"Embrace" kelimesi İngilizce'de birden fazla anlama sahiptir:
- Kucaklamak: Birini kollarıyla sarmak, fiziksel temas kurmak 14. Örnek cümle: "She embraced him tightly as tears streamed down her face" (Gözyaşları yanağından süzülürken ona sıkıca sarıldı) 3.
- Benimsemek: Bir fikri, yaşam tarzını veya inancı kabul etmek veya sahiplenmek 34. Örnek cümle: "They decided to embrace a more sustainable lifestyle" (Daha sürdürülebilir bir yaşam tarzını benimsemeye karar verdiler) 4.
- Kapsamak: Bir durum veya konuyu içine almak, ihtiva etmek 3. Örnek cümle: "Postmodern theatre embraces ideas from culture, society and history" (Postmodern tiyatro, kültür, toplum ve tarihten gelen fikirleri kapsar) 3.
5 kaynaktan alınan bilgiyle göre: