"Essentially" kelimesi, İngilizce'de çeşitli anlamlarda kullanılabilir: Aslında, özünde, temelde: "This description of events is completely exaggerated, even if it's essentially true" (Olayların bu açıklaması, özünde doğru olsa bile tamamen abartılıdır). Esas olarak, öncelikli olarak: "Essentially, you have two options" (Esasen iki seçeneğiniz bulunuyor). Gerekerek, haddi zatında: "The claim essentially follows from large deviation bounds for such chi-squares" (İddia, büyük sapma sınırlarından esas olarak şu şekilde çıkar). Örnek cümleler: "Blood pressure, weight and body mass index were essentially unchanged" (Kan basıncı, kilo ve vücut kitle indeksi neredeyse değişmedi). "Open mindedness is essentially the willingness to consider new ideas" (Açık fikirli olmak temelde yeni fikirleri dikkate almaya istekli olmaktır). "In the Middle East, passenger traffic growth was essentially flat" (Orta Doğu'da yolcu trafiğinin büyümesi esasen sabit seyretti).