• Buradasın

    Armchair ve chair arasındaki fark nedir?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Armchair (armaklık) ve chair (sandalye) arasındaki temel fark, armchair'in armrest (kol dayama) içermesi, chair'in ise içermemesidir 124.
    Armchair'in bazı özellikleri:
    • Genellikle daha büyük ve ağırdır 4.
    • Oturma odaları veya ofisler gibi daha büyük alanlarda rahat bir oturma deneyimi sunar 24.
    • Rahatlama ve boş zaman aktiviteleri için uygundur 24.
    Chair'in bazı özellikleri:
    • Daha kompakt ve çok yönlüdür 24.
    • Yemek yeme veya çalışma gibi işlevsel amaçlar için kullanılır 24.
    • Farklı stillerde (örneğin, yemek sandalyeleri, ofis sandalyeleri) bulunabilir 4.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    İngilizcede chair ne demek?

    İngilizce'de "chair" kelimesi şu anlamlara gelir: koltuk, sandalye, iskemle; başkanlık, başkanlık makamı, kürsü; makam, mevki; elektrikli sandalye; tahtırevan; bir tür cam işleme tezgahı; kusinet, ray yatağı. Ayrıca, "chair" kelimesi fiil olarak kullanıldığında şu anlamlara gelir: başkanlık etmek, yönetmek; makama geçirmek, yetki vermek; sandalyeye oturtmak; omuzlarda taşımak.

    Chair yerine ne kullanılır?

    Chair (sandalye) yerine kullanılabilecek bazı alternatifler: Fitness topu. Kneeling (diz çökme) koltuğu. Sandalye yerine kullanılabilecek diğer seçenekler: bean bag (bez çanta); denge topu; ayakta çalışma masası. Alternatif seçim, fiziksel ihtiyaçlar, çalışma alanı gereksinimleri ve finansal olanaklara bağlı olarak değişir.

    Armchair ne demek?

    Armchair kelimesi Türkçede "koltuk" anlamına gelir. Ayrıca, "armchair" kelimesinin kullanıldığı bazı deyim ve terimler: Armchair general: Oturduğu yerden emirler yağdıran, masabaşı general. Armchair critic: Oturduğu yerden ahkam kesen kimse. Armchair revolutionary: İcraat yapmadan, boş konuşan siyasetçi. Armchair scholar: Oturduğu yerden ahkam kesen bilgin.

    Chair ne demek?

    Chair kelimesi İngilizce'de birden fazla anlama sahiptir: 1. Sandalye: "Here's a comfortable chair you can sit in" cümlesinde olduğu gibi. 2. Makam, mevki, koltuk: "Chair of the steering committee" ifadesinde olduğu gibi. 3. Toplantı veya oturum yönetmek: "He's been chosen to chair the task force on school violence" cümlesinde olduğu gibi. 4. Elektrikli sandalye: "The serial killer is being sent to the chair" ifadesinde olduğu gibi.