Yazeka
Arama sonuçlarına göre oluşturuldu
"Loser" kelimesi İngilizce'de birkaç farklı anlamda kullanılabilir:
- Kaybeden, yenilen kimse: Bir oyun, yarışma veya mücadelede başarısız olan kişi 13. Örneğin, "She was a loser in the first round of the tournament" (Turnuvanın ilk turunda kaybetti) 4.
- Sürekli başarısızlığa uğrayan, beceriksiz kimse: Başarısızlığı alışkanlık haline getiren veya yetersiz olan kişi 35. Örneğin, "He's a born loser" (O doğuştan beceriksizdir) 3.
- Zarara uğrayan kimse: Bir durumdan olumsuz etkilenen veya daha kötü bir pozisyona düşen kişi 4. Örneğin, "Whoever benefits from the new government programs, the real loser will be the American taxpayer" (Yeni hükümet programlarından kim yararlanırsa, asıl kaybeden Amerikan vergi mükellefi olacak) 4.
5 kaynaktan alınan bilgiyle göre: