• Buradasın

    Üroloji ve Anestezi Bilim Dalı Arasında Ortak Eğitim Programı

    youtube.com/watch?v=icO56O2m7qk

    Yapay zekadan makale özeti

    • Bu video, Türk Anestezi ve Reanimasyon Derneği ile Ürolojik Cerrahi Derneği'nin birlikte düzenlediği bir eğitim toplantısının sunumlarını içermektedir. Prof. Dr. Meral Kambak, Prof. Dr. Fatma Saracıoğlu ve Doç. Dr. Burak Argun gibi akademisyenler tarafından sunulan bu program, üroloji ve anestezi disiplinlerinin aralarında ortak bir dil ve anlayış geliştirmeyi amaçlamaktadır.
    • Video, cerrahi öncesi değerlendirme, çocuk ürolojisi, pediatrik anestezi uygulamaları, tur sendromu, COVID-19 pandemisinin anestezi uygulamalarına etkileri ve ERAS (Early Recovery After Surgery) protokolü gibi konuları kapsamaktadır. Sunumlar, ürolojik cerrahi işlemlerinde anestezi uygulamalarının detaylarını, özellikle çocuk hastalarda dikkat edilmesi gereken hususları ve modern cerrahi tekniklerini (laparoskopik, robotik) ele almaktadır.
    • Video ayrıca, majör ürolojik cerrahilerde peri-operatif bakım, robotik laparoskopik ameliyatlar, rejyonel anestezi teknikleri ve COVID-19 pandemisi döneminde anestezi uygulamalarının değişikliklerini de içermektedir. Sunumlar, hem üroloji hem de anestezi uzmanlarına yönelik olup, hastaların erken iyileşmesini sağlama ve komplikasyonları azaltma yöntemlerini detaylı şekilde ele almaktadır.
    00:06Üroloji ve Anestezi Arasındaki İşbirliği
    • Üroloji ve anestezi disiplinleri arasında birbirlerine organik olarak bağlı bir ilişki vardır ve zamanla birbirlerine ne kadar muhtaç olduklarını ve iyi anlaşmaları gerektiğini algılarlar.
    • Ameliyat öncesinde, sırasında ve sonrasında ortak bir sorumluluk içerisinde hareket etmek için ortak bir dil ve anlayış geliştirilmelidir.
    • Genç asistan ve uzman arkadaşların taleplerine cevap olarak hazırlanmış bu eğitim programı, anestezi departmanında çalışan asistanların üroloji rotasyonları başlamamış olanları için de faydalıdır.
    01:20Programın Hazırlanması ve Teşekkürler
    • Programın hazırlanmasında Türk Anestezi ve Reanimasyon Derneği Başkanı ve Hacettepe Üniversitesi Anesteziyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Meral Kambak'ın büyük katkıları olmuştur.
    • Hacettepe Anestezi Anabilim Dalından Prof. Dr. Fatma Saracıoğlu ve Acıbadem Üniversitesi Üroloji Anabilim Dalından Doç. Dr. Burak Argun'ın titizlik ve kapsayıcılıkları programın başarıya ulaşmasını sağlamıştır.
    • Programın sunumlarında üroloğa anestezist, anesteziste de ürolog bakış açısıyla işlemeye çalışan hocalar bulunmakta ve sunumlar sonrasında sorular cevaplanacaktır.
    03:26Toplantının Amacı ve Önemi
    • Türk Anestezyoloji ve Reanimasyon Derneği ile Ürolojik Cerrahi Derneği'nin birlikte düzenlediği bu toplantı, iki ana bilim dalının birlikte planladığı, ortak paydamız olan hastalarımız üzerinde ne yapmamız gerektiğini tartışmak için planlanmıştır.
    • Bu toplantıda beklentiler, endişeler, yanlışlar ve doğrular yeniden gözden geçirilecek ve iki disiplin arasında işbirliği geliştirilecektir.
    • Katılımcılardan beklenti, soru sormaktan kaçınmamalarıdır; istedikleri her türlü soruyu konuşmacılara rahatlıkla sorabilirler.
    04:48Non-Kardial Preoperatif Değerlendirme
    • Anestezi değerlendirmenin amacı, hastanın tıbbi durumunu ve planlanan işlemi için anestezi iter etme yeteneğini değerlendirmek, anestezi ve ameliyat risklerini azaltmak ve hastaya işlemi hazırlamak ve spesifik bir anestezi planı oluşturmak.
    • İyi bir şekilde yapılmış bir anestezi değerlendirmesi hasta memnuniyetini artırabilir, operasyonlardaki gecikme iptalleri, maliyet, komplikasyon ve motiliteyi azaltabilir.
    • Değerlendirme, hastanın kalbine, akciğerlerine ve solunumuna yönelik fizik muayene, tıbbi kayıtların gözden geçirilmesi, ameliyat öncesi testlerin yapılması ve gerekli konsültasyonlar içermelidir.
    06:30Anestezi Değerlendirmesinde Önemli Noktalar
    • Emziren kadınlara iki yaşından küçük çocuğu olan tüm kadınlara emzirip emzirmedikleri sorulmalıdır; bebeğinden birkaç saatten fazla ayrı kalacaksa anne sütüne ameliyat öncesi sağabilir.
    • Anesteziye yönelik fizik muayenede boy, kilo, kan basıncı ölçülmeli, kalp ve akciğer dinlenmesi, temel nörolojik muayeneler ve havayolu değerlendirilmesi yapılmalıdır.
