Yazeka
Arama sonuçlarına göre oluşturuldu
"Hot" kelimesinin bazı anlamları:
- Sıcak, kızgın, ateşli 125. Örnek: "Hot air balloon crashes have occurred in the region before" (Bölgede daha önce de sıcak hava balonu kazaları meydana gelmişti) 3.
- Acı, yakıcı (biber vb.) 25. Örnek: "Hot pepper spray is available in stores, but it's expensive" (Acı biber spreyi mağazalarda mevcuttur, ancak pahalıdır) 3.
- Şiddetli, sert, hararetli 25. Örnek: "The exchange was hot because the politicians violently disagreed" (Politikacılar şiddetle aynı fikirde olmadığı için tartışma hararetliydi) 5.
- Yakın takipte olan 15. Örnek: "The police officer was hot on the heels of the speeding driver" (Polis memuru, hız yapan sürücünün hemen arkasındaydı) 5.
- Çalıntı veya kaçak 25. Örnek: "The car dealership was accused of selling hot cars" (Araba bayiliği, çalıntı araba satmakla suçlandı) 5.
"Hot" kelimesinin anlamı kullanıldığı bağlama göre değişebilir.
5 kaynaktan alınan bilgiyle göre: