Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- "Olay Yeri" adlı programın sezon final bölümü olan bu videoda, roman yazarı Yavuz Bey, kendisini "Mesih" olarak tanımlayan Hasan Hüseyin Ceylan (Hasan Mezarcı) ile röportaj gerçekleştiriyor. Mezarcı, Türkiye'de ünlü bir isim olarak tanıtılıyor ve bu röportajı ilk kez bir kişiyle bu şekilde paylaşıyor.
- Röportaj iki bölümden oluşuyor ve Mezarcı'nın hayat hikâyesini, siyasi deneyimlerini ve inanç sistemini ele alıyor. İlk bölümde Mezarcı'nın gençliği, Refah Partisi yılları ve Almanya'ya göçü anlatılırken, ikinci bölümde kendisinin 1997 yılında hapisteyken Mesih olduğunu iddia etmesi ve bu iddiasının ardından yaşadığı olaylar konuşuluyor. Ayrıca Mezarcı, kendisine "deli" olarak nitelendirildiğini ve bu algının nasıl oluşturulduğunu anlatıyor.
- Röportajda Mezarcı, Türkiye'deki laiklik modelini eleştiriyor, din ve devlet ilişkisini tartışıyor ve İslam'ın çağdaşlaşması gerektiğini savunuyor. Kendisini tarikat, cemaat veya parti ile ilişkilendirmeyi reddeden Mezarcı, siyasi İslamcıların yapısını kınarken, emekli müftü olarak kendi yaşam tarzını ve düşüncelerini de paylaşıyor.
- 00:39Röportajın Tanıtımı
- Sunucu, kendisini sıradışı ve yaşanmış gerçek hayat hikayelerinin peşinden koştuklarını, bunların yazarlık işini beslediğini belirtiyor.
- Hasan Mezarcı'nın Türkiye'de akla ilk gelen isimlerden biri olduğunu ve kendisini "fıkrasına gülünmeyen adam" videosuyla tanıdığını söylüyor.
- Röportajın iki kısım olacağını, ilk bölümün gençliği, doğumu, Refah Partisi yılları, 28 Şubat süreci ve Almanya'ya göçü, ikinci bölümün ise "Müslümanlara Ramazan ayında su içmeyi serbest kıldım" açıklamaları ve mesihlik kariyerini içereceğini belirtiyor.
- 04:42Hasan Mezarcı'nın Sülalesi
- Hasan Mezarcı, soyadının "Mezarcı" olduğunu ve bu soyadının Gürcistan'dan geldiği, sülalesinin bir kısmı Hristiyandan, bir kısmı Müslüman olduğunu anlatıyor.
- Gürcistan'da bir üniversitede tez hazırlayan bir akrabasının, arşivlerden yararlanarak "Gogi Tidzelerin Soyağacı" adlı kitap yazdığını ve bu kitabın Türkçe'ye çevrildiğini belirtiyor.
- Beşyüz yıl önceki dedesinin soyadının Solomon olduğunu, Gürcistan'da soyadı "Gogitize" (Gogitizeler) olarak bilindiğini ve bu soyadının "Kız Oğlu" anlamına geldiğini açıklıyor.
- 07:50Mesihlik İddiası
- Hasan Mezarcı, soyadının "Gogitize" (Kız Oğlu) anlamına geldiğini, bu da Mesih İsa'nın "Meryem'in Oğlu" olarak anılmasından dolayı kendisini Mesih ilan ettiğini belirtiyor.
- Kendisinin Kur'an'a veya İncil'e bakarak değil, "Cenab-ı Allah ile doğrudan konuştuğunu" iddia ediyor.
- Diğer peygamberlerin Allah'ı doğrudan görmediğini, Allah ile konuşmadığını, ancak kendisinin Allah ile doğrudan iletişime geçtiğini ve Allah'ın kendisine "Müslümanlar Hz. Muhammed'e inandığı gibi bana da inmesi gerektiğini" bildirdiğini söylüyor.
- 09:26Kur'an'ın Doğası ve Vahiy Tartışması
- Konuşmacı, Kur'an'ın Allah'ın sözü olduğunu iddia edenlerin bu görüşün 1000 yıl sonra uydurulduğunu savunuyor.
- Kur'an'ın cennet matbaasında basılıp gökten gelmediğini, Muhammed'in eline vermediğini, Emevi halifesi Abdülmelik bin Mervan'ın Haccac-ı Zalime'nin yazdığı bir kitap olduğunu belirtiyor.
- Tevrat'ın Musa'dan 1000 yıl sonra, İncil'in İsa'dan sonra yazılmış olduğunu ve bunların rivayet yoluyla yazılan kitaplar olduğunu vurguluyor.
- 11:56Vahiy ve Peygamberlik
- Allah'ın peygamberlere nasıl vahiy ettiğini tartışmak gerektiğini, her peygamberin farklı bir vahiy tarzı olduğunu belirtiyor.
- İsa'nın Mesih ve Ruhul Kudüs olduğunu, Allah'tan peygamberlere vahiy getirenin İsa Mesih olduğunu iddia ediyor.
- İsa'nın Allah'la doğrudan iletişimi olduğunu, diğer peygamberlerden farklı olduğunu savunuyor.
- 14:43Konuşmacının Mesih İddiası
- Konuşmacı, kendisinin Mesih olduğunu iddia ediyor ve bu iddiasının ispatı için şahitlerinin olduğunu belirtiyor.
- Mesih'in havarileri olduğunu, Allah'ın onları bildirdiğini ve bu havarilerin kendisini Mesih olarak tanıdığını söylüyor.
- Mesih'in havarileri olmayan peygamberlerden farklı olduğunu, onun için biri çıkıp "ben Mesihim" demesi yeterli olmadığını vurguluyor.
- 15:53Mesih'in Gelip Gidişi
- Konuşmacı, Mesih'in nasıl dünyaya geldiğini, Meryem'den nasıl doğduğunu ve göğe nasıl gittiğini açıklıyor.
- İkinci gelişinde insan bedeniyle değil, 2000 yıl önce Meryem'in rahmine geldiği gibi, Allah'ın seçtiği bir kadının rahmine geldiğini iddia ediyor.
- Allah'ın Mesih'in kim olduğunu bildirmesi için koruma amacıyla zamanı gelene kadar sakladığını, aksi takdirde Yahudilerin onu yok edeceğini belirtiyor.
- 17:52Mesih'in İddiasının İspatı
- Anlamak istemeyene anlatmak, dinlemek istemeyene dinletmek, bilmek istemeyene bildirmek ve inanmak istemeyene inandırmak mümkün olmadığını söylüyor.
- Kendisinin "Müjde" kitabı olduğunu ve bu kitabın internette "mesih da" adresinde bulunabileceğini belirtiyor.
- Kur'an ve İncil'i referans göstererek Mesih olduğunu açıklamadığını, Allah'ın kendisine bildirdiğini vurguluyor.
- 20:44Cezaevi Deneyimi ve İşkence İddiaları
- Konuşmacı, Erbakan, Erdoğan ve diğerlerinin cezaevine düştükten sonra kendisine selam bile göndermediğini, ancak PKK milletvekillerinin özel güvenlikle korunduğunu belirtiyor.
- Kendisinin Hizbullah ve DAESH koğuşlarına zorla koyulduğunu, cezaevinde işkence ve zehirleme (siyanür) iddialarını paylaşıyor.
- Ergenekoncular ve Atatürkçülerin cezaevinde ona işkence yaparak "besi" olduğunu söylettiklerini ifade ediyor.
- 21:47Mesih İddiası ve Düşmanları
- Konuşmacı, kendisinin "mesih" olduğunu açıkladığında İslamcı kesim, AK Parti, Fethullahçılar, Nurcular, Süleymancılar ve diğer grupların telaşlandığını belirtiyor.
- Bu grupların "Halk mesih'e inanırsa bizim müritler bizi bırakır" diye endişe yaşadıklarını söylüyor.
- Mesih'in en azılı düşmanlarının din adamları, din tezgahı kuranlar ve dinden çıkar sağlayanlar olduğunu, bu durumun 2000 sene önce de aynen olduğu iddiasını savunuyor.
- 24:40Dokunulmazlık Kaldırılması ve İtiraflar
- Konuşmacı, dokunulmazlığının CHP ve Kemalistler tarafından kaldırılmadığını, bunu Refah Partisi liderleri Erbakan, Mesut Yılmaz ve Çiller'in anlaşarak yaptıklarını belirtiyor.
- Erdoğan'ın 20 senedir iktidarda olmasına rağmen, kendisiyle dava arkadaşı olan kişilerin "lanetlendi" ve parti içinde kovulduğunu ifade ediyor.
- Eski arkadaşlarının "kırmızı halılarla karşı karşı" olup, kendisinin ise "pis bir mendil gibi" kullanılıp atıldığını iddia ediyor.
- 26:41Siyasi Sürec ve Sonuçlar
- Konuşmacı, siyasetle işi olmadığını, cezaevinden çıktıktan sonra Almanya'ya gidip 20 yıl sürgünde yaşadığını belirtiyor.
- Bu süreçte kendisine geçmiş olsun bile demeyen kişiler olduğunu, ilk kendisine "cezaevinde delirdi" sözünü söyleyenin Fethullah Gülen olduğunu iddia ediyor.
- 2001 yılında kendisinin "mesih" olduğunu açıkladığında ilk kendisine ilgi gösterenin Fethullah Gülen olduğunu söylüyor.
- 27:16Deli Algısı ve Sosyal Medya
- Konuşmacı, kendisine "deli" olarak nitelendirme kampanyasının FETÖ, Erdoğan destekçileri ve çeşitli tarikatlar tarafından başlatıldığını iddia ediyor.
- Bu algının insanı öldürmekten ve cinayetten ibaret olduğunu, özellikle tanınmış bir insanın bu şekilde algılanmasının nasıl silineceğini sorguluyor.
- Sosyal medya kullanıcılarının tweetlerini paylaşarak bu algıyı yıktığını belirtiyor.
- 29:01Peygamberlerin Değiştirildiği Algılar
- Her peygambere "deli" denildiğini, Yahudilerin İsa'ya, Kureyşlilerin Muhammed'e "deli" olarak nitelendirildiğini vurguluyor.
- Peygamberlerin deli olarak algılanmasının doğal olduğunu, bu durumun her zaman olduğu bir gerçeği olduğunu ifade ediyor.
- İnsanın deliye hakaret etmek yerine, deliye merhamet etmesi gerektiğini, deliye küfredelemediğini belirtiyor.
- 30:01Medya Algısı ve İnşiva
- Konuşmacı, kendisine yönelik şakaların gerçek olmadığını, kendisinin komedyen olmadığını vurguluyor.
- Yirmi sene boyunca medyadan, röportajlardan ve sosyal medyadan uzak durduğunu, inziva yaptığını belirtiyor.
- Kendisinin "mesih" olduğunu iddia ediyor ve kendisine yapılan hakaretlerin, Muhammed'e veya diğer liderlere yapılsa ne olacağına dair sorguluyor.
- 32:04İnanç ve Mucize Tartışması
- İnanç konusunun ispat edilemeyeceğini, Muhammed'in vahiy olduğunu iddia etmesinin deli olarak algılanabileceğini belirtiyor.
- İsa'nın mucize gösterdiği, ancak bunu sadece bazı kişilerin gördüğünü, İncil'de yazıldığını açıklıyor.
- Her peygamberin, Mesih dahil, mucize gösteremediğini, peygamberlerin mucize şov yapan kişiler olmadığını vurguluyor.
- 33:35Torpil ve İktidar Sistemi
- Konuşmacı, hayatında hiç bir işinde torpil olmadığını ve kendi başarıyla ilerlediğini belirtiyor.
- Günümüzde torpilsiz hiçbir devlet dairesinde, medyada, sivil kurumlarda ve fabrikalarda iş bulmanın zor olduğunu vurguluyor.
- Cumhuriyet tarihinde böyle büyük bir baskı, zulüm, soygun ve diktatörlük olmadığını, sadece ilk cumhuriyet kurulurken ve siyasal İslamcılar sayesinde olduğunu ifade ediyor.
- 34:23İslamcı Potansiyelin Kötüye Kullanılması
- Konuşmacı, İslamcıların iktidara gidip müteahhit olmak istemediklerini, kendisi ve benzeri İslamcıların yüzyıl boyunca büyük çileyle biriktirilmiş bir potansiyel olduğunu belirtiyor.
- İslamcıların iktidara geldiklerinde torpil yapmayacaklarını, haksızlık yapmayacaklarını kefil olduğunu ve bunun için üzüldüğünü ifade ediyor.
- İslam adına yapılan zulme karşı olduğunu ve İslam'ı, Müslümanları bitiren siyasal İslamcıların çocuklarının deist ve ateist olduğunu söylüyor.
- 35:46Türkiye'nin Kurtulması Gereken Sorunlar
- Türkiye'nin iki şeyden kurtulması gerektiğini, hem kemalizm hem de siyasal İslam'ın tarihin konusu olduğunu, günlük siyasetin konusu olmadığını belirtiyor.
- Ülkenin hiçbir problemi 1400 yıl önceki ayetlerle, hadislerle veya 100 yıl önceki kemalist ilkelerle çözülemeyeceğini vurguluyor.
- 21. yüzyılda anayasa olarak ya da kişi olarak dedelerin yaşadığı gibi yaşayamayacağımızı, Mustafa Kemal dönemi yasalarıyla Kürt problemini veya din problemini çözemeyeceğimizi söylüyor.
- 36:36Dinin Gerçek Anlamı
- Dinin Allah'a inanmak, onu sevmek, ona tapmak, ona dua yapmak, ondan başkasına tapmamak, kötülükten uzak durmak ve iyilik yapmak olduğunu belirtiyor.
- Vahiy ürünü olan dinin bu olduğunu, gerisinin örf, adet, gelenek ve tarih olduğunu, Muhammed'in ashabının yaşamının Allah'ın emri olmadığını söylüyor.
- Kur'an'ı ve hadisleri kıyamete kadar Muhammed'in gibi yapmak, yaşayak ve savaşmak isteyenlere karşı çıkıyor.
- 38:25Konuşmacının Siyasi Geçmişi
- Hayatının hiçbir zaman tarikatın, cemaatin, örgütün veya partinin içinde olmadığını, siyasetten değil diyanetten meclise girdiğini belirtiyor.
- Meclise bir emrivaki ile girdiğini, haberim yokken Erbakan, Erdoğan ve Hasan Hüseyin Ceylan'ın Mekka'da kendisini aday gösterdiklerini söylüyor.
- Seçim kampanyasında giyecek elbisesi olmadığını, beş kuruş para vermediğini ve posterlerin reklamını kendisi yaptırmadığını, müftü olarak çok sevildiğini vurguluyor.
- 39:46Özgürlük ve İhlas
- Kendi seçiminde sandığa gidip oy kullanmadığını, siyasetten ve meclisten anlamadığını, duygulara gelmediğini belirtiyor.
- Kendisinin özgür bir insan olduğunu, liderin emrine boyun eğmeyeceğini, "emredersiniz padişahım, isabet buyurdunuz efendim" diyecek adam olmadığını söylüyor.
- Hocalık taslamadığını, ancak ilahiyat profesörü, Papa veya Hahambaşı Kudüs'ten kendisiyle din tartışması isteyebilirlerini ifade ediyor.
- 41:35Konuşmacının Hayat Tarzı
- Kendisinin sıradan bir köylü vatandaş gibi olduğunu, yeryüzünde ait olduğu tapulu bir mülk, ev, gazete, dergi, tarikat, cemaat, parti veya örgüt olmadığını belirtiyor.
