Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Akit TV'nin "Kırmızı Masa" programında Erzincan'dan gelen 62 yaşındaki Aşık Nurani ile yapılan kapsamlı bir röportaj. Aşık Nurani, ilkokul mezunu, Erzincan Kelkit yöresinden gelen ve Türkiye'ye mal olmuş bir ozan aşık olarak tanıtılmaktadır.
- Programda Aşık Nurani'nin hayat hikâyesi, aşıklık yolculuğu, eserleri ve düşünceleri ele alınmaktadır. Röportaj, Aşık Nurani'nin çocukluğundan başlayarak gurbet deneyimleri, evliliği, şiir yazma süreci ve saz çalma yeteneği hakkında bilgiler içermektedir. Ayrıca İslam dinine, Kur'an'a ve Hz. Muhammed'in hicret olayına dair şiirleri okunmaktadır.
- Röportajda Aşık Nurani, Türk kültürü, tarihi, farklı etnik grupların birliği, Türkiye'nin ekonomik durumu ve toplumsal yozlaşma gibi konulara da değinmektedir. Program boyunca Aşık Nurani, çeşitli türküler ve şiirler söyleyerek izleyicilere huzur sunmakta ve "Aşık Reyhani, Aşık Ruhaniyim" adlı şarkısıyla programı sonlandırmaktadır.
- Aşık Nurani'nin Tanıtımı
- Kırmızı masaya Erzincan'dan, Kelkit yöresinden ve Gümüşhane dolaylarının sesi olan Aşık Nurani davet edildi.
- Aşık Nurani, 1959 doğumlu olup 62-63 yaşlarında ve Anadolu'dan İstanbul'a 15 saatlik bir yolculukla geldi.
- Aşık Nurani'nin deyişlerini, şiirlerini ve hayatını Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü'nde görevli Açelya Oğuz tarafından yüksek lisans tezi olarak incelenmiştir.
- 02:49Aşık Nurani'nin Performansı
- Aşık Nurani, kendi eserini canlı olarak okudu ve bu eserde insanların dünyevi peşinden koşması, maneviyatın kaybolması ve zulümün artması gibi konuları ele aldı.
- Aşık Nurani, Erzincan'dan İstanbul'a 450 TL'ye otobüsle gittiğini ve gün boyu uyumadan geldiğini belirtti.
- Programda Aşık Nurani'nin kimliği, doğum yeri, eğitim durumu ve aşıklığa nasıl başladığı hakkında bilgi verileceği belirtildi.
- 09:19Aşıklık ve Kişisel Hayat
- Mevlidi İhsani'nin aşıklık hakkında güzel bir tarifi vardır: "Aşıklık Mevla'nın hediyesidir, ruhun cilasıdır, kalbin süsüdür. Ne ölçen anlar, ne hisseden bilir."
- Konuşmacı Kelkit'in Aziz köyünden gelmektedir ve Erzincan'a bağlıydı, sonra Gümüşhane'ye bağlandı.
- Konuşmacı dört-beş yaşlarında babasını kaybetti ve on üç-on beş yaşlarında gurbete gitti.
- 10:34Gurbet ve Deneyimler
- Konuşmacı çobanlık ve gurbetçilik yaşadı, Allah'ın dolaylı gurbete çıkardığını ve hayatının cilvelerini yaşadığını belirtiyor.
- Gurbetçilik ve köyde yaşamak farklı deneyimlerdir; köyde yaşamak sam, saban, öküz ve tan gibi hayvanların isimlerini öğrenmek demektir.
- Gurbetçilik sıla hasreti ve yar hasreti gibi bir ızdırap yaratır, bu da insanı bir nevi fırına sürüp pişirip geri çekerek aşık yapar.
- 11:38Gurbet Hayatı ve Saz
- Konuşmacı on beş yaşında İstanbul'a geldi, Yalova ve Trakya'da inşaatlarda çalıştı.
- İnşaatlarda çalışırken düğünlerde saz çaldı ve aşk sözleri söyledi.
- Arabistan'a gitti, orada beş-altı sene kaldı ve Türk müteahhitlerle çalıştı.
- 12:32Saz Eğitimi ve Programlar
- Arabistan'dan döndükten sonra aşıklardan saz alıştı ve devamlı program yapmaya başladı.
- Sazı inşaatlarda akşamları uğraşa uğraşa kendi öğrendi ve sonra aşıklarından beraber kuvvetleştirdi.
- Erzincan'da Aşık Zakir, Aşık Yaşar Demiroğlu, Aşık Nuriye ve Aşık Eyyubi gibi aşıklarla birlikte programlara çıktı.
- 14:06Akit TV'ye Şiir
- Konuşmacı Akit TV'ye giderken yazdığı bir şiir okudu.
- Şiirde Akit TV'nin kainata süs verdiğini, İslam'ı yaymakta olduğunu ve inananların gürsesi olduğunu belirtti.
- Şiirde Akit TV'nin müminlerin çarşısında, düşkünlerin arkasında, müşriklerin karşısında olduğunu ve münafıka zahmet, inanana rahmet olduğunu ifade etti.
- 17:03Aşık Nurani'nin Şiirleri
- Aşık Nurani'nin "Cahil insanlarla sohbet eyleme, sohbete de yazık, söze de yazık" başlıklı bir şiirini okudu.
- Şiirde bilgisizce derinlere dalmanın, akordu yapmadan saz çalmanın, amaçsız kervanı yola salmanın yazık olduğu belirtildi.
- Şiirde ilmi olmayanın ders kitabı yazması, terbiye görmeyenin azarması ve gıybetle sokaklarda gezmenin yazık olduğu ifade edildi.
- 18:12Aşık Reyhan'ın Şiiri
- Aşık Reyhan'ın "Sırtımıza yüklediler sitemi" başlıklı bir şiirini okudu.
- Şiirde düğünde, bayramda matem çekildiği ve maksadın sorulmadan yürüdükleri anlatıldı.
- Şiirde gönlün bağlandığı, yıllar boyu kan davası güttüğü ve icabında arkadan atıldığı, ancak darılmadan yürüdükleri belirtildi.
- 22:38Geçmişteki Zorluklar
- Şiirde "Kenardan köşeden fotoğraf çektik, orta yerde görülmeden yürüdük" ifadesi, geçmişte Allah demenin yasak olduğu yılları anlatıyor.
- Konuşmacı Erzincan'da ve Gümüşhane'de ezanın yasak olduğu yılları yaşadığını belirtti.
- Günümüzde Suriyelilerin gitmesi gerektiği söylenirken, mazluma bir parça ekmek vermenin cennete giden yol olduğu vurgulandı.
- 23:27Mülteciler ve Siyaset
- Konuşmacı, Suriyelilere ekmek veren kişinin suçlandığını, kendisinin ise iyilik yaptığını ve bedava cennet aradığını iddia ediyor.
- Reyhani'nin tek parti dönemi anlattığını ve gerçekleri soyuttuklarını, haksız ve ruhsuz kişileri büyüttüklerini belirtiyor.
- Reyhani'nin parlamentodan maaş aldığını ve ülkeyi dolaylı yönlerden sattığını, hem ülkede yaşayıp hem de ülkenin başbakanını yaptığını söylüyor.
- 24:10Aşıkların Etkisi
- Konuşmacı, Reyhan'ın otuz tane eserini ve kaseti ezbere bildiğini belirtiyor.
- Erzurumlu Emrah ve Erzurumlu Emrah'ın şiirlerinden etkilendiğini, Karacaoğlan'dan da çok etkilendiğini ve onun şiirlerini çok okuduğunu söylüyor.
- Reyhan'ın şiirlerinden duygulandığını, diğerlerinin şiirlerinin birbirine benzediğini, Reyhan'ın ise vatana da sahip çıktığını vurguluyor.
- 25:39Şiirler ve Hicret
- Konuşmacı, şiirlerinde İslam, din, Kur'an ve peygamber vurgusu olduğunu belirtiyor.
- Hicret olayını anlatan bir şiir okuyor ve vahiy ile gerçekleşen hicretin bahar veya yaz aylarında olamayacağını söylüyor.
- Şiirde Peygamber'in yatağını boş bırakmadığını, düşmanlara duyurmadan sesini okuduğunu ve Kudey'den Sevir Magarasını gördüğünü anlatıyor.
- 28:17Hicretin Devamı
- Şiirde Ebu Bekir ile mağaraya girdiklerini, düşmanların izlerini sürdüğünü ve Ankebut (örümcek) ile kuşun kapıyı ördüğünü anlatıyor.
- Mekke toprağına veda edip Medine'ye gittiklerini, Medine'nin eline Ensar'ın çıktığını ve hurmaların dalına bakarken Peygamber'in geldiğini söylüyor.
- Sahabelerin sıraya girdiğini, Eyüp Ensar'ın evine vardıklarını ve "bunda gaye ekmek olmaz" diyerek Peygamber'in Allah'ın lütfu olduğunu belirttiğini anlatıyor.
- 34:00Ankebut Hakkında Bilgi
- İzleyicilerin Ankebut'un ne olduğunu soracağını tahmin ediyor.
- Ankebut'un Arapça'da örümcek demek olduğunu açıklıyor.
- Mağaranın kapısına örümcek ve güvercin yuva yaparak İslam Peygamberi ile halifesini koruduğunu belirtiyor.
- 34:14Aşık Nurani'nin Hayatı ve Şiirleri
- Aşık Nurani, 15 yaşında gurbete çıkmış ve komşu kızına aşık olmuş, ancak evlenememiş.
- Nurani, sevgilisinin vefasızlığı karşısında sitem eden şiirler yazmış ve "seni sevdim, hata ettim, sonunda gurbete gittim, gece gündüz feryat ettim, teller duydu, sen duymadın" gibi satırlar yazmış.
- Nurani, 20 yaşında köylü dayısının kızıyla evlenmiş ve 40 yıllık bir evlilik yaşamış.
- 37:52Evlilik ve Toplumsal Değişim
- Nurani, uzun evliliğinin formülünü "görüşerek evlendik, flört yaptık" diyerek açıklamış.
- Günümüzde gençlerin kısa sürede boşanması ve görücü usulü evliliklerin başarısız olması konusunda eleştiri yapmış.
- Toplumsal yozlaşma, fuhuş ve neme lazımcılık artışı gibi sorunları belirtmiş ve insanların Allah'tan değil devletten korktuğunu ifade etmiş.
- 40:03Sümmani'nin Dönüşümü
- Sümmani, gençliğinde Mine adlı bir kıza aşık olmuş ve "Kızlar yok mu yarım icinizde?" türküsünü yazmış.
- Son dönemlerinde Sümmani, divanında Resulullah'a olan aşkı anlatan şiirler yazmış.
- Nurani, duygusal olmanın ve şiir yazmanın toplumda cinayet ve savaşların azalmasına katkı sağlayabileceğini düşünmüş.
- 43:32Garipler Hakkında Şiir
- Nurani, Resulullah'ın "Gariplere müjde olsun" hadisinden ilham alarak "Bülbül uğramazsa bağa, bağda açan gül gariptir" başlıklı bir şiir yazmış.
- Şiirde sözü tutulmayan baba, okunmayıp rafta kalan Kur'an'daki dal, kadri bilinmeyen alim ve camideki yol gibi garip durumlar anlatılmış.
- 47:46Aşık Nurhani'nin Tanıtımı
- Kırmızı masa programında halk ozanı Aşık Nurhani misafir olarak konuk ediliyor.
- İlk bölümde Aşık Nurhani'nin çocukluğu ve gençliği hakkında konuşuldu ve canlı olarak deyiş ve eserler icra edildi.
- Aşık Nurhani 62 yaşında olmasına rağmen 24 saat ayakta, Erzincan'dan İstanbul'a 14 saatlik yolculuktan sonra programda performans gösteriyor.
- 49:10Aşık Nurhani'nin Şiirleri ve Evlilik Hakkında Görüşleri
- Aşık Nurhani ilk aşkı ve kız hakkında şiirler okuyor.
- Mutlu evlilik için gençlere önce sabırlı olmaları, ahlak ve maneviyat öğrenmeleri gerektiğini vurguluyor.
- Boşanmaların arttığını, özellikle üniversite mezunlarının daha çok boşanmakta olduğunu belirtiyor.
- 51:19Aşık Nurhani'nin Okuma Alışkanlıkları
- Aşık Nurhani faydalı şeyler okuduğunu, özellikle İmam Gazali'nin kitaplarını okuduğunu söylüyor.
- İmam Gazali'nin "İhya Müddin", "Kimyayı Saadet" ve "Eyyuhal Veled Hüccetülislam" gibi eserlerini okuduğunu belirtiyor.
- Okuma alışkanlığının kafasını büyüttüğünü ve bu sayede daha akıllı olduğunu ifade ediyor.
- 52:00Aşık Nurhani'nin Kişisel Özellikleri
- Aşık Nurhani'nin özel bir serhoşu var ve bunu Mekke'de Kadir Mısıroğlu'nun giydiği kalpaktan esinlenerek aldığını anlatıyor.
- Aşık Nurhani'nin sadece saz çalıp türkü söylemediğini, İmam Gazali okuduğunu ve Kadir Mısıroğlu'nu takip ettiğini belirtiyor.
- Aşık Nurhani'nin her ilden en az beş tane kaza bildiğini ve coğrafi konularda bilgi sahibi olduğunu söylüyor.
- 53:52Aşıklık Geleneğinin Durumu
- Aşıklık geleneğinin bitmediğini ancak istenen kadar ilgi olmadığını belirtiyor.
- Gençlerin batı müziği dinlediğini ve bu durumun tehlikeli olduğunu düşünüyor.
- Erzincan'da Türkiye Yazarlar Birliği şubesinde halk edebiyatında atışmalar konusunda konuşma yaptığını anlatıyor.
- 54:53Batıya Yönelik Eleştiriler
- Düğünlerin batıya göre yapıldığını ve aşıkların getirilmediğini, gelenlerin de kısıldığını belirtiyor.
- Aşıkların halkın edebiyatının üzerine çıkması gerektiğini, halkı etkilemesi gerektiğini vurguluyor.
- Reyhan'ın "Yata Yata Bu Millet" adlı şiirinde batıya göç, yokluk ve ticaretin anasını ağlattığı konusunda eleştiri yaptığını anlatıyor.
- 56:54Yeni Nesil ve Aşıklar Arasındaki İlişki
- Yeni nesilden de aşıkları sevenlerin çıktığını belirtiyor.
- Üniversiteden bir arkadaşının çay ocağına on kişi kadar arkadaş getirdiğini ve Kırşehir'den gelen sazçının saz çaldığını anlatıyor.
- Aşık Nurhani'nin Türk, Alevi, Laz, Kürt ve Çerkez'in hepsinin kendisi olduğunu, tarihte destanı beraber açtıklarını ve beraber kan döktüklerini vurguladığını söylüyor.
- 59:00Birlik ve Beraberlik Çağrısı
- Konuşmacı, Türk, Alevi, Laz, Kürt ve Çerkez gibi farklı etnik grupların aynı soydan geldiğini ve birlik beraberlik çağrısında bulunduğunu vurguluyor.
- Çanakkale'de gerçekleşen birlik ve beraberlik örneği veriliyor.
- Karşı tarafın "uyan al silahı cama dayan" diyerek Yunan'a değil, Mehmet'e ve Ahmet'e yönelik bir çağrı yaptığını belirtiyor.
- 1:00:49Türkülerin Yasaklanması
- Türkülerin de dokunulmuş olup olmadığı sorgulanıyor.
- Rahmetli Reyhani'nin "sevdiğim dinle beni, hayat yarım kalacak seslerle" türküsünde "elif'le mim kalacak" ifadesi, Türk alfabesini yok sayma olarak yorumlanarak yüzbaşı tarafından karakola götürülmüş.
- Reyhani'nin aslında "sen öldüğün zaman elif'le mim kalacak, sen Türkçeyi unutacaksın, sen Arapça konuşacak" demek istediğini açıklıyor.
- 1:02:19Darbe Dönemi Anıları
- Konuşmacı, 12 Eylül darbesini hatırlıyor ve o dönemde Yalova'da inşaatta çalıştığını belirtiyor.
- Askerden 1989'da gitmiş olduğunu, 1980'de askere gitmiş olduğunu söylüyor.
- Askerde saz çaldığını ve Allah'ın bunu halka anlatmasını istediğini ifade ediyor.
- 1:03:02İstanbul Şiiri
- Konuşmacı, İstanbul'u anlatan bir şiir okuyor.
- Şiirde İstanbul'un tarihi, coğrafi özellikleri ve önemli yerleri detaylı olarak anlatılıyor.
- Konuşmacı, İstanbul'u çok sevdiğini ancak doğudan kopmak istemediğini belirtiyor.
- 1:05:38Sümmani'nin Eseri
- Sümmani'nin "ve legah-ı alemi seyran ederken" başlıklı eseri okunuyor.
- Şiirde "hayranı güzel üç beş nişanenin anı sende var" ifadesi geçiyor.
- Şiirde Bayburt, Kelkit, Şiran, Revan, Erzurum ve Türkistan gibi yerler anılıyor.
- 1:09:06Sümmani'nin Deyişi ve Aşık Nurani'nin Hitabı
- Sümmani'nin bir deyişi okunuyor ve Sümmani rahmetle anılıyor.
- Aşık Nurani, dinleyiciye "erken kalkanların rızkı dualı" diyerek öğleye kadar yatmaması gerektiğini söylüyor.
- Aşık Nurani, günümüz insanının palavracı olduğunu ve namaz kılmayı bile bilmediğini eleştiriyor.
- 1:11:38Erken Kalkmanın Önemi
- Erken kalkmanın önemi vurgulanıyor ve "erken kalkanlar rızkını alır" hadisi hatırlatılıyor.
- Günümüzde insanların erken kalkmayı unuttuğu, sabah ezanında sadece yüzde bir kişinin ışık yaktığı belirtiliyor.
- 1:12:33Sivas ve Başbağlar Katliamları
- 2 Temmuz'da Sivas'ta Madımak Oteli'nde ve 5 Temmuz'da Başbağlar'da yaşanan katliamlar anlatılıyor.
- Olayların yaşandığı yörenin halkı bu olayları nasıl yorumladığını sorguluyorlar.
- O dönemde sağ-sol çatışmaları ve duvarlara yazılan "Kızıl Güneş" gibi ifadelerden bahsediliyor.
- 1:14:34Türkiye'deki En Büyük Sorun
- Aşık Nurani'ye göre Türkiye'deki en büyük sorun cehalet ve ukala olmak.
- "Okumadan koştuk dünyanın peşinden, baharlar yaza dayandı okumadan laf ettik" sözleriyle cehalet eleştiriliyor.
- Bilenlerin susmadığı, susanların da olmadığı, ancak dinleyenlerin de olmadığı belirtiliyor.
- 1:16:18Aşıkların Görevi ve Reyhani'nin Türküleri
- Aşıkların birlik ve beraberlik vurgusu yapması gerektiği, ancak bunu yapamadıkları eleştiriliyor.
- Aşıkların aşığa muamma sorup karşı cevap vermesi ve dinleyen halkın bunu öğrenmesi anlatılıyor.
- Reyhani'nin "Gidin deyim benim nazlı yarım" ve "Halkımın kültürü mazide kaldı" gibi hicivli türküleri söyleniyor.
- 1:25:48Erzincan'ın Ekonomik Durumu
- Erzincan'da eskiden iki devlet fabrikası vardı, ancak şimdi yaklaşık 50-100 fabrika bulunuyor ve gittikçe gelişiyor.
- Erzincan'da tekstil, kiremit, çimento, tencere ve borusan gibi fabrikalar var.
- Erzincan'ın ekonomisi 1959'dan beri Türkiye'de yaşıyor ve 1970'lerden itibaren Türkiye'nin tarihini biliyor.
- 1:26:50Türkiye'nin Gelişimi
- Türkiye'nin elinde şu anda tek şans Tayyip'in olması.
- Türkiye dünyanın en uzun ve en geniş köprüsüne sahip ve Milan-Liverpool gibi Avrupa'nın süper takımları Türkiye'de final oynadı.
- Türkiye dünyada kalkınmada ikinci sıradadır ve Allah'ın bir lütfu olarak görülüyor.
- 1:28:56Köyler ve Toplum Hakkında Görüşler
- İstanbul'da kiralar fırlamış ve ev fiyatları üç yetecek halde değil.
- Köylerde tarlalarda ekme olayı yok, hayvancılığa biraz dönme var.
- Toplum tembel bir şekilde maaşının peşinde koşuyor ve çalışmak kimsenin niyeti yok.
- 1:30:12Erbakan Hakkında
- Konuşmacı Erbakan Hoca'yı seviyor ve Müslüman olan herkesi sever.
