Buradasın

Trabzonspor'un Şike Davası ve Hukuki Mücadelesi Üzerine Röportaj

youtube.com/watch?v=9LUlBsAG23I

Yapay zekadan makale özeti

Kısa
Ayrıntılı

Bu video, Atilla Dilaver (mühendislik, hukuk eğitimi ve sosyoloji doktorası yapmış bir akademisyen) ve Metin adlı konuşmacılarla yapılan bir röportaj/sohbet programıdır. Programda ayrıca Sadri Bey ve diğer kişiler de yer almaktadır.
Video, Trabzonspor'un Şike davası ve bu davada takip edilen hukuki süreçleri ele almaktadır. Konuşmacılar, UEFA Disiplin Komitesi, FIFA, Kasa ve İsviçre Federal Mahkemesi'ne başvurulması gerektiği yasal yolları, Göksel Gümüşdağ'ın duruşması, savcı değişimi ve hakemlerin durumu gibi konuları detaylı şekilde tartışmaktadır. Ayrıca, Trabzonspor'un tahkim sürecindeki zorluklar, kulübün hukuki temsilcileriyle ilgili sorunlar ve taraftarların mücadelesi de ele alınmaktadır.
Programda ayrıca, futbol federasyonlarının hakemler üzerinden Trabzonspor'a karşı taktikler kullandığı, Türkiye'de hukuk devleti olmaması ve futbol konusundaki siyasi müdahaleler gibi konular da tartışılmaktadır. Konuşmacılar, Trabzonspor'un yaşadığı psikopolitik operasyonlar ve gelecekte bu konu hakkında bir kitap yazılacağı gibi bilgiler de paylaşmaktadır.

