Yılmaz Erdoğan'ın "Münaşaka" gösterisi, sanatçının dijital teknoloji ve sosyal medya üzerine gözlemlerini, Hollywood ve Cannes Film Festivali ile olan ilişkisini, ayrıca kendini keşif sürecini anlatıyor. Erdoğan, oyunda başından geçen hikayelere de yer veriyor. Örneğin, Russell Crowe ile "Son Umut" filminin setinde yaşadıkları bir olayı şöyle anlatıyor: "Cem Yılmaz ile beni karavana çağırdı, 'Kadın çorabı giyin' dedi, gitti. Ben Cem'e döndüm, 'Dayı oğlu giyecek misin?' dedim, o da 'Yok, giymeyi düşünmüyorum' dedi. Üç gün sonunda Avusturya pişiği olduk ve gidip tıpış tıpış giymek zorunda kaldık". Ayrıca, şöhret ve yoğun çalışma temposu arasında sıkışıp kaldığı zamanları, psikolojik olarak zor yollardan geçtiğini paylaşıyor. Sanatçı, oyun boyunca seyirciyle deneyimlerini paylaşarak içten bir insan portresi çiziyor.