Telgrafın Telleri türküsünün hikayesi acıklı bir aşk öyküsüne dayanmaktadır 2.

Özeti şu şekildedir:

Hacer ve Recep birbirlerini severler ve evlenmek isterler 12. Ancak düğün masraflarını karşılayacak paraları yoktur 2. Bu yüzden köy muhtarına gidip ondan borç alarak işlerini görürler 2. Sonra evlerini kurarlar 2.

Gel zaman git zaman borçlarını ödemekte zorlanırlar 2. Muhtar da birden paraya sıkışınca Hacer ile Recep ineklerini satmaya karar verirler 2. Ama tam inek satılacakken çalınır ve çiftimiz öylece kalakalır 2. Akıllarına Recep'in İstanbul'a gidip çalışması, para biriktirerek muhtara olan borçlarını ödemesi gelir 2. Recep İstanbul'a gider 2.

Hacer ile artık sadece telgraf vasıtasıyla haberleşebiliyorlardır 2. Köyde Musa isimli başka biri daha vardır ki evli olduğunu bilmesine rağmen Hacer'in peşini bir türlü bırakmaz 2. Bu ahlaksız insan Recep'in Hacer'e gönderdiği telgrafları Hacer onları okuyamadan alır ve Hacer uzun süre eşinden haber alamaz 2.

Sonra da Musa Hacer'e sanki Recep yazmış gibi bir telgraf yazar ve ona köye geri dönmeyeceğini söyler 2. Ancak Hacer'in aklı karışır 2. Eşinden haber alamayan Recep de meraklanır ve köyüne döner 2. Hikayemiz burada son bulur 2.