• Buradasın

    Battal Gazi'nin mezarı neden boş?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Battal Gazi'nin mezarının boş olmasının nedeni, zamanla yerinin unutulmuş olması olabilir 15.
    Bazı kaynaklara göre, Battal Gazi 740 yılında Afyonkarahisar civarında şehit düşmüş ve 6 bin 800 gazi ile birlikte Şuhut-Sennade kalesine çekilmiştir 1. Ancak, daha sonra türbe ve külliyenin yapımı bir rüya ile başlamış ve mezar, Eskişehir'in Seyitgazi ilçesinde bulunan Türbe Dağı çevresinde yaptırılmıştır 235.
    Ayrıca, Köreke (Görege) Tepesi'nin, Türbe Dağı üzerindeki bir tepenin adı olduğu ve o yörenin halkının buraya Köreke dağı dediği de belirtilmektedir 15. 1944 yılında yapılan isim ve yol düzeltmesi sonucunda, eski haritalarda Türbe Dağı olarak kaydedilen bu bölge, Köreke Dağı olarak anılmaya başlanmıştır 5.
    Bu nedenle, bazı araştırmacılar Battal Gazi'nin mezarının Seyitgazi'de değil, Afyonkarahisar yakınlarında, Türbe Dağı çevresinde olması gerektiğini savunmaktadır 15.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Battal Gazi'nin gerçek hikayesi nedir?

    Battal Gazi, 8. yüzyılda Emevîler döneminde yaşamış bir İslam komutanıdır. Gerçek hikayesi: Savaşlar: Bizans'a karşı, özellikle Malatya civarında önemli zaferler kazanmıştır. Ölümü: 740 yılında, Eskişehir'in Seyitgazi ilçesi yakınlarındaki Akroinon Muharebesi'nde aldığı yara sonucu hayatını kaybetmiştir. Battal Gazi, zamanla halk arasında efsanevi bir karakter haline gelmiş, kahramanlık hikayeleri ve menkıbelerle anılmıştır.

    Battal Gazi'nin gerçek mezarı nerede?

    Battal Gazi'nin gerçek mezarının nerede olduğu konusunda farklı görüşler bulunmaktadır: Eskişehir Seyitgazi. Afyonkarahisar. Türbe Dağı çevresi. Bu bilgiler, kesinlik taşımamakta olup, farklı kaynaklara dayanmaktadır.

    Battal Gazi neden öldü?

    Battal Gazi, 740 yılında Akroinon Muharebesi'nde (modern Afyon yakınlarında) çatışmada hayatını kaybetmiştir. Ölümüyle ilgili diğer rivayetler de bulunmakla birlikte, tarihçiler tarafından kabul gören bilgi, Theophanes, Taberî, İbnü’l-Esîr ve İbn Kesîr'in kayıtlarına dayanmaktadır.