Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, bir eğitim dersi formatında olup, bir öğretmen tarafından Çağdaş Türk Romanı dersinin son ünitesi olan "Modern Söylem ve 1980 Sonrası Çağdaş Türk Romanı" konusunu anlatmaktadır.
- Ders, 1970'li yıllarda köy romanının yerini kent romancılığına bırakması ve 1980'li yıllardan itibaren postmodern akımın Türkiye'ye yansımasını ele almaktadır. Video, dönemin önemli romancılarını (Selim İleri, Alev Alatlı, Feyza Hepçilingirler, Duygu Asena, Oğuz Atay, Yusuf Atılgan, Orhan Pamuk, Pınar Kür, Adalet Ağaoğlu, İhsan Oktay Anar, Enis Batur, Can Eryümlü, Hikmet Temel Akarsu, Nazlı Eray, Gökçen Yılmaztürk, Cahide Birgül, Tahir Abacı) ve onların eserlerini incelemektedir. Ayrıca 2000'li yılların Türk romancılığı açısından verimli yıllar olduğu ve dönemin koşullarının romana yansıdığı vurgulanmaktadır.
- 00:12Çağdaş Türk Romanının Gelişimi
- Çağdaş Türk romanı dersinin son ünitesinde modern söylem ve 1980 sonrası çağdaş Türk romanı konusu ele alınacaktır.
- Ders içerisinde çağdaş Türk romanında yeni söylemler ve yeni açılımlardan bahsedilip, postmodern, fantastik ve modern bakış açıları incelenecektir.
- 00:30Köy Romanının Sonu ve Kent Romancılığının Başlangıcı
- 1970'li yıllarda sanayileşmenin ön plana çıktığı ve uygarlık ürünlerinin yaygınlaştığı dönemde köy romanında bir durgunluk görülür.
- Köy romanı bu yıllardan itibaren yerini kent romancılığına bırakır ve genç kuşak romancılar modern roman tekniklerini uygularlar.
- Bu dönemin romancıları yurt dışına işçi göçünü, cezaevlerindeki tutukluların koşullarını ve bireyin iç dünyasını konu edinirler.
- 01:151970'lerde Türk Romanının Durumu
- Öykü ve romanlarında ele aldığı konu, işlediği temel izlekler ve anlatım teknikleri bakımından Selim İleri, Alev Alatlı, Feyza Hepçilingirler ve Duygu Asena öne çıkar.
- 1970'lerde Türk romanı nicelik bakımından büyük bir çeşitlilik ve zenginlik yaşar ancak nitelik bakımından bir düşüş söz konusu olur.
- Çağdaş anlatım tekniklerini romanlarına yansıtan yazarlar az sayıda kalır ve bunu başarmış olan iki romancı Oğuz Atay ve Yusuf Atılgan dikkat çeker.
- 01:491980'li Yıllarda Postmodern Akım
- 1980'li yıllardan itibaren 12 Eylül uygulamalarının neden olduğu depolitizasyon, kuşak romancılarını yeni açılımlara yöneltir.
- Bu dönemde toplumsal sorunlar ele alınmakla birlikte biçim ve sanat kaygısı ön plana çıkar, romanlarda anlatılan konudan daha çok nasıl anlatıldığı önem taşır.
- Batıda Nabokov ve Girilet gibi romancıların başlattığı postmodern akım geç de olsa Türkiye'ye de yansır ve klasik anlatımın dışına çıkma bu dönemde keskinleşir.
- 02:30Postmodern Akımın Özellikleri
- Klasik romanda yol gösterici olan aydın imgesinin yerini sıradan insanlar almaya başlar ve okuyucu bilinmezlik ve belirsizlik içine sürüklenir.
- Üst kültür ve alt kültür ayrımına karşı çıkılır, bolca gerçek dışına yer verilir ve yabancılaşma öğeleri sıkça kullanılır.
- Tanpınar'la başlayan Oğuz Atay'la sürdürülen özgün roman anlayışı çizgisi diğer pek çok yazar tarafından devam ettirilir ve bu yazarlar arasında Orhan Pamuk, Pınar Kür, Adalet Ağaoğlu öne çıkan isimlerdendir.
- 03:091980 Sonrası Türk Romancılığı
- 1980 sonrası Türk romancılarının en belirgin özellikleri arayış içinde olmalarıdır ve işlenen konudan anlatım tekniklerine, polisiyeden fantastiğe ve bilim kurguya kadar farklı eğilimler romanlarda yankısını bulur.
- 2000'li yıllar Türk romancılığı açısından oldukça verimli yıllar olarak düşünülebilir ve her yıl gittikçe artan katılımlara roman sayısının 2004'te 250'ye kadar ulaşması bu yargıyı doğrular.
- Anlatım sanatında neyin anlatıldığının değil, nasıl anlatıldığının önem taşıdığını düşünenler Gökçen Yılmaztürk, Cahide Birgül, Ses Veren ve Tahir Abacı gibi nitelikli romanlarıyla dikkat çekerler.
- 04:181960'lı Yılların Değerlendirilmesi
- 1960 sonrası Türk romanını bir bütün olarak değerlendirebiliriz, özellikle 1980'li yıllardan itibaren estetik düzeyi kısmen düşmekle beraber konu, izlek ve anlatım teknikleri bakımından zengin bir çeşitlilik dikkati çeker.
- 1960-2000 yılları hızlı bir değişim yaşayan Türk toplumunda roman yazarları bakımından verimli yıllar olmuştur.
- Bu kırk yıl içerisinde ülkenin hızlı bir değişim yaşadığı, ihtilaller, muhtıralar, siyasal dalgalanmalar gördüğü bu dönemde yaşananlar, tüm kurumsal ve toplumsal yaşantı biçimleri başarılı bir şekilde eserlerde yerini alır.