- Din satmadığını, don almadığını, inananlarından beş kuruş aldığını söyleyip durmadan onu gündeme getirdiklerini söylüyor.
- Emekli maaşını alıyor, onda birini yiyip gerisini ihtiyacı olanlara verdiğini, kimseden bir kuruş almama ve tarikatlar, cemaatler, İslamcı partilerin rakibi olmadığını vurguluyor.
- 43:07Türkiye'deki Laiklik Kavramı
- Konuşmacı, Türkiye'de camilerin resmi devlet dairesi olduğunu ve Mustafa Kemal'in getirdiği laikliğin Fransa'daki gibi olmaması gerektiğini belirtiyor.
- Osmanlı'da Şeyhülislamlık kurumu vardı ve Diyanet'i de Mustafa Kemal kurmuş, Osmanlı'nın yapmadığı bir şeyi yapmış.
- Osmanlı'da mahalle ve köy hocaları cemaat tarafından desteklenirken, şimdi bunlar devlet memuru olmuş ve camiler devlet dairesi haline gelmiş.
- 43:45Siyasal İslam ve Devlet İlişkisi
- Camiler etrafında imamlar, imam hatipler, Kur'an kursları ve ilahiyatlar oluşmuş ve siyasal İslam için devlet kendi eliyle kadrolar yetiştirmiş.
- Bu kadrolar şimdi devleti ele geçirmiş ve konuşmacı, bu durumun Türk tipi laiklik olduğunu iddia ediyor.
- Mustafa Kemal'in kontrol etmek istediği bu sistemde, devlet imkanlarıyla beslenen din adamları kontrol edilememiş.
- 44:25Diyanet ve Tarikatlar
- Diyanet'in etrafında medrese kurulmuş ve Mahmut Efendi'nin Diyanet'in imamı olduğu belirtiliyor.
- Fethullah Gülen de Diyanet'in resmi vaizi olarak görev yapmış ve Fethullahçı hareket Diyanet'ten beslenerek kurulmuş.
- Bütün bu din tezgahları resmi sivil devletten beslenerek gelişmiş.
- 44:59Din ve Devletin Ayrılması
- Din ve devlet işleri birbirinden ayrılmalı, kurumlara ayrılmalıdır.
- Anayasada laiklik yazarak laiklik olmaz; Almanya ve Amerika gibi ülkelerde anayasada laiklik yazmasa da fiilen din ve devlet işleri ayrılmıştır.
- Laiklik demekle laiklik olmaz, adalet mülkün temelidir diye yazmakla da adalet olmaz.
- 46:51İslam Dünyasındaki Sorunlar
- Bugün en büyük problem İslam dünyasında, İslam'ın düzenlenmesi ve siyaset alanından çekilmesi gerekiyor.
- Din üzerinden siyaset ve ticaret yapılmamalı, halka Tanrı adına tahakküm edilmemeli.
- İslam dünyasında "İslam devleti kuracağız, Muhammed ve ashabı gibi yaşayacağız" gibi düşünceler yaygın olsa da, bu düşünce 7. yüzyıla ait yaşamı 21. yüzyıla uygulamaya çalışıyor.
- 47:36Kur'an ve Hadislerin Yorumlanması
- Kur'an, hadisler, fıkıh kitaplarına bakış değiştirilmeli, bunların içeriği değişmemeli.
- Kur'an'da, hadis kitaplarında, fıkıh kitaplarında, Tevrat'ta, İncil'de Allah'a iman, ona tapmak, kötülükten uzak durmak, iyilik yapmakla ilgili ayetler vahiydir ve değişmez.
- Kur'an'da "İslam devleti" lafı geçmez, dört halife döneminde de devlet kurumu yoktu, ilkel Arap aşiretleri yönetiliyordu.
- 50:30Dinin Çağa Uygun Olması
- Hz. Muhammed bugün yaşasaydı, o zamanki gibi çok eşli, köleli, caviyeli yaşam olmazdı.
- İslam müslümanların babasının malı değil, Allah'ın malıdır.