- Erzincan'dan Turayı tutup Elazığ ve Erzurum'a gitmiş, o zamanlar milli görüş zamanlarıydı.
- Erbakan'ı anlayamadıklarını ve 20 yıldır iktidara getirdiklerini belirtiyor.
- 1:31:36Erzincan Türküsü
- Konuşmacı kendi yazdığı Erzincan'a bir türkü söylüyor.
- Türküde Erzincan'ın dağları, bahçeleri, bağları, yaylaları, Fırat nehri ve tarihi yerleri anlatılıyor.
- Erzincan'ın şelale diyarı, ekşi su yurdu, üçüncü ordu alaylarının kahramanı olduğu belirtiliyor.
- 1:37:40Saz Hakkında Bilgiler
- Konuşmacı bağlama çalıyor ve sazın dut ağacından yapıldığını, bazen yapraktan da yapıldığını söylüyor.
- Sazın sapı ince ve hoşuna gittiğini belirtiyor.
- Uzun saplı sazın daha zor, kısa saplı sazın ise daha kolay çalındığını söylüyor.
- 1:38:39Müzik ve İlham
- Bağlama çalanlar, kursa gitmeden bile içten gelen bir yetenekle öğrenirler.
- Her müzik aleti için bir "ufu" (özellik) vardır ve her davul çalanı zurnaya uymaz.
- İlham, içerden gelen bir duygudur ve şiir yazarken genellikle ilham geldiği zaman yazılır.
- 1:40:24Şiir ve Türkü
- Şiir ve türkü arasında ayrım yapılır, ancak manevi bir hava verildiğinde her şey türkü olabilir.
- Aşık Reyhan'ın "Türk'ü" adlı şiirinde doğruyu sevmek, yanlışa uymamak ve fukaranın hakkı verilmesi vurgulanır.
- Murat Çobanoğlu'nun "Değişim" adlı türküsünde 20. asırda kötülüğün yayılması ve ölümün herkesin için kaçınılmaz olduğu anlatılır.
- 1:45:00Eğitim ve Hayat
- Aşık Nurhani tahsil, ilkokulu bitirdikten sonra devam edemedi çünkü köyde maddi durum zor ve ortaokul yoktu.
- Aşık Nurhani'nin arkadaşı nüfus kağıtlarını okutarak okula gitti ve şimdi kadrostro memuru olarak emekli oldu.
- Aşık Nurhani kaset yapmayı düşünmedi, eserlerini hobi olarak yapıyor ve ufak bir kitap yazmış.
- 1:47:17Sağlık ve Aşk
- Aşık Nurhani'nin prostatla ilgili bir ameliyatı var ancak ertelendi.
- Sağlık için çiğnemeden yutmak ve az yemek gibi beslenme alışkanlıkları vardır.
- Aşıklık bitmez, aşk gittikçe daha da güçlenir ve Türkiye'de açlık, yoksulluk, garibanlık ve gurbet olduğu sürece aşıklık devam edecektir.
- 1:50:09Son Türkü
- Aşık Nurhani'nin "Bir Koçaklama" adlı türküsü söylenir.
- Türküde fitne torbasına ve küfür tasına dolanmamak, yalandan, gıybetten, şerden ve hileden uzak durmak vurgulanır.
- Kafir karşısında mücadele eden biri olarak anlatılır.
- 1:53:17Aşık Nurhani'nin Performansı ve Son Mesajları
- Aşık Nurhani, "Aşık reyhani, aşık ruhaniyim" sözleriyle performansına başlıyor.
- Performans sonunda izleyicilere selam veriyor ve Akit TV'ye bu kültüre yer verdiği için teşekkür ediyor.
- İleride tekrar gelme umudunu dile getiriyor.
- 1:54:41Programın Kapanışı
- Sunucu, Aşık Nurhani'nin Erzincan'dan 14 saat yol yaparak geldiğini belirtiyor.
- Aşık Nurhani'nin sazıyla sözüyle huzurunuza çıktığını ve hayatını dinlediklerini söylüyor.
- Programın sonunda "Sinema Aynel Yakin" programının ekranlarda olacağını ve haftaya yeni bir kırmızı masada buluşma umuduyla veda ediyor.