• Buradasın

    Subject ne demek?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Subject kelimesi İngilizce'de çeşitli anlamlara gelir:
    • Konu, mevzu: Konuşulan, tanımlanan veya üzerinde uğraşılan şey 234.
    • Ders, çalışma alanı: Okulda veya üniversitede çalışılan bilgi dalı 14.
    • Özne: Fiilin belirttiği eylemi gerçekleştiren kişi veya şey 24.
    • Vatandaş, uyruk: Bir ülkeye tabi olan kişi 14.
    Ayrıca, "subject to" ifadesi "tabi olmak, maruz kalmak" anlamına gelir 24.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Subject ve object pronoun nasıl ayırt edilir?

    Subject (özne) ve object (nesne) zamirleri arasındaki fark şu şekilde özetlenebilir: Kullanım yeri: Subject zamirleri, cümlede özne olarak kullanılır ve genellikle fiilin önünde yer alır. Object zamirleri, cümlede nesne olarak kullanılır ve fiilden sonra gelir. İşlev: Subject zamirleri, eylemi gerçekleştiren kişiyi veya şeyi ifade eder. Object zamirleri, eylemden etkilenen kişi veya şeyi ifade eder. Bazı subject ve object zamirleri: Subject (özne) zamirleri: I, you, we, they, he, she, it, who. Object (nesne) zamirleri: me, us, him, her, them, whom.

    Object ve subject nasıl ayırt edilir?

    Subject (özne) ve object (nesne) arasındaki fark şu şekilde özetlenebilir: Subject (özne), bir cümlede eylemi yapan kişi veya şeydir. Object (nesne), bir cümlede yapılan eylemden etkilenen kişi veya şeydir. Özne ve nesne zamirleri de bu ayrımı destekler: Subject pronouns (özne zamirleri): I, you, he, she, it, we, they, who, whoever. Object pronouns (nesne zamirleri): me, you, him, her, it, us, them, whom, whomever.

    Subject to ne için kullanılır?

    "Subject to" ifadesi, İngilizce'de çeşitli anlamlarda kullanılır: Maruz kalmak, tabi olmak: "Victims of forced migration were subject to blatant state violence" (Zorunlu göç mağdurları açık bir devlet şiddetine maruz kaldılar). Koşulu ile, bağlı olarak: "This cover is subject to a limit provided by the referred plan" (Bu kapsam, belirtilen planda sağlanan bir limite tabidir). Meyilli, eğilimli: "Titanium, like any other metal, is subject to corrosion" (Titanyum, diğer herhangi bir metal gibi, fiziksel bozulmaya tabidir). Vergi veya yasal düzenlemelere tabi olmak: "Service of alcohol subject to state and local laws" (Alkol servisi, ülke yasalarına ve yerel yasalara tabidir). Daha fazla örnek ve kullanım için tureng.com ve context.reverso.net gibi kaynaklar incelenebilir.