Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, Munzira Ötkür'in sunuculuğunu yaptığı "Doğu Türkistanlı Çocuk Olmak" programının ikinci bölümüdür. Programda 12 yaşındaki Esma Tusum adlı bir Doğu Türkistanlı çocuk konuk olarak yer almaktadır.
- Program, Doğu Türkistan'daki zulümleri ve insanların yaşadığı zorlukları konu almaktadır. İlk bölümde Esma, 2014'te Türkiye'ye gelerek yaşadığı deneyimleri anlatırken, ikinci bölümde Doğu Türkistanlı bir çocuğun yaşadığı acıları anlatan bir şiir okunmaktadır. Şiir, "bir gün gelecek bu dünya senin haykırışların duyacak, bir gün gelecek bu dünya senin sesini duyacak, bir gün gelecek yurdumuz muzaffer olacak" sözleriyle sonlanmaktadır.
- Programda Doğu Türkistan'da İslam'ı özgürce yaşayamadıkları, ibadetlerini gizli saklı yaptıkları, ailelerinin bazı üyelerinin hapse atıldığı ve çocuk kamplarına alınan akrabalarından haber alamadıkları gibi zorluklar paylaşılmaktadır.
- 00:26Programın Tanıtımı
- Munzira Ötkür, "Doğu Türkistanlı Çocuk Olmak" programının ikinci bölümünü sunuyor.
- Programda ailesinden, akrabalarından ve yakınlarından ayrı kalan çocukların acı ve özlemi dinlenecek.
- 00:53Esma'nın Tanıtımı
- Konuk Esma Tusum, 12 yaşında, 6. sınıfa gidiyor ve 2014'te Türkiye'ye gelmiş.
- Doğu Türkistan'da İslam'ı rahat ve özgür bir şekilde yaşayamadığını, ibadetlerini saklayarak yaptığını belirtiyor.
- Ailesi de ibadetlerini yerine getirmesini söylüyor ancak öğrenirse hapishaneye atılacağını biliyorlardı.
- 01:46Aile Üyelerinin Hapishanesi
- Esma'nın babası, Kur'an okuttuğu için hapse atılmış.
- Yedi yaşındaki iki abisi de Kur'an okuduğu için hapse atılmış, orada eziyet çektirilmiş ve çıkarmak için büyük miktarda para istenmiş.
- Polisler her gece baskın yaparak kapıyı tıklamadan alıp götürmüşler.
- 03:02Çinlilerin Zulmü
- Esma'nın annesinin kardeşi, Kur'an okuduğu için hapse atılmış ve daha yeni doğmuş bebeği Çinliler tarafından alınıp asimile edilmiş.
- Çinliler, Doğu Türkistan'daki çocukları kamplara alıp asimile ediyor, kendi öz kimliklerini unutturuyor.
- Çocuklar kamplarda anne şefkati bulamıyor, çeşitli işkencelere ve zorbalığa maruz kalıyorlar.
- 03:56Türkiye'ye Gelme Sebebi
- Esma ve ailesi, Doğu Türkistan'ı bırakıp Türkiye'ye gelmek zorunda kalmışlar.
- Eğitimlerinin gelmesi ve İslam'ı özgür yaşayamadıkları için Türkiye'ye gelmişler.
- Doğu Türkistan'da Uygur çocukları başarılı bir şekilde okuyor ancak onlara iş verilmiyor, başarılarına dair hiçbir imkan verilmiyor.
- 05:13Aile Üyeleriyle İrtibat
- Esma'nın babası 3,5 sene önce tutuklanmış ve ölüm durumu bilinmiyor.
- Annesinin kardeşinin bebeği Çinliler tarafından alınıp asimile edilmiş.
- Esma, ailesinden ayrı kalmak çok kötü bir duygu olduğunu, babası olsaydı dertlerini anlatabileceğini söylüyor.
- 07:05Özlem ve Umut
- Esma, ailesine "sizi çok seviyorum, yanımda olsaydın bu özlemi çekmezdim" diyerek özlemini dile getiriyor.
- Program sunucusu da kendi ailesinden ayrı olduğunu ve aynı özlemi yaşadığını belirtiyor.
- Sunucu, Esma'ya "senin gibi çok fazla kişi var, kendini yalnız hissetme" diyerek destek oluyor.
- 10:17Vatan Sevgisi
- Sunucu, Doğu Türkistan'dan gelenlerin vatanın çok güzel olduğunu söylediğini belirtiyor.
- Vatandan ayrı kalmak çok kötü bir duygu olduğunu vurguluyor.
- Sunucu ve Esma, bir gün vatanlarına geri döneceklerini ve zalim Çinlilerin cezasını alacaklarını umut ediyorlar.
- 12:54Şiir Dinletisi
- Programda Doğu Türkistan'daki acılara ve zulümlere karşı esinlenerek yazılan bir şiir dinletilecek.
- Şiir, programın sunucusu Muhammed Ötkür tarafından okunacak.
- 13:20Doğu Türkistanlı Bir Çocuğun Şiiri
- Konuşmacı, Doğu Türkistanlı çocuk olmasına rağmen Doğu Türkistan'a ayak basamadığını, oradaki havasını soluyamadığını ve arkadaşlarını akrabalarını göremediğini belirtiyor.
- Sosyal medyada ve fotoğraflarda Doğu Türkistanlı çocukların acılarının anlatıldığını ve bu nedenle şiiri yazmak istediğini açıklıyor.
- 13:59Şiirin İçeriği
- Şiirde gözündeki yaş kor bir ateş, kıvranan ve acı çeken bir leş olarak tanımlanıyor.
- Yanında duran bir çocuk, gözlerinden akan gözyaşlarıyla bir inleyişi temsil ediyor ve "baba, baba" diye haykırışları çınlıyor.
- Önünde kıvrılan, yerden yere yatan, ağlayıp sızlayan çocuğun üstünde bir hilal, alnında bir yıldız var ve bu gökten gelmiş bir akşamı çağrıştırıyor.
- Şiirde konuşan kişi, çocuğun elinden tutup kaldırıyor ve ona başını dik tutmasını, bir gün bu dünyanın haykırışlarını ve sesini duyacağını, yurdunun muzaffer olacağını söylüyor.
- 15:23Programın Sonu
- Programın sonuna geldiklerini ve izleyicilerine teşekkür ettiklerini belirtiyorlar.
- Seslerinin daha çok insanlara ulaşması için videonun paylaşılmasını istiyorlar.
- Bir sonraki bölümlerde görüşmek üzere veda ediyorlar.