• Buradasın

    Nutkunu tutmak deyim mi?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    "Nutkunu tutmak" deyimi değil, "nutku tutulmak" deyimi olarak kullanılır 12.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Sabırla ilgili atasözleri ve deyimler nelerdir?

    Sabırla ilgili bazı atasözleri ve deyimler şunlardır: Atasözleri: 1. Sabreden derviş muradına ermiş: Beklemesini bilen kimse sonunda amacına ulaşır. 2. Sabrın sonu selamettir: Karşılaştığı güçlükleri sabırla yenmeye çalışan kimse, sonunda başarıya ulaşır. 3. Allah sabırlı kulunu sever: Sabır, Allah'ın sevdiği bir erdemdir. 4. Sabır acıdır, meyvesi tatlıdır: Sabır zor bir iştir ancak güzel sonuçları vardır. 5. Sabırla koruk helva olur, dut yaprağı atlas: Sabretmesini bilen kişi, olmayacak gibi görünen işlerde bile başarı kazanır. Deyimler: 1. Sabrı taşmak (tükenmek): Artık katlanamaz, dayanamaz duruma gelmek. 2. Ya sabır çekmek: Bir sıkıntıya ses çıkarmadan veya ona karşı bir şey yapmadan katlanmak. 3. Dört gözle beklemek: Özleyerek, çok isteyerek ve sabırsızlıkla beklemek.

    Atasözü ve deyimler nelerdir?

    Atasözü ve deyim kavramları, Türkçe dilinde sıkça kullanılan ve farklı anlamlara sahip ifadelerdir. Atasözleri, uzun deneyim ve yaşanmışlıklardan yola çıkarılarak söylenen, kısa ve özlü öğütler veren cümlelerdir. İşte bazı örnekler: "Acele işe şeytan karışır". "Ak akçe kara gün içindir". "Akıl akıldan üstündür". Deyimler ise, gerçek anlamlarından farklı bir anlam taşıyan kalıplaşmış ifadelerdir. İşte bazı örnekler: "Burnunda tütmek". "Göz ardı etmek". "Dilli düdük".

    Nutku tutulmak ne anlama gelir?

    "Nutku tutulmak" deyimi, korkudan, üzüntüden, heyecandan veya öfkeden dolayı konuşamaz olmak anlamına gelir.

    En çok bilinen atasözleri ve deyimler nelerdir?

    En çok bilinen atasözleri ve deyimler arasında şunlar yer alır: Atasözleri: 1. Ağaç yaş iken eğilir: İnsanlar küçük yaşta kolay eğitilir. 2. İyilik et denize at, balık bilmezse Halik bilir: Karşılık beklemeden iyilik yap. 3. Her horoz kendi çöplüğünde öter: Herkes ancak kendi çevresinde değer taşır. 4. Ayağını yorganına göre uzat: Giderini mutlaka gelirine uydurmalısın. 5. Kurt köyünü değiştirir, huyunu değiştirmez: Kötü kimse yurt değiştirse de kötü huylarını değiştirmez. Deyimler: 1. Abuk sabuk konuşmak: Düşünmeden, saçma sapan söz söylemek. 2. Ağzı kulaklarına varmak: Çok sevinmek. 3. Can yakmak: Üzmek, acı vermek. 4. Taş kesilmek: Çok şaşırıp ne yapacağını, ne söyleyeceğini bilememek. 5. Etekleri tutuşmak: Çok telaşlanmak.

    Deyim ne demek?

    Deyim, genellikle gerçek anlamından az çok ayrı, kendine özgü bir anlam taşıyan kalıplaşmış bir söz öbeğidir. Özellikleri: - Deyimler, en az iki kelimenin bir araya gelmesiyle oluşur. - Kalıplaşmış ifadeler olduğu için kelimelerin yerleri değiştirilemez ve eş anlamlıları getirilemez. - Şahıs ve zamana göre çekimlenebilirler. - Genellikle mecaz anlamlıdırlar. - Bir kavramı ya da durumu anlatmak için kullanılır, ders verme amacı taşımazlar.

    Duygularını belli etmemek ne demek deyim?

    "Duygularını belli etmemek" deyimi, bir şeyi bildiği hâlde bilmez gibi görünmek, düşüncelerini ya da başka bir durumunu gizlemek anlamına gelir.

    En çok bilinen deyimler nelerdir?

    İşte en çok bilinen deyimlerden bazıları ve anlamları: 1. "Ateşten gömlek giymek": Çok zor ve tehlikeli bir işe girişmek. 2. "At gözlüğü ile bakmak": Dar görüşlü ve önyargılı olmak. 3. "Ava giden avlanır": Birinin başkasına zarar vermeyi planlarken, kendisi zarar görür. 4. "Ayağını yorgan altında uzatmak": Rahat ve tembel bir şekilde yaşamak. 5. "Bal dökmek": Övgü dolu sözler söylemek. 6. "Bardağı taşıran damla olmak": Bir sorunun veya olayın sonucu olarak patlama noktasına gelmek. 7. "Beklenen taş yağmur gibi gelmez": Çok arzu edilen bir şeyin kolayca elde edilemeyeceği anlamına gelir. 8. "Beterin beteri var": Kötü bir durumun daha da kötüsü olabileceği anlamına gelir. 9. "Bir taşla iki kuş vurmak": Aynı anda iki fayda elde etmek. 10. "Hayırlı olsun": Bir olaydan sonra olayın kahramanlarını kutlamak ve bu olayın iyi sonuçlar doğurmasını ummak.