    • Kan basıncı ölçümüne gerekli olup olmadığı hastanın durumuna göre değişir; düşük riskli hastalarda prosedür gününde anestezi hemen önce görülebilir, yüksek riskli hastalarda ise prosedürden daha önce değerlendirilmelidir.
    07:34Risk Değerlendirmesi
    • Anesteziye bağlı risk değerlendirmesi ve cerrahiye bağlı risk değerlendirmesi bir anestezi değerlendirmenin önemli komponentleridir.
    • ASA skoru, hastanın genel sağlık durumunu tanımlayan bir skordur ve yüksek ASA skoru postoperatif komplikasyonlar, postoperatif yoğun bakımda ve hastanede uzun kalışla ve mortalite ile direkt ilişkilidir.
    • Fonksiyonel kapasite, propati riskin en önemli belirleyicisidir; egzersiz toleransı iyi ise hasta düşük riske sahiptir.
    09:43Fonksiyonel Kapasite ve Cerrahi Risk
    • Biomarkerlar (BNP, GFR ve SRP) mayokardik cerrahiden sonra hangi hastalarda komplikasyon gelişebileceğini tahmin etmekte prognostik bilgi sağlayabilir.
    • İntroplatonal prosedürler, majör vasküler prosedürler, daha fazla kan kaybına neden olan prosedürler, uzun prosedürler ve acil prosedürler daha yüksek cerrahi riskle ilişkilidir.
    • Yaş aslında koroner risk minör bir bileşikte ve yaş postoperatif komplikasyonları için bir risk değildir; ancak yaşla ilgili riskin çoğu kozmetik ve fonksiyonel disfonksiyondan, yetersiz beslenmeden ve kırılganlıktan kaynaklanan komobitilerden kaynaklanır.
    10:47Ameliyat Öncesi Değerlendirme
    • Hastalara reçetesiz alternatif ilaçların kullanımı hakkında bilgi alınmalıdır.
    • Odroit kahnesi şüphesi varsa, ameliyat öncesi tanıma yapılmalıdır.
    • Alkol kötüye kullanan hastalarda ameliyat komplikasyon riski artmaktadır.
    11:44Sigara ve Alkol Bırakma Süreci
    • Fizyolojik parametrelerin geri dönmesi için en az dört hafta beklenmelidir.
    • Sigara ameliyattan önce en az dört- sekiz hafta önce bırakılmalıdır.
    • Hastalara kişisel veya ailede anestezi komplikasyon öyküsü sorulmalıdır.
    12:22Laboratuvar Testleri
    • Klinik endikasyon yokluğunda rutin preoperatif laboratuvar testleri önerilmemektedir.
    • Düşük riskli prosedürlerde hastanın yeni, stabil olmayan veya kötüleşen bir durum olmadıkça teste gerek yoktur.
    • Orta ile yüksek riskli prosedürlerde hastanın komorbiditelerine göre test yapılmalıdır.
    13:40Laboratuvar Testlerinin Zamanlaması
    • Hastanın klinik durumunda geçici bir değişiklik olmadıkça önceki dört ay içerisinde normal test sonuçlarına güvenilebilir.
    • Rutin olarak olmasa da, altta yatan bilinen bir hastalığı olan hastalarda testler yapılmalıdır.
    • Anormal testlerin sadece %17'si cerrahi için kabul edilebilir aralığın dışındadır.
    14:22Hemoglobin ve Hematokrit Ölçümleri
    • Majör cerrahi geçiren 65 yaşın üstündeki tüm hastalarda hemoglobin ve hematokrit ölçümleri önerilir.
    • Preoperatif anemi 30 günlük postoperatif mortalite ve morbitte ile ilişkilidir.
    • Beyaz küre ve platelet anormallik insidansı çok düşük, ancak nöro-aksiyel anestezi yapılacaksa platelet sayısı ölçülmesi mantıklıdır.
    15:06Kreatinin ve Elektrolit Ölçümleri
    • Orta veya yüksek riskli cerrahi geçirmeli 50 yaşı üzerindeki hastalarda kreatinin ölçümü yapılabilir.
    • Kreatinin 2'nin üzerinde olması postoperatif kardiyak komplikasyonları öngören altı bağımsız faktörden biridir.
    • Elektrolit anormalliği şüphesi olmadıkça tüm elektrolit ölçümü önerilmiyor.
    15:47Kan Şekerleri ve Diyabet
    • Klinik belirtiler yoksa diyabet olmayanlarda glikoz ve hemoglobin A1C'ye gerek yoktur.
    • Operasyon öncesi anormal kan şekeri olan hastalarda vasküler cerrahi ve ortopedik cerrahi sonrası risk artabilir.
    • Glukoz 200 mg/dL'nin üzerinde veya hemoglobin A1C değeri 9'un üzerinde ise cerrahi ertelenebilir.
    16:38Diğer Laboratuvar Testleri
    • Kardiyovasküler cerrahi ve koroner arter bypass greft cerrahisi bulunacak hastalardaki operatif risk ile ilişkili olduğu söylenmiş.
    • Karaciğer fonksiyon testleri önerilmiyor, çünkü anormal sağlık hastaların %3'ünde meydana geliyor.
    • Hemostaz testleri, fizik muayene kanama bozukluğunu gösteriyorsa PT, PTT ile PR sayısı gibi testler yapılmalı.
    17:16Gereksiz Testler ve İlaç Yönetimi
    • Gebelik testi, ameliyat öncesi mutlaka yapılmalıdır.
    • Düşük riskli cerrahilerde (major komplikasyon riski %1'in altında) EKG önerilmez.
    • Göğüs radyografisi, abdominal cerrahi geçirecