Eve Düşen Yıldırım, evli bir bireyin yasak bir kişiye aşık olması ve kıskançlık duygusuyla hareket ederek o kişiye sahip olmaya çalışmasının bir ailenin parçalanmasına sebep olduğunu anlatır. Hikayede, aşırı derecede güzel olan bir genç kızın varlığının bir ailenin çöküşünü veya bireylerin hazin sonunu hazırladığı teması işlenir. Nahid Sırrı Örik'in bu hikayesi, sosyal ve ferdi temaların iç içe olduğu bir yapı sergiler. Hikaye, aynı zamanda insanların birbirleriyle olan etkileşimlerini "arzu etmek", "iletişimde bulunmak" ve "iştirak etmek" gibi üç etken üzerinden ele alır. Eve Düşen Yıldırım hikayesi, Romen rakamlarıyla yirmi bölüme ayrılmış olup altmış dokuz sayfadan oluşur ve yazarın en uzun hikayesi olma özelliğine sahiptir.