Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, bir konuşmacının beyin, kuantum fiziği ve gerçeklik arasındaki ilişkileri anlattığı eğitici bir sunum formatındadır.
- Video, beyinlerin 400 milyar bit bilgi işlediğini ve bu bilgilerin nasıl işlendiğini açıklayarak başlar. Konuşmacı, kuantum fiziği ve nörofizyolojiyi bir araya getirerek beynin nasıl çalıştığını, sinir ağlarının nasıl oluştuğunu ve bu ağların nasıl değiştirilebileceğini anlatır. Hipotalamus'un peptit üretimi, duygusal kimlikler ve bağımlılık konuları detaylı olarak ele alınır. Ayrıca, yaşlanma sürecinin protein üretimindeki düzensizliklerle ilişkisi ve yeni şeyler öğrenmenin beynin yeni devreler kurmasına nasıl katkıda bulunduğu açıklanır.
- Beyin ve Gerçeklik
- Beyin 400 milyar bit bilgi işlerken, biz sadece M'nin farkındayız, bu da gerçekliğin beyinde sürekli var olmasına rağmen bir bütün haline getirilememesine neden olur.
- Kuantum fiziği ve nörofizyolojiyi bir araya getirerek, beynin olasılıkları incelemesi ve bildiklerimizi deneyimlerimizle birleştirmesi, iki ayrı sinir ağının bütünleşmesine ve yeni bir görüş açısı vermesine yardımcı olabilir.
- İdrak, el feneri alıp bedenimiz, çevre ve zamanla ilgili 2000 bit bilgiden yavaşça karanlığa tutmak ve orada yeni bir şey görmek gibidir.
- 01:01Gözlem ve Dikkat
- Günümüzü bilinçli olarak kurarken, aklımız yapılması gerekenleri değerlendirir ve bunları sıraya sokar, bu süreçte beynimizde bunun mümkün olduğunu kabul eden bir sinir ağı inşa ederiz.
- Kuantum fiziğini anlatarak gözlemlerimizin dünyayı doğrudan etkilediğini basitçe anlatabilirsek, insanlar gözlem yeteneklerini geliştirmeye koyulacaktır.
- Atom altı dünya gözlemlerimize yanıt verir, ancak ortalama bir dikkat dakikada 6-10 saniye kadar kaybedebilir, bu da dikkatimizin o kadar keskin olmadığını gösterir.
- 03:06Beyin ve Sinir Ağları
- Beyin gördüğü ile hatırladığı arasındaki farkı bilmez çünkü aynı sinir ağları ateşlenir, birlikte örülen sinir ağları birlikte ateşlenir.
- Bir şeyi tekrar etme hücreleri uzun süre bağlar, her gün sinirlenir, didinir, acı çeker ve mağduriyetinize sebep bulursanız bu ağı tamamen birbirine bağlarsınız.
- Ateşlenmeyen sinir hücreleri A'dan kopuyor, kimyasal üretime neden olan düşünce akışını kesince kimyasal destek de kesiliyor ve bağlı sinir hücreleri uzun ilişkilerinden kopuyor.
- 04:06Düşünce ve Beyin
- Zihinsel prova yapar ve bu yetimizi kullanırsak, beyin devrelerinin çabamızla geliştiği görülür, bu da ertesi gün bu pratiği daha fazla kesinlik ve kabullenişle uygulayabilmemizi sağlar.
- Alın lobu düşüncenin yattığı ve yerleştiği tahttır, düşünceyi uzun süre tutmamızı sağlar, uyaranların hacmini kısar ve zaman mekanın izini kaybederiz.
- İnsanlar fiziksel ve kimyasal olarak duygusalız, ancak her gün aynı duygu ve aynı tavırlara ulaşmamız bizi kısıtlamaya başlar, değişemiyor ve evrimleşemiyoruz.
- 06:33Hipotalamus ve Nöropeptitler
- Beyinde hipotalamus bölümü vardır, küçük bir fabrika gibidir ve belli duygulara uygun belli kimyasallar üretir, bu kimyasallara peptit denir.
- Peptitler küçük aminoasit zincirlerdir, beden aslında yapılanmak için 20 çeşit aminoasit üreten bir karbon birimdir.
- Hipotalamus, duygusal halimize uyan nöropeptit ya da nöro-hormonlarla bir araya getirir, her ruh hali için bir kimyasal vardır.
- 08:47Bağımlılık ve Duygular
- Bağımlılık, kendinizi yapmaktan alıkoyamadığınız, genellikle hücrelerin biyokimyasal açlığını giderecek hallere sokarsınız.
- Gerçekten sevdiğimiz insanlar duygusal ihtiyaçlarımızı, hislerimizi paylaşanlar onlardır, cinsellik, kurban hissi, zavallı ben, zavallı sen hisleri, güç gibi duygular bizi kontrol altında hissettirir.
- Laboratuvar hayvanlarında yapılan deneylerde, nöropeptit üreten bölgelere elektrot takılarak hayvanları nöropeptit almak üzere eğittiler, hayvanlar nöropeptiti açlıktan, seksten, susuzluktan, uykudan daha çok istiyordu.
- 12:12Hücreler ve Yaşlanma
- Zihnimiz gerçekten bedenimizi yaratır ama her şey hücrede başlar, emirler beyindeki nöron ağından gelir ve orada tuttuğumuz tecrübe ve bilgilerimize dayanır.
- Kimyayı değiştirmemiz için sinir ağını değiştirmemiz şarttır ki bu kişiliğimizi, tavrımızı veya çevremizle olan etkileşim tarzımızı değiştirmemiz demektir.
- Yaşlanmanın nedeni düzensiz protein üretimidir, yaşlanınca cildimiz esnekliğini kaybeder, enzimlerimiz iyi sindiremez, eklem sıvımız kireçlenip kayganlaşır ve kemiklerimiz inceler.