Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, güneş sisteminin yapısı, Samanyolu'daki konumu ve geleceğine dair bilimsel bilgileri içeren eğitici bir belgeseldir. Cardiff Astrobiyoloji Merkezi'nden bilim insanlarının çalışmaları da videoda yer almaktadır.
- Video, güneş sisteminin yapısını ve evrimsel sürecini anlatarak başlayıp, Samanyolu galaksisindeki konumunu ve hareketini açıklamaktadır. Ardından kuyruklu yıldızlar, yıldızlararası nesneler ve güneş sistemine yaklaşan yıldızların potansiyel tehlikeleri ele alınmaktadır. Son bölümde ise güneşin gelecekteki dönüşümü, kırmızı dev ve beyaz cüce aşamaları ve bunun gezegenler üzerindeki etkileri anlatılmaktadır.
- Videoda ayrıca Oumuamua ve Borisov gibi yıldızlararası nesneler, Gliese 710 yıldızının yaklaşımı, Mayaların 2012 dünya sonu öngörüleri ve bilimsel açıklamaları, galaktik düzlem ve süpernova etkileri gibi konular da detaylı şekilde incelenmektedir. GAIA uydusu ile yapılan gözlemler ve bilim insanlarının simülasyonları da videoda yer almaktadır.
- 00:04Güneş Sisteminin Evrende Konumu
- Güneş sistemimiz evrende durağan değil, her şey hareket halindedir.
- Güneş sistemi, bir yıldızın etrafında dönen bir grup gezegenden oluşur ve Samanyolu galaksisinin kalbinde eşsiz bir yere sahiptir.
- Evrenin merkezinden çok uzakta olan Samanyolu'nda, hala pek çok sır barındırır.
- 02:18Güneş Sisteminin Tarihi
- Güneş sistemi, yerçekimsel olarak bağlı oldukları bir yıldızın etrafında dönen gezegenler, uydular, asteroidler ve kuyruklu yıldızlar topluluğudur.
- Nicolaus Copernicus 1543 yılında heliocentrizm teorisini ortaya atmış, Dünya'nın evrenin merkezi olmadığını iddia etmiştir.
- Kepler ve Galileo'nun çalışmalarıyla Copernik'in teorisinin doğruluğu kanıtlanmış, gezegenlerin güneşin etrafında döndüğü teyit edilmiştir.
- 04:07Güneş Sisteminin Yapısı
- Güneş sistemimizde sekiz gezegen vardır: Merkür, Venüs, Dünya, Mars, Jüpiter, Satürn, Uranüs ve Neptün.
- Sisteme ayrıca Plüton, Serez, Huma, Eris ve Makemake gibi cüce gezegenler, yüzlerce uydu, milyonlarca asteroid ve kuyruklu yıldız da dahildir.
- Merkür ve Venüs dışında hemen hemen tüm gezegenlerin bir ya da daha fazla uydusu vardır; Satürn 83, Jüpiter ise 92 uyduya ev sahipliği yapar.
- 05:45Güneş Sisteminin Dış Bölümü
- Güneş sistemi, Neptün'ün yörüngesinin ötesinde, muhtemelen 30 ila 55 astronomik birim arasında uzanan Cyper Kuşağı'na da sahiptir.
- Son yıllarda güneş sistemimizin küresel nüfus sayımı sorgulanmaya başlandı ve varlığı kanıtlanmamış olan dokuzuncu bir gezegenin varlığına dair hipotez ortaya çıkmıştır.
- Güneş sistemini tamamen çevreleyen devasa küresel bir kabuk olan Oort Bulutu, yaklaşık bir trilyon buzlu kozmik enkaz parçasından oluşur ve Güneş'in yörüngesinde 1,60 ışık yılı uzaklıkta dönmektedir.
- 08:27Güneş Sisteminin Oluşumu
- Yaklaşık 4,5 milyar yıl önce, muhtemelen bir süpernovanın neden olduğu şok dalgası sonucunda yoğun bir yıldızlararası gaz ve toz bulutu çöktü.
- Çekim gücü merkeze daha fazla madde çekerek güneş oluşmasını sağladı ve emilemeyecek kadar uzakta kalan madde, çarpışmalarda bir araya gelerek gezegenler, cüce gezegenler ve uydular oluşturdu.
- Güneş sistemimizin yapısı oluşum süreciyle içsel olarak bağlantılıdır; güneşten çıkan ilk dört gezegen tell gezegenler, daha uzakta gaz devleri ve buz devleri oluşmuştur.
- 11:19Güneş Sisteminin Özel Özellikleri
- Güneş sistemimizdeki nesneler genellikle aynı düzlemde iyi tanımlanmış yörüngeler izlerken, Draxa adlı bir nesne 13,5 derecelik aşırı eğimli bir yörüngeye sahiptir.
- Güneş sistemimiz net bir modele göre şekillenmiştir: güneş'e yakın küçük kayalık gezegenler, daha uzakta büyük gazlı gezegenler ve onları ayıran bir asteroid kuşağı.
- Güneş sistemimiz, galaksimizdeki milyarlarca sistemden sadece bir tanesi olup, Jüpiter'in oluşumundan sonra sistem içinde güneş'e doğru göç etmesi ve sonra Satürn'ün etkisiyle dışarı itilmesi sonucu oluşmuştur.
- 14:59Güneş Sisteminin Samanyolu'daki Konumu
- Güneşimiz, galaktik diskimizin ortasını işaretleyen süper kütleli karadelik Sagittarius A'dan otuz bin ışık yılından daha az uzaklıktadır.
- Şili'deki Vera Gözlemevi'nin büyük teleskobu, güneş sistemimizin Samanyolu'nun merkezinden sadece yirmi beş bin sekiz yüz ışık yılı uzakta olduğunu doğrulamıştır.
- Güneş sisteminin bir kozmik yılı, Samanyolu etrafındaki tam yörüngesini tamamlaması iki yüz yirmi beş ila iki yüz elli milyon yıl sürer ve saatte yaklaşık sekiz yüz yirmi sekiz bin km hızla hareket eder.
- 17:16Güneş Sisteminin Galaksinin Yapısındaki Konumu
- Güneş sistemimiz, galaksinin spiral kollarından biri olan ve yerel kol olarak da bilinen Orion kolunda Samanyolu'nun kenarı ile merkezi arasında yer almaktadır.
- Ulusal Bilim Vakfı'nın Very Long Baseline Array teleskopları kullanılarak yapılan çalışmalar, Orion'un kolunun daha önce düşünülenden daha büyük olabileceğini göstermektedir.
- Samanyolu'nun on binlerce ışık yılı genişliğinde olduğu tahmin edilirken, güneş sistemimiz yaklaşık yirmi milyar km veya yaklaşık yüz otuz astronomik birimlik çapıyla son derece küçük görünse de, heliosferin sınırına ulaşması için Voyager 1 uzay aracı otuz yıldan fazla sürmüştür.
- 19:28Samanyolu'nun Hareketi ve Yeni Yıldızlar
- Galaksimiz, saatte yaklaşık iki virgül yirmi milyon km hızla hareket eden düzinelerce galaksiden oluşan yerel grupta da hareket halindedir.
- Samanyolu iki yüz ila dört yüz milyar arasında yıldızla kendi ürettiği yıldızlara ek olarak yeni yıldızlar da kabul eder ve her yıl yedi yıldız olmak üzere düzenli olarak yeni yıldızlar oluşur.
- Galaksimizin merkezinde, binlerce ışık yılı boyunca uzanan galaktik şişkinlikte on milyar yıldız sıkıca kümelenmiştir ve yaklaşık her elli bin yılda bir yıldız karşılaşmaları meydana gelir.
- 21:08Güneş Sisteminin Yıldız Karşılaşmaları
- Güneş sistemimiz de galaktik diskteki her bir yıldızın bireysel yörüngeleri bazen birbirine yaklaştırır.
- Son yakın karşılaşma yaklaşık yetmiş bin yıl önce gerçekleşmiştir; Shorts yıldızı adı verilen bir ikili sistem, güneşimizin elli iki bin astronomik birim yakınına kadar gelmiştir.
- Yaklaşık seksen bin yıl önce güneş sistemine yaklaşan bir yıldız, Oort bulutunu ve bazı kuyruklu yıldız ve asteroitlerin yörüngesini bozarak, Oort bulutundan çok sayıda cismin dışarı atılmasıyla sonuçlanmış ve bazı canlı türlerinin yok olmasına yol açan büyük biyolojik krizleri tetiklemiştir.
- 22:39Güneş Sisteminin Galaktik Yörüngesi
- Güneşimiz, galaksinin ekvatoral simetri düzleminden sadece yaklaşık yirmi ışık yılı yukarıda yer almaktadır ve galaktik diskin kalınlığının yaklaşık bin ışık yılı olduğu tahmin edilir.
- Güneşimiz, galaktik merkezin etrafında neredeyse dairesel bir yörüngede dönüyor ve eliptikliği sadece yüzde beş olduğu tahmin ediliyor.
- Güneş galaksi boyunca galaktik düzleme yaklaşık altmış derecelik bir açıyla hareket ediyor ve bu eğim, güneşin etrafında dönen gezegenler için de geçerlidir.
- 26:48Güneş Sisteminin Galaktik Düzlemdeki Hareketi
- Güneş, galaksi boyunca hareket ederken, galaktik disk boyunca dikey bir hareketle yükselir ve alçalır, on milyonlarca yıllık dönemler boyunca birbirini izleyen dalgalar çizer.
- Son tahminler, güneşin şu anki konumunun galaksinin orta düzleminin yaklaşık on dört ışık yılı üzerinde olduğunu gösteriyor.
- Güneş sistemimiz galaksinin bu bölgesinin en yoğun bölgesinden geçerken, çevredeki devasa gaz ve toz bulutlarının çekim kuvvetleri kuyruklu yıldızların yörüngelerini bozarak onları ilk yörüngelerinden çıkarır ve bu sıklık, bir kuyruklu yıldızla çarpışma riskini on kat arttırmaktadır.
- 29:32Kuyruklu Yıldızların Olası Etkileri
- Altmışbeş milyon yıl önceki kuş olmayan dinozor kütlesel yok oluşu sıklığına dayanarak, kuyruklu yıldızların güzel gezegenimize çok geçmeden ulaşabileceği düşünülmektedir.
- Araştırmacılar, kuyrukluyıldız bombardımanı olayının yaşamın dünyamızın çok ötesine yayılmasına büyük katkıda bulunmuş olabileceğini öne sürmektedir.
- Ölümcül çarpışma anında mikroorganizmalar içeren karasal enkazın uzaya ve evrenin dört bir yanına savrulmuş olabileceğini iddia etmektedirler.
- 30:47Yerel Kabarcık ve Güneş Sistemi
- Araştırmacılar, tüm güneş sistemimizin ortalamadan yaklaşık on kat daha az yoğun, devasa bir kozmik yapıda, genellikle yerel kabarcık olarak bilinen vakum dolu bir kabarcıkta yer aldığını tespit etmiştir.
- Çapı bin ışık yılı olan bu yapı, içinde hiçbir yıldız oluşmadığı ondört milyon yıldır gözlemlenmiştir.
- Yerel kabarcığın tarihinin tam ondörtvirgülkırk milyon yıl önce yıldızların oluşumuyla başladığı ve süpernovalar sırasında ortaya çıkan enerjinin yıldızlar arası maddeyi uzağa iterek bu kabarcığı oluşturduğu bilinmektedir.
- 32:29Yerel Kabarcığın Özellikleri
- Büyüyen ve altıvirgülyetmiş km/s (yirmiüçbindörtyüz km/s) hızla genişleyen bu kabarcığın yüzeyi hidrojen ve helyum açısından yoğun olup, uzayın bu bölgesinde genç yıldızların oluşmasına olanak sağlamaktadır.
- Güneş sistemi bu baloncuğun tam ortasındadır, ancak oluştuğunda bu muhteşem süpernovalar sırasında yeterince uzaktaydı.
- Uzay, yeni yıldızların ve gezegenlerin oluşumuna yol açan ve galaksilerin genel şeklini etkileyen bu tür kabarcıklarla doludur.
- 34:00Manyetik Alanların Haritası
- Harvard ve Smithsoniano Astrofizik Merkezinden bir gökbilimci ekibi, süper kabarcığın manyetik alanının ilk üç boyutlu haritasını oluşturmak için çalışmaktadır.
- Manyetik alanlar her türlü astrofiziksel olguda ilksel bir rol oynamaktadır.
- Gaia dahil olmak üzere çeşitli uzay görevlerinden gelen verileri birleştirerek, güneş sisteminin çevresinde ışığın kutuplaşmasını gözlemleyebilmektedir.
- 35:05Halley Kuyruklu Yıldızı
- Halley kuyruklu yıldızı, MO altıyüz 'lü yıllardan beri adı geçiyor ve ilk kez Çin'de görüldüğü kaydedilmiştir.
- Edmond Halley, 1705'te birbirini izleyen tüm bu kuyruklu yıldızların aslında tek bir kuyruklu yıldız olduğunu öne süren bir kitap yayınladı ve her yetmişaltı yılda bir gezegenimizde tekrar gözlemlenebileceğini öngördü.
- Çekirdeği buz ve toz taneciklerinin karışımından oluşan bu cisim, onaltı km uzunluğunda ve sekiz km genişliğinde ölçülen düzensiz bir şekle sahiptir.
- 37:41Yıldızlararası Nesneler
- Yakın zamanda yapılan bir çalışma, nadir de olsa birçok yıldızlararası nesnenin muhtemelen nispeten eski güneş sistemimize girdiğini iddia etmektedir.
- Dünya yakın yörüngede dönen yıldızlararası cisimlerin istikrarlı bir popülasyonu olabileceği düşünülmektedir.
- Bu yıldızlararası nesnelerden ikisi yakın zamanda gözlemlenmiştir: 2017'de keşfedilen Oumuamua ve 2019'da varlığı teyit edilen Borisov kuyruklu yıldızıdır.
- 38:47Oumuamua
- Oumuamua, astronomi tarihinde tespit edilen ilk yıldızlararası cisimdir ve Hawaii'nin Pan STARS teleskobu sayesinde keşfedilmiştir.
- Hiperbolik yörüngesi ve anormal derecede yüksek hızı, gerçekten de başka bir yıldızdan geldiğini ve güneş sistemimizi ilk ve tek kez geçtiğini ortaya koymaktadır.
- Gökbilimciler, bir kuyruklu yıldız gibi buz ve tozdan oluşan ev sahibi yıldızdan biraz uzakta oluşan bir nesneyi incelemeyi umuyorlardı, ancak bulgular onları şaşkınlığa uğrattı.
- 39:57Oumuamua'nın Özel Özellikleri
- Oumuamua, kuyruklu yıldızın olağan özelliklerinden yoksun, ne tozlu bir kuyruğu ne de koması vardır.
- Cisim, parlaklığı ve metalik bir cisim izlenimi veren geniş parlaklık değişimleriyle dikkat çekmektedir.
- Eliptik bir yörüngede hareket eden Oumuamua, güneşe yaklaştığında saatte 300 bin km'den fazla hızlanmış ve orijinal yörüngesinden sapmıştır.
- 41:38Oumuamua'nın Doğal Kökeni
- 2019'dan bu yana Oumuamua'nın doğal kökenleri doğrulanmıştır.
- Araştırmacılar, Oumuamua'nın standart bir yıldızlararası kuyruklu yıldız davranışı gösterdiğini ancak önemli ölçüde değişikliğe uğramış bir nesne olduğunu tespit ettiler.
- Cismin yüzeyindeki buzun yüksek enerjili parçacıklarla nüfuz etmesi sonucu, su parçacıkları moleküler hidrojene dönüşmüş ve güneş'e yaklaşınca gaza dönüşerek itme kuvveti yaratmıştır.
- 44:30Borisov Kuyruklu Yıldızı
- Borisov kuyruklu yıldızı, Şili'deki Vera C. Rubin teleskobuyla 2019'da amatör astronom Cenady Borisov tarafından görüntülendi.
- Güneş sistemimizden kaynaklanmadığı gözlemlenen ilk kuyruklu yıldız olan Borisov, hiçbir zaman bir yıldıza yaklaşmadığı için içinden çıktığı gaz ve toz bulutunun bozulmamış bir kalıntısıdır.
- Borisov'un nereden geldiği muhtemelen çözülemeyecek bir gizem olarak kalmaya devam ediyor çünkü şu anda Satürn yakınlarında bulunan Borisov, güneş sisteminden hızla uzaklaşıyor.
- 46:42ISON Kuyruklu Yıldızı
- Eylül 2012'de keşfedilen ISON kuyruklu yıldızı, 4,5 milyar yıl önce yeni oluşan güneşimizi çevreleyen gaz ve toz diskinde doğmuş, güneş sistemimize ait bir kuyruklu yıldızdır.
- Yaklaşık 3 milyon yıl önce bir yıldızın yerçekimsel etkisiyle yörüngesi değiştirilmiş ve 28 Kasım 2013'te güneşin yüzeyinin 1,1 milyon kilometre yakınına kadar yaklaşmıştır.
- Çapı bir kilometreden az olduğu tahmin edilen çekirdeği, yıldızın şiddetli kuvvetlerine dayanamamış ve ISON kelimenin tam anlamıyla parçalanmıştır.
- 48:36Asteroidler ve Dünya
- 2023 KV2, 16 Nisan 2023'te keşfedilen Apollo ailesinin bir üyesi olan dev asteroid, Dünya ile çarpışması halinde yıkıcı bir etki yaratabilirdi.
- Güneş sistemimiz farklı boyutlarda asteroidlerle dolu olduğundan, bu tür nesneler düzenli olarak yörüngemizden geçmektedir.
- NASA'ya göre bugüne kadar 140 metreden daha büyük olan bu türden en az 472 asteroid keşfedildi, ancak bilim insanları için bu sayı henüz tamamlanmış değil ve muhtemelen hala bulunmayı bekleyen 15 bin tane olduğunu tahmin ediyorlar.
- 52:04Yıldızların Dünya'ya Etkisi
- Evrende hiçbir şey sabit değildir, güneş sistemimiz Samanyolu boyunca ilerledikçe yakınlaşmalar kaçınılmaz olacaktır.
- Bir yıldızın güneş sistemimizi etkilemeye başlaması için, kütlesine ve hızına bağlı olarak yaklaşık 60 bin milyar km uzakta olması gerekir.
- ESA'nın Gaia uydusu tarafından incelenen 300 binden fazla yıldızdan, 97'sinin önümüzdeki birkaç milyon yıl içinde güneşe yaklaşık 150 bin milyar km, 16'sının ise 60 bin milyar km daha yakın olacağı ortaya çıktı.
- 54:25Yıldız Karşılaşmaları ve Güneş Sistemi Tehdidi
- Bilim insanlarına göre, geçmişte ya da gelecekte beş milyon yıllık bir süre zarfında yüzelli bin milyar km'lik bir yarıçap içerisinde milyon yılda beşyüzelli yıldız civarında genel karşılaşma olabilir.
- Gliese 71, Hipparkhos uydusu tarafından tespit edilen, güneş sistemimize doğru ilerleyen bir turuncu cüce yıldızdır ve bir milyon yıldan biraz daha uzun bir süre içinde Oort bulutundan geçmesi bekleniyor.
- Gliese 71, Oort bulutunda yerçekimsel bir çalkantıya neden olacak ve bu çalkantı sonucunda kuyruklu yıldızların güneş sistemine yönelmesi muhtemeldir.
- 56:50Gliese 71'in Yaklaşımı ve Etkileri
- Gliese 71, güneşimizin yakınından sadece 0,20 ışık yılı (77 ışık günü) mesafeden geçecek, bu evren ölçeğinde son derece yakın bir mesafedir.
- Yıldızın geçişinin güneş sisteminin ana nesnelerinde herhangi bir bozulmaya neden olmayacağını, yapısının tehdit altında olmayacağını ve gezegenlerin olağan hareketlerini sürdüreceğini düşünüyorlar.
- Gliese 71, Dünya'ya en yakın olduğu anda Mars gezegeni kadar parlak olacaktır ve 62 ışık yılı uzaklıkta Yılan takımyıldızı yönünde gözlemlenebilir.
- 58:11Geçmişteki Yıldız Karşılaşmaları
- Güneş sistemimize yaklaşan en son yıldız, güneşten 15 kat daha az kütleye sahip bir cücedir ve yaklaşık 70 bin yıl önce güneşin 0,82 ışık yılı yakınından geçti.
- Yaklaşık 36 bin yıl içinde Proxima Centauri, güneş'e 3 ışık yılı uzaklıktan yaklaşacak ve ardından 16 bin yıl sonra Ross-248 de 3 ışık yılı uzaklıktan geçecektir.
- Evren ölçeğinde yakın karşılaşmalar nadir gözükmüyor, ancak Oort bulutunu rahatsız eden yıldızların kütlesi önemli bir faktördür.
- 59:01Dünya'nın Sonu Tahminleri
- İnsanlık tarihinde birçok dünya sonu kehaneti yapılmıştır, ancak hepsi yanlış çıkmıştır.
- Maya uygarlığı, 21 Aralık 2012 tarihini "bugün bildiğimiz dünyanın sonunu" işaret eden bir dönüm noktası olarak görmüştür.
- Maya takviminin muamması çözülmüş gibi görünse de, 21 Aralık 2012 tarihi uzun zamandır insanların aklındaydı.
- 1:02:04Galaktik Düzlem ve Süpernova Etkileri
- Güneş sistemimiz 21 Aralık 2012'de galaktik düzleme geçmediği gibi, aslında galaktik düzlemden uzaklaşmaktaydı.
- Güneş sistemimiz galaktik düzlemin dışında ve hatta ondan daha da uzaktayken, galaktik gelgitlerin etkisi en zayıf halinde olur.
- Her 33 milyon yılda bir etkilerinin zirvesinde olduğumuzda, Oort bulutundan gelen kuyruklu yıldız akışı dört kat artar.
- 1:03:25Süpernova Etkileri ve Yıldızlararası Madde
- Spiral kollarda bulunan mavi dev yıldızlar, Oort bulutumuzu rahatsız edebilir ve bu yıldızlar patladığında süpernovalar oluşabilir.
- Bazı araştırmacılar, güneş sistemimizin şu anda bir süpernova enkaz bulutunun içinden geçtiğine inanıyor.
- Gezegenimizde doğal olarak bulunmayan demir-60 izotopu, gezegenimizin son birkaç milyon yıldır çeşitli süpernova patlamalarının tanığı olduğunu gösteriyor.
- 1:06:37Gelecekteki Gezegen Sistemi Tahminleri
- Bilim insanları, güneş sistemimizin nasıl davrandığını anlamak için çok sayıda simülasyon yapıyorlar.
- Bazı simülasyonlar, Merkür'ün yörüngesinin Venüs'ün yörüngesini geçecek kadar uzayacağını, ancak bunun gezegen sistemini daha fazla bozmayacağını öngörüyor.
- 2009 yılında yapılan bir çalışma, Merkür'ün güneş tarafından yutulmasının ya da Venüs'le çarpışmasının kuvvetle muhtemel olduğunu gösterdi.
- 1:08:16Güneş'in Gelecekteki Dönüşümü
- Bir milyar yıl içinde, güneş kırmızı bir dev yıldıza dönüşecek, büyüklüğü yüz kat artacak ve yoğun bir yıldız rüzgarı kütlesinin çoğunu götürecek.
- Sonunda geriye dünyadan daha büyük olmayan küçük, sıcak, aşırı yoğun bir beyaz cücek kalacak.
- Matematiksel modellere göre, Merkür ve Venüs muhtemelen yıldız tarafından yutulacak, Dünya ise bu başkalaşımdan sağ çıkabilir.
- 1:09:27L II Pupis Gözlemi
- Bu teori, güneşimize benzeyebilecek eski bir yıldız olan L II Pupis'i gözlemleyen uluslararası bir gökbilimci ekibi tarafından yürütülen bir çalışmaya dayanmaktadır.
- Beş milyar yıl önce L II Pupis güneşimizin mükemmele yakın ikisiydi, ancak bugün kütlesinin üçte birini kaybetmiş durumda.
- Bu yıldızdan yaklaşık üçyüz milyon km uzaklıkta bir gezegen benzeri nesne tespit edildi ve önümüzdeki birkaç yıl boyunca yıldız ile olan etkileşimlerinin incelenmesi bilim insanlarına değerli bilgiler sağlayacaktır.
- 1:10:46Dünya'nın Geleceği
- Güneşin çok yavaş ısındığını ve oluşumundan kısa bir süre sonra olduğundan yüzde otuz daha parlak olduğunu biliyoruz.
- Artan güneş parlaklığı, Dünya üzerindeki enerji dengeyi bozacak ve gezegen yavaş ama emin adımlarla ısınacaktır.
- Suyun yoğun bir şekilde buharlaşması, benzeri görülmemiş bir ser etkisini tetikleyerek gezegenin yüzeyini daha da ısıtacak ve sıvı su bir ila iki milyar yıl içinde gezegenin yüzeyinden kaybolmuş olacak.
- 1:12:18Güneş'in Kırmızı Dev Dönüşümü
- Yaklaşık beş milyar yıl içinde güneşin çekirdeğindeki hidrojen tükenecek ve güneş şişerek kırmızı bir deve dönüşecek.
- Güneş sistemimizin yaşanabilir bölgesi, Jüpiter ve Satürn'ü de içine alacak şekilde dışa doğru itilecektir.
- Güneşin çekim gücü giderek zayıfladıkça, dış gezegenlerin yörüngeleri genişleyecektir ve artık bir kırmızı dev olan güneşimiz, Dünya'nın şu anki yörüngesine kadar uzanacak şekilde genişleyecektir.
- 1:13:34Güneş'in Sonu ve Gezegen Sistemi
- Güneş metamorfozuna devam edecek, çekirdeği büzülerek basınç ve sıcaklık helyumun erimesine neden olacak ve birkaç parlamanın ardından geriye sadece çekirdek kalacaktır.
- Yaklaşık yedi milyar yıl içinde güneş küçük bir beyaz cüceye dönüşecek ve sonsuza dek yavaş yavaş soğuyacaktır.
- Gezegen sisteminin boyutu iki katına çıkmış olacak, Neptün'ün yörüngesi otuz yerine ellibeş astronomik birimde olacak ve gezegen sisteminin yeni dış sınırını belirleyecek.
- 1:14:46Gelecekteki Gezegen Sistemi
- Neptün, kendisini gezegen sisteminden sonsuza kadar uzaklaştıracak bir çekimsel tekmeye maruz kalabilir, bunun gerçekleşmesi için beşyüz astronomik birim yakınından başka bir yıldızın geçmesi gerekir.
- Birçok simülasyonda, Jüpiter güneş sisteminde kalan son gezegen olabilir, diğerleri yıldızlararası uzaya itilmiş olabilir.
- Birkaç milyar yıl sonra Jüpiter'in de eski yoldaşlarıyla aynı kaderi paylaşması olasılığı da var.
- 1:16:06Sonuç
- Yıldızların ebedi olmadığı gerçeğini kavramak zor olsa da, her yıldızın sınırlı bir ömrü var ve güneşimiz de diğerleri gibi kaderinden kaçamayacak.
- Güneş sistemimiz, Samanyolu'ndaki kozmik valsine, her biri bir öncekinden daha muhteşem olan olağanüstü sayıda galaktik cisim eşliğinde devam edecek.
- Yumuşak bir sıcaklıkla yıkanan yıldızlı gökyüzümüzün önünde hala birkaç yüz milyon yıl var.