Osmanlı'da selamlaşma şu şekilde olurdu: Selam verme: Selam veren kişi sağ elini göğsüne koyar ve başını hafifçe eğerdi. Karşılık verme: Selam alan kişi de aynı şekilde karşılık verirdi. Diğer ifadeler: Ayrıca "sabahınız hayr ola", "bu vaktiniz hayr ola", "hoş geldiniz" gibi ifadeler de kullanılırdı. Sosyal kurallar: Selamlaşma, toplumda saygı ve nezaketin bir ifadesiydi. Osmanlı'da selamlaşma, günlük yaşamın bir parçasıydı ve insanlar birbirleriyle karşılaştıklarında, evlerine veya iş yerlerine girdiklerinde, toplu alanlarda veya resmi etkinliklerde gerçekleşirdi.