Yapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, "International Press News Agency Türkçe Yayın Programı Kopart" programında sunucu ve oyuncu Ipek Erdem arasında geçen bir röportajdır. Ipek Erdem, Stuttgart'ta yaşadığı, Berlin'de yaşayan ve 18 yaşında "Parla Kutman" dizisinde rol alarak ün yapmış bir oyuncudur.
- Röportajın ana konusu Almanya'da sanatçı vizesi almanın süreci, gerekli şartlar ve Almanya'daki sanat dünyasının avantajlarıdır. Video, sanatçı vizesi alma koşullarını açıklayarak başlayıp, Almanya'daki multikültürel ortam, sanat fırsatları ve farklı şehirlerdeki yaşam tarzları hakkında bilgiler sunmaktadır.
- Röportajda ayrıca Berlin'in multikültürel ortamı, farklı kültürlerin bir araya gelmesinin yarattığı yeni sanat formları, pandemi sürecinin sanata etkisi ve karakter yaratma sanatı gibi konular ele alınmaktadır. Konuşmacı, hayatının dönüm noktası olarak 18 yaşında "Parla Kutman" dizisinde rol almasını ve "Türkiye'nin Barbie'si" olarak ün yapmasını anlatmaktadır.
- 01:02Almanya Sanatçı Vizesi Bilgileri
- International Press News Agency Türkçe yayın programı Kopart'a konuk olarak Almanya'da sanatçı vizesi konusunda bilgi veren bir kişi konuşuyor.
- Almanya sanatçı oturumu sanatın yeni dalını ve bağımsız gazetecilik ünvanlarını kapsıyor, bu oturum yedi sanat dalının altındaki küçük sanat dallarını da içeriyor.
- Sanatçı oturumu için iş sözleşmesi gerekiyor, 1958 veya 2000 Euro brüt meblağ arasında bir sözleşme veya bu brüt tutara denk gelen birden fazla sözleşmeye ihtiyaç var.
- 02:25Sanatçı Vizesi İçin Gerekli Belgeler
- Konsolosluk portfolyo, sigorta kuruluşunun kabul kağıdı ve diploma istiyor, diploma yoksa profesyonellik kanıtları (referanslar, niyet mektubu) gerekiyor.
- Almanya dil koşulu aramıyor, ancak oyuncu için dil bir engel olabilir, bu durumda fiziksel performanslar veya Türkçe dersler vermek gibi alternatifler düşünülebilir.
- Müzik enstrümanı erbabı için daha kolaydır çünkü nota tüm dünyada aynı, Avrupa Birliği içinde yeni müşteri kitlelerine ulaşmak için iyi bir fırsat.
- 04:15Ipek Erdem'in Almanya'daki Deneyimleri
- Ipek Erdem, Berlin'den selam veriyor ve şu anda Stuttgart'ta bulunuyor, Türkiye'ye dönecek ve sonra Almanya'ya geri dönecek.
- Frankfurt'un Türk Tiyatro Festivali'ne katıldı, burada Tiyatro Frankfurt ile 2009'dan beri ilişkisi var ve birlikte çalışacaklar.
- Paris'e de gitti ve orada sürpriz gelişmeler oldu, iş olanakları doğdu.
- 07:10Yurtdışı Yaşam Deneyimi
- Ipek Erdem, 2018'den beri araştırma halindeydi ve bir burs teklifi aldı, farklı kültürlerde yaşamayı ve kendini geliştirmeyi sevdiği için bu yolculuğu tercih etti.
- İlk etapta pandemi döneminde görüşüp konuştuğu insanlarla ve şehirlerle bizzat görüşmek, hangi yerin hoşuna gideceğini anlamak için geldi.
- Şimdi dönüyor ve çalışmak ve yaşamak için gelecek davetiyelerle tekrar Almanya'ya dönecek.
- 09:20Almanya'daki Sanat Deneyimleri
- Almanya'da 27 ülkeden seçebileceğiniz, otobüsle 10 Euro'ya Polonya'ya gidebileceğiniz gibi enteresan bir durum var.
- Berlin'de tarihi semtler, masal şehirler gibi enteresan yerler var, sokak geçtiğinizde değişen ortamlar ve ilginç müzeler bulunuyor.
- Müzik aleti müzesi gibi Türkiye'de tahayyül edilemeyecek müzeler var, orada kemanın 500-700 yıllık evrimini görebiliyorsunuz.
- 12:10Almanya'ya Sanatçı Vizesi Almak
- Konuşmacı, sanatçı vizesi almak için farklı yöntemlerle sanatçı arkadaşlarına tavsiyeler verdiğini belirtiyor.
- Konuşmacının vizesi alması basit olmuşken, diğeri daha karmaşık bir süreç yaşamış.
- Sanatçı vizesi almanın basit görünmesine rağmen, aslında çok ciddi evrak işleri ve kağıt eylemleri içeriyor.
- 14:08Vize Alma Süreci
- Vize alma sürecinde Türkiye'den gelen davet ile başlanıyor ve sonra İDATA'dan randevu alınarak konsolosluk işlemleri yapılıyor.
- Evrak işleri aşırı zor olduğu için, yardım eden kişiler olması, Almanca bilmek veya avukatla çalışmak gerekiyor.
- Konuşmacı, Almanya'da sanata inanılmaz bir destek olduğunu ve sanatın görülür bir şey olduğunu vurguluyor.
- 17:14Almanya ve Fransa Karşılaştırması
- Fransa'da Türklerin sanat ve sinemada çok az olduğu, Almanya'da ise Türklerin çok daha yerleşmiş olduğu belirtiliyor.
- Fransa'da sinema yapmanın çok daha zor olduğu, Almanya'da ise daha fazla fırsat olduğu söyleniyor.
- Fransa'da özellikle sanatçıya inanılmaz değer verildiği, ancak giriş yollarının Almanya'da daha kolay olduğu belirtiliyor.
- 20:17Almanya'da Sanat Alanı
- Konuşmacı, Frankfurt'ta katıldığı tiyatro söyleşilerinde Türk sanatçılarının kendilerine ihtiyaç duyulduğunu fark etmiş.
- Almanya'da her yerin sanat için ayrılmış ödemeleri olduğu ve sanatçıların projelerini gösterip fonlara başvurabildiği belirtiliyor.
- Türkiye'de sanat alanında iyi bir eğitim alanı olduğu ancak ekonomik zorluklar nedeniyle öğrencilerin maddi ve manevi sıkıntı çektiği vurgulanıyor.
- 24:10Türkiye'den gelenlerin Avrupa'daki ihtiyacı
- Konuşmacı, Türkiye'den gelenlere Avrupa'daki deneyimlerini paylaşacağını ve Türkiye'de işlerin nasıl ilerlediğini anlatacağını belirtiyor.
- Türkiye'den gelenlere Avrupa'daki ekolleri ve metotları öğrenmelerini, game'leri bilmelerini tavsiye ediyor.
- Türkiye'de bazı sorunlar varken, Avrupa'da karşılıklı bir anlayış ve destek mevcut, vergi verenlerin üretimlerini desteklemek bir defacto gibi bir anlaşma oluşturuyor.
- 26:34Farklı kültürlere karışmak ve yaşamak
- Dünyanın her yerinden insanlarla bir arada olmak ve farklı ırklar, statülerle komşu olmak çok güzel bir deneyim.
- Avrupa'da yaşayan Türklerin kendi kültürlerini dört döndürmüş olmalarına rağmen, artık kendilerinden geçtiler ve başka kültürlere açlar.
- Türkiye'ye gelmemiş bir Almanın tüm Türk tarihini ve sanat tarihini öğrenmiş olmasına rağmen, gelip yaşamadan ve görmeden bir çingene oynaması gibi bir şey oluyor.
- 30:32Kültürel etkileşim ve yeni yaratışlar
- Berlin'de yaşayan Kadir Amigo Memiş örneği, farklı kültürel etkileşimlerin nasıl yeni yaratışlara yol açabileceğini gösteriyor.
- Amigo, Berlin'deki hip hop kültürüne vough (wagging) dansını getirerek, sonunda zeybek ile break dansını birleştirerek "zeybreak" oluşturmuş.
- Türkiye'nin inanılmaz bir kültür hazinesi var ve bu kültür hazinesi Avrupa ülkelerinde bu kadar çok yok.
- 34:33Multikültürel deneyimler
- Konuşmacı, 2010 yılında "Örümcek Kadının Öpücüğü" adlı eseri çalışırken sosyal medyadan tanıştığı bir Latin Amerika öğrencisiyle Berlin'de karşılaştığını anlatıyor.
- Berlin, Avrupa'nın New York'u gibi bir yer olarak tanımlanıyor.
- Multikültürel bir ortamda, farklı kültürlerden gelen insanlar bir araya gelerek yeni yaratışlara imza atabiliyor.
- 36:52Almanya'da Sanat ve Kültür
- Berlin, sanatçılar için önemli bir kültür yeri olsa da, insanların Almanya'nın farklı yerlerine da dağıldığı bir trend oluştuğunu gözlemliyor.
- Almanya'nın köylerine kadar her yerde sanat için ayrılmış ciddi paralar bulunuyor ve sanatçılar için çok fazla iş fırsatı mevcut.
- Berlin, genç nüfus için Kadıköy'ün soğuk versiyonu gibi bir yer olup, moda sahilinde oturmakla kanaldaki çimlerde oturmak arasında çok az fark var.
- 38:53Avrupa'daki Diğer Şehirler
- Barcelona da sanat dünyasında revaçta olup, mimari ve estetik açısından güçlü bir yapıya sahip.
- Avrupa'da 27 ülkeye vize olmadan gidebilir, otobüs ve trenle ulaşım yapılabiliyor.
- Sanatçılar için kağıt işleri çok fazla ve fon alırken bu işlerle uğraşmak gerekiyor.
- 41:09Almanya'da Yaşam Detayları
- Konuşmacı, 18 yaşından beri deli gibi çalıştığını ve popüler kültür insanı olmadığı için ayakta kalmak için çaba sarf ettiğini belirtiyor.
- Almanya'da vergi ve borç ödemeleri için düzenli olarak mektuplar gelir, ödemeleri yapmamak durumunda uyarılar alınıyor.
- Mektup kültürü önemli bir yer tutuyor ve haftanın bir kısmını mektuplar için ayırıyor.
- 44:45Almanya ve Fransa Karşılaştırması
- Fransa'da da kağıt işleri sinir bozucu olup, Almanya ve Fransa arasında inanılmaz bir fark var.
- Almanya'da düzen çok önemli, ışık kurallarına uyulduğu için trafikte ölüm riski yok.
- Almanya'da her şey sessiz, Paris'te ise herkes bıcı bıcır konuşuyor.
- 48:04Üretim Ortamı ve Doğa
- Kafasıyla iş yapan insanlar için daha sakin bir yerde olmak üretimi artırıyor.
- İstanbul'da bir yerden bir yere giderken on günde yapamadığı işleri, doğa içinde sakin bir yerde bir günde halletebiliyor.
- 49:03Berlin'deki Yaşam Deneyimi
- Konuşmacı, Berlin'deki evinin şehrin merkezine yarım saatlik uzaklıkta olduğunu ve İstanbul'daki evinden okula iki buçuk saatlik mesafeye kıyasla çok yakın olduğunu belirtiyor.
- Berlin'deki trafik düzeninin çok iyi olduğunu, herkesin şeritlerde yoluna devam ettiğini ve bunun Türkiye'deki trafik durumuna kıyasla çok daha düzenli olduğunu ifade ediyor.
- Şehirde yaşamak, insanlar arasında bir koro gibi bir işbirliği olduğunu, metro istasyonlarında insanların birbirlerine saygı gösterdiğini ve bu durumun kaliteli yaşam için önemli olduğunu vurguluyor.
- 51:31Oyun Oynamak ve Karakter Yaratmak
- Oyun oynamak, içimizdeki çocuğun kaybedilmemesi anlamına geliyor; çocuk korkusu, kaygısı ve toplumsal kolektif bilinç olmadan yaratıcı bir şekilde oynayabiliyor.
- Konuşmacı, karakter yaratmanın bir iş olduğunu ve her gün yeni malzemeler (bale, hip-hop, trompet gibi) edinerek karakterlerini geliştirdiğini belirtiyor.
- Karakterlerini özelliklerine göre belirleyip mekanlarına takıyor ve oynuyor, bu süreci bir çocuk gibi deneyimliyor.
- 55:28Pandemi Sürecinin Etkileri
- Konuşmacı, pandeminin sanatı etkileyeceğini düşünüyor ve bu sert değişimlerin dünyayı alt üst etmesinin ihtiyacı olduğunu savunuyor.
- Dünya'nın aşırı aşırılığa kaçtığını ve artık ne yaptığımızı bilmeden ilerlediğimizi düşündüğünü belirtiyor.
- Maddi olarak ciddi sekteye uğratmasına rağmen, pandeminin dünyaya dinlenceği ve yeni fikirlerin ortaya çıkmasına olanak sağladığı için olumlu bir duruş sergiliyor.
- 59:26Saç Kısaltma Deneyimi
- Konuşmacı, erkek rolü oynamak için saçlarını kestirdiğini ve pandemi sürecinde bu kararı aldığını anlatıyor.
- Performansçı olarak hareket edip terlediği için saçlarının sıkıntısını çektiğini ve bu durumun saçını kısaltmasına neden olduğunu belirtiyor.
- Kendini daha iyi tanıma ve gerçek kimliğini görmek isteğiyle saçını kısalttığını, ancak sonradan sarıya boyama kararı aldığını ifade ediyor.
- 1:01:39Oyunculuk Deneyimi
- Konuşmacı, hayatının deneylerle geçtiğini ve bir oyuncunun laboratuvarı gibi çalıştığını belirtiyor.
- Barbie karakteri oynamasıyla insanlarla naif bir ilişki kurabildiğini ve bu durumdan mutluluk duyduğunu ifade ediyor.
- Spesifik bir karakterle akıllarda kalmış olmasının dezavantajı olduğunu, bu nedenle yarattığı diğer karakterlerin yeterince algılanmamasına sebep olduğunu kabul ediyor.
- 1:03:01Hayatın Dönümlü Anı
- Konuşmacı, hayatının dönüm noktası olan bir anı anlatıyor.
- 18 yaşında Bursa'ya giderken, yapım şirketiyle karşılaştığını ve tiyatro bölümünde okuduğunu belirtiyor.
- Dizide oynamayı düşünmediğini, okulunun her şeyden önce önemli olduğunu vurguluyor.
- 1:04:10Dizide Oynamaya Başlangıç
- Yapım şirketi hafta sonu çekim yapacağını ve okula yakın bir yerde ev tutabileceğini söyleyince kabul ettiğini anlatıyor.
- O dönemde dizi kültürü yoktu ve oyuncular için dizide oynamak iyi bir şey değildi.
- Ünlü olmak isteğinin olmadığını, tiyatro aşkıyla geldiğini ve dizide oynamayı hiç düşünmediğini belirtiyor.
- 1:04:52Aniden Ünlü Olma
- Part-time garsonluk yapması için teklif aldığını ve kabul ettiğini söylüyor.
- Bir anda tüm Türkiye'nin "Barbie'si" oldu ve 18 yaşında bu durumun çok ağır geldiğini ifade ediyor.
- Herkesin bir anda kendisini tanımış olması onu çok ürküttüğünü ve sokakta görülmekten rahatsız olduğunu belirtiyor.
- 1:05:53Kişisel Düşünceler
- Popüler kültür insanı olmadığını, "beauty" görünmek veya çok takipçi olmak isteğinin olmadığını vurguluyor.
- Herkesin sevilip sevilmediğini, herkesin yaptığı işin beğenilip beğenilmediğini belirtiyor.
- Tek başına mutlu olan bir tip olduğunu, özelinde yaşayan bir kişiliğe sahip olduğunu ifade ediyor.
- 1:07:13Programın Sonu
- Programın sonuna geldiklerini belirterek teşekkür ediyor.
- Berlin'e geleceğini veya Türkiye'ye geldiğinde görüşmek istediklerini söylüyor.
- Konuşmacı, programı destekleyenlere teşekkür ediyor ve vedalaşıyor.