"Değme Felek" türküsünün hikayesi, Aşık Özlemi (Muammer Badem) ile ilgilidir. Olaylar şu şekilde gelişmiştir: Aşık Özlemi, lisede bir kıza aşık olur ve kız da onu sever. Buluştukları bir ağacın altında, hiç ayrılmayacaklarına söz verirler. Kız, Özlemi'ye isminin baş harfini işlediği oyalı mendilini bu ağacın altında hediye eder. Özlemi, Ankara Basın Yayın Yüksek Okulu'nu kazanır ve okul bittikten sonra evlenmeye söz vererek ayrılırlar. 1980 ihtilali sırasında, Özlemi'nin "Bitanem" şiiri Devrimci Yol Gençlik Derneği'nin panosunda asılı olduğu için tutuklanır ve iki buçuk yıl cezaevinde kalır. Cezaevinden çıktıktan sonra ailesinin yanına döner ve sevdiği kızın başka biriyle evlendiğini öğrenir. Yıllar sonra, sevdiği kızın öldüğü haberi gelir. Kızın yakınları, onun cenazeye katılmasını ister ve nedenini öğrenince, sevdiği kızın vasiyeti üzerine, onun gömüldüğü ağacın altında toprağa verilmek istediğini anlar. Bu haberle büyük bir üzüntü yaşayan Özlemi, bir radyo programında ilk türküsünü söyler. Türkünün sözleri şu şekildedir: > "Bugün benim efkârım var, zarım var Değme felek değme telime benim Gül yüzlü cananı yar yar elden aldırdım Ecel oku değdi yar yar gülüme benim Değme felek değme telime benim".