• Buradasın

    Atatürk'ün askerlere yaptığı konuşma nedir?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Atatürk'ün askerlere yaptığı bazı konuşmalar şunlardır:
    • 29 Ekim 1938 tarihli konuşması 1. "Zaferleri ve mazisi insanlık tarihi ile başlayan, her zaman zaferle beraber medeniyet nurları taşıyan kahraman Türk ordusu!" diyerek başlar 1.
    • 31 Temmuz 1920 tarihli Afyon konuşması 5. "Kuvvet ordudur. Ordunun menbâ-ı hayatı ve saadeti, istiklâli takdir eden milletin, kuvvetin lüzumuna olan iman-ı vicdanîsidir" sözleriyle devam eder 5.
    • Büyük Taarruz'un ardından TBMM'de yaptığı konuşma 4. "Kalbim bu sevinçle dolu olarak, pek aziz ve değerli arkadaşlarımı, bütün dünyaya karşı temsil ettikleri hürriyet ve istiklal fikrinin zaferinden dolayı tebrik ediyorum" ifadesiyle sona erer 4.
    Ayrıca, Atatürk'ün Çanakkale Savaşı sırasında hayatını kaybeden Anzak askerleri ve ailelerine yönelik 1934 yılında yaptığı tarihi bir konuşma da bulunmaktadır 2.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

      Yanıtı değerlendir

      5 kaynak

      1. ata.msb.gov.tr
        1
      2. tr.wikipedia.org
        2
      3. yenicaggazetesi.com.tr
        3
      4. askerataturk1.wordpress.com
        4
      5. onedio.com
        5

    Konuyla ilgili materyaller

    Atatürk'ün Çanakkale'de söylediği söz nedir?

    Mustafa Kemal Atatürk'ün Çanakkale'de söylediği sözlerden bazıları şunlardır: "Ben size taarruzu emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum". "Benimle beraber burada muharebe eden askerler kesin olarak bilmelidir ki, bize verilen namus görevini eksiksiz yapmak için bir adım geri gitmek yoktur". "Onlar mukaddes vatan toprakları için canlarını seve seve vermişler, Çanakkale Savaşları'nın kaderini değiştirmişlerdir". "Siperler arası 8 metre. Yani ölüm muhakkak. 3 dakika önce gelen bölüğün tamamı şehit olmuş. Yeni gelenler bunu biliyor ve bir 3 dakika sonra kendisinin de şehit olacağının farkında ilerliyor".
    5 kaynak

    Atatürk'ün Türk ordusu ile ilgili sözleri nelerdir?

    Mustafa Kemal Atatürk'ün Türk ordusu ile ilgili bazı sözleri: "Ordumuz, Türk birliğinin, Türk kudret ve kabiliyetinin, Türk vatanseverliğinin çelikleşmiş bir ifadesidir." "Ordumuz; Türk topraklarının ve Türkiye idealini gerçekleştirmek için sarf etmekte olduğumuz sistemli çalışmaların yenilmesi imkansız güvencesidir." "Bir ordunun kıymeti, zabitan ve kumanda heyetinin kıymeti ile ölçülür." "Türk ordusu, askerlik tekniğinin bütün modern silah ve araçlarıyla donatılmış olmalıdır." "Hiçbir medeni devlet yoktur ki, ordu ve donanmadan evvel ekonomisini düşünmüş olmasın." "Ben size taarruz emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum." "Türk esaret kabul etmeyen bir ulustur."
    5 kaynak

    Atatürk'ün katıldığı savaşlar nelerdir?

    Mustafa Kemal Atatürk'ün katıldığı bazı savaşlar şunlardır: 31 Mart Vakası (13 Nisan 1909). Arnavutluk İsyanı (15 Ocak 1911). Trablusgarp Savaşı (29 Eylül 1911). İkinci Balkan Savaşı (1912-1913). Çanakkale Savaşı (18 Mart 1915). Doğu (Kafkas) Cephesi (1916-1917). Suriye-Filistin Cephesi (1917-1918). Kurtuluş Savaşı (1919-1923). Sakarya Meydan Muharebesi (20 Ekim 1921). Büyük Taarruz ve Başkomutan Meydan Muharebesi (26 Ağustos-9 Eylül 1922).
    5 kaynak

    Atatürkün orduya verdiği önem nedir?

    Mustafa Kemal Atatürk, ordunun Türk milletinin birliği, kudreti ve vatanseverliğinin bir ifadesi olduğunu ve Türkiye'nin güvenliğini sağlama konusunda vazgeçilmez bir teminat olduğunu belirtmiştir. Atatürk'ün orduya verdiği önemden bazı alıntılar: "Ordu, dışa karşı devletin varlığını temin ve gerektiğinde içte büyük asayişsizliği bertaraf eder". "Ordumuz, Türk birliğinin, Türk kudret ve kabiliyetinin, Türk vatanseverliğinin çelikleşmiş bir ifadesidir". "Ordumuz; Türk topraklarının ve Türkiye idealini gerçekleştirmek için sarf etmekte olduğumuz sistemli çalışmaların yenilenmesi imkansız güvencesidir". Atatürk, ordunun modernleşmesi için de önemli adımlar atmış, Hava Kuvvetleri'nin yeniden yapılanmasını ve askeri eğitimin geliştirilmesini sağlamıştır.
    5 kaynak

    Atatürk'ün askerlik hayatı nasıl başladı?

    Mustafa Kemal Atatürk'ün askerlik hayatı, 1905 yılında Mekteb-i Erkân-ı Harbiye'den (Harp Akademisi) kurmay yüzbaşı olarak mezun olmasıyla başlamıştır. İlk görev yeri olarak Şam'daki Beşinci Ordu'ya atanmıştır. Daha sonra sırasıyla Manastır'daki Üçüncü Ordu, Selanik'teki İttihat ve Terakki Cemiyeti ile ilişkisi ve 31 Mart Vakası'nda Hareket Ordusu'nun kurmay başkanlığı gibi görevler üstlenmiştir. Trablusgarp, Balkan Savaşları ve I. Dünya Savaşı'ndaki çeşitli cephelerde görev alarak askeri kariyerini sürdürmüştür.
    5 kaynak

    Atatürk hangi subaylara askerim dedi?

    Atatürk, "Mustafa Kemal'in Askerleri" ifadesini, Milli Savunma Üniversitesi Kara Harp Okulu mezunlarının kılıçlarını kaldırarak söyledikleri sırada kullanmıştır.
    5 kaynak

    Atatürk asker için ne demiştir?

    Atatürk'ün askerler için söylediği bazı sözler: "Dünyanın hiçbir ordusunda yüreği seninkinden daha temiz, daha sağlam bir askere rastgelinmemiştir. Sizin gibi komutanları, subayları, er ve erbaşları olan bir milletin yabancı eller altında köle olması mümkün değildir". "Benim, ordularımızı sevk ettiğim ve yönelttiğim hedefler, esasen ordularımızın her erinin, bütün subaylarının ve komutanlarının düşüncelerinin, vicdanlarının, azimlerinin, ideallerinin yönelmiş bulunduğu hedefler idi". "Orduyu asıl düşman karşısında görmek lazımdır. Bunu ise bir millete herhangi bir zamanda gösterebilme imkânı yoktur. Bunu muharebe sahasında görmek fırsatını bulabilecekler azdır. Bunlardan yoksun bulunanlara, millet ordusunun kuvvetini, kudretini, göstermek için genellikle birtakım göz alıcı hareketler, askerî usuller kabul edilmiştir". "Yedek subay demek bu milletin zaten aydın sınıfına, eğitim görmüş sınıfına aldığı vatan evladı demektir. Bu vatan evladı ilim ışığıyla memlekete, yerine getirmeye zorunlu olduğu hizmetten başka, vazifeden başka, bir de orduya giriyor. Düşmana göğüs gererek, askerlik vazifesini de yerine getiriyor. Bunlar ilim ve bilgi sahibidirler. Memleket bunlara her zaman muhtaçtır. Hele ordu içinde muharebe meydanlarında bin türlü ölüm mücadelesi yaparak tecrübe kazanmış, cüret ve cesaretlerine dayanıklılık vermiş olan bu memleket evlatları tercihen, en yararlı olabilecekleri yerlerde kullanılmalıdır".
    5 kaynak