- Kur'an-ı Kerim'de Mescid-i İd'an bahsedilir, bu Kuba'da münafıkların Peygamberimizin mescidinin dışında fitne ve fesat için kurdukları bir mescittir.
- 40:37Camilerin Herkesi Kucaklaması
- Camiler herkesi kucaklayacak, belli bir grubun, mezhebin veya meşrebin camisi olmamalıdır.
- Diyanet İşleri Başkanlığı izin vermeden bir yerde cuma namazı kılınmaz, devletin olmadığı bir yerde cuma namazı kılınamaz.
- Caminin kapıları bütün Müslümanlara açık olmalı, herkes girebilecek ve namaz kılabilecek bir yer olmalıdır.
- 42:23Cami Cemaatinin Çeşitliliği ve İmamın Zorlukları
- Camideki cemaat çok çeşitli kişilerden oluşur: ilahiyat profesörü, bürokrat, cumhurbaşkanı, köylü, çiftçi ve en basit çalışan insan.
- İmamın her biriyle iletişim kurması zor bir iş olup, vaaz ederken hem ilahiyat profesörüne hem de iş adamına hitap etmesi gerekir.
- İmamlık sadece beş vakit namazı kıldırmak değil, farklı seviyelerdeki insanlara hitap eden bir dil kullanmak gerektiği için çok zor bir işdir.
- 44:11Caminin Amacı ve Görevleri
- Camide insanları hayret ve güzelliklere davet etmek, Allah'ın emrettiklerini paylaşmak ve yasaklarını hatırlatmak amaçlanır.
- Hocalar, camide yanlış yapılan şeyleri gözlemleyip gündeme getirmeye çalışırlar.
- Günümüzde trafik kurallarını da dini açıdan ele alarak, kırmızı ışıkta geçmek gibi davranışların kul hakkı ihlali ve günah olduğunu vurgularlar.