Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu belgesel, Çanakkale Savaşı'nda (Gelibolu Savaşı) hem Türk hem de Müttefik askerlerin gerçek hikayelerini anlatmaktadır. Mustafa Kemal, İdريس, İsmail Hakkı, Mehmet Fasih gibi Türk askerleri ile Oliver Cumberland, William Malo, George Bollinger, John Murray gibi Müttefik askerlerin mektupları ve anıları üzerinden savaşın kişisel yönü aktarılmaktadır.
- Belgesel, 1915'teki Çanakkale Savaşı'nın kronolojik bir anlatımı sunmaktadır. İlk olarak Kanlı Sırt, Conkbayırı ve Anafartalar muharebeleri ele alınmakta, ardından savaşın zorlu dönemleri, hastalıkların yayılması, 29 Mayıs'taki büyük saldırı ve son olarak 6 Ağustos'taki Seddülbahir saldırısı anlatılmaktadır. Video, savaşın insan üzerindeki etkilerini, her iki tarafın da karşılaştığı zorlukları ve günlük hayattaki koşulları detaylı şekilde göstermektedir.
- Belgeselde ayrıca iki taraf arasındaki kişisel ilişkiler, siperler arası iletişim, mektupların askerlerin ruh sağlığını koruma konusundaki önemi ve savaş sonrası hayatlar da ele alınmaktadır. Savaşın tarihsel önemi, her iki tarafın da kayıpları ve İngilizlerin Gelibolu'dan çekilme kararı da belgeselin içeriğinde yer almaktadır.
- 00:15Kanlı Sırt Çarpışması
- Türkler Avustralyalıların ilerleyişini son anda durdurdu ve siperler ölülerle doldu, bazı yerlerde ceset yığınlarının yüksekliği iki-üç metreyi buldu.
- Birçok tünel ve siperde Türk ve Avustralyalılar birbirlerini grup halinde süngülemiş ve aynı anda ölmüşler, vücutlarını birbirinden ayıramamışlar.
- Avustralyalılar Türk karşı saldırılarına rağmen ele geçirdikleri siperleri bırakmadılar, Kanlı Sırt'ta Avustralyalılar 2000 kişi, Türkler ise 7000 kişi kaybetti.
- 01:53Kanlı Sırt'ın Etkisi
- Avustralyalılar daha sonra Batı Cephesi'nde Fransa'ya veya Belçika'ya gittiklerinde her savaşı Kanlı Sırt'ta yaşadıkları deneyimle karşılaştırdılar.
- Kanlı Sırt'ta savaşan hiç kimse orayı bir daha asla unutamamış, oradan kimsenin psikolojik olarak sağlam çıktığını sanılmıyor.
- Kanlı Sırt çarpışmasından sonra Oliver Cumberland yaralılar listesindeydi.
- 02:37Saldırı Planları ve Başlangıcı
- Kuzeyde Yeni Zelandalılar Conkbayırı'nı ele geçirmeyi ve Nek'teki Avustralya saldırısını desteklemeyi planlamışlardı, ancak saldırı gecikmişti.
- Nek'teki siperlerde bekleyen askerler Avustralya Üçüncü Hafif Süvari Tugayı'nın askerleriydi.
- Sabah 4:30'da ilk hat saldırdı, iki dakika sonra ikinci hatta aynı emir geldi, birkaç dakika sonra üçüncü ve dördüncü hattada da hücum emri verildi.
- 04:56Çarpışmanın Sonuçları
- Yarım saat içinde 600 Avustralyalı askerden 234 öldü ve 138 yaralandı, hepsi bir tenis sahasından küçük bir alanda.
- Türkler karşı saldırıya geçtiğinde yeni bir kanlı çarpışma başladı, çarpışma daracık bir alanda geçiyordu.
- Gün bittiğinde Türklerde Yeni Zelandalılar da tükenmişti, ancak Yeni Zelandalılar ve İngilizler tepeyi tuttular ve geri çekilmeyi reddettiler.
- 07:02Mustafa Kemal'in Komutası
- 8 Ağustos gecesi Liman von Sanders, Arıburnu ve Anafartalar bölgesinin komutasını Mustafa Kemal'e verdi.
- Mustafa Kemal öncelikle yeni İngiliz tümenlerinin çıkarma yaptığı Anafartalar bölgesine gitti, karşılarındaki dört Türk taburu onları durdurmayı başardı.
- Anafartalar'daki Türk direnişi bilinmeyen bir destan olarak anılıyor, İngilizler yaklaşınca çarpışarak geri çekildiler ve karanlığın çalıların içinde kayboldular.
- 08:14Türk Direnişi ve Saldırılar
- 9 Ağustos gecesi Conkbayırı'nda kalan son Yeni Zelandalılar iki İngiliz taburuyla değiştirildi, Yeni Zelandalılar dört gün içinde 4500 askerin yarısını kaybetmişlerdi.
- Mustafa Kemal her şeyi riske atmaya karar vererek elindeki tüm birliklerle baskın tarzında bir saldırı planladı.
- Türkler 10 Ağustos sabahı 4:30'da saldırdı, geri çekildiklerinde arkalarında 2000 İngiliz ölü ve yaralı bıraktılar.
- 10:14Çatışmaların Devamı
- Mustafa Kemal ağır zayiatlarına rağmen Türkler Conkbayırı'ı geri aldılar, Müttefiklerin bir saldırısı daha Türk direnişi karşısında yenilgiyle sonuçlandı.
- Mustafa Kemal tam bir kader adamıydı, ne yapması gerektiğini ve bunun için ödemesi gereken bedeli çok iyi biliyordu.
- Anafartalarda çatışmalar Ağustos sonuna kadar sürdü, çarpışma sırasında birçok yerde fundalıklar ateş aldı.
- 12:05Çatışmaların Sonuçları
- Ağustos sonunda üç haftalık çarpışmanın ardından iki tarafta bitik durumdaydı, herkes "yaşa ve yaşat" düşüncesiyle kalmaya karar verdi.
- Gelibolu, amatör askerlerin savaşın sert gerçekleriyle ilk kez yüz yüze geldiği bir savaştı, romantik tarafı yoktu.
- Ekim ayına gelindiğinde İngiliz hükümeti savaşa devam etme veya çekilme kararı vermek zorundaydı.
- 14:12Fırtına ve Kış
- 26 Kasım'da Gelibolu'yu büyük bir fırtına vurdu, tepelerden aşağı akan su yüzünden siperleri sel bastı.
- Tepenin dibine kazılan siperler kısmen sel alıp götürmüş, kısmen toprakla dolmuş durumdaydı, malzemeler ve cesetler suyun üstünde yüzüyordu.
- 28 Kasım Pazar gece bir kaç santimetre kar düştü ve bütün gün yağmaya devam etti, soğuk bir kış başladı.
- 16:34Kış Zorlukları
- Aşırı soğuk bir ay sürdü, 16 bin asker donma nedeniyle tahliye edildi, neredeyse 300 kişi donarak öldü.
- Askerler artık çaresizdi, yaşamları zorlaşmıştı, vücutları çürüdü ve eskisi gibi sıkıntılara tahammül edemiyorlardı.
- 17:22Gelibolu Savaşı'nın Sonu
- Altı haftalık bir tartışmanın ardından İngiliz hükümeti Gelibolu'dan çekilme kararı aldı.
- John Murray, 9 Ocak 1916'da savaşın sonunda, ölülerini terk etmek zorunda kaldıklarını belirtiyor.
- Gelibolu'dan sonra çoğu İngiliz birliği Batı Cephesi veya Ortadoğu'da çarpıştı ve Anzak ruhu kuzey Avrupa ve Filistin savaş meydanlarında büyüdü.
- 18:55Savaşın Sonuçları
- Osmanlı İmparatorluğu Çanakkale'de kazandı ama Birinci Dünya Savaşı'nı kaybetti ve Limni'de İngilizlere teslim oldu.
- Ekim 1918'de İngiliz gemileri Çanakkale Boğazı'ndan geçerek İstanbul'u tek bir kayıp vermeden işgal etti.
- Gelibolu, Türkler için parçalanmak üzere olan bir imparatorluğun son cesur direnişi ve zaferiydi, İngilizler içinse yakın Doğu'da beklenmedik bir felaketti.
- 19:53Savaşın Etkileri
- Tarihi önemi ne olursa olsun, insan hayatı üzerindeki etkisi tartışılmaz; 200 bin den fazla asker Gelibolu'da hayatını kaybetti.
- Bill Murray ve Selahattin Adil Çanakkale'den sonra Birinci Dünya Savaşı'nı da sağ bitirdiler ve uzun birer ömür yaşadılar.
- Gelibolu'dan sağ çıkmayı başaran George Bollinger 1917'de Batı Cephesi'nde öldü.
- 20:41Mustafa Kemal'in Müjdesi
- Çanakkale Savaşı Mustafa Kemal'i müjdeledi ve Çanakkale sonrası Anafartalar Kahramanı olarak ün saldı.
- Birinci Dünya Savaşı sonrası Kurtuluş Savaşı'nı yönetti, ülkesinin bağımsızlığını geri kazandı ve laik bir devlet kurarak ilk Cumhurbaşkanı oldu.
- Bütün dünya onu Atatürk olarak almaya başladı.
- 21:10Savaşın Psikolojik Etkileri
- Gelibolu'dan sonra Batı Cephesi'nde de savaştı ve savaştan tek bir yara almadan çıkan Guy Nightingale, 1922'de çok sevdiği alayı dağıtıldığında yıkıldı.
- Ordudan emekli oldu, inzivaya çekildi ve ağır şekilde içmeye başladı, 1935'te 43 yaşında kendi tabancasıyla intihar etti.
- Oliver Cumberland'in kız kardeşi Yuna, 26 Temmuz 1915'te aldığı son mektupta savaşın zorluklarını ve Joe'nun ölümünün etkisini anlatıyor.
- 24:01Türk Askerinin Mektubu
- 31 Mayıs 1915'te genç bir Türk subayı Arı Burnundan anne babasına yazdığı mektup, savaştan geriye kalan en uzun Türk mektubuydu.
- Mektupta, Arıburnu'nda ilk girdiği muharebede sağ yanından ve pantolonundan kurşun geçtiğini, bundan sonra gireceğim muharebelerden kurtulacağına ümidinin olmadığını belirtiyor.
- Mehmet Tevfik iki hafta sonra şehit oldu.
- 45:06Kirte Savaşı
- Kirte Savaşı'nın hazırlanışı, yönetilişi İngilizler açısından tam bir felaketti; belirlenen hedefler inanılmaz ihtiraslıydı.
- 25 Nisan'ın sağlıklı askerleri artık cansız birer iskelete dönüşmüş durumda, sanki daha önceki hallerinin kalıntıları gibiydi.
- General Sir Ian Hamilton, donanmaların düşmanın toplarını bir türlü susturamadığını ve cephane ve tıbbi malzemenin sürekli yolda olduğunu belirtiyor.
- 49:47Hükümet Krizi
- İngiliz saldırıları durduruldu ve Londra'da hükümet karmaşa içindeydi.
- İngilizlerin hem Batı Cephesi'nde hem de Gelibolu'da savaşmaya yetecek kadar kaynakları yoktu, dolaylı olarak Batı Cephesi'ni seçtiler.
- 14 Mayıs'ta savaş konseyi sekiz hafta aradan sonra ilk defa toplandı, 17 Mayıs'ta Churchill görevini bırakmaya zorlandı ve hükümet düştü.
- 51:20Savaşın Psikolojik Etkileri
- Savaş Osmanlı İmparatorluğu'nda da herkesi etkilemişti, mücadele onların toprakları üzerindeydi ve haberler onlara çok daha hızlı ulaşıyordu.
- Çanakkale'ye gidenlerden çoğunun hemen ölüm haberinin gelmesi, oraya gitmeye hazırlananların ailesinden ayrılırken birbirlerini doya doya öpmesine sebep oluyordu.
- 50 Sles Alice Sles, psikolojik nedenli zayiat kaydıyla 18 Mayıs'ta tahliye edildi ve aylarca hastanede tedavi gördü.
- 53:03Siperlerdeki Koşullar
- Mayıs ayında siperlerdeki koşullar kötüleşti; sıcakla birlikte çürüyen cesetler ve basit cephe tuvaletleri sineklerin üşüşmesine neden oldu.
- Sarılık, tifo, para tifo ve kalp hastalıkları siperlerdeki zor hayata eklendi, ancak en büyük sorun dizanteriydi.
- Dizanteri, iç organları tamamen dağıtan bir hastalık olarak, askerleri çok güçsüz düşürdü ve bazıları tuvalet çukuruna düşüp kendi dışkılarında boğuldu.
- 54:51Tıbbi Koşullar
- Müttefiklerin tıbbi organizasyonu düzeltildi, Türk tarafında ise her tür malzeme savaş boyunca zorlukla temin edilebildi.
- Doktorlar yokluğundaki ilaçlar yerine özel karışımlar yapmak zorunda kaldılar ve kullanılmış pamuk ve bandajlar sodyum karbonatta kaynatılıp tekrar kullanılıyordu.
- Yaralılar çıplak zeminde yatarken, yara bandajları toprakla kirlenirken, morfinden tasarruf edildiği için yaralılar acı içinde kıvranmaktaydı.
- 55:4319 Mayıs Saldırısı
- 19 Mayıs sabahı 40 bin Türk askeri Anzak hattı boyunca büyük bir saldırıya geçti, ancak Anzaklar saldırı için hazırdı.
- Türkler hücumlarını durdurmadılar ve saldırı ertesi gün öğleden sonra durdu.
- Anzak kaybı 600'dü, Türklerin ise 10 bin-3 bin arasında; Nekten Kanlı Sırta, oradan da denize kadar olan yol tamamen cesetlerle kaplıydı.
- 57:03Cesetler ve Ateşkes
- Cesetler hızla şişti ve çürüyen cesetlerden yayılan kötü koku dayanılmaz hale geldi, siperdeki birçok asker hastalandı.
- 24 Mayıs'ta ateşkes yapılarak ölüleri gömmek için zaman sağlandı.
- Türk yüzbaşı, bu görüntü karşısında en uygar insan bile kendini barbar hissetmeli, en barbar insan bile ağlamalı dedi.
- 59:40Ateşkes Sonrası
- Sekiz saatlik ateşkes sonrası askerler siperlerine döndü ve savaş devam etti, ancak o gün iki tarafta düşmanı hakkında çok şey öğrendi.
- Anzaklar Türkler'e "Ceko" ya da "Johnny Türk" adını verdi ve savaşa ilginç bir onur hakim oldu.
- İki tarafta savaşmaya devam ettiler ama birbirlerine saygı duyarak.
- 1:00:56Yeraltı Savaşları
- 29 Mayıs günü Türkler bomba sırtındaki Anzak siperleri önünde bir lağım patlattılar ve savaş artık yer altında da sürmeye başladı.
- İki tarafta siperlerin altında birbirlerine doğru giden, sıklıkla karşı tarafınki ile altlı üstü gelen tüneller kazmaya başladı.
- Gelibolu siperlerinin altında adeta bir yeraltı şehri oluşmaya başladı.
- 1:02:14Siperdeki Hayat
- Ateş hattındaki askerler patlamadan hemen sonra hızla koşarak oluşan çukurları işgal ediyor ve bunları kendi hatlarıyla birleştiriyorlardı.
- 15 Haziran'da askerler sineklerin arasındaydı ve ölülerin kokuları çok kötüydi.
- Askerlerin kesinlikle duyarsızlaştığı düşünülüyordu; beyinleri uyuşmuş vaziyette bombalara aldırmaksızın oturuyorlardı.
- 1:04:47Seddülbahir Muharebeleri
- 4 Haziran'dan 12 Temmuz'a kadar Seddülbayır'da müttefikler ve Türkler yarımadanın şahit olduğu en kanlı çarpışmalarla birbirlerini tükettiler.
- Her iki taraf da çok ağır kayıplar verdi; cesetler üst üste yığılmış, siperler ölülerin kokusundan yaşanmaz hale gelmişti.
- Müttefikler 20 bin zayiat verdi ve sadece bir kilometre ilerleyebildi, onları durdurmaya çalışan Türklerin zayiatı ise 50 bine yakındı.
- 1:06:37Askerlerin Durumu
- 15 Temmuz'da Selahattin Adil, iki aylık devamlı meşguliyet, ağır vazife ve intizamsız hayat vücudunu oldukça yıprattığını belirtti.
- Çok kısa bir süre önce güçlü ve sağlıklı olan askerlerin şimdiki hallerini görmek çok üzücüydü; bir zamanların genç simaları yerini çıkık kemikler ve çökük gözlere bıraktı.
- Yarımada şu anda toz, kir, pislik, karmaşa, mermi ve kandan ibaret; askerler savaşmaktan bıktılar.
- 1:08:56Yaz Koşulları
- Yaz ilerledikçe sıcaklık, bitler, sinekler, dizanteri ve moral daha da kötüleşti.
- Kavurucu sıcak altında kalabalık siperler, bir damla suya muhtaç askerlerin doldurduğu fırınlar haline gelmişti.
- 20 Temmuz'da ikiz koyunda bir kuyu kazmaya başlandığında, birkaç saat önce susuzluğunu taşları emerek azaltan askerler şimdi içebilecekleri kadar suya birkaç metre uzaktaydı.
- 1:10:12Sinekler ve Hastalıklar
- Sinekler savaş alanındaki en rahatsız edici hayvanlardan biriydi, yemeklerin üzerine saldırarak hastalık yayıyorlardı.
- Temmuz ve Ağustos ayında sinekler yüzünden hastalıklar arttı, her hafta iki taraftan yüzlerce asker tahliye edildi.
- Savaş bittiğinde hastalıktan ölen Türk askeri sayısı yirmi bini bulacaktı.
- 1:11:29Beslenme Koşulları
- Müttefikler sığır eti, reçel, domuz salamı, peynir, çay, şeker ve bisküvi ile yaşıyordu, ancak sineklerle kaplı ve bozulmuştu.
- Türk askerleri pirinç, bulgur ve un çorbasıyla yaşıyor, ancak yemekler soğumuş geliyordu ve taze sebze-meyve yoktu.
- Türk askerleri sefalet içinde yaşıyor, çoğu aylardır maaş alamamıştı ve yiyecekleri yok denecek kadar azdı.
- 1:13:31Cephede Günlük Hayat
- Askerler boş zamanlarında muhabbet ediyor, mektup okuyor, mevziler arası sataşıyor ya da denize giriyordu.
- Plajlarda denizde yüzenler düşman mermilerine maruz kalıyordu, bir mermi plajdaki kalabalığın ortasına düştüğünde on yedi kayba neden oldu.
- Fransızlar bombardımanın açtığı çukurlarda antik tarihi eserler bulabiliyordu.
- 1:14:50Cephede Özel İlişkiler
- İngilizler siperlerin içinden yukarı doğru çıkartarak kağıt ve bezlerden kuklalar yaparak dans ettiriyorlardı.
- Arıburnu cephesinde Türklerle Anzaklar arasında özel bir ilişki gelişti, iki taraf da birbirlerini yakından görüyordu.
- Siperler arası notlar atıldı, hatta birbirlerine hediye attılar; Türkler sigara, Müttefikler ise konserve et attılar.
- 1:16:57Mektuplar ve Kuryeler
- Mektuplar askerlerin evlerindeki yaşama bağlayan en önemli şeydi, askerler ailelerinden gelecek mektupları gözlüyorlardı.
- Türk ordusunda okuma yazma oranı yüzde beşti, ancak bilenler sürekli olarak yazıyor ve evlerinden gelecek haberleri bekliyordu.
- Türkler askerlerin köylerine uğrayıp onlara mesaj ve hediye getiren özel kuryeler kullanıyordu, kuryelerin gelişi siperlerde özel bir gün demekti.
- 1:19:45Savaşın Etkileri
- Tüm zorluklara rağmen iki tarafta hem mevzilerine hem de akıl sağlıklarına tutunmaya devam ettiler.
- Bir asker çantası parçalanmış, açık mavi bebek ayakkabıları ve beyaz kadın eldivenleri kanlı katliamın ortasında bulunmuştu.
- Bu insanlar çok kötü şeylere tanık olmuş ve çok kötü şeyler yapmış olsa da asla insanlıklarını yitirmemişlerdi.
- 1:22:00Son Saldırı
- Altı Ağustos 1915'te müttefikler Conkbayırı'ı ele geçirmek için yüz bin askerle Gelibolu'daki tüm cepheleri içeren bir saldırı başlattı.
- Avustralyalılar Türk siper ve sığınaklarına girdiğinde yeraltında göğüs göğüse vahşi bir dövüş başladı.
- Askerler birbirlerini süngüleyerek, boğarak, dipçikleyerek öldürdü, bazı bombalar patlayana kadar üç-dört kere karşılıklı gidip geldi.