• Buradasın

    Deal done to be done ne zaman kullanılır?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    "Deal done" ve "to be done" ifadeleri farklı bağlamlarda kullanılır:
    1. "Deal done": Bu ifade, bir anlaşmanın veya kararın tamamlandığını ve artık geri dönülemez olduğunu belirtmek için kullanılır 5. Örnek cümle: "Anlaştık! Kabul edildi. Karar verildi, geri dönüş yok artık" 2.
    2. "To be done": Bu ifade, bir eylemin tamamlanması gerektiğini veya henüz bitirilmemiş olduğunu belirtmek için kullanılır 1. Örnek cümle: "Bulaşıkların yıkanması gerekiyor, sonra yiyebiliriz" 1.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Done ne demek?

    Done kelimesi İngilizce'de çeşitli anlamlara gelir: Tamamlanmış, bitmiş. Yorgun, bitkin. Aldatılmış. Uygun, kabul edilebilir. Veri (TDK'ye göre). Ayrıca, "done" kelimesi, "do" fiilinin geçmiş ortaç hali olup, pasif sesi ifade eder.

    Done deal nasıl kullanılır?

    "Done deal" ifadesi, kesinlik kazanmış veya sonuçlanmış anlaşma anlamında kullanılır. Kullanım örnekleri: "After weeks of negotiations, the merger between the two companies was finally a done deal" (Haftalar süren müzakerelerin ardından, iki şirket arasındaki birleşme nihayet kesinleşti). "The acquisition of the company was a done deal" (Şirketin satın alınması kesinleşti). "With her impeccable track record, winning the award was a done deal for the talented actress" (Kusursuz geçmişiyle, ödül kazanmak yetenekli oyuncu için kesindi). Kullanım önerileri: Cümle içinde "done deal" ifadesi, belirli bir bağlamda ve kesinlik vurgulayan bir şekilde kullanılmalıdır. Fiil zamanına dikkat edilmeli; olay veya eylem zaten gerçekleştiyse geçmiş zaman kullanılmalıdır. "Done deal" genellikle isim olarak kullanılır, ancak bağlama göre "deal" kelimesi fiil olarak da kullanılabilir.

    Done deal sade hali nedir?

    "Done deal" ifadesinin sade hali, Türkçede "bitmiş iş", "kesinlik kazanmış anlaşma" veya "karara bağlanmış şey" olarak ifade edilebilir. Örnek cümleler: "Without any new evidence, if the judge has signed off on it, it's a done deal" (Yeni kanıtlar olmadığı durumda hakim imzasını atmışsa bu iş bitmiş sayılır). "My father thought that this was going to be a done deal" (Babam bunun bitmiş bir anlaşma olacağını düşünüyordu). "As of the last meeting, the problem hasn’t been dealt with" (Son toplantı itibariyle, sorun halledilememiştir).