CemalSüreya

"İkide bir elini başına götürüp rüzgarda dağılan yalnızlığını düzeltiyorsun" dizesi, Türk şair Cemal Süreya'nın "8.10 Vapuru" adlı şiirinden bir bölümdür.

"Beni Öp Sonra Doğur Beni" şiiri, Türk şair Cemal Süreya'ya aittir. Şiir, 1973 yılında yayımlanan Beni Öp Sonra Doğur Beni adlı şiir kitabının da adıdır.

Bu dizeler, Cemal Süreya'nın "Ortadoğu" veya "Yarımada" şiirinden bir bölümdür.

Cemal Süreya'nın kısa şiirlerinden bazıları şunlardır: "İki Kalp": > İki kalp arasında en kısa yol: Birbirine uzanmış ve zaman zaman Ancak parmak uçlarıyla değebilen İki kol. "Sevgilim Bir Günün": > Sevgilim, bir günün ortası şimdi Taşıtlar hızla gelip geçiyor, her yer kalabalık, Ben seni düşünüyorum bir bodrum kahvesinde Uzat bana uzat ellerini. "Biliyorum Sana Giden": > Biliyorum sana giden yollar kapalı Üstelik sen de hiç bir zaman sevmedin beni Ne kadar yakından ve arada uçurum; İnsanlar, evler, aramızda duvarlar gibi. "Var..": > Şu senin bulutsu sesin var ya Uçtan uca tersyüz ediyor geceyi Yataklar var konuşmak için Öpüşmek için telefon kulübeleri Güneşler var, yıldızlar, samanyolları, Karpuzlar gümbür gümbür kapılarda. "Gözlerin Durur mu": > Gözlerin durur mu onlar da gidiyorlar, gitsinler. Oysa ben senin gözlerinsiz edemem bilirsin.

"Karne" şiiri, Cemal Süreya tarafından yazılmıştır. Ayrıca, Busenaz Çınar'ın da "Karne" adlı bir şiiri bulunmaktadır.

Kul Nesimi'ye "Yarin ile hoş musun?" diye sorulduğunda, "Hoş olayım olmayayım, o yar benim" yanıtını vermiştir. Bu dize, Nesimi'nin "Ben Melamet Hırkasını (Kime Ne)" adlı şiirinde yer almaktadır. Şiirin ilgili kısmı şu şekildedir: > Nesimi'ye sordular ki, yarin ile hoş musun? > Hoş olayım olmayayım, o yar benim kime ne.

Açık çay, Cemal Süreya'nın bir şiirinde geçen ve "İki çay söylemiştik orda, biri açık, keşke yalnız bunun için sevseydim seni" dizesiyle bilinen bir metafordur. Bu dizede, açık çay sevgilinin bir jestini ve bu jeste duyulan sevgiyi ifade eder; sevgilinin demli çayı içememesi ve açık çayı içmeye başlaması, şairi çok etkiler ve bu durum onun sevdiğine olan sevgisini dile getirmesine vesile olur. Şiirde açık çay aynı zamanda sevginin basit ve anlamlı bir eylemi özel kılabileceğini, küçük jestlerin büyük anlamlar taşıyabileceğini vurgular.

Cemal Süreya'nın "Baktım Gülüşünden Güzel Şiir Olur, Sevdim Gitti" şiiri belirli bir kişiye değil, genel olarak sevdiği bir kadına hitap eder. Şiirin gerçek bir kişiye mi yoksa kurgusal bir karaktere mi yazıldığı kesin olarak bilinmemektedir.

Cemal Süreya'nın "8.10 Vapuru" şiiri, günlük yaşamın sıradan detayları üzerinden duygusal bir anlatıya sahiptir. Şiirde anlatılan bazı unsurlar şunlardır: Sabah işe giderken kullanılan vapur: Şairin her sabah bindiği 8.10 vapuru, muhtemelen işe giderken kullandığı vapordur. Bir kadının sesi: Neşeli, huzurlu, heyecan verici, bilindik ve sıcak bir ses. İşinden memnuniyetsizlik: Kadın, işinden memnun değildir ve bu durum sesine yansır. Yalnızlık ve içsel çatışmalar: Kadın, sabah uykusunu açmak için sigara içer ve yalnızlığını düzeltmeye çalışır. İletişim eksikliği: Söylenmemiş ve söylenemeyen sözcükler, iletişimdeki eksiklikleri vurgular. Şiir, bu detaylarla hayatın geçici ve sürekli değişen doğasına dair bir metafor sunar.

"Bazen kusura bakmak lazım" ifadesi bir şiirden alıntı değildir. Bu ifade, çeşitli sosyal medya platformlarında (Pinterest, Facebook, Instagram) paylaşılan alıntılarda ve gönderilerde yer almaktadır. Örneğin, Pinterest'te "pofudukbey33" kullanıcı adı ile paylaşılan bir pin'de bu ifade yer almaktadır. Bu nedenle, belirli bir şair veya yazara ait bir şiirden alıntı olmadığı söylenebilir.

Üvercinka, Cemal Süreya'nın ilk şiir kitabı ve aynı zamanda bu kitaba adını veren şiirin adıdır. Şiirin hikayesi: Süreya, eşi Seniha'nın hamile olduğu sıralarda "Üvercinka" dediği bir genç kızla tanışır ve aralarında tutkulu bir aşk başlar. Süreya, bu genç kıza iş yerinde tanışıp bir süre beraber olduğu bir kadın için "Üvercinka" adını vermiştir. 1955'te Maliye Müfettiş Muavini olarak İstanbul'a atanması üzerine "Üvercinka"yla olan ilişkisi biter. Kitabın hikayesi: İlk basımda 1953-1957 yılları arasında yayımlanan şiirlerden sadece 29'una yer verilmiştir. Kitap, yayımlandığı dönemde büyük ilgi görmüş ve 1959'da Yeditepe Şiir Armağanı'nı kazanmıştır.

"Öyle Bir Geçer Zaman Ki" dizisinde gül şerbetini kimin yaptığına dair doğrudan bir bilgi bulunmamaktadır. Ancak, dizinin jenerik müziğinde yer alan ve diziyle özdeşleşen "Öyle Bir Geçer Zaman Ki" şiiri, Cemal Süreya'nın "Üvercinka" adlı kitabında yayımlanan "Beni Öldüren Şey" adlı şiirdir.

Cemal Süreya'nın "biri açık çay" ifadesi, "İki çay söylemiştik orada, biri açık, keşke yalnız bunun için sevseydim seni." dizesinde geçer. Şair ve sevgilisi bir mekanda iki çay sipariş eder, ancak bir çay açık, diğeri demli gelir. Bu nedenle, "biri açık çay" ifadesi, duygusal bir metafor olup, sevginin küçük şeylerden doğabileceği ve bu küçük şeylerin bile büyük anlamlar taşıyabileceği fikrini vurgular.

Cemal Süreya'nın "biri açık olsun" ifadesi, "İki çay söylemiştik orda, biri açık, keşke yalnız bunun için sevseydim seni" dizesinden gelmektedir. Bu dize, sevginin basit ve anlamlı bir eylemi olan bir çay içmeyi bile özel kılabileceğini ifade eder. Ayrıca, "biri açık olsun" ifadesi, Cemal Süreya'nın çayı genellikle açık içtiğine ve demli olduğunda karşısındaki kişiyi göremediğine dair bir anıya da atıfta bulunabilir.

"Sevmek gözünden sakınmaksa" dizesi, Cemal Süreya'ya ait olan "Uzaktan Seviyorum Seni" şiirinden bir alıntıdır.

Cemal Süreya, "Üvercinka" şiirini Eskişehir Vergi Dairesi'nde tanışıp bir süre beraber olduğu bir kadına yazmıştır. Şair, bu kadına "Üvercinka" adını takmıştır.

"Hayatımda İlk Kez" şiiri, Cemal Süreya'ya aittir.

"İyiyim desem yalan olur, kötüyüm desem inancıma dokunur" sözü, Mevlana Celaleddin Rumi'ye aittir. Bu söz, aynı zamanda Türk şair Cemal Süreya'ya da atfedilmektedir, ancak bu bilgi yapay zeka tarafından üretilmiştir ve doğruluğu kesin değildir.

Ölümü anlatan bir şiir örneği: Ölüm Risalesi Damla damla oluşuyor hayat Ölüm kımıl kımıl Duymak kolay Anlatmak değil Her an Farkındayım Az az öldüğümün Bilincindeyim doğan ayın Eriyen karın Akan suyun Ve usul usul Tükenen zamanın Tekrarlayıp duruyor saat Vakit de mahluktur İşliyor kalbim Eskiyor saçlarım Ve gözlerimin en ince hücreleri Okuyorum hayatı Toprağın üstünden çok Altındakilerle var olduğunu Toprak Ölüme aç Ölüme muhtaç Hayat Ölüm muhakkak Ve ölüm mutlak Tek kapısıdır ölümsüzlüğün Erdem Bayazıt

"Gözlerinin Kahvesinden Koy Ömrüme, Kırk Yılın Hatırına Sen Kalayım" dizeleri, Türk şair Cemal Süreya'nın "Sevmek Ne Uzun Kelime" adlı şiirinde yer almaktadır. Şiirin tamamı şu şekildedir: > Dokunulmasa da, görülmese de; Kalpte yer verilir bazısına, Nedensiz... Sen; aklım ve kalbim arasında kalan, En güzel çaresizliğimsin. Gerçi aklıma bile gelmiyorsun artık O kadar kalbimdesin ki... Gözlerinin kahvesinden koy ömrüme, Kırk yılın hatırına "SEN" kalayım.