• Buradasın

    Türkiye'deki Deprem ve Faylar Hakkında Bilimsel Röportaj

    youtube.com/watch?v=lIkjLDs8nZs

    Yapay zekadan makale özeti

    • "Meraklısına" programının yeni sezonunun açılış bölümü olarak sunulan bu video, İTÜ Avrasya Yer Bilimleri Enstitüsü'nden Prof. Dr. Sinan Özeren ile yapılan bir röportajdır. Program, İstanbul'da yaşanan deprem sonrası bilimsel bir analiz sunmaktadır.
    • Video, depremlerin temel nedenleri, fayların oluşumu ve Türkiye'deki fay sistemleri hakkında detaylı bilgiler içermektedir. Kuzey Anadolu Fay Hattı, Doğu Anadolu'daki sıkışmalı faylar, Ege bölgesindeki normal faylar ve Marmara Denizi'ndeki doğrultu atımlı faylar ele alınırken, deprem dalgaları (P dalgası, S dalgası ve yüzey dalgaları) ve deprem büyüklükleri hakkında teknik açıklamalar yapılmaktadır.
    • Videoda ayrıca Marmara Denizi fayının deprem riski, 1509 depreminin büyüklüğü ve 1999 İzmit depremi ile karşılaştırması, tsunami riski ve deprem tahmininin neden zor olduğu konuları da detaylı olarak incelenmektedir. Prof. Dr. Özeren, deprem tahmininin neden yapılamadığını, yerin yapısının karmaşıklığı, veri eksikliği ve kırılma hadisesinin hızlı olması gibi faktörleri açıklamaktadır.
    00:07Deprem ve Faylar Hakkında Temel Bilgiler
    • Bilim programının yeni sezonu deprem konusuyla başlıyor, bu konu hepimizi ürküten bir konu olarak tanımlanıyor.
    • Konuk, İTÜ Avrasya Yer Bilimleri Enstitüsü'nden Prof. Dr. Sinan Özeren, deprem ve faylar hakkında bilgi verecek.
    • Fay, yer kabuğundaki süreksizliklere denir ve genellikle farklı jeolojik birimlerin bir araya geldiği yerlerde oluşur.
    02:18Fayların Yapısı ve Özellikleri
    • Fay, süreksizlik yüzeyi veya kırık olarak tanımlanabilir ve kilometrelerce derine kadar inebilir.
    • Faylar, kayaların statik basıncı altında iki tarafı birbirine yapışmış vaziyette olur ve metreküpü yaklaşık 2500-2700 kilo ağırlığında kayaların altında bulunur.
    • Fay kırılmak yerine, var olan fay üzerinde aniden hareket olur; deprem esnasında yeni faylar da oluşabilir.
    04:06Kuzey Anadolu Fay Hattı
    • Kuzey Anadolu fay hattı, doğuda Tunceli civarından başlayıp Kuzey Anadolu boyunca geçerek İzmit Körfezi'nden Marmara Denizi'ne girer.
    • Marmara Denizi'nden sonra batısından karaya çıkıp Saros Körfezi'ne girer ve Ege Denizi'ne devam ederek Ege Denizi'nin tektonik sisteminin bir parçası haline gelir.
    • Kuzey Anadolu fayı sağ yanal bir faydır ve üzerindeki hareket fayın istikametiyle aynı doğrultudadır.
    07:11Fay Hareketi ve Deprem Mekanizması
    • Kuzey Anadolu fayının üzerinde senelik iki cm'den fazla hareket vardır, ancak bu iki tarafın birbirine göre kayması anlamına gelmez.
    • Fay üzerindeki kayaçlar yamulmaya başladığında, fay üzerindeki sürtünme direnci elastik biriken kuvvetleri karşılayamaz ve fark bir anda kayar.
    09:14Fay Türleri ve Deprem Mekanizması
    • Elastik faylar depremden sonra sistem eski haline dönmesi anlamına gelmez, yer yüzünün yeni şekli oluşur ve bu döngü tekrarlanır.
    • Doğrultu atımlı faylar milyonlarca yıl boyunca kilometrelerce hareket oluşturur.
    • Türkiye'de üç farklı fay türü bulunur: doğrultu atımlı faylar, normal faylar (Ege Bölgesi) ve sıkışmalı faylar (Doğu Anadolu).
    10:29Fayların Özellikleri
    • Doğu Anadolu'daki sıkışmalı faylar, Arap Levhası'nın kuzeye doğru hareketiyle oluşur ve bu bölge yüksek bir ortalama yüksekliğe sahiptir.
    • Sıkışmalı faylara ek olarak, sıkışma sonucu doğrultu atımlı faylar da oluşabilir ve bu fayların etkileşimi havzalar açabilir.
    • Türkiye'de tüm fay ve deprem çeşitleri mevcuttur.
    11:41Depremlerin Enerji Özellikleri
    • Katılar sıkışmaya çok dayanıklı, çekmeye o kadar dayanıklı değildir.
    • Antik çağda inşaat mühendisleri, kubbeler ve kemerleri icat ederek yapıları sıkışma altında bırakarak dayanıklılığı artırmışlardır.
    • Sıkışmalı rejimlerde depremler daha ender olabilir ancak çok büyük depremler oluşabilir çünkü yer kabuğu uzun süre boyunca kırılmadan bu sıkışmaya dayanabilir.
    13:21En Büyük Depremler
    • En büyük depremler okyanus kabuğunun kıta kabuğunun altına daldığı dalma batma bölgelerinde oluşur.
    • Japonya'daki Fukuşima nükleer santralinin hasar görmesine neden olan deprem, dalma batma bölgesi depremi olarak 8'in üzerinde büyüklüğe ulaşmıştır.
    • Şili'deki Valdivia depremi gibi dalma batma bölgelerindeki depremler yüzlerce kilometre uzunluğunda kırılan alanlar nedeniyle çok büyük olabilir ve tsunami riski taşıyabilir.
    15:40Marmara Denizi'nin Deprem Özellikleri
    • Marmara Denizi'nin haritasında, mavi tonlar batimetri olarak denizin derinliğini gösterir ve koyu mavi olan yerler en derin olan yerlerdir.
    • Çınarcık Çukuru'nda derinlik 1265 metreye ulaşırken, orta çukur ve Tekirdağ çukuru da denizde derinlikler oluşturur.
    • Marmara Denizi'ndeki fay, İzmit Körfezi'nden girerek hafif kuzey-batıya doğru bir zikzak yaparak doğu-batı devam eder ve diğer tarafı İzmit'ten çıkar.
    18:34Sismik Boşluk
    • Marmara Denizi'ndeki depremsellik homojen değildir, fay aynı davranmaz.
    • Marmara bloğu üzerindeki "sismik boşluk" olarak adlandırılan yerde deprem neredeyse hiç yoktur.
    • Bu sismik boşluk segmenti üzerinde 1766'dan beri büyük deprem olmadığını biliyoruz.
    20:16Marmara Denizi Fayının Durumu
    • Avrasya levhasına göre Marmara fayının güneyi her sene iki santimetre batıya kaymasına rağmen, fay üzerinde deprem olmaması ve direnmeye devam etmesi soru işareti bırakıyor.
    • Fay denizin altında olduğu için GPS gibi elektromanyetik yöntemlerle inceleme yapılamıyor, çünkü deniz suyu iletken olduğu için elektromanyetik dalgalar yayılmıyor.
    • Marmara'nın kuzey sahiline GPS noktaları konulduğunda, Semih Ergin'in araştırmalarında elastik deformasyon görülmediği belirlenmiş, bu da fayın kilitli olabileceğini gösteriyor.
    22:49Su Altı Araştırma Çalışması
    • Uluslararası proje kapsamında Alman ve Fransız meslektaşlarla birlikte su altı kadastro çalışması yapılmış, fayın her iki tarafına akustik sinyal gönderebilen aletler konulmuş.
    • Eğer fay kayıyorsa, aletlerin birbirleri arasındaki mesafenin artması ve akustik sinyallerin daha geç algılanması bekleniyordu.
    • Çalışmanın Nature'da yayınlanan sonuçlarında, aletlerin algılama sınırları dahilinde bir kayma hareketinin olmadığı ortaya çıkmış, bu da fayın kilitli olduğuna inanmamız için başka bir neden daha sağlamış.
    24:30Fayın Kilitli Olmasının Endişe Verici Yönü
    • Fayın kilitli olması endişe verici çünkü 1766'dan beri kıpırdamamış, üzerinde küçük depremler bile olmuyor ve birden ucunda büyük depremler olabiliyor.
    • Çatlak teorisi adı verilen mekaniğin bir dalında, çatlakların nasıl ilerlediği ile ilgili teoriler var.
    • Fayın ucunda hareketlenme görmek endişe verici çünkü bu, büyük bir depremin başlangıcı olabilir.
    25:36Olası Deprem Büyüklüğü ve Etkileri
    • Faydaki kırılma fermuar gibi ilerleyip Adalar segmenti ucuna kadar giderse, 7,10 civarında bir deprem olabilir.
    • Eğer Adalar segmenti ve diğer segment de kırılırsa, 7,40 civarında bir deprem bekleniyor, bu büyüklük 1508 yılındaki "küçük kıyamet" depreminin büyüklüğüne benzer.
    • Büyük deprem durumunda İstanbul'un batı kısmındaki Büyükçekmece ve Avcılar gibi bölgelerde durumun katastrofik olacağı, özellikle Avcılar'da sedimanter zemin nedeniyle daha büyük zararlar olabileceği bekleniyor.
    28:42Deprem Dalga Özellikleri ve Tehlikeleri
    • Farklı materyallerin bir araya gelmesi, dalgaların çeperlerden yansamasını ve rezonans gibi bir durumu ortaya çıkarmaktadır.
    • Uzun süreli sallanma, binalar için tehlikelidir çünkü zamanla daha düşük frekansları yakalama ihtimali artarak binaları yıkabilecek frekansları oluşturabilir.
    • İzmit depreminde yaklaşık 40-45 saniyelik bir sallanma yaşanmıştır.
    29:37Fay Türlerine Göre Dalga Yayılımı
    • Doğrultu atımlı fayların oluşturduğu depremler, yeraltında bir atom bombası patlaması gibi küresel dalgalarla yayılmazlar.
    • Doğrultu atımlı faylarda dalgalar her tarafa yayılır ancak daha çok sayın hareketi yönünde, normal faylarda ise daha çok yanlara doğru yayılır.
    • İzmit depreminde sayın baktığı istikamet aşağı yukarı olduğu için sonuçlar kötü olmuştur.
    30:29Deprem Süreleri ve Hasar İlişkisi
    • Depremlerin süresi göreceli bir kavramdır; kırığın gerçekleşmesi 10-15 saniye içinde biterken, ortam sallanmaya başlar.
    • Depremin büyüklüğüyle hasar arasındaki ilişki direkt değildir; büyük bir deprem çok derinde olursa fazla hasar yapmayabilir.
    • Depremin şiddeti (insan sitesi) ve büyüklüğü farklı kavramlardır; büyüklük sismik moment ile ölçülürken, hasar binaların ivmelenmesine bağlıdır.
    32:42Sismogram ve Dalga Türleri
    • Depremde iki farklı dalga oluşur: daha hızlı yayılan P dalgası ve daha yavaş yayılan S dalgası.
    • P dalgasında dalga hareketi ve yayılım istikameti aynı yönde olurken, S dalgasında dalga hareketi yayılım istikametine dik olur.
    • Yüzey dalgaları (Love ve Rayleigh dalgaları) en tehlikelidir çünkü daha düşük frekanslı ve daha yüksek genlikte olup, binaları yıkan dalgalarıdır.
    36:21Depremler ve Gerilme Dağılımı
    • Depremler yer kabuğundaki gerilme dağılımını değiştirir, ancak deprem öncesi kabuğunda ne kadar gerilme olduğu bilinmez çünkü gerilme ölçülebilen bir büyüklük değildir.
    • Bir deprem esnasında halihazırda var olan gerilmeye ne kadar pertürbasyon olduğu, bilgisayarlarla veya matematiksel simülasyonlarla ölçülebilir.
    • İki depremin birbirine öncü deprem olup olmadığı konusunda sismologlar, bu depremlerin aynı kır üzerinde olduğunu belirtiyorlar.
    37:03Öncü Deprem Kavramı
    • Öncü deprem kavramı, büyük bir depremin öncesinde gerçekleşen ve dalga formları asıl büyük depremin minyatür hali olan depremlerdir.
    • İzmit depreminde asıl depremden kırkdört dakika önce öncü depremler olmamıştı, ancak bu iki deprem arasında geçen zaman daha uzun olsa da aynı kır üzerinde gerçekleşmiştir.
    • Bu depremlerin uçta olması endişelendirici çünkü asıl büyük ve uzun zamandır kırılmamış olan kısma çok yakın olmalarına rağmen oraya aittir.
    40:01Deprem Enerjisi ve Ölçekleme
    • Bir depremin olması nedeniyle sistemdeki enerji biraz azalır, ancak deprem büyüklükleri arasındaki ölçekleme logaritmik olduğundan bu azalma çok azdır.
    • İki depremin büyüklüğü arasındaki fark 10 üzeri (büyüklük farkı×3) olduğundan, büyüklük yönünden iki fark varsa bir tanesi diğerini binde biri kadar enerjiyi almış olur.
    • Richter ölçeği bilimsel sismolojide artık çok fazla kullanılmıyor, ancak farklı enstitüler farklı türden ölçeklerdeki bilgileri paylaşabilmek için kullanıyorlar.
    42:34Artçı Depremler
    • Artçı depremler, deprem sonrası oluşan elastik hasara ve deprem esnasında oluşan elastik gerilmeye olan katkı nedeniyle oluşur.
    • Artçılar zaman içinde Omori kanunu'na göre azalır, büyüklükleri ve sayıları hızla azalır.
    • Artçı depremler genellikle ana depremden daha küçük olmak zorundadır, ancak nispeten büyük olan artçıların lokalizasyonu yapılabilir ve bazen ana kırığın çok yakınında olabilirler.
    44:41Marmara Denizi'nde Tsunami ihtimali
    • Marmara Denizi'nde 1590 ve 1766 yıllarında tsunami olup olduğu bilinmektedir.
    • Tsunami'nin olabilirliği veya olmazlığının denizin büyüklüğü ile alakası yoktur, deniz tabanında düşey bileşeni olan hareket olması yeterlidir.
    • Marmara Denizi'nde büyük bir deprem esnasında deniz tabanında düşey hareketler oluşursa tsunami olma ihtimali vardır, ancak bu konuda kesin bir öngörüde bulunmak zordur.
    46:34Deprem Tahmininin Zorlukları
    • Depremlerin tahmin edilememesinin ilk nedeni, havanın ve okyanusun yapısının karmaşıksız olması ve geniş bir gözlem olanağına sahip olmasıdır.
    • Yerin yapısı tam olarak bilinmemektedir; sismik dalgalar kullanılarak sadece yaklaşık olarak ortamın yapısı ortaya çıkarılabilir.
    • Gerilme ölçümü yapılamaz, depremde relax olan gerilmenin orijinal gerilme içindeki yüzdesi bilinmemektedir.
    50:20Olasılıksal Deprem Tahmini
    • Olasılıksal deprem tahmini, geçmişteki deprem verileri, tektonik hareketler ve fay uzunluğu gibi faktörlerden yola çıkarak yapılmaktadır.
    • Kaliforniya'da bu tür tahminler yapılmakta ve deprem döngüsü simülasyonları gerçekleştirilmektedir.
    • Bu tür tahminler için zemin yapısı, binaların rezonans frekansları gibi birçok veriye ihtiyaç vardır.
    51:51İstanbul'daki Deprem Riski
    • Deprem enerjisi, deprem merkezinden uzaklaştıkça azalır; bu nedenle İstanbul'da Marmara'da, Boğaz'ın kuzey kısmı ve Karadeniz bölgesine yakın yerler daha güvenlidir.
    • Avcılar ve Büyükçekmece gibi yerler deprem meselesi dışında bile riskli olup heyelan riski taşırlar.
    • Deprem ivmeleri genellikle yer çekimi ivmesinden azdır ve nispeten küçük ivmeler Gal cinsinden ifade edilir.
    56:08Deprem Tartışmasının Önemi
    • Deprem konusu nahoş olsa da konuşulması gerekir, sadece depremler olduğu zaman değil, sürekli hatırlatılmalıdır.
    • Deprem konusunun daha rasyonel ve duygusallıktan uzak bir şekilde tartışılması gerekmektedir.

    Yanıtı değerlendir

  • Yazeka sinir ağı makaleleri veya videoları özetliyor