- İslam'ın hedefi tek Tanrı inancıdır, bu alana çekilmeli.
- 53:56Devlet ve İnanç
- Kutsal devlet istenmez, adam gibi devlet istenir.
- Devletin dini imanı olmaz, insanların dini imanı olur.
- Dini, ırkı, mezhebi olan bir devlet faşist olmaya mecburdur.
- 55:43Demokrasi ve Cumhuriyet
- Bu ülkede kabile kültürleri var, demokrasi bilen olmaz.
- Demokrasi evde başlar, mahallede devam eder, aşağıdan yukarıya gider.
- Cumhuriyet fazilettir, içeriğine bakılarak değerlendirilir.
- 56:50İslamcı Örgütler ve Güçün Ele Geçirilmesi
- İslam'da Hanefi, Şafii, Maliki, Hanbeli, Selefi gibi mezhepler ve Nurcu, Süleymancı, Mahmut'cu, Mehmetçi gibi örgütler bulunmaktadır.
- Bu grupların kafalarındaki şeriat ve İslam anlayışı değişmezdir, güç eline geçinceye kadar hoşgörülü görünürler.
- FETÖ gibi örgütler güç eline geçince içindeki canavar ortaya çıkarak terör faaliyetlerine geçmiştir.
- 58:01İslamcı Örgütlerin Devlet Politikası
- Erdoğan Suriye'ye giderken Diyanet'in Fetih Suresi okutması, İslamcı örgütlerin cihad anlayışını göstermektedir.
- Örgütler terörist olarak görülürken, devlet yapınca yasal olurlar ve devlet gücüyle eşkıyalık yaparlar.
- İslamcı gruplar zamlarla, enflasyonlarla ve yandaşlıkla devleti, milleti soyar ve yüz milyarlarca dolar borçlandırırlar.
- 59:00Dış Güçler ve Ekonomik Sorunlar
- Konuşmacı, ekonomik sorunların Yahudiler, Amerikalılar ve İngilizler gibi dış güçlerden kaynaklandığını iddia ediyor.
- Eğer ekonomik sorunlar dış güçlerden kaynaklanıyorsa, konuşmacı bunların Türkiye'yi yönetmesini öneriyor.
- Her partili kişi hırsızlık yaptığı zaman, kendi takımından biri onu savunur.
- 1:00:04Hayrettin Karaman ve İslamcı Örgütler
- Tüm İslamcı tarikatlar ve cemaatlerin hocalarının ortak hocaları Hayrettin Karaman'dır.
- Hayrettin Karaman, Milli Görüş ve siyasal İslam anlayışını üreten kişidir ve Erbakan'ın "akıl hocası" olarak tanımlanmaktadır.
- Hayrettin Karaman, İslamcı liderlerin yolsuzluk ve hırsızlıklarını eleştirmenin caiz olmadığını fetva vermektedir.
- 1:01:37Hasan Mezarcı'nın İskence İddiaları
- Konuşmacı, Hasan Mezarcı'nın iskence yapıldığı iddialarını eleştiriyor ve kendisinin bu davaya dahil edilmediğini belirtiyor.
- Savcı, Hasan Mezarcı'nın iskence iddialarını "basın özgürlüğü" olarak nitelendirdiğini ve soruşturmaya gerek olmadığını söylemiştir.
- Konuşmacı, bu iddiaların yalan olduğunu ve bu kişilerin Allah rızası için yalan söylediğini iddia ediyor.
- 1:04:21Mesih İddiası ve Konuşmacının Mesajı
- Konuşmacı, kendisinin Mesih olduğunu iddia ediyor ve Allah'ın izniyle bu iddiasının kırılacağını umduğunu belirtiyor.
- Konuşmacı, 20 asır önce benzer bir durumda olduğu ve yine de Mesih anlayışı yayılmış olduğunu hatırlatıyor.
- Konuşmacı, artık yaşının ilerlediğini ve konuşmaya karar verdiğini, ölüme giderken kaybedecek bir şeyinin olmadığını ifade ediyor.