• Buradasın

    Make ile make up arasındaki fark nedir?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    "Make" ve "make up" arasındaki temel fark, kullanım bağlamlarına ve anlamlarına bağlıdır:
    • Make: Genel olarak bir şey yaratmak, üretmek veya neden olmak anlamına gelir 5. Örnekler: "I made a statement about his misconduct" (Onun kötü davranışı hakkında bir açıklama yaptım) 1. "He can make a wooden table with his carpentry skills" (Marangozluk becerileriyle ahşap bir masa yapabilir) 5.
    • Make up: Genellikle doğru olmayan bir şey uydurmak veya makyaj yapmak anlamlarında kullanılır 23. Örnekler: "She made up an excuse to leave early" (Erken çıkmak için bir bahane uydurdu) 2. "She makes up her face every morning" (Her sabah yüzüne makyaj yapar) 2.
    Ayrıca, "make up" ifadesi, bir şeyi hayal ürünü olarak oluşturmak anlamında da kullanılabilir 3.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Make up yapmak ne demek?

    "Make up" ifadesi İngilizce'de birden fazla anlama gelebilir, bunlardan biri "makyaj yapmak" demektir. Diğer anlamları ise şunlardır: - Bir şeyi oluşturmak veya tamamlamak. - İki ya da daha fazla kişinin arasındaki bir çatışma veya anlaşmazlık sonrasında barışmak. - Uydurmak veya hayali bir durumu yaratmak.

    Make ne anlama gelir?

    "Make" kelimesi İngilizce'de çeşitli anlamlara sahiptir: 1. Yaratmak veya üretmek: Bir şey oluşturmak veya imal etmek anlamında kullanılır. 2. Bir durumu zorlamak: Soyut olaylar için kullanılarak bir değişiklik yapmak veya hata etmek gibi anlamlar taşır. 3. Birine bir şey yaptırmak: "Make somebody do something" şeklinde kullanılarak birine bir eylemi yaptırmak anlamında ettirgen yapı oluşturur. 4. Genel eylemler: Günlük yaşamda yapılan işleri, görevleri veya rutin aktiviteleri ifade etmek için kullanılır.

    Makeup ne anlama gelir?

    "Makeup" kelimesi İngilizce'de birden fazla anlama sahiptir: 1. Makyaj Malzemesi: Allık, pudra, ruj gibi yüze uygulanan kozmetik ürünler. 2. Süslenme, Boyanma: Makyaj yapma eylemi. 3. Yapı, Bünye: Bir şeyin bileşenlerinin bir araya gelme şekli. 4. Sayfa Düzeni, Tertip: Kitap veya gazete gibi basılı materyallerin düzenlenmesi. 5. Bütünleme Sınavı: Kaçırılan bir sınavın yerine yapılan ek sınav.