Fikir Mülkiyeti ve Trabzonspor Davası: Konuşmacı, fikir mülkiyetinin bir evin tapusu veya arabanın ruhsatından daha önemli olduğunu vurguluyor.
Bilgiye dayalı fikir üretmenin çok zor olduğunu ve bir başkasının fikrini kendine mal etmenin çirkin bir eylem olarak gördüğü belirtiliyor.
Trabzonspor'un kas için önerilen bir metodu kullanmadığı ve bu durumun anlaşılması zor olduğu ifade ediliyor.
01:31Trabzonspor'un Dava Süreci: Kamuoyu baskısıyla Sadri Şener'in yanlış ve kötü sonuçları doğurabilecek davayı tümden kaybetme riski taşıyan bir hamleden vazgeçtiği belirtiliyor.
Konuşmacı, Trabzonspor'un davasının şu anda UEFA disiplin komitesi'nde olduğunu ve beklenen kararın alınmadığında adımların nasıl ilerleyeceğini anlatıyor.
Adil bir karar istendiği, değil sadece kulübe hoş gelen bir karar değil, hukuki açıdan doğru bir karar bekledikleri vurgulanıyor.
05:30Hukuki Süreçler ve İlerleyiş: UEFA'da istenen sonuç alınamazsa FIFA'ya gidileceği ve FIFA disiplin talimatnamesinin 70. maddesinin işletileceği belirtiliyor.
Türkiye Futbol Federasyonu'nun özerk olması gerektiği ancak şu anki yapısıyla özerk olmadığı ifade ediliyor.
Trabzonspor'un hukukçularının her makamdan çıkacak sonucun yol haritasını aylar önce belirlediği söyleniyor.
08:37Uluslararası Hukuki Kurullar: FIFA ve UEFA'da istenen sonuç alınamazsa KAS'a başvurulacağı belirtiliyor.
KAS'ta da istenen sonuç alınamazsa İsviçre Federal Mahkemesi'ne başvurulacağı, çünkü FIFA ve UEFA'nın İsviçre medeni kanunlarına tabi olduğu vurgulanıyor.
Konuşmacı, bu hukuki süreçlerin adil bir sonuca ulaşmak için gerekli olduğunu ifade ediyor.
10:30Konuşmacının Kişisel Geçmişi: Konuşmacı, mühendislik eğitimini tamamladıktan sonra hukuk eğitimi aldığını ve sosyoloji doktorası yaptığını belirtiyor.
Türkiye'nin büyük sosyologlarından Prof. Dr. Bozkurt'un tez danışmanı olduğunu ve tezini tamamlamadığını anlatıyor.
Uzun yıllar siyaset yaptığını ve şike davasına Atilla Dilaver olarak girdiğini, bu konuda bilgi kirliliğinin olduğunu ve profesörlerin bilgiyi yanlış yönlendirdiğini iddia ediyor.
14:05Şike davasının algısı ve Atilla'nın rolü: Konuşmacı, Şike davasının önemine binaen Türkiye'de akıl ve yetkin kişilerin tepki göstermesini beklediğini belirtiyor.
3 Temmuz davasının Türkiye'de algısı, Şike davasının algısına benzer şekilde, yetkililerin kamuoyunu manipüle etmek için kullandığı bir stratejiyle oluşturuldu.
Konuşmacı, Şike davasının gerçek doğasını anlatmak için sıfat kullanmadan ortaya çıktığını ve bu davada Trabzonspor'un rolünün çok önemli olduğunu vurguluyor.
18:28Trabzonspor'un davaya müdahil olması: Trabzonspor yönetimine rağmen, Trabzonspor'u bu davaya ikna ederek dahil etmek için on günden fazla çaba sarf edildi.
Trabzonspor tahkime gitmek istediyse de, gerekçeli kararın tebliğ edilmesi ve itiraz sürecinde teknik zorluklar yaşadılar.
Tahkim Kurulu, Trabzonspor'un itirazını reddetti çünkü Trabzonspor'un mağdur olduğu görülmedi.
23:28Konuşmacının Trabzonspor ile ilişkisi: Konuşmacı, Sürmene Aksu köyünden geldiğini ve açlıktan gurbetçi olduklarını anlatıyor.
Ailesinin kendisine sadece gururla taşıdığı kimliği verdiğini, ekmek veremediğini ve Trabzon'a verdiklerini belirtiyor.
Konuşmacı, Trabzonspor'un mali kayıtlarında 80'li ve 90'lı yıllarda adının geçtiğini, kendisinin ve kardeşinin kulüpte numaralı üyeler olduğunu vurguluyor.
25:33Psikopolitik operasyon tezi: Konuşmacı, Şike davası bağlamında bir psikopolitik operasyon yürütüldüğünü iddia ediyor.
On yıl önce Türkiye'de bu tür operasyonu planlayıp uygulayacak yetenekli sosyolog veya sosyal psikolog olmadığını, bu hizmetin yurt dışından satın alındığını söylüyor.
Bu operasyonun uygulanmasında çok büyük bütçeler kullanıldığını belirtiyor.
26:15Taraftar Dinamik ve Adalet Beklentisi: Mevcut durumda hukuk dışı metotlarla UEFA, FIFA, Yargıtay ve mahkemeler aracılığıyla bir çözüm bulunması gerekiyor.
Taraftarın kamuoyunda dinamik ve beklenti içerisinde olduğunu göstermesi çok önemlidir, ahlaksızlık düşünülmemelidir.
Taraftarın adaletten umudunu kaybetmemesi ve karşı tarafa bunu hissettirmemesi psikolojik savaşta çok önemlidir.
29:06Trabzonspor Yönetiminin Sorunları: Trabzonspor Kulübü yönetimi 3 Temmuz'a hazırlıksız yakalanmıştır ve bu durumda hukukçu olmayan bir yönetim olduğu eleştirilmektedir.
Profesyonel ekip içinde sosyolog, psikolog, hukukçu ve psikopolitik operasyonlara karşı yetenekli insanlar olmalıdır.
Federasyonun son 2-3 yıllık süreçteki tavrı, hakemler ve kurullar üzerinden yapılan psikopolitik operasyonun devamı olarak değerlendirilmektedir.
32:35Futbol Kulüpleri İçin Organizasyon Şeması: Konuşmacı, Trabzonspor için bir organizasyon şeması yapmak istediğini ancak "boşuna uğraşırsın, kimse uygulamaz" cevabını aldığını belirtiyor.
FIFA ve UEFA'nın yeni kriterlerini uygulamaya geçmesi gerektiğini, Beşiktaş'ın Avrupa kupalarına alınmamasının 10 yıldır uyarı verildiği belirtiliyor.
Trabzonspor'un etkili görünen camiasının ilkeli ve dürüst insanlarla barışık olmayı öğrenmesi gerektiği vurgulanıyor.
37:33Doğru Bilgi Verme Amacı: Konuşmacı, konuşmasını yapma sebebinin bilgilendirmek ve doğru bilgi vermek olduğunu belirtiyor.
Kendisinin gazeteci, sanatçı veya yönetim kartı sahibi olmadığını, herhangi bir şey almadan çalıştığını vurguluyor.
Konuşmacı, kimseden bir şey almadığını ve muhtaç olursa bile yardım istemeyeceğini söylüyor.
38:18Eleştirilere Yanıt: Konuşmacı, kendisine "hiçbir şey almadan yapıyor" dediğinde "ego tatmin boyutu" olduğu söylendiğini ve bununla katlaştığını belirtiyor.
Bazılarının Trabzonspor'u kullanarak iş yaptığına inandığını ve bu görüşün aptalca olduğunu düşünüyor.
Bazılarının gazetecilik yapması gerektiğini, iddianamenin dört sayfasını okuması gerektiğini ve Trabzonspor'un sanıklarının hakkındaki suçlamaları bilmemesi gerektiğini söylüyor.
39:35Trabzon Medyası Hakkında Görüşler: Konuşmacı, Trabzon'daki yerel medyanın bir kısmının kendini önemseme hastalığına sahip olduğunu düşünüyor.
İnsanları tanımak ve ona göre hareket etmek gerektiğini vurguluyor.
Şike sürecinde çok ciddi dostluklar elde ettiğini, Hasan Yener ile 25 sene önce beraber yöneticilik yaptığını belirtiyor.
41:35Şike Sürecindeki Değerli Tanışmalar: Şike sürecinde Baykan, Nusret Yılmaz gibi değerli kişilerle tanıştığını ve bu kişilerle dost olduğunu söylüyor.
Avukat Hakan Orhan'ın, Aziz Yıldırım sayesinde tanıştıklarını ve onlara borçlu olduklarını söylediğini aktarıyor.
Konuşmacı, kendini tekrarlamayı sevmediğini ve farklı kitlenin farklı şeyleri dinlediğini belirtiyor.
47:44Hakemler ve Şike Süreci: Savcı değişiminin şike soruşturmasında çok önemli olduğunu ve soruşturma safhasında çok şeyi değiştirdiğini vurguluyor.
Hakemlerin olayın içerisinde olmadığını söylemek için aşırı iyimser olmak gerektiğini belirtiyor.
Hakemlerin telefonlarında dinleme algısının yaratıldığını ve bu nedenle hakemlerin telefonda fazla konuşmadığını, teknik takibi bu anlayışla yakalamakın mümkün olmadığını söylüyor.
49:28Göksel Gümüşdağ Hakkında Bilgi: 5 Şubat günü Nusret Yılmaz'ın açıkladığı bir sırrı paylaşıyor.
Trabzonspor'un Göksel Gümüşdağ'ın beraatine itiraz ettiğini ve beraat kararının bozulmasını istediğini belirtiyor.
Vicdanen ve hukuki derinler ışığında Göksel Gümüşdağ'ın bu işin içinde olduğunu gördüklerini söylüyor.
50:09Göksel Gümüşdağ ve Transfer İlişkileri: Göksel Gümüşdağ, Kupa finalinden sonra Mahmut Özgener'e telefon ederek "bu işi yakacağım" demiş ve Holosko'nun parasını Beşiktaş'a ödediğini belirtmiş.
Konuşmada Göksel Gümüşdağ, Holosko'nun maçta oynamasından dolayı parasını alamayacağını ve çocuğu dağıttığını söylemiş.
Konuşmacı, kendisinin futbolla çok ilgilenmediğini, sene boyunca on tane maç seyretmediğini belirtiyor.
52:15Göksel Gümüşdağ'ın Transfer Rolü: Göksel Gümüşdağ, Hemennie transferinin her aşamasında rol oynuyormuş.
Göksel Gümüşdağ, Galatasaray kulübünün kol bünyesi Fenerbahçe'ye Ömer'in transferinde rolü oynamış.
Aziz Yıldırım'ın bir örgütü varsa, Göksel Gümüşdağ da bu örgütün üyesi olarak görülüyor.
53:29Yargıtay Müracaatı ve Emre Belezoğlu: Trabzonspor, Göksel Gümüşdağ'ın beraatına itiraz ederek Yargıtay'a müracaat etmiş.
Emre Belezoğlu hakkında savcı Mehmet Berk'e göre şakalaşmış ve dosyanın içine alınacak derecede önemli bir olay sayılmamış.
