Yazeka
Arama sonuçlarına göre oluşturuldu
"Alıkoymak" kelimesi beş farklı anlamda kullanılabilir 2:
- Bir süre için bir yerde tutmak 14. Örnek cümle: "Arkadaşım beni yemeğe alıkoydu" 1.
- Birini, yapmakta olduğu veya yapmak istediği işten geri tutmak 14. Örnek cümle: "Selim Bey, babamı yemeğinden alıkoyarak mütemadiyen Girit'ten bahsediyordu" (Reşat Nuri Güntekin) 1.
- Ayırıp saklamak 14. Örnek cümle: "Bu kitabı sizin için alıkoydum" 1.
- Yoksun bırakmak 14. Örnek cümle: "İlk iki karım beni dalmış olduğum macera âleminden bir adım alıkoymamıştılar" (Hüseyin Rahmi Gürpınar) 1.
- Mani olmak, engel olmak 14. Örnek cümle: "İki güne yakın bir zaman yalnız su vererek oradan oraya koşturulmuş hayvanı, hangi kuvvet ağzına yanaşmış yiyeceği kapmaktan alıkoyar?" (Reşat Nuri Güntekin) 1.
5 kaynaktan alınan bilgiyle göre: