Buradasın
Firuzköy: Bulgaristan'dan Gelen Göçmenlerin İstanbul'daki Yeni Yaşamı
youtube.com/watch?v=GywIF-jNscsYapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu belgesel, İstanbul Avcılar ilçesine bağlı Firuzköy semtini ve buraya 1928 yılında göç eden Bulgaristan'ın Balcıbük köyünden gelen göçmenleri anlatıyor. Belgeselde Hasan Değirmenci, İbrahim Tiryaki, Nihat Alcan gibi yerel halk ve Trakya ve Rumeli Kültürünü Yaşatma Vakfı üyeleri yer alıyor.
- Video, Firuzköy'ün tarihini, 1928 yılında Bulgaristan'dan göç eden 60 hane halkının Türkiye'ye gelişi ve yeni yurtlarına yerleşmelerini anlatıyor. Göçmenlerin Bulgaristan'dan getirdikleri kültürlerini, geleneklerini ve göreneklerini nasıl koruduğunu, tarımla uğraşmalarını ve zamanla yeni meslekler edinmelerini gösteriyor. Ayrıca, topluluk içinde imece-meci gibi yardımlaşma geleneklerini ve Trakya ve Rumeli Kültürünü Yaşatma Vakfı'nın kültürel faaliyetlerini de ele alıyor.
- 00:28Firuzköy'ün Tarihi ve Konumu
- Firuzköy, İstanbul Avcılar ilçesine bağlı, sakin ve huzurlu bir yaşamın adresi olan bir semttir.
- Bulgaristan'ın Ortaköy yakınlarındaki Balcıbük köyünden gelen göçmenler, 1928 yılından bu yana Firuzköy'de yaşamını sürdürüyor ve Balkan ve Rumeli kültürünü yaşatmakta.
- Balcıbük halkı, kendi topraklarında çiftçilik ve hayvancılıkla geçimlerini sağlayan, yeni yaşamlarını da suya yakın bir alanda kurmak isteyenlerdir.
- 04:27Göçmenlerin Yeni Yaşam Alanı
- Göçmenler, yeni yaşam yerlerini tarıma ve hayvancılığa uygun bir alanda, Küçükçekmece Gölü'nün batı kıyısında kurmuşlardır.
- İlk kışlar zor olmuş, göl donmuş, baharda sivrisinekler ve sıtma hastalığı gelmiştir.
- Göçmenler, geleneklerini, göreneklerini ve folklorlarını yüreklerinde taşınarak Firuzköy'e gelmişlerdir.
- 10:45Göçmenlerin Sosyal Hayatı
- Göçmenler, spor kulübü kurarak bir arada yaşamanın ve birbirlerine destek olmanın tüm güzelliklerini yaşamışlardır.
- 1998 yılında kurulan Trakya ve Rumeli Kültürünü Yaşatma Vakfı, farklı meslek ve yaş gruplarındaki Firuzköy göçmenlerinin emeğiyle kurulmuştur.
- Vakfın her yıl bir geleneğin unutulmasını engelleyen kültürel adımlar atması amaçlanmaktadır.
- 12:52Göçmenlerin Toplumsal Bağları
- İmece, erkeklerin dayanışmasını gerektiren kamusal konularda devreye girerken, meciler ise bir kadının tek başına yapmakta zorlanacağı işleri kolaylaştıran bir sistemdir.
- Göçmenler arasında "yardımlaşma" kavramı önemlidir; komşular birbirlerine yardım ederler ve bir evin yapılması bitmeden diğer komşunun evi yapılmazdı.
- Göçmenler, pınar başında öz kültürlerini korumak, yaşamak ve yaşatmak için emek harcayan duyarlı yüreklerdir.