DoğaOlayları

Etna Yanardağı'nın patlaması doğrudan Türkiye'yi etkilemeyecektir. Meteoroloji Genel Müdürlüğü'nün açıklamasına göre, Etna kaynaklı kül bulutlarının Yunanistan'ın güneyinden geçerek deniz üzerinden doğuya doğru hareket etmesi beklenmekte, ancak bu bulutların Türkiye'ye ulaşması öngörülmemektedir.

Manisa'da en son büyük deprem, 11 Eylül 2024 tarihinde meydana gelen 3.9 büyüklüğündeki depremdir.

Türkiye'de güneşin doğuşu en son Çanakkale ilinde gerçekleşir.

Sincan Aksu depremi 7,1 şiddetinde olmuştur.

Tibet'te meydana gelen en büyük deprem, 15 Ağustos 1950 tarihinde gerçekleşmiştir.

Kaliforniya'da 31 sayısı, orman yangınlarında hayatını kaybeden kişi sayısını ifade etmektedir.

6,8 şiddetinde meydana gelen deprem, Malatya'nın Doğanyol ilçesinde etkili olmuştur.

Depremlerin en çok hangi aylarda olduğu konusunda kesin bir görüş birliği yoktur, ancak yapılan bazı araştırmalar depremlerin en sık kış aylarında meydana geldiğini göstermektedir. Diğer bir görüşe göre ise, depremlerin mevsimsel bir eğilimi yoktur ve yılın her döneminde rastgele olarak ortaya çıkabilirler.

2003 Bingöl depreminde resmi kayıtlara göre 176 kişi hayatını kaybetti.

İzmir depreminin en büyük hasarı, 30 Ekim 2020'de meydana gelen depremde Bornova ve Bayraklı ilçelerinde yaşanmıştır.

6 Şubat 2023'te meydana gelen Nurdağı depremi yaklaşık 30 saniyeden fazla sürdü.

Tsunamiden korunmak için en güvenli kat, kıyıdan uzak ve yüksek katlar olarak kabul edilir. Ayrıca, dalgakıranlar ve koruyucu bariyerler gibi yapısal önlemler de tsunaminin etkisini azaltmada etkilidir.

Heyelan, zemini kaya veya yapay dolgu malzemesinden oluşan bir yamacın yer çekimi, eğim, su ve benzeri kuvvetlerin etkisiyle aşağı ve dışa doğru hareket etmesidir. Heyelanın oluşma nedenleri şunlardır: - Yağış: Aşırı yağışlar toprağın doygun hale gelmesine ve kayganlaşmasına yol açar. - Eğim: Yamaçların dik olması, yerçekimi etkisiyle kütlelerin daha kolay hareket etmesine neden olur. - Jeolojik koşullar: Gevşek, kumlu veya killi zeminler heyelanlara daha yatkındır. - İnsan faaliyetleri: Yol açma, madencilik ve ormansızlaşma gibi faaliyetler yamaçların dengesini bozarak heyelan riskini artırır. Heyelanlar genellikle hızlı ve ani bir şekilde gerçekleşir ve önemli miktarda malzeme hareket edebilir.

Ege Denizi'ndeki depremlerin ne kadar süreceği konusunda kesin bir bilgi yoktur. Ancak, bazı uzmanlar deprem fırtınasının sona yaklaştığını ve günlerce hatta haftalarca sürebileceğini belirtmektedir. Ayrıca, 2011-2012 yıllarında da Ege Denizi'nde benzer bir sismik aktivite yaşanmış ve bu süreç herhangi bir volkanik aktiviteye yol açmadan sona ermiştir.

Kandilli'nin deprem haritasını kullanmak için "Deprem Bilgi Sistemi" uygulamasını indirmeniz gerekmektedir. Uygulamayı kullandığınızda aşağıdaki özelliklere erişebilirsiniz: - Türkiye ve yakın çevresinde gerçekleşen depremler hakkında bilgi; - Türkiye'nin depremsellik tarihinin verilerine ulaşma; - Bulunduğunuz konumda daha önceden meydana gelmiş depremleri harita üzerinde görüntüleme; - Deprem olduğunda bunu hissedip hissetmediğinizi Kandilli Rasathanesi'ne bildirme imkanı.

Kahramanmaraş merkezli depremler, 30.000 km² coğrafi etki alanına sahip olmuştur.

Depremlerin belirli bir yılda daha sık olacağı yönünde kesin bir bilgi yoktur. Ancak, bazı kaynaklar 2025 yılında deprem aktivitesinin yüksek olabileceğini öngörmektedir. Ayrıca, depremlerin ilkbahar mevsiminde daha sık meydana geldiği istatistiksel olarak belirlenmiştir.

Dinar'da sık sık deprem olmasının nedeni, bölgenin tektonik açıdan çok duyarlı bir alanda bulunmasıdır. Bu bölge, Alp-Himalaya kuşağında yer almakta olup, Türkiye Deprem Bölgeleri Haritası'na göre 1. derecede deprem riski taşıyan bir alanda bulunmaktadır. Bunun yanı sıra, yer altındaki karstik boşlukların etkisi de depremlerin şiddetini ve yıkıcılığını artırabilmektedir.

Tsunami sırasında yüksek yerlere çıkmak, hayatta kalmak için yeterli değildir. Tsunamiden korunmak için aşağıdaki adımlar da izlenmelidir: 1. Erken uyarı sistemini takip etmek: Tsunami tehditlerine karşı uyarı sistemlerini sürekli takip etmek ve uyarı yapıldığında deniz kıyısından yüksek yerlere doğru uzaklaşmak gereklidir. 2. Kıyıdan uzaklaşmak: Denizde ve kıyıya dönemeyecek durumdaysanız, kıyıdan uzaklaşarak derinliği 50 metre ve üzerinde olan yerlere gitmek önemlidir. 3. "Tehlike geçti!" denene kadar kıyıya yaklaşmamak: İlk dalga geldikten sonra tehlikenin geçtiğini sanmamak ve yetkililerin tamamen güvenli olduğunu söylemesine kadar yüksek bölgelerde kalmak gerekmektedir. 4. Yetkililerin talimatlarına uymak: Yetkili makamların talimatlarına kesinlikle uymak ve tahliye emri verildiğinde vakit kaybetmeden hareket etmek önemlidir.

Fırtınada sığınma yönü, rüzgarın tersine olmalıdır. Ayrıca, açık alanlardan ve yüksek yapılardan uzak durmak, yıldırım çarpma riskini azaltmak için önemlidir.