Göç

Craco, doğal afetler ve göç nedeniyle hayalet kasaba haline gelmiştir. Başlıca nedenler: - Toprak kayması: Kasabanın altyapısını yok ederek yaşanamaz hale getirmiştir. - Tarımsal sorunlar: 1892-1922 yılları arasında birçok insanın göç etmesine yol açmıştır. - Depremler ve savaşlar: Yasama organını başka bir yere taşımaya ikna etmiş ve çoğu sakinin bölgeden ayrılmasına neden olmuştur.

"Zor Yıllar" adlı eserlerde farklı dönemlerde yaşanan çeşitli olaylar anlatılmaktadır: 1. Sinan Öztürk'ün "Zor Yıllar" romanı: Bu eserde, Türkiye'den Almanya'ya göç eden insanların yaşadıkları zorluklar, travmalar, aşklar ve özlemler anlatılmaktadır. 2. "Zor Yıllar" sergisi: Bu sergide ise 1970'li yılların Türkiye'sinde yaşanan siyasal istikrarsızlık, sağ-sol çatışmaları, ekonomik kriz ve yokluk gibi olaylar sergilenmektedir.

Esenyurt, Türkiye'nin en büyük ilçesi olarak kabul edilir çünkü 2023 yılı nüfus verilerine göre 978 bini aşan nüfusuyla bu unvana sahiptir. Ayrıca, Esenyurt'un İstanbul'un ve Türkiye'nin en fazla göç alan ilçelerinden biri olması da bu durumun bir diğer nedenidir.

Kültürel alan göç, göçmenlerin yeni yerleşim yerlerine taşıdıkları kültürel unsurlar ve bu unsurların ev sahibi toplumla etkileşimi sonucu ortaya çıkan değişim ve dönüşüm sürecini ifade eder. Bu süreçte göçmenler, dil, gelenek, değer sistemi ve yaşam pratikleri gibi kültürel birikimlerini yeni toplumda yaşatırken, aynı zamanda ev sahibi toplumun kültürel özelliklerinden de etkilenirler. Göçün kültürel alana etkileri arasında, çokkültürlü bir toplum yapısının oluşması, yeni fikirlerin, sanatın, müziğin, yemeklerin ortaya çıkması ve toplumsal zenginliğin artması yer alır.

Romanya'dan Türkiye'ye göçün başlıca nedenleri şunlardır: 1. İskân Uygulamaları: Romanya Krallığı'nın, özellikle Bulgar hududundaki Türk köylerine Makedonya ve Bulgaristan'dan getirdiği Kuçovaklar ve Ulahların yerleştirilmesi, Türklerin arazilerine tecavüz etmeleri ve onları baskılamaları. 2. Eğitim Sorunları: Türk okullarında görev yapan öğretmenlere devlet bütçesinden ayrılan payların azalması ve Rumence eğitim zorunluluğu getirilmesi. 3. Ekonomik Buhran: 1929 ekonomik bunalımı, Romanya ekonomisini olumsuz etkileyerek köylülerin ürettiği malı satamamasına ve zor günler geçirmesine yol açtı. 4. Can ve Mal Güvenliği: Türklerin can ve mal güvenliğinin tehlikeye girmesi, bazı yerlerde itilip kakılmaları ve öldürülmeleri. 5. Hamdullah Suphi Bey'in Çabaları: 1931-1944 yılları arasında Romanya'da büyükelçilik yapan Hamdullah Suphi Bey'in, Romanya Dobruca Müslümanlarının sorunlarıyla ilgilenmesi ve göçü kolaylaştırması.

Avrupa Birliği'nde (AB) göçün kontrolü, çeşitli kurumlar tarafından yürütülmektedir: Avrupa Sınır ve Sahil Güvenlik Ajansı (Frontex). Avrupa Mülteci Destek Ofisi (EASO). Göç Servisi Birimleri. Avrupa Adalet Divanı (ABAD). Avrupa Parlamentosu ve Avrupa Birliği Bakanlar Konseyi. Ayrıca, göç konusu, AB'nin "Adalet ve İçişlerinde İşbirliği" başlıklı üçüncü sütununda ele alınmaktadır.

İtici ve çekici terimleri, farklı bağlamlarda farklı anlamlar taşıyabilir: 1. Turizm bağlamında: - İtici faktörler, kişinin seyahat etme isteğini uyandıran, günlük çevreden kaçma, kendini keşfetme, rahatlama gibi sosyo-psikolojik dürtülerdir. - Çekici faktörler, destinasyonun deniz, kum, güneş gibi özellikleri olup, turisti o yere çeken unsurlardır. 2. Göç bağlamında: - İtici faktörler, göçü teşvik eden unsurlar olup, genellikle işsizlik, düşük gelir, tarımsal toprağın yetersizliği gibi olumsuz koşullardır. - Çekici faktörler, göç edilecek yerdeki yüksek gelir, istihdam fırsatları, eğitim ve sağlık hizmetleri gibi olumlu unsurlardır.

Amerika'nın ilk yerlileri, Asya'dan Bering Kara Köprüsü üzerinden Kuzey Amerika'ya göç eden insanlardır. Bu ilk insanların kim olduğuna dair farklı görüşler bulunmaktadır: Clovis halkı. Bering duraklaması hipotezi. Amerika'nın ilk yerlilerinin kim olduğuna dair kesin bir bilgi bulunmamakla birlikte, bu insanlar genellikle Kızılderililer veya Amerikan yerlileri olarak adlandırılır.

Yerinden edilme coğrafyası, insanların çeşitli nedenlerle yaşadıkları yerleri terk etmeleri ve başka bölgelere göç etmeleri sürecini inceleyen bir coğrafya dalıdır. Bu nedenler arasında ekonomik, siyasi, doğal afetler, savaşlar ve baskılar gibi faktörler yer alır.

Göç sonucu oluşan sorunların çözümü için çeşitli öneriler bulunmaktadır: 1. Devlet Desteği: Göç eden bireylerin iş bulma, barınma ve sosyal haklardan yararlanma gibi konularda devlet tarafından desteklenmesi gerekmektedir. 2. Eğitim ve Dil Kursları: Göçmenlerin yeni dil öğrenmeleri ve eğitim sorunlarının çözülmesi için dil kursları ve eğitim seminerleri düzenlenmelidir. 3. Sosyal Entegrasyon: Göçmenlerin yerli topluma sağlıklı bir şekilde entegre olmaları için anadil öğrenimi ve kullanımı desteklenmeli, kültürel farklılıklara duyarlı politikalar izlenmelidir. 4. Diyalog ve Hoşgörü: Göçmenler ve ev sahibi halk arasında diyaloğu güçlendirmek, yargılama ve dışlamayı reddeden hoşgörülü bir tutum benimsemek önemlidir. 5. Araştırma Merkezleri: Göçün yoğun olarak yaşandığı alanlarda, göç politikalarını geliştirmek amacıyla araştırma merkezleri kurulmalıdır. Bu önlemler, göçün olumsuz etkilerini azaltarak daha uyumlu ve sürdürülebilir bir entegrasyon süreci sağlayacaktır.

Kırgızistanlı kadınların Türkiye'ye gelme nedenleri genellikle ekonomik ve sosyal faktörlere dayanmaktadır: 1. Ekonomik Kaygılar: Kendi ülkelerindeki ekonomik sıkıntılar ve yetersiz iş imkanları, kadınları daha iyi bir yaşam arayışı içine sokmaktadır. 2. Eğitim ve Modern Yaşam: Göç eden kadınlar, Türkiye'de modern kıyafetleri tercih etmekte ve okuma-yazma oranlarını artırmaktadır. 3. Evlilik: Bazı kadınlar, Türkiye'de bir Türk ile evlenerek göç etmektedir. 4. Sosyal Ağlar: Tanıdıklarının Türkiye'de olması ve sosyal medya üzerinden tanıştıkları eşler de göç kararlarını etkileyen faktörler arasındadır.

İsviçre'nin kalabalık olmasının birkaç nedeni vardır: 1. Göç: İsviçre, birçok batı ülkesi gibi göç alan bir ülkedir ve nüfusunun yaklaşık %23'ü yabancı göçmenlerden oluşmaktadır. 2. Eğitim ve İş İmkanları: Yüksek yaşam standartları, refah seviyesi ve istikrarlı ekonomisi, insanları İsviçre'ye çekmektedir. 3. Doğrudan Demokrasi: İsviçre'nin yönetim şekli doğrudan demokrasidir, bu da halkın sosyal ve siyasi gereksinimlerinin karşılanmasını sağlar.

İtalya, çeşitli etnik gruplardan oluşmaktadır. Başlıca etnik gruplar şunlardır: 1. İtalyanlar: İtalya'nın ana etnik grubunu oluştururlar ve nüfusun yaklaşık %90'ını teşkil ederler. 2. Romenler: İtalya'da önemli bir azınlık grubunu oluştururlar ve nüfusun %1,8'ini temsil ederler. 3. Kuzey Afrikalılar: Özellikle Tunus, Libya, Suriye ve Mısır'dan gelen göçmenler bu gruba dahildir. 4. Arnavutlar: İtalya'da %0,8 oranında Arnavut kökenli insan yaşamaktadır. 5. Çinliler ve Ukraynalılar: Diğer önemli azınlık gruplarındandır. Ayrıca, İtalya'ya göç eden diğer Avrupa Birliği vatandaşları ve sığınmacılar da bulunmaktadır.

"Neredeyse Kesinlikle Yanlış" filmi, Suriye'deki savaştan kaçarak İstanbul'a göçen Hanna ve küçük kardeşi Nader'in hikayesini anlatıyor. Filmde, Hanna'nın tırnak tasarımı yaparak geçimini sağlaması ve Almanya'ya göç etme hayalleri kurarken, bir yandan da kardeşinin ihtiyaçları ile kendi arzuları arasında kalması konu ediliyor.

Çinliler, ABD'ye ilk olarak 19. yüzyılın ortalarında gelmeye başladı. Bu dönemde, özellikle Kaliforniya Altına Hücum nedeniyle birçok Çinli, servet kazanmak amacıyla Amerika'ya göç etti.

Samsun'un kalabalık olmasının birkaç nedeni vardır: 1. Konumu ve Göç: Samsun, Karadeniz kıyısında yer alması ve iç kesimlerden gelen göçlerle birlikte kıyı şeridinde yer alması nedeniyle nüfus artmıştır. 2. Ekonomik Çekicilik: Şehir, Karadeniz'in en büyük limanına sahip olması ve tarım, hayvancılık, sanayi gibi çeşitli sektörlerde ekonomik faaliyetlerin yoğun olması sebebiyle iş imkanları sunar. 3. Eğitim ve Sağlık Hizmetleri: Samsun, önemli eğitim kurumlarına ve sağlık hizmetlerine sahip bir şehirdir, bu da genç nüfusun yoğun olmasına katkıda bulunur. 4. Turistik ve Kültürel Potansiyel: Tarihi ve kültürel açıdan zengin bir geçmişe sahip olması ve Karadeniz'in önemli turistik merkezlerinden biri olması, şehre turist akışını artırarak kalabalığı artırır.

Sefaradlar, 1492 yılında İspanya'dan kovulmaları sonucu Anadolu'ya yerleştiler. Sefaradların Anadolu'ya yerleşmesinin diğer nedenleri arasında Osmanlı'nın hoşgörülü politikası ve ticari potansiyel yer alır.

Almancı şapkası, genellikle ilk nesil Almancıların 1960'larda Türkiye'ye yıllık izinleriyle dönerken taktıkları, Bavyera bölgesine özgü geleneksel bir şapka olan Tyrolean veya Bavyeracı şapkası anlamına gelir. Bu şapka, günümüzde Almanya'da günlük hayatta giyilmez, ancak "Bierfest" gibi özel etkinliklerde görülebilir.

Meksika-Amerika sınırı konusunu işleyen bazı filmler şunlardır: 1. "The Mule" (Suç Sınırı). 2. "Sin Nombre". 3. "Bordertown" (Sınır Ötesi).

Batı Trakya'daki Türklerin Türkiye'ye göç etmesinin birkaç nedeni vardır: 1. Lozan Mübadelesi: 30 Ocak 1923'te imzalanan Mübadele Sözleşmesi gereği, Yunanistan'daki Müslüman azınlık ile Türkiye'deki Rum azınlık karşılıklı ve zorunlu olarak yer değiştirdi. 2. Yunan İç Savaşı: 1946-1949 yılları arasında süren Yunan İç Savaşı sırasında, Batı Trakya Türkleri hükümet birlikleri ve komünist işgalcilerin baskıları nedeniyle Türkiye'ye göç ettiler. 3. 1974 Kıbrıs Barış Harekatı: Bu olaydan sonra, Batı Trakya'da Türklere yönelik baskılar arttı ve ırkçı grupların saldırıları gerçekleşti. Ayrıca, Yunanistan'ın Batı Trakya Türklerinin haklarını ihlal etmesi ve kültürel yapılanmalarına engel olması da göçün diğer nedenlerindendir.