Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- "Azmin Zaferi" adlı programda sunucu ile stand-up komedyen Tahsin arasında geçen bir röportaj videosu. Tahsin, dizi senaryo, oyunculuk ve stand-up komedi alanlarında faaliyet gösteren, aynı zamanda adliyede çalışan bir sanatçıdır.
- Video, Tahsin'in stand-up kariyeri ve dijital medya deneyimleri etrafında şekillenmektedir. İlk bölümde Tahsin'in stand-up kariyeri ve zorlukları anlatılırken, devamında dijital medya yolculuğu, YouTube ve Facebook'taki başarıları ele alınmaktadır. Daha sonra futbol skeçleri, günlük hayatta ekran önünde olmanın zorlukları ve komedi sektöründeki para kazanma zorlukları gibi konular tartışılmaktadır.
- Videoda ayrıca dilencilere para verme, günlük kullanım ürünlerinin teknolojik gelişmeleri, lüks giyim, ergenlik dönemindeki deneyimler ve popüler kültür konuları da ele alınmaktadır. Konuşmacılar arasında Eray, Sadi ve diğer katılımcılar da bulunmaktadır.
- 00:33Tahsin'in Stand-Up Kariyeri
- Tahsin'in "Azmin Zaferi" adlı eseri bu hafta programda yer alıyor.
- Tahsin, dizi senaryo, oyunculuk ve stand-up tarzlarında büyük azim ve vazgeçmeme hırsı gösteriyor.
- Yetenekle çalışmanın birlikte olduğu ve sürekli disiplinli olmanın önemini vurguluyor.
- 01:13Tahsin'in Programa Katılımı
- Tahsin, programda üç haftadır her pazartesi davet ediliyor ve sonunda katılmaya karar veriyor.
- Tahsin'in sektöre azmi ve emeği, programın konukları arasında dikkat çekiyor.
- Programın sunucusu, yaşlarının yakın olmasından ve paralel bir hikayeye sahip olmalarından dolayı rahat bir konuşma beklediğini belirtiyor.
- 03:47Tahsin'in Stand-Up Yolculuğu
- Tahsin, stand-up kariyerinin dört buçuk yıl olduğunu ve pandemi yıllarını saymadığını belirtiyor.
- İlk başlarında küçük mekanlarda 100-150 biletlik gösterileri doldurmayı hedeflediğini söylüyor.
- Harbiye'de büyük bir gösteri yapmak yerine, daha makul bir şekilde başlamak istediğini ifade ediyor.
- 04:39İlk Gösteri Deneyimi
- Tahsin, Kayseri'den BKM Mutfak'ta ilk gösterisini verdiğini ve 100 biletin dolduğunu anlatıyor.
- Gösteriden sonra otel, uçak, yeme içme ve bilet paralarını çıkarınca eksi 250 liraya kaldığını belirtiyor.
- İki gösteri üst üste yaparak kara geçmeye başladığını ve sonra Kadıköy'e koymaya başladığını, böylece para kazanmaya başladığını söylüyor.
- 05:33Stand-Up Deneyimleri
- İyi bir stand-up sonrası uyku bile uyutmuyor, sahnede bir buçuk saatte yoğun alkış ve tebrik almanın verdiği keyfi tarif edemiyor.
- Kötü geçen gösterilerde 7-7,5 puan verdiği, hazırlıksız çıkmadığı ve 10 şakaya güvenmek yerine 30-40 şaka yapmayı tercih ettiğini belirtiyor.
- Şehirlere göre şakaların farklı tepki alabildiğini, örneğin Kıbrıs'ta bazı şakaların çalışmadığını ancak bazı şakaların çok gülendiğini söylüyor.
- 08:27Şehir Bazlı Seyirci Deneyimleri
- Ankara seyircisinin stand-up için en iyi ortalamayı yakalayan seyirci olduğunu düşünüyor.
- Samsun'un kendisi için özel bir yer olduğunu, ilk büyük salon biletlerinin burada bittiğini ve çok iyi karşılandığını belirtiyor.
- Erzurum'a henüz gitmediğini ancak Samsun'un çok özel bir yer olduğunu ve orayı çok sevdiğini söylüyor.
- 09:13Tiyatro Deneyimi ve Dijital Medya Geçişi
- Konuşmacı hem işletme hem de konservatuvar eğitimi alırken oyunculuk ve yazarlık eğitimi görmüştür.
- Okul için hobi olmuş, prova alıyor, yönetmen yardımcılığı yapıyor ve sahneye çıkıyordu.
- İnternet kotalı o dönemde, video izlemek için gece açık bırakıp sabaha kadar izlemek zorunda kalıyordu.
- 09:57Dijital Medyaya Geçiş
- Tiyatroda beşyüz kişi izlerken, skeçler yazıp bunları dijital medya ve YouTube'a uyarlamaya karar verdi.
- Banka kart limitini arttırdığında bir handicam aldı ve evde büyük bir prodüksiyon kurmuş gibi heyecanlandı.
- İlk "Murat 124" adlı parodi ve reklam çekti, umulmadık bir şekilde çok izlendi.
- 10:39Başarının Başlangıcı
- Yayınlandığı gün akşam Kanal D haberinde Mehmet Alivi tarafından gösterildi, konuşmacı bu haberi yemek yediklerinde gördü.
- Bu deneyim konuşmacıyı motive etti ve peş peşe yeni skeçler hazırlamaya başladı.
- 2011 civarında YouTube'da düzenli video yapan birkaç kişi vardı: Battes Motel Pro ve Feyyaz.
- 11:17Video Kariyeri ve Başarısı
- Konuşmacı, 2011 civarında Facebook'ta yüzbin aboneye ulaşmış ve bu sayının günümüzde beş milyona denk geldiğini belirtiyor.
- Bankacı olarak çalışırken, hafta sonları ve akşamları video çekmeyi sürdürmüş, maaşını video üretmek için harcamış.
- Skeçler yaparken aynı zamanda senaryo eğitimi almış ve Gani Müjde ile birlikte çalışmış.
- 13:12Sektörün Değişimi
- Vine dönemi gelince video çekmeye devam etmiş ancak takipçi kaybetmiş, sektör farklı yeteneklerle ilerlemiş.
- Video süresi zamanla değişmiş, önce üç dakika, sonra altı saniye, şimdi ise bir buçuk-iki dakika arası olmaya başlamış.
- Konuşmacı, insanların video izlerken aynı anda başka şeyler yaptığını ve bu durumun kendisini rahatsız ettiğini belirtiyor.
- 16:17Futbol Skeçleri ve Tepkiler
- Konuşmacı, futbol skeçlerini yaparken linç riskini göze almış ve bu alanda din ve siyasetten daha tehlikeli olduğunu düşünüyor.
- Bir futbol skeçinde "24,45" kelimesini kullanmış ve bu video dört büyük takımın taraftarları tarafından paylaşılmış.
- Futbol skeçlerinden sonra hem çok beğenilen hem de tehdit alan bir durumla karşılaşmış.
- 18:33Futbol Camiası İlişkileri
- Konuşmacının futbol skeçlerini teknik direktörler, başkanlar ve yöneticiler izlediği öğrenilince, kendisini bu alanda devam ettirmeye karar vermiş.
- Futbol camiasının birbirine girmeye başladığını ve gerilimin dozunun çok fazla olduğunu düşünerek futbol skeçlerini azaltmış.
- Ali Koç'un BKM Federasyon Gecesinde sahneye çıkması gibi bir deneyimi olmuş.
- 20:44CEO Olmanın Zorlukları ve Uyku Saati
- Konuşmacı, CEO olmanın sabah erken kalkmak gibi zorluklar içerdiğini belirtiyor.
- Konuşmacı, gece geç uyuyanların CEO olamadıklarını düşünüyor ve 12'den önce uyuyanların "teyze kitlesi" olarak adlandırdığı bir grup olduğunu söylüyor.
- Teyze kitlesinin farklı bir matematik ve yaşam tarzı olduğunu, gün içinde işlerini bitirip uykusuz kalanları anlatıyor.
- 22:01Aile İlişkileri ve Anlamsız Durumlar
- Konuşmacı, akrabalarının beklenmedik tepkiler verebileceğini ve aynı anda farklı duyguları yaşayabileceğini anlatıyor.
- Annenin Hint dizisiyle tartıştığını ve Erol Taş'ın sinemalarda bağırıldığını, bu durumun genetik aktarım olduğunu söylüyor.
- Eşiyle bir dönem maaşlarını yediklerini ve senaristlik işinin bir anda durduğunu, yayından kaldırıldığını anlatıyor.
- 23:40İş Hayatı ve Eş Desteği
- Konuşmacı, sektörde para kazananların kendilerini maaşa bağlamaları gerektiğini, birikim yapmaları gerektiğini vurguluyor.
- Eşin önemli olduğunu, aynı algıya sahip olması gerektiğini, mizah sevmesine rağmen ona saygı duyması gerektiğini belirtiyor.
- Eşinin ona destek olduğunu ve birlikte büyüttüklerini söylüyor.
- 25:46Dilenciler ve Peçete Tartışması
- Konuşmacı, peçete satan dilencilere para verip peçeteyi alıp almayacağımızı tartışıyor.
- Kendisinin peçeteyi aldığını, almayanın kendisini kötü hissettirdiğini belirtiyor.
- Dilencilere ıslak mendil satmalarını öneriyor ve "Silip" adlı ürünün teknolojik bir buluş olduğunu vurguluyor.
- 29:06Islak Mendiller ve Kimyasallar
- Konuşmacı, ailesinde gittiğimizde fazla ıslak mendillerin çantaya konulduğunu ve stok tutulduğunu anlatıyor.
- Islak mendil kokusunu sevmediğini ve kimyasalların eline yüzüne sürülmemesi gerektiğini belirtiyor.
- Earl Grey çayının esansının zor bulunan bir bitki olduğunu ve çaylardaki kokunun aslında kimyevi bir maddeden geldiğini okuduğunu söylüyor.
- 30:10Çay Alışverişi ve Bakkal Deneyimi
- Konuşmacı çay almak için bakkala gittiğinde, bakkalın diğer çay markalarının siyah çıkması için içine bir şeyler koyulduğunu söyleyip Çaykur'u tavsiye ettiğini anlatıyor.
- Bakkalın enflasyonun hiç uğramadığı bir yer olduğunu ve her şeyin en ucuz olduğunu belirtiyor.
- Bakkalın kepenkleri indirmiş olma riskiyle karşı karşıya kaldığını ve pazar günü açmadığını, ertesi gün açtığını söylüyor.
- 31:41İlk Büyük Para ile Yapılanlar
- Konuşmacı ilk büyük parayla arabayı değiştirdiğini belirtiyor.
- Sadi'nin ilk büyük parayla Balenciaga'dan bot aldığını, cimri olduğunu ve 500 bin lira en pahalı botu istediğini anlatıyor.
- 90 bin liralık ayakkabıların nerede giyileceğini sorguluyor ve bu tür pahalı ayakkabıların değerini gösterebileceğini ifade ediyor.
- 33:14Zenginlerin Gıda ve Giyim Alışverişi
- Konuşmacı, zenginlerin acayip İtalyan markalar giyindiğini ve kendi aralarında takıldıklarını belirtiyor.
- 90 bin liralık ayakkabıyı kimse inanmayacağını, zenginlerin de önemsemeyeceğini söylüyor.
- Ayakkabıların 10 bin lira, pantolonların ise 6-7 bin lira civarında olduğunu, daha pahalı olanların ise zenginler için olduğunu ifade ediyor.
- 35:23Lüks Mağazalarda Deneyimler
- Lüks restoranlarda ve giyim dükkanlarında bakışından ve tavrından gocu olduğunu anladıklarını belirtiyor.
- Bir mağazada hediyeli bir müşteriyle birlikte girdiğinde iyi muamele gördüklerini, ancak alışveriş yapmadıklarında suratlarının düştüğünü anlatıyor.
- 9 bin liralık tişört gösterildiğinde almayacağını söyleyince mağaza görevlisinin onu suçlayan bir şekilde tepki verdiğini anlatıyor.
- 37:46Ergenlik ve Çocuk Bakımı
- 10 yaşındaki Kerem'in doğum gününe tebrik ediliyor.
- Ergenliğin erken başladığını, 10 yaşında bile 14-18 yaş arası ergenlik davranışlarını gösterdiğini belirtiyor.
- Çocuk bakma süresinin uzadığını ve Avrupalıların 18 yaşından sonra çocuklarına para vermek zorunda olmadığını kanunlaşmalı olduğunu söylüyor.
- 40:07Robot Testi Hakkında Görüşler
- Konuşmacı, robot testinde köprüleri işaretlemek konusunda görüşünü sormaktadır.
- Testte trafik lambasının küçük bir parçası veya çamurluğun ucu gibi küçük parçalar işaretlenip işaretlenmemesi konusunda tereddüt yaşanmaktadır.
- Robot testinde aynı resim birden fazla kez tekrarlanabilir ve insanın doğru cevap vermesine rağmen testin devam etmesi mümkündür.
- 41:29Ödeme Yöntemleri ve Sürücü Davranışları
- Konuşmacı nakit yerine kredi kartı kullanmayı tercih ettiğini, ödemeyi ötelemekten keyif aldığını belirtmektedir.
- Şoför koltuğunda telefonla oynamak yerine şoför şoföre bağlı olduğunu ifade etmektedir.
- Tek elle arabanın kolu tutup diğer elle telefonla oynayan sürücülerin tehlikeli olduğunu ve bunu açıkça söyleyip durduğunu belirtmektedir.
- 42:47Emlakçı ve Kilo Alma Görüşleri
- Konuşmacı emlakçı hissiyatını sevmediğini, kiralama dönemlerinin az tutulmasını istemediğini belirtmektedir.
- Kilo alma konusunda, dost veya düşman olmaksızın, uzun süredir görüşmeyen birinin "kilo almışsın" diyerek başlamasını rahatsız edici bulmaktadır.
- Kilo alma konusunda başkasının tespiti yerine kendi hissettiği şeyi önemsemekte ve tartmakta olduğunu ifade etmektedir.
- 43:59Dünyanın Yönetimi ve Akraba İlişkileri
- Dünyayı beş aile değil, beşten fazla aile yönettiğini, ancak sayısının elliye kadar gidebileceğini belirtmektedir.
- Borç isteyen akrabalar konusunda, kimden borç verip vermemek konusunda dikkatli olduğunu ve geri alamayacağına inandığı kişilerden borç vermediğini ifade etmektedir.
- Borç verme konusunda başarılı olduğunu ve "verip kötü olacağıma vermeyip kötü olurum" prensibine bağlı olduğunu belirtmektedir.
- 45:06Diziler ve Program Konuşması
- Hülya Avşar-Kaya Çilingiroğlu ve Seda Sayan-Nihat Doğan ilişkileri arasında tercih yapmak zorunda kalınmıştır.
- Konuşmacı, Kaya Çilingiroğlu-Hülya Avşar ilişkisinin daha magazinsel olduğunu ve Seda Sayan-Nihat Doğan ilişkisinin farklı bir kategoride olduğunu belirtmektedir.
- Programın sonunda, konuk ile programın devam edip etmeyeceği konusunda konuşmalar yapılmıştır.