Fazıl Aslan, Göksel Gümüşdağ'ın ifadesini almak için katibiyle beraber Fenerbahçe stadyumuna gitmiş.
55:08Şirket Dosyası İçeriği: Üç Temmuz'dan sonra Sarıyer Savcısı Fazıl Aslan apar topar emekliye ayrılmış ve dosyaya gidilmediği belirtiliyor.
Şirket dosyası içerisinde Göksel Gümüşdağ'ın bir kafe hissesi ve Ali Yıldırım'ın paylaştığı işler var.
Dosyada Emre Belözoğlu gibi kişilerin yanı sıra iş ilişkileri, Mehmet Ağar ve diğer kişilerin isimleri de yer alıyor.
56:35Göksel Gümüşdağ'ın Kişisel Özellikleri: Konuşmacı, AKP gibi İslami söylemlerle ortaya çıkmış bir partide Göksel Gümüşdağ gibi küfürsüz cümle kuramayan birinin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Vekili olarak yer almasının uygun olmadığını belirtiyor.
Dosyayı incelediğinde kusacak kadar iğrenmiş ve ekranını çayla püskürtmüş.
Aziz Yıldırım'ın "köylülerden arsa topladığını" yerine "yerel vatandaşların hepsi kaldı" diyerek köylülere hakaret ettiğini belirtiyor.
1:00:49Duruşma Ortamı: Konuşmacı, duruşmalara girdiğinde sanıkların ve yakınlarının zenginliğinin farkına varmış.
Duruşmalarda kendisine ve arkadaşlarına karşı tehdit amaçlı davranan kişiler oturtulmuş.
Duruşmalarda medeni ölçülerde davranmaya çalıştıklarını, korkusuz olduklarını belirtiyor.
1:02:56Trabzonspor Mücadelesindeki Zorluklar: Konuşmacı, Trabzonspor mücadelesinde yaşadığı acı dolu olayları anlatıyor; kapıma gelip tehdit edildiğini, bir dünya hakkında suç duyurusu yapıldığını belirtiyor.
Trabzonspor başkanı Mehmet Alpin Çoluk'ın, telefonda kendisini tehdit etmesi ve ailesine sövmesi kadar ağırının gitmediğini ifade ediyor.
Konuşmacı, Trabzonspor camiasında sağdan 40 kişi, soldan 40 kişi olduğunu ve kendilerinin 40 kişilik bir grup olduklarını belirtiyor.
1:04:44Galatasaraylıların Destekleri: Konuşmacı, Galatasaraylılara sempati duyduğunu, İstanbul'da duruşmalara gittiklerinde Galatasaraylıların kendilerine nasıl yardımcı olabileceklerini sorduklarını anlatıyor.
Ali Doğan ve diğer Galatasaraylıların, Trabzonspor mücadelesinin haklılığına inanıp desteklerini ifade ettiğini belirtiyor.
Tunga Liman, Metin Klink, Metin Molla Salihoğlu ve stajyer avukat Mehmet Fırat gibi kişilerin ciddi şekilde yardım ettiğini söylüyor.
1:08:29Trabzonspor Camiasının Tutumu: Konuşmacı, Trabzonspor camiasının sadece 5-6 kişiyle mücadele vermesinin üzücü olduğunu belirtiyor.
İlk süreçte UEFA'nın müdahale edeceğini düşünerek kıpırdamadıklarını, Trabzonspor'un doğru zamanda müdahilliğe girdiğini düşündüklerini anlatıyor.
Trabzonspor yönetiminin bu süreçte dört kere toplanmış olmasına rağmen, camia bu durumu bilmediğini ve şok olduğunu ifade ediyor.
1:11:02Mücadeledeki Zorluklar: Konuşmacı, yetersizlik ve korkunun kusur olmadığını, ancak oraya gelmeyip olanları küçümsemeyi kızdırdığını belirtiyor.
Trabzonspor yöneticilerinin, onların linç edilmeye kalkıldıklarını görseydi tüm dünyaya rezil olacaklarını söylediğini anlatıyor.
Konuşmacı, Trabzonspor'un Türkiye'nin en büyük mafyalarına kafa tuttuğunu vurguluyor.
1:16:02Trabzonspor Haberleri: Trabzonspor'un kürsüsü Declan Hill, yarın saat 19:00'de Karadeniz Teknik Üniversitesi Atatürk Kültür Merkezi'nde yapılacak panelde yer alacak.
Burak Dereli'nin babaannesi vefat etmiş, kendisine başsağlığı mesajı iletilmesi öneriliyor.
Akhisar belediye maçı için bilet fiyatları 80 TL'den 15 TL'ye düşürülmüş.
1:17:19Avukatlık Sorunları: Kulübün Levent Bıçakçı ile çalışmasına dair soru sorulmuş, bu konuda kulübün bilmediği ve bilmek gereken haklı gerekçeleri olabileceği belirtilmiş.
İsviçre'deki hukuk bürosuyla anlaşma ve UEFA/FIFA'da lobi faaliyetleri yapılması önerilmiş.
Trabzonspor'un hukuk konusunda yönetiminin yaptığı hatalar ve menfaat çelişkisi sorunları ele alınmış.
1:25:04Şike Süreci ve Hukuk Devleti: Şike sürecinden sonra cezaları vermemeye çalışırken yaşanan durumun da bir suç olduğu belirtilmiş.
Siyasi iradenin bu davranışı dolayısıyla nasıl cezalandırılabileceği sorulmuş.
Türkiye'nin hiç bir zaman hukuk devleti olmadığı ve yasa devleti bile olmadığı, yasaların kişiye göre değiştirilebileceği vurgulanmış.

Trabzonspor'un Şike Davası ve Hukuki Mücadelesi Üzerine Röportaj

Yapay zekadan makale özeti

Yanıtı değerlendir