Şayak kalpaklı adam, "Kuvayı Milliye Destanı"nda geçen ve üzerinden şiirin işlendiği kişidir. Nazım Hikmet, bu karakteri şu şekilde tanımlar: > “Şayak kalpaklı adam Dağlarda tek tek ateşler yanıyordu. Ve yıldızlar öyle ışıltılı, öyle ferahtılar ki Şayak kalpaklı adam Nasıl ve ne zaman geleceğini bilmeden Güzel, rahat günlere inanıyordu Ve gülen bıyıklarıyla duruyordu ki mavzerinin yanında, Birdenbire beş adım sağında onu gördü. Paşalar onun arkasındaydılar. O, saati sordu. Paşalar: ‘Üç’ dediler. Sarışın bir kurda benziyordu Ve mavi gözleri çakmak çakmaktı. Yürüdü uçurumun başına kadar, Eğildi, durdu. Bıraksalar İnce, uzun bacakları üstünde yaylanarak Ve karanlıkta akan bir yıldız gibi kayarak Afyon ovasına atlıyacaktı.” Şayak kalpaklı adam, yalnızca nöbet tutan er, onbaşı, çavuş değildir.