Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, tiyatro sanatçıları Rutkay Aziz ve Rutkayım ile yapılan röportajları içermektedir. Rutkay Aziz, tiyatro dünyasında önemli bir isim olup kızı Doğa Rutkay da tiyatrocu olarak kariyer yapmaktadır. Rutkayım ise ses tonları ve karakter canlandırma becerileriyle tanınan bir oyuncudur.
- Videoda, her iki sanatçının tiyatro ve sinema kariyerleri kronolojik olarak ele alınmaktadır. Rutkay Aziz'in tiyatro eğitimi, Ankara Sanat Tiyatrosu'ndaki yöneticilik deneyimi ve oynadığı önemli roller (Matador, Atatürk rolü) anlatılırken, Rutkayım'ın ses tonları, karakter canlandırma teknikleri ve "Gökbakır", "Cumhuriyet", "Kurtuluş" gibi filmlerdeki rolleri vurgulanmaktadır.
- Röportajlarda ayrıca tiyatro ve sinema arasındaki farklar, oyunculukta yetenek ve emek değerleri, karakter canlandırma teknikleri ve sanatçıların kişisel yaşam deneyimleri de paylaşılmaktadır. Rutkayım'ın Yavuz Turgul'un yönettiği "Yol Ayrımı" adlı yeni bir film projesi hakkında bilgiler de videoda yer almaktadır.
- 00:18Babanın Ağırlanması
- Doğa Rutkay, babasını masasında ağırlıyor ve bu durumun kendisini tedirgin, ürkek, heyecanlı ve sevinçli hissettirdiğini belirtiyor.
- Rutkay Aziz, meslektaş ve konuk olarak geldiğini belirterek, program sonrasında aile ilişkilerini konuşacaklarını söylüyor.
- Doğa ve Aziz'in soyadının Rutkay olduğu, bu sayede Doğanın Aziz'in kızı olduğu ispatlanıyor.
- 01:59İsim Hikayesi
- Aziz, Doğanın isminin neden "Doğa" olarak seçildiğini açıklıyor: Doğanın kitaplarını okuyarak "doğanın değişimi, doğanın yenilenmesi" fikrinden etkilenmiş.
- Doğa, ismini sevdiğini ve doğasız bir yaşam düşünemeyeceğini belirtiyor.
- 03:06Tiyatro Kariyerinin Başlangıcı
- Aziz, ilk sahneye çıktığında Ayla Algân ve Beklenen Algân'ın jürde olduğu liseler arası yarışmada "Satıcının Ölümü" adlı oyununda rol oynamış.
- Beklenen Algân'ın yönetimindeki LCC'de (o zamanlar LCC olarak adlandırılan yerde) tiyatro bursu almış ve orada Ayla Algân ile tanışmış.
- 04:21Matador Rolü Hikayesi
- Muhsin Ertuğrul'un "yaşamı gözleyin ve oradan bana bir meslek getirin" dersini dinleyerek matador rolünü seçmiş.
- Muhsin Ertuğrul, rolünü eleştirmek yerine "gözlediğin için" onu övmüş.
- Ders bittikten sonra Ayla Hanım, Peter Weiss'in "Marat/Sade" oyununda Mara rolünü kendisine vermiş.
- 07:23Doğanın Tiyatrocu Olma Yolculuğu
- 1978 yılında Doğa dünyaya gelmiş ve herkesin hayran olduğu bir kız çocuk olmuş.
- Aziz, Doğanın tiyatrocu olacağını ve bu işi aşacağını söylemiş.
- 08:30Ankara Sanat Tiyatrosu'na Başlangıç
- Konuşmacı, Muhsin Ertuğrul'un hayatında önemli bir yeri olduğunu ve Türk tiyatrosunu keşfettiğini belirtiyor.
- Konuşmacı, yaşamı boyunca hiçbir şeyi istemediğini, kendisine her şeyin verildiğini söylüyor.
- Tiyatro rejisine düşkünlüğü başladıktan sonra, Çürük Elma'da figüran olarak oynadıktan sonra Marki rolüne getirildi.
- 10:39Ankara Sanat Tiyatrosu'na Geçiş
- Şehir Tiyatrosu'nda sevmediği bir role verildiğinde, Ankara Sanat Tiyatrosu'na gitmesi için Türker Çekim'in teklifini kabul etti.
- Ankara Sanat Tiyatrosu'nda Erkan Yücel, Levent, Ersin, Erol, Çetiner, Yaman, Okay Baskın gibi isimlerle birlikte çalıştı.
- Tiyatrodaki önemli oyunlar arasında "Bir Ceza Avukatının Anıları", "Omuz Goncagül", "Bir Halk Düşmanı", "Zengin Mutfağı", "Silah", "Şirin Gölgesi" ve "Galile" bulunmaktadır.
- 12:32Yöneticilik ve Rejisör Kimliği
- 1973 yılında 24 yaşında Ankara Sanat Tiyatrosu'nun başına geçti ve bu çok erken yaşta bir sorumluluktu.
- Kendisini Pablo olarak görmedi ve tiyatroyu kendine ait bir kurum olarak kurmadı, bir grup tiyatrosu olarak gördü.
- Oyunculuğundan uzaklaşarak yöneticilik ve yönetmenlik konumuna geçti.
- 14:29Aile Hayatı
- Konuşmacı, "Ömrümü tiyatroya verdim, benim bir çocuğum veremedim" diyerek itiraf etti.
- 1978 yılında kız çocuğu dünyaya geldiğinde, Can Baba'nın oyunla çalışırken hastaneye gönderdiği anı anlatıyor.
- Kerim Avşar, Can Yücel, Aziz Nesin ve Uğur Mumcu gibi isimlerle beraber geçirdiği şanslı bir çocukluk anlatılıyor.
- 16:06Tiyatrodan Sinemaya Geçiş
- Konuşmacı, tiyatroda babası yönettiği bir halk düşmanını oynamış ve Ankara Sanat Tiyatrosu'ndaki başarılarını anlatıyor.
- Tiyatro popülerliğinden farklı olarak, "Yeldemir Gökbakır" filmiyle Türkiye genelinde tanınmaya başlamış.
- Daha önce teklifler gelmiş olsa da sıcak bakmamış, ancak Atıf Bey ve Zülfü'yle tanıştıktan sonra "Yeldemir Gökbakır" senaryosunu aldığında heyecanlanmış.
- 17:45Filmlerinden Örnekler
- Konuşmacının oynadığı filmlerden "Yeldemir Gökbakır", "Sis", "Varlığımızla Beraberiz" gibi örnekler gösteriliyor.
- Filmlerden alınan kliplerde çeşitli karakterlerini ve oyunlarını izleyicilere sunuyor.
- Konuşmacı, filmlerindeki karakterlerini ve oyunlarını anlatırken, bu karakterlerle ilgili anılarını paylaşıyor.
- 17:49Filmlerden Alınan Klipler
- "Bozulur Alacağından Vazgeçer miyim", "Adlarını Gönderip Bu Korkudan Ne Yapıyorsun Karınca" gibi filmlerden klipler gösteriliyor.
- "Ne oldu? Oğlunun bazı sözlerle ilişkili olduğunu biliyor mu?" ve "Daha önce tutuklanmıştı, siyasi eğilimleri var" gibi diyaloglar filmlerden alınan kliplerde yer alıyor.
- "Hey gidi Ram, hey gidi doktor. Ne var ne o orada vurdular" ve "Berlin'de, Paris'te yaşadığımız günler" gibi diyaloglar da filmlerden alınan kliplerde gösteriliyor.
- 18:44Diğer Filmlerden Klipler
- "O zamanlar, yalnızca bir zamanlar mı? Oldum bittim" ve "O kızdan pek haz etmediğini biliyorum ama herkes bayılıyor" gibi diyaloglar filmlerden alınan kliplerde yer alıyor.
- "Dün akşamdan beri size neden baktığımı merak etmişsinizdir" ve "Şimdi hatırladım bir dergiler resimlerini görmüştüm" gibi diyaloglar da gösteriliyor.
- "Sen sana ne sanırsan ayruga da onu san" ve "Dört. Kitabın manası budur" gibi filmlerden alınan klipler gösteriliyor.
- 19:07Son Filmlerden Klipler
- "Eğer var ise insanlara saatleri anlatmak isterdim" ve "Mekanizmaların inceliğini, yayların korkunçluğunu, çarkların karanlığını" gibi diyaloglar filmlerden alınan kliplerde yer alıyor.
- "Piyano ne demek? Yavaş yavaş demek İtalyanca" ve "Eray çok kızın. Hiç üzülmeyin benim gibi yirmi yıldızım boş yere getirmediniz" gibi diyaloglar gösteriliyor.
- "Kazım Bey, İzmit karşısında. Karşısındaki dağınık birliklerimizi mürettep kolordu adı altında birleştirmek istiyoruz" ve "Komutanlığını kabul eder misiniz?" gibi diyaloglar da filmlerden alınan kliplerde yer alıyor.
- 19:58Filmlerden Son Klipler
- "Seni hırsız, seni yalancı. Her yerde seni arıyorlar. Arkadaşların yakalanmış" ve "Bu adamlar bu kadar bencilken siz Avrupa medeniyetini övüyor, örnek olarak gösteriyorsunuz" gibi diyaloglar filmlerden alınan kliplerde yer alıyor.
- "Hayır Necati Bey, biz her zaman emperyalist ve militerist Avrupa'ya karşı olduk, şimdi de öyleyiz" ve "İlim ve irfan Avrupa'sına hiçbir zaman karşı olmadık, şimdi de olamayız" gibi diyaloglar gösteriliyor.
- "Bundan sonra artık benim kanatlarımın altındasınız" ve "Benim aldığım bütün davalarda savcı sen olmak zorunda mısın?" gibi diyaloglar da filmlerden alınan kliplerde yer alıyor.
- 20:37Son Filmlerden Klipler
- "Biliyorsun ben hangi şehirdeysem yalnızlığın başkenti orası" ve "Ama öyle sevdim ki seni. Öylesine sensin ki kuşlar gibi cılda tattırdığı acılar" gibi diyaloglar filmlerden alınan kliplerde yer alıyor.
- "Baba ne oldu anlatmayacak mısın? İyi baba. Çoş düşüncelisin. Ne oldu öyle?" ve "Önemli bir şey yok baba" gibi diyaloglar gösteriliyor.
- "Son günlerde bazı çocuklarda zehirlenme belirtileri görülüyor. Yedikleri bir şeyden mi emin değilim" ve "Senin tahmininle çocukların bir kısmı her gün havuzda yüzmeye gidiyor" gibi diyaloglar da filmlerden alınan kliplerde yer alıyor.
- 21:33Son Filmlerden Klipler
- "Buralarda bir köpek gördünüz mü? Kapının her tarafına açılması ne güzel canım" ve "Ben onu çok seviyorum. O bana iyi ki" gibi diyaloglar filmlerden alınan kliplerde yer alıyor.
- "Çerkez misiniz? Hayır efendim ben Bursalıyım" ve "Çok garip bu zerafet, bu ince kemik yapısı. Sadece Çerkez kadınların da olabilir değil mi?" gibi diyaloglar gösteriliyor.
- "Hoş geldin. Karın, oğlun nasıl? Sağ olasın ufaklık yaramaz oldun. Ne hediye getirdin Hüseyin abi onu çok şımartıyorsun" ve "Uzatmalar. Senin oğlun benim oğlumdur" gibi diyaloglar da filmlerden alınan kliplerde yer alıyor.
- 22:18Son Filmlerden Klipler
- "Senetlerimin günü geldi ödeyeceğiz" ve "Bir iki hafta sabret" gibi diyaloglar filmlerden alınan kliplerde yer alıyor.
- "Niye sabrediyorum? Baban olduğun için ödemediğin her gün için yüzde iki faizi kabul ederse sonsuza kadar bekle" ve "Dedim ki tanıdık, marksız seven, ona iyi bakacak biri olsun" gibi diyaloglar gösteriliyor.
- "Onun için size hediye ediyorum. Ay baktıkça sizi hatırlayacağım Timur Bey" ve "Bu aynı zamanda sevgililer günü hediyesi gibi bir şey oldu. Sevgililer günü kutlu olsun" gibi diyaloglar da filmlerden alınan kliplerde yer alıyor.
- 23:00Tiyatro Sanatı ve Rol Oynamak
- Konuşmacı, Mustafa Kemal rolünü oynamak için çok çalıştığını ve karakterin fotoğraflarına bakarak duyguyu yakalamak zorunda olduğunu belirtiyor.
- Tiyatro sanatında sahnesine hiçbir zaman ihanet etmediğini ve kültürel kirliliğin bir iş birlikçisine dönüştürmediğini vurguluyor.
- Bazı işleri aşık olarak yapamadığını ve bu durumda oyuncu olarak mutsuz olduğunu kabul ediyor.
- 25:02Nazım Hikmet ve Hayat Felsefesi
- Konuşmacı, moralsiz zamanlarında Nazım Hikmet'in şiirlerini okuduğunu ve Nazım'ın ilkelerinin besleyici olduğunu belirtiyor.
- Ülkemi sevdiğini, insanını sevdiğini ve emeğin yüce değer olduğunu inandığını ifade ediyor.
- 1450 lira emekli maaşı almasına rağmen asgari ücret alan insanı düşünerek yaşamakla yükümlü olduğunu söylüyor.
- 27:24Komedi ve Tiyatro Deneyimleri
- Konuşmacı, komedi konusunda başarılı olduğunu ve bu alanda kendisine yakıştığını düşündüğünü belirtiyor.
- Kemal'i kaybettikten sonra "her toplumun bir gülme hakkı vardır" diyerek komedinin önemini vurguluyor.
- Ankara Sanat Tiyatrosu'nda büyüdüğünü ve orası kreş yerine tiyatro olduğunu anlatıyor.
- 29:38Yetenek ve Oyunculuk
- Konuşmacı, yetenekli birinin salt yeteneğe teslim olarak yaşaması gerektiğine inandığını belirtiyor.
- Yetenek önemlidir ama tek başına yetenek değil, yeteneği akılla, bilinçle işleyen kişinin gerçek anlamıyla bir yere oturduğunu söylüyor.
- Bir oyuncunun yetenekli olduğunu nasıl anladığını sorguladığında, rolü nasıl yorumladığını gözlemleyerek keşfedildiğini ifade ediyor.
- 32:50Çalışkanlık ve Mücadele
- Konuşmacı kendisini hırslı olarak tanımlıyor ancak kimseye zarar vermediğini vurguluyor.
- Babasıyla çok benzediğini ve ortak yönleri olduğunu belirtiyor.
- Mücadele sırasında umuduna ve kendine inandığını, ekibine inandığını, ayrıca yalansızlığa inandığını söylüyor.
- 34:40Çocukluk ve Kariyer
- Konuşmacı çocukluğunda yaramazlık yapmadığını, duvara tırmanma veya yumurta atma gibi şeyler yapmadığını belirtiyor.
- ünlendikten sonra tercihlerinde dikkatli olduğunu, koruma yoluna gittiğini ifade ediyor.
- 35:28Komedi Oyunculuğu
- Komedi oyunculuğuna Cenap Roller ile başladıktan sonra Avrupa Yakası gibi ekiblerle devam ettiğini söylüyor.
- Komedi oyunculuğunu sevdiğini, ancak sevgisizlik seyirciye ve özellikle kamera tarafından yakalanabileceğini belirtiyor.
- Oyunculukun zor olduğunu, Türkiye'nin oyuncu ve sanatçı açısından bereketli bir ülke olduğunu vurguluyor.
- 36:45Oyunculuk Eğitimi ve Yetenek
- Oyunculuk eğitimine önem verdiğini, ancak mankenden oyuncu olma durumuna katılmadığını belirtiyor.
- Oyunculukta sezginin önemli olduğunu, ancak en önemli unsuru duygu üretiminin içinde olmak olduğunu vurguluyor.
- Oyunculukta şansın da önemli bir rol oynadığını, iyi bir yerde keşfedilebileceğini söylüyor.
- 38:03Karakter Oluşturma
- Karakter canlandırma sürecinde duygu-akıl birliğinin önemini vurguluyor.
- Mustafa Kemal Atatürk'ü canlandırırken, karakterin detaylarını (el hareketleri, gestusları) yakalamak gerektiğini belirtiyor.
- Bilinen karakterleri canlandırırken, o karakterin izdüşümünü bulmak gerektiğini, taklit etmek yerine karakteri kendi ailesinden veya çevresinden tanıdığı kişilere benzeterek yakalamak gerektiğini söylüyor.
- 41:48Yaşam Deneyimi ve Oyunculuk
- Yaşam deneyiminin oyunculukta önemli olduğunu, Engin Cezzar'ın genç yaşta Hamlet'i oynamasının zor olduğunu belirtiyor.
- 20 yaşında Hamlet oynamanın zor olduğunu, yaş ve tecrübe yeterli olmadığını vurguluyor.
- Oyunculukta yaş ve tecrübe yeterli olmadığını, duyguları yakalamak için daha fazlası gerektiğini söylüyor.
- 43:34Rejisi ve İnsanlara Güven
- Rejisi yaparken oyunculara iskence etmediğini, provayı bir eğlence olarak gördüğünü belirtiyor.
- Yönetmenin en büyük başarısının bütünüde anları görebilmek olduğunu söylüyor.
- İnsanlara güvenmeye devam ettiğini, her türlü kalleşliği yaşasa bile insana güven duygusunu yitirmeyeceğini vurguluyor.
- 45:05"Adalet Sizsiniz" Oyunu
- "Adalet Sizsiniz" adlı oyunu Taner Barlas ile sahnelendiğini ve Metin Deniz'in dekor ve kostüm tasarımı yaptığını belirtiyor.
- Oyunu iki sezon sahnelendirdiklerini ve 150 oyun geçirdiklerini söylüyor.
- Oyunda "yüce meclis beni yanlış tanıtan bir şeyde bir tür sorgulama yapmam" gibi sözleriyle karakterini canlandırıyor.
- 46:18Konuşmacının Tonlaması ve Konuşma Stili
- Konuşmacı, yeryüzünün düzdü ve sabittir demenin tarihe gömüldüğünü belirtiyor.
- Konuşmacının Almanya'da bir onbeş gün dolaştığı ve Ümit Denizel'in "epizot" olarak adlandırdığı karakterlerden bahsediliyor.
- Konuşmacının kurduğu cümlelerin ve tonlamalarının özel bir özelliği olduğu, bunun sırrı merak ediliyor.
- 48:04Konuşmacının Kimliği ve Telefon Konuşması
- Konuşmacı, kendisini kötü taklit ettiğini ve asıl karakterin yaşatıldığını, taklitlerin ise kötü yapıldığını belirtiyor.
- Konuşmacının telefon konuşması ve farklı kişilerle konuşurken değişen tonlaması vurgulanıyor.
- Konuşmacı, bir oyun çalışmasında babasından bir tiradı telefonda okumasını istemiş ve babasının tonlamasını ezberlemiş olduğunu anlatıyor.
- 49:54Telesekreter Anekdotu
- Konuşmacı, TSK almış olduğunu ve o zamanların çok moda olduğunu belirtiyor.
- Telesekreter'e konuşurken "merhabalar, şu an evde yokum, çok mersi, bye bye" diyerek kapatmış olduğunu anlatıyor.
- Konuşmacı, "kızım"ın Türkçenin bir kelimesi olduğunu, "merce"nin Fransızca olduğunu ve "bye bye"nin Amerikan kancası olduğunu açıklıyor.
- 50:36Yeni Film Projesi
- Konuşmacı, Yavuz Turgul'la çalıştığı ve Yavuz'un yazıp yönettiği "Yol Ayrımı" adlı filmde yer aldığını söylüyor.
- Filmin başrolünde Şener Şen, Nihal Yalçın, Tilbe Sanan, Çiğdem Sel ve Mert Fırat olduğu belirtiliyor.
- Şener Şen ile ne tiyatroda ne de sinemada hiç beraber olmadıklarını, bu filmde ilk kez bir araya geldiklerini ve filmi emeğe dönük, güler yüzlü bir film olarak tanımlıyor.
- 52:17Programın Sonu
- Konuşmacı, ekibe teşekkür ediyor ve programın devamını umduğunu belirtiyor.
- Konuşmacı ve program sunucusu arasında duygusal bir an yaşanıyor ve birbirlerini sevdiğini ifade ediyorlar.
- Program sunucusu, konuşmacıya geldiğinden dolayı teşekkür ediyor ve vedalaşıyorlar.