Buradasın

Türkiye ve Ortadoğu Üzerine kapsamlı bir sohbet

youtube.com/watch?v=Xizw44Jcf2o

Yapay zekadan makale özeti

Kısa
Ayrıntılı

Bu video, Cüneyt Bey adlı bir moderatörün sunduğu, çeşitli konuları ele alan bir sohbet programıdır. Konuşmacılar arasında Şeyh Ahmet Yasin'in torunu olarak tanıtılan bir konuşmacı ve üniversite öğrencileri bulunmaktadır.
Program, toplumsal iletişim, bilgi üretim, zihni koruma ve liderlik gibi konularla başlayıp, medya, ekonomi ve Ortadoğu sınırları üzerine görüşler sunmaktadır. Daha sonra Türkiye'nin topraklarında toparlanma ihtiyacı, İslam ve radikalizm, Gazze savaşı, Filistin sorunu ve uluslararası ilişkiler gibi konular ele alınmaktadır. Video, siyasi ve kültürel konular, ırkçılık, dijital para gibi güncel meselelerle devam ederek sona ermektedir.
Konuşmacılar, Türkiye'nin Misak-ı Milli'ni geniş bir kavram olarak algılaması, Filistin sorununa yaklaşımı, Gazze'deki olaylar ve şehadet kavramının günlük hayattaki yeri gibi konularda detaylı görüşler paylaşmaktadır. Ayrıca, Türkiye'deki farklı etnik grupların bir arada tutulmasının önemi, ırkçılık karşıtı bakış açısı ve dijital para konusundaki çalışmaları da programda ele alınan konular arasındadır.

00:08Genç Yazar Ahmet Kerem Akdeniz'in Kitabı: Konuşmacı, 16 yaşındaki Ahmet Kerem Akdeniz'in dördüncü kitabıyla tanıştığını paylaşıyor.
Türkiye'de bir kişinin günlük toplumsal iletişim ortamında harcadığı süre 150 dakikadan fazla olup, bu süre olması gerekenden çok fazla.
Konuşmacı, zamanın geri dönüşü olmayan ve telafi edilemeyen önemli bir kavram olduğunu vurguluyor.
01:43Siyonistlerin Çalışma Yöntemi: Siyonistlerin kendi yazdıkları olarak düşünülen Talmut'ta (Talmud) yorumlama biçimlerini çok ciddi şekilde kullanıyorlar.
Yahudiler, bir konuda derinlemesine çalışma kabiliyetinde daha gelişmiş olup, bir makalenin arkasında beş yıllık çalışma olabiliyor.
Türkiye'deki bazı akademisyenlerin çalışmalarının kopya-paste yapıldığı ve araya sadece bir cümle eklenen çalışmalara sahip olduğu belirtiliyor.
03:51Bilimsel Çalışmalar ve Sosyal Medya: Hidroloji gibi bilim dallarında derinlemesine çalışma yapmak için 30 yıl verilmesi gerekebiliyor ve bu süre boyunca insanın televizyona çıkamayabileceği veya kitap yazamayabileceği belirtiliyor.
Twitter'da grup halinde, koro şeklinde aynı yalanların sürekli tekrar edildiği ve platformun %60'ının sahte hesabı olduğu ifade ediliyor.
Sosyal medya mecrasının kötülüğü anlatılıyor; bu mecrada insanlar bir başka derdinin olmamasından dolayı vakit geçiriyorlar.
06:06Bilgi ve Kitaplar: Dünyada yazılmış kitapların %95'i henüz internet ortamına aktarılmadığı belirtiliyor.
Ahmet Kerem Akdeniz'in yazdığı kitap şu an internetten okunamıyor, alınıp incelenebiliyor.
Bilgi sahibi olmanın önemine vurgu yapılıyor.
06:52Zihni Koruma Yöntemleri: Zihni korumak için büyük bir niyetin olması gerekir çünkü büyük bir niyet olduğunda beyninizi yıkamaya vakit kalmaz.
Niyet ettikleri şeyin ihtiyaçları olduğuna kani olmayınca yolda çıkan engelleri evirip çevirebilirsiniz.
Toplumda niyetler ortadan kalkmış, yerine ortaokulda okuyan çocuğa üniversiteye kazan, üniversitede okuyan çocuğa iş hayatına geç elin bir şey tutsun mantığı egemen olmuştur.
08:36Zihni Koruma Pratikleri: Zihni korumak için sosyal medya, televizyon ve gazete gibi kaynakları sadece gerekli olduğunda kullanmak gerekir.
Vaktinizi niyetinize ayırdığınızda, zihninizi kurcalayacak bir fırsat bırakmazsınız.
Arkadaşlarınızla otururken bile vakit kaybetmek yerine işinizi, davanızı konuşmanız gerekir.
10:03Çobanın Vasıfları: Çobanın gerçek bir çoban olması, sahte olmaması ve çobanlık mesleğini profesyonelce yapması gerekir.
Çobanın koyunları selahiyetle bir yerden bir yere götürmesini bilmesi ve koyun kesildikten sonra ne olacağı konusunda bilgi sahibi olması gerekir.
10:47Türkiye'nin Rolü: İrkçılığın lanetlendiği, Türkiye'nin ırkçılıkla ilgili bir konumda olmadığı vurgulanmıştır.
Türkiye, en yakın komşu olup sınır boyunca tank geçebileceği bir yerdir ve bu nedenle ilk beklenen kurtarıcıdır.
İnsanlar Batı dünyasında görülen her şeyi ulaştıkları maddi imkanlar sebebiyle doğru sanırken, aynı zamanda profesyonelce davranmaları gerektiği belirtilmiştir.
13:18Medya ve Ekonomi Tartışması: Konuşmacı, Türkiye'nin önemli haber programlarından birinin baş ekonomistinin 2009 krizini bilmediğini ve ekonomi yerine sürekli mültecileri anlattığını belirtiyor.
Konuşmacı, medyada ekonomi konusunda doğru bilgi verilmediğini ve bu durumun toplumda bir sorun haline geldiğini vurguluyor.
Konuşmacı, gençlerin ekonomi konusunda bilgi edinmesinin önemli olduğunu ve bu konuda yazara ve ekonomise ihtiyaç olduğunu ifade ediyor.
16:30Filistin ve Sosyal Sorumluluk: Konuşmacı, üstündeki puşinin Arap dünyasının en önemli ifadelerinden biri olduğunu ve Kudüs'ten getirildiğini belirtiyor.
Puşinin Filistin topraklarında yaşayan insanların verdiği mücadeleyle simgeleşmiş bir değer olduğunu ve her bir sarığın o toprakta yaşayan insanın bir kimliği olduğunu açıklıyor.
Konuşmacı, medyada Filistin bayrağına "Osmanlı düşmanlığının bayrağı" olarak iddia edenlerin olduğunu ve Filistin milletinin tarihçilerinin bunu reddetmediğini belirtiyor.
17:33Medya ve Özgürlük: Konuşmacı, televizyon programlarına katılmadan önce kulislerdeki insanların korkularını ve "sakın burada bulunmuş, böyle demeyelim" dediklerini gözlemlediğini anlatıyor.
Konuşmacı, isim hafızasının olmadığı için (isim hafızası yok) televizyonda konuşurken kimin fikirlerinden dolayı konuşmadığını söyleyebildiğini belirtiyor.
Konuşmacı, televizyonda gerçekleri söylemek için bedel ödemek gerektiğini ve bu bedelin kendinden sonrası için ödeneceğini vurguluyor.
19:37Tarih ve Bedel Ödeme: Konuşmacı, kişisel menfaatlerinden vazgeçmenin gerekliliğini ve inancından taviz vermemenin önemini vurguluyor.
Tarih boyunca bedel ödeyenler olmadan şu anda olduğu salonlarda oturamayacağını, ancak o bedel ödeyenlerin bu salonları görmediklerini belirtiyor.
Konuşmacı, hayallerin gerçekleştirmesi için bedel ödenmesi gerektiğini ve daha büyük hayaller için daha büyük bedellerin gerekli olduğunu ifade ediyor.
21:39Ortadoğu'da Sınırlar: Konuşmacı, Ortadoğu coğrafyasının imar planının İngilizler tarafından çizildiğini ancak bu planın tam olarak gerçekleşmediğini belirtiyor.
İrak, Suriye, Lübnan, Filistin, Ürdün, Suudi Arabistan gibi ülkelerin o dönemde böyle isimlerle tanımlanmadığını açıklıyor.
Konuşmacı, Ortadoğu'daki sınırların değişeceğini, bu değişimin Amerika Birleşik Devletleri'nin de istediği bir şey olduğunu ve ticaret yollarının gelişmesiyle eski sınırların artık yeterli olmadığını vurguluyor.
24:50Toparlanma ve Aydınlık: Her milleti ağırlayabiliriz, ancak bu milleti kolay kolay ayarlayamaz.
Avrupa'ya taşınanlar orada da rahat bulamaz, çünkü kimliği ve coğrafyası belli olduğundan Avrupalı olarak kabul edilmez.
Toparlanmamız ve toplumumuzun aydınlığa ulaşması için vaktimiz kalmadı.
25:41Aydınlığa Ulaşma Yolu: Aydınlık kardan gelir, ancak bu karı kendi evinde mi yaşıyorsunuz?
Temel hata, evimizin dışındaki problemlere odaklanmak yerine evimizin içindeki sorunları çözmek.
Aydınlık her bir kişinin kendisinde oluşmalıdır, devletin başına bir adam koyup düğmeye basarak olmaz.
26:49Bedel Ödeme Sorunu: Bedel ödemesi gerekenler asker değil, toplumun diğer üyeleri olmalıdır.
Suriye'de ve Gazze'de ölen askerler, toplumun Arap'ları kötü gördüğünden dolayı ölüme hazırlıksız kalıyor.
Toplumda biri hakkında kötü şeyler anlatıldığında, o kişiye karşı düşmanlık tohumu ekin, o kişi de tepki gösterir.
31:06Eylem ve Tepki: Toplumumuz eylem yapmayı bilmez, sadece tepki verir.
Starbucks'tan kahve almak gibi eylemler, tepki olarak değil, gerçek sebeplerini derin noktalarına kadar açıklamakla eylem haline gelebilir.
Kahve tüketimi konusunda, Starbucks'ın kahvesinin kötü olduğunu bilenler zaten gitmezken, gösteriş için gitmeyi tercih edenler vardır.
33:57Duyum ve Algı: Türk insanının ortalama 150 kelime ile anlaşmaya çalışması büyük bir sorundur.
Birbirimizle iletişim kurarken eski kelimelerimizi hatırlamak ve kullanmak gerekir.
"Hamas" kelimesinin Türkçe karşılığı "İslami Direniş Hareketi" olarak çevrilmesi yanlıştır, çünkü "mukavemet" (taşıma) ve "direniş" (tepki gösterme) farklı anlamlara sahiptir.
36:38İslam'ın Mukavemet Teşkilatı ve Ateistler: İslam'ın mukavemet örgütü ve mukavemet teşkilatı, siyonistler için önemli bir kriter olarak görülüyor.
Konuşmacı, bir buçuk senedir on bin düşünen insan yetiştirmeyi hedeflediklerini ancak diğer yandan on milyon ateist olduğunu belirtiyor.
Konuşmacı, Ertuğrul Özköylü'nün tayfasının bazı ateistleri yetiştirmiş veya yönlendirmiş olabileceğini, diğer on milyon ateistin ise sosyal medya tarafından dönüştürüldüğünü savunuyor.
38:02İnternet ve Eğitim Sorunu: Ebeveynlerin çocuklarını korumak için Samsung telefonlar kullandıklarını, hükümetin ise ucuz telefon ve internet paketleri vererek çocukların çoğu TikTok'a gideceğini belirtiyor.
Konuşmacı, karşı tarafın on milyon gençleri dönüştürdüğünü, kendilerinin ise her biri bin gence bedel yetiştirdiklerini söylüyor.
İnternetin olmamasının çözüm olmadığını, aşırı özgüvene kaçmadığını ancak Zafer Partisi gibi faşist ve ırkçı söylemlere müsaade edildiğini vurguluyor.
39:45Radikalizm ve Hukuk: Konuşmacı, Zafer Partisi'ni iptal etmek yerine, ırkçı düşüncelere destek veren insan kitlesine ulaşmanın ve onlara bu yaklaşımlarının bedelini anlatmanın önemli olduğunu belirtiyor.
Radikal kararlar gerektiği zamanlarda gerekli olduğunu, ancak insanların özgürlüğüne izin veren kanunların var olduğunu vurguluyor.
Konuşmacı, tarih boyunca hiçbir şeyin tepeden inmediğini ve anlık kararlarla sonuç alınamayacağını, Adnan Menderes örneğini vererek bu görüşünü destekliyor.
42:14Bedel Ödeme ve Yenilikler: Konuşmacı, Adnan Menderes'in bedel ödediğini ve iki bakanıyla birlikte üç kişinin bedel ödediğini, bu bedelin arkasından gelen yeniliklere vesile olduğunu belirtiyor.
Ezanın hala Türkçeleştirilemediğini, bir bedel ödendiğini vurguluyor.
Konuşmacı, cezayı kesmek yerine bedel ödemeye varmanın önemli olduğunu, dünyanın en kolay şeyin bir adama ceza kesmek olduğunu söylüyor.
42:52Bedel Ödemek ve Adalet: En zor şeyi bedel ödemeye kendi şahsının hazır olmasıdır.
İslam, adalet ve hukuka dayanır; düşmanlarına karşı intikam almak yerine mahkemeye başvurmak gerekir.
İslam dininin kılıçla yayılmadığı, aksine peygamberinden bu yana bedel ödeyen insanlarla büyüdüğü vurgulanmaktadır.
43:41İslam'ın Dağıtıcı Özü: Bu ümmet dünyaya adaleti dağıtabilir çünkü intikam almak yerine adaleti savunur.
Müslümanlar, düşmanlarına karşı intikam almak yerine, peygamberlerinin emirlerine uyarak dünyaya nezaket ve muhabbetle İslamiyeti yaymışlardır.
Müslümanlar, düşmanlarına karşı intikam almak yerine, Allah'ın emirlerine uymakta ve bedel ödeyerek yaşamaktadır.
45:35Hınç ve Bedel Ödeme: Hınç duygusu yerine, kendi varlığımızı feda etmek ve bedel ödemek gerekmektedir.
Dünyaya hınçla gelmedik, bedel ödemeye geldik.
Dünyada düşmanlarımızı bitirme şansımız yoktur, hınçla ilerlemek doğru değildir.
48:19Şehitler ve Kayıplar: Gazze'de şehit olanlar için mutluluk duyulsa da, Türkiye'de de on milyon kişinin kaybedilmesi büyük bir kayıptır.
Bombalar gökten düşerse ortalama yüz kişiyi öldürürken, içimizde patlayan bombalar milyonlarca kişiyi götürmektedir.
Gazze'de şehit olanlar için mutluluk duyulsa da, Türkiye'de kaybedilenlerin hesabının da vardır.
49:27Evanjelizm ve Siyonizm İlişkisi: Evanjelizm ve siyonizm, protestanlık anlayışının farklı versiyonlarıdır ve aynı akımdan çıkmıştır.
Vahşete imza atmak isteyenler, dini kendilerine göre yorumlamak ve yeni kurallar yazmak zorundadır.
Mealci ve selefi de Müslümanların peygamberle olan ilişkisini koparmaya çalışıyor, çünkü bu ilişki Müslümanları motive eder.
51:28Siyasi ve Dini İlişkiler: Selefi ve vahhabi kişilerin gaza meydanında savaş veremeyecekleri belirtilmektedir.
Fransa'dan paralı gelen askerlerin durumu eleştirilmektedir.
Mealciliğin yeni bir hareket olmadığı, Mustafa İslamoğlu gibi kişilerin "poşet takmış" olarak gönderildiği iddiası dile getirilmektedir.
52:32Türk Kültürü ve Düşünce Alanındaki Sorunlar: İnsanların düşüncelerini, hatalarını ve kusurlarını birebir ve farklı platformlarda ifade etmek gerekir, aksi takdirde sorunlar çıkacaktır.
Türklerin en büyük sorunlarından biri "bir şey çıkmaz ondan" düşüncesidir, bu da hafife alıp sonraya atmayı seven bir yapıya işaret eder.
Her milletin avantajları ve hataları vardır, Türklerin de düşünce alanında hatalı bir tarafı vardır ve bu durum pek çok kişinin başımıza bela olmasına neden olmuştur.
54:06İslam Dünyasında Müslüman Profili: İslam dünyasında bir Müslüman'ın yeri geldiğinde iyi bir savaşçı, iyi bir aile babası, mesleğinde profesyonel ve ahlaklı bir insan olması gerekir.
Bir Müslüman'ın mesleğinde profesyonel olması, başka işlerle uğraşmamak ve kendi işini iyi yapmak anlamına gelir.
İzzettin El Kassam da bu Müslüman profiliyle öne çıkmış ve yetiştiricisi olmuştur.
55:16Osmanlı Devleti ve Kuvayi Milliye: Osmanlı Devleti resmi olarak çekilirken arkasında Kuvayi Milliye hareketlerini bırakmıştır.
Askeri teşkilatta sadece üniformalı askerler değil, mahalle, şehir, bölge ve eyalet teşkilatları da vardır ve bu teşkilatlar hala varlığını sürdürmektedir.
İsmet Paşa'nın kağıtları yırtıp atması bir işe yaramamıştır, çünkü kalpleri yakmak mümkün değildir ve sistem hala ayakta durmaktadır.
56:12İzzettin El Kassam'ın Hayatı ve Anlamı: İzzettin El Kassam, eğitimi devam ettirirken aynı zamanda mesleğine de devam etmiştir ve yüzünü kapatmakta zorlanmıştır.
Dünya'nın farklı ülkelerinden gelen çocuklar da eğitim almış, Türkiye'den de gidenler olmuştur.
Bu tip insan, mahallesinde iyi bir esnaf, fabrikasında iyi bir işçi, dükkanında iyi bir patron olup, zil çaldığında aşağıda aslan olmuştur.
57:12Kudüs ve Filistin Hakkında Düşünceler: Konuşmacı, Kudüs ve Filistin hakkında "kurtaracak" gibi bir söylemde bulunmuştur.
Konuşmacıya göre, Kudüs'teki taş atan çocuklar ve inançlı insanlar, aslında kazananlardır.
Bu anlayışı anlamak, masum çocukların ölümü olmadan mümkün olmamıştır.
58:43Üniversite Gençlerinin Rolü: Üniversite gençlerinin bilinçli olmaları ve düşünce kuruluşları kurmaları gerektiği vurgulanmıştır.
Üniversitede bir kulüp kurup, gündemi belirleyip mücadele vermek gerekir.
Münferit olarak yapabileceklerin tek yolu kendileriyle savaş vermektir ve kendi istek ve taleplerini reddedip toplu bir halde hareket etmeyi kabul etmektir.
59:57Ortadoğu'daki Olumlu Gelişmeler: Ortadoğu'da istedikleri gibi işler gitmiyor ve hainler belli olmuştur.
Türkiye'nin 15 sene önce Siha yapabildiği ve Erbakan döneminde tank prototipleri ürettiği, ancak bunların yapılmamasına izin veren zihniyet bugün bu ürünleri satın almak zorunda kalıyor.
Konuşmacı, günümüzün en büyük kazanımlarından birinin Kudüs'ü konuşabilir olmaktan geçtiğini belirtmiştir.
1:01:59İstanbul'daki Sorunlar: Yenikapı'da bir miting yapılabilirken, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı'nın hala hiçbir çare sağlamadığı belirtiliyor.
Bağcılar Belediyesi evrak ve afiş hazırlayarak Kudüs'ü gündemde tutmaya çalışırken, İstanbul'daki insanlar Ekrem Bey'den hesap sormadıkları vurgulanıyor.
Dünyanın birçok milletvekili ve Hristiyan ayağa kalkarken, İstanbul'un yöneticisinin bu konuda ses çıkarmadığı eleştiriliyor.
1:03:13Savaş ve Şehadet Anlamı: Suriye'de savaş olduğu ve Hamas ile beraber olunduğu belirtilirken, Netanyahu'nin Hamas'ı sevenleri öldüreceğine dair açıklaması ve Türkiye Cumhurbaşkanı'nın "Hamas'la beraberiz" demesi vurgulanıyor.
Türkiye Cumhuriyet tarihinde İsrail'e bu sözü söyleyen bir Cumhurbaşkanı olmadığı ifade ediliyor.
Şehadetin "şahit olmak ve görmek" anlamına geldiği ve şehitlikte bedenin çürümesini engelleyen 19 proteinin aktivasyonu durdurulduğu bilimsel açıklamalar yapılıyor.
1:08:00Cihad ve Şehadet: Şehadetin sadece savaşta ölenler için değil, Allah yolunda cihad edenler için söylenmiş bir kavram olduğu belirtiliyor.
Allah yolunda cihadın savaş meydanında değil, evde başladığı ve nefis, şeytan, aile ve dünyevi menfaatlerle mücadele etmekle devam ettiği vurgulanıyor.
Gazze'deki savaşın "küçük cihad" iken, evdeki mücadelelerin "büyük cihad" olduğu ifade ediliyor.
1:10:01Günümüzdeki Durum: Konuşmacı, kendisini Netenyahu'nun hatırlattığı bir asker olarak tanımlıyor ve "ben Ebu Ubeyt benim kardeşimdir" diyen herkesin öldürüleceği şeklindeki ifadeleri eleştiriyor.
Günümüzde şehitlik ve cihad kavramlarının unutulduğu, komşuların cenaze anında bile eğlence yaptıkları örneği veriliyor.
Bedel ödemeyenin şehit olamayacağı ve şehadetin büyüğünün evde gerçekleştiği vurgulanıyor.
1:13:05Yahudi Okulları ve Milli Eğitim: Konuşmacı, Yahudi okullarının varlığına karşı çıkıyor ve Türk ve Müslüman olmanın yanında başka bir okula göndermenin gerekli olduğunu belirtiyor.
Milli Eğitim Bakanlığı'nın sorun olduğunu düşündüğü ve bazı insanlara boykot yapmayı önerdiği durumdan rahatsızlık duyuyor.
Konuşmacı, insanların inançlarını eleştirmeye devam etmeleri gerektiğini ve bu sayede kendilerini geliştirebileceklerini vurguluyor.
1:14:50Vazgeçmenin Sonuçları: Konuşmacı, vazgeçmenin bir kayıp olduğunu ve yolundan döndüğümüz için işlerimizi kaybettiğimizi söylüyor.
Ebu Cehil örneğiyle, peygamberin bir kavle göre elli'den fazla, bir kavle göre yetmiş civarında bir kapıyı ziyaret ettiğini ve vazgeçmemenin önemini anlatıyor.
İnsanların dalga geçmesine karşı sinirlenmemenin ve bunu kabul etmenin gerekli olduğunu, çünkü hayat boyunca bu durumla karşılaşacağını belirtiyor.
1:17:13Ekonomik Sorunlar ve Çözüm: Konuşmacı, 7 Ekim öncesi yapılanlarla 7 Ekim'i getirdiğini ve bugün yapılanlarla daha kötü bir gelecek yaratacağını söylüyor.
Ekonomik zorluklarla karşılaşıldığını ve kemer sıkılması gerektiğini belirtiyor.
İnsanların her birine bir milyon dolar verilmesinin çözüm olmadığını, önce toplumun niteliksel değişimi gerektiğini vurguluyor.
1:19:38Mahatma Gandhi Hakkında Görüşler: Konuşmacı, Mahatma Gandhi'nin aslında bir İngiliz ajanı olduğunu ve anneannesi Yahudi olduğunu iddia ediyor.
Gandhi'nin Güney Afrika'dan geldiği ve Hindistan'a geldiği zaman İngiltere'yi başından gönderemeyeceğini düşündüğünü belirtiyor.
Gandhi'nin pasif direniş politikasını ve İngiltere içinde yaşayabilecekleri rahat bir Hindistan'ın manda olarak vadedildiğini söylüyor.
1:21:28Filistinli Bir Kişi'nin Deneyimi: Konuşmacı, Filistinli olduğunu ve Nablus'taki evinin 21 kez yıkıldığını anlatıyor.
Babasının ona üç vasiyet yaptığını söylüyor: rızkın Allah'tan gelmesi, sabırlı olmak ve bunu çocuklarına aktarmak.
Gazze bombardımanında 500 akrabasını kaybettiğini ve 10 yaşındaki kendi evladını savaşa gönderdiğini belirtiyor.
1:24:07Türkiye'nin İsrail'e Destekleri: Konuşmacı, Türkiye'nin İsrail'e deterjan ve gıda gibi malların yanı sıra askerlerin giydiği kıyafetlerin de gittiğini belirtiyor.
Küçüklerin yaptıkları şeylerin yanında büyüklerin de bir şeyler yapmaları gerektiğini soruyor.
Türkiye'nin İsrail'e gönderimlerini durdurma imkanı olup olmadığını sorguluyor.
1:24:41Uluslararası Hukuk ve Ticari İlişkiler: Uluslararası hukuk açısından hiçbir ticari şirketin ticari bağlarını devlet eliyle kesilemez, çünkü yapılmış anlaşmalar gereği bu şirket uluslararası tahkim kurulu'na gitse Türkiye Cumhuriyeti ekstra ceza ödetir.
Türkiye Cumhuriyeti devlet olarak İsrail'e ne mazot ne başka bir şey göndermedi, göndermiyor; ancak ticari bir şirket yıllardır İsrail'e ihracat yapıyorsa ve sözleşmesi varsa bugün kesilemez.
Savaş çıkmışken İsrail askerine destek olmak için bir Türk firması iş yapıyorsa ve bu durum kanıtlanabiliyorsa, o şirketi boykot etmek gerekir; boykotun niteliği adedi kadar önemlidir.
1:26:40İngiltere'nin Rolü: Konuşmacı "İngiliz aklı" yerine "İngiliz ahlaksızlığı" terimini kullanmayı tercih ediyor ve İngiltere'nin sömürgecilik döneminde kendi bütçesinin elli katını çaldığını, bu nedenle "dünya tarihinin resmi hırsızı" olduğunu belirtiyor.
İngiltere'nin Filistin'deki olaylarda parmağı olmadığını söylemek için hayalperest olmak gerektiğini, ancak İngiltere'nin gelecekte Türkiye'nin yanında durmasının menfaatlerine daha uygun olabileceğini düşünüyor.
Amerika'nın kovboyu Netanyahu'nun vahşeti Paris'te bile insanları ayağa kaldırıyor, İngiltere böyle şeyleri sevmediğini, "Gandilleri" sevdiğini belirtiyor.
1:28:03Kıbrıs Sorunu: Kıbrıs'ta yaşayan Türklerin, Türk askerinin Kıbrıs Barış Harekatı yapmasından nefret duyduklarını belirtiyor.
Türkiye'de kumarhaneleri kaldırdılar, Kıbrıs'a koydular; bu nedenle Kıbrıs'ta yaşayanların yaşam biçimlerinde Türkiye ile olan ilişkilerini yeniden ele almakta fayda var.
Kıbrıs'ta arsaların satılması konusunda "arsa ala ala devlet kuramazsınız" diyerek, arsa alarak devlet kurulamayacağını, işgal edilmesi, zulme uğraması veya fethedilmesi gerektiği görüşünü paylaşıyor.
1:30:26Yunanistan İlişkileri: Filistin'deki olaylardan sonra Yunanistan'a yakınlık olduğu ve bunun farklı bir algı verildiği belirtiliyor.
Ortadoğu'da bir iş yapacaksan komşuyla arayı iyi tutmak, komşuya uğramak ve uyarılması gerektiğini vurguluyor.
Cumhurbaşkanı ve Hakan Fidan'ın dışişleri bakanı olarak Amerika'ya giderken Amerika'ya siyaset dersi verdiğini, komşularla iyi ilişkiler kurmanın önemini belirtiyor.
1:31:38Demir Kubbe ve Çeçenistan: Demir Kubbe'nin hacklendiğini, istendiği zaman da bu sistem Türkiye tarafı tarafından hacklenip düzeltildiğini, birçok bombayı düşürme becerisi olduğunu belirtiyor.
Demir Kubbe'nin adının Hz. Süleyman'ın Kudüs'e demir akıtması sebebiyle seçildiğini, geçmişten hayırlı bir isim koymaya çalışıldığını açıklıyor.
Çeçen lider Kadirov ve Çeçen halkının Türkiye ve Filistin ile alakalı bağlantısını yeni Çeçen liderle Çeçen halkını özdeşleştirmemek gerektiğini vurguluyor.
1:33:58Çeçenler ve Fransa Hakkında Değerlendirmeler: Çeçen halkının eğitim konusunda geri kalması ve bazı olayları önden fark edememesi sebebiyle iktidar değişimi yaşanmış, ancak bu kısa süreli bir süreçtir.
Türkiye ile Çeçenler arasında ilişki sıkıntısı yoktur, ancak Filistin konusunda sorunları vardır.
Fransa'nın bedel ödemesi vakti geldiğine dair bir video paylaşılmış ve Fransa'nın yaklaşık dörtyüz milyar dolar kaybedeceği belirtilmiştir.
1:36:18Misak-ı Milli ve Toplumsal Durum: Konuşmacıya göre Misak-ı Milli bütün dünyadır ve zamanında mecliste kabul edilmemiştir.
Toplumun durumunu, askere gönderilen çocukların ailelerinin ağlamasıyla göstermiş ve bunun toplumun bir rahatsızlık belirtisi olduğunu belirtmiştir.
Sözcüklerin bozulduğu ve kavramların kaybedildiği konusunda endişe duyulmuş, yeni bir sözlük yazma çalışmasına başlandığı belirtilmiştir.
1:38:48Doğu Türkistan ve Dış İlişkiler: Doğu Türkistan'da olanlar ve Güney Kıbrıs'ı desteklemeleri konusunda sorulan soruya, tarih boyunca hiçbir olayı ikinci sınıfa koymadıklarını cevap vermişlerdir.
1:39:12İrkçılık ve ırkçılıkla mücadele: Konuşmacı, ırkçılıkla mücadele ettiğini ve farklı ırklara ayrılmak isteyenlerin bu yaklaşımın ırkçılığın bir sonucu olduğunu belirtiyor.
Türkiye'de Türk, Kürt, Arap, Laz, Çerkez gibi farklı ırkların bir arada tutulması ve varlıklarının altı çizilmesi gerektiğini vurguluyor.
Konuşmacı, Türkçülük yapmanın hainlik olduğunu ve Türk olmayanların Türkçülük yapamayacağını savunuyor.
1:40:55Siyasal İslamcilik ve ırkçılık: Konuşmacı, "siyasal İslamcı" ifadesini kullanarak siyasal İslamcilik kavramını eleştiriyor.
Türkçülük kavramının Ziya Gökalp'e kadar gittiğini ve oradan sonrası olmadığını belirtiyor.
Seçici ırkçılık kavramını eleştirerek, farklı ırklara ayrılmak isteyenlerin bu yaklaşımın ırkçılığın bir sonucu olduğunu vurguluyor.
1:42:17Tiyatro sahnesindeki olaylar: Konuşmacı, bir tiyatro sahnesinde köpek hakkında konuşan bir sanatçının sözlerini eleştiriyor.
İnsanların kendi cinslerine müptela olduğunu ve insanın insanı sevdiğini belirtiyor.
Tiyatro sahnesindeki olayların arkasındaki psikolojiyi incelemek gerektiğini ve sahneyi alkışlayanların Müjdat Gezen'i tanımaları gerektiğini savunuyor.
1:44:25Derin devlet kavramı: Konuşmacı, "derin devlet" kavramının yanlış olduğunu ve devletin derini olmadığını belirtiyor.
Devlette tanınmayan adamların varlığını kabul ediyor ancak bunun "derin devlet" olarak nitelendirilmesini reddediyor.
Derin devlet kavramının kariyer planlamasında bir yer tutmadığını ve insanların hayatlarına bakmaları gerektiğini vurguluyor.
1:45:25Dijital para ve ekonomi: Konuşmacı, İSTOC'ta toptancılık yapan bir kişinin, bir ürünün doların değerinin artmasıyla fiyatının da arttığını belirtiyor.
Erbakan'ın Müslümanları fakir ve borçlu bırakmak isteyenlerin hedeflerinde ilerlediklerini düşündüğünü söylüyor.
Dijital para kavramını eleştiriyor ve her ülkenin kendi dijital parası olacağını belirtiyor.
1:47:26Altın ve gümüş kullanımına karşı duruş: Kur'an'da altın ve gümüş kullanımına teşvik olmadığını belirtiyor.
Hz. Ömer'in halifelik döneminde Roma sikkesinin (altın ve gümüşe dayanmayan) kullanıldığını, niceliğe değil niteliğe bakıldığını söylüyor.
Dijital para olacağını, ancak Milli Gençlik Vakfı'nın Saadet Partisi tarafından perişan edildiğini belirtiyor.
1:48:39Konferans ve dijital para: Konuşmacı, bir konferans davetini kabul ediyor ve en az otuz gençle geleceğini söylüyor.
Dijital TL konusunda hükümetin üzerinde çalıştığı bir proje olduğunu belirtiyor.
Merkez bankalarına bağlı, bankalardan bağımsız bir dijital para modeli üzerinde çalışıldığını açıklıyor.

Türkiye ve Ortadoğu Üzerine kapsamlı bir sohbet

Yapay zekadan makale özeti

Yanıtı değerlendir