"Büyük Adam Küçük Aşk" filmi, kürt sorununu dil özgürlüğü açısından ele alır. Filmde, bütün yakınlarını kaybeden küçük Hejar ile bir yargıç emeklisi olan Rıfat Bey'in İstanbul'da kesişen öyküleri anlatılır. Filmin anlatmak istedikleri arasında şunlar da yer alır: Önyargıların anlamsızlığı. İnsan sevgisinin önemi. Toplum eleştirisi. Ayrıca, film "Bir millet diline sahip çıkmalı!" sloganıyla, günümüzde hala popülerliğini koruyan bir ifadeye de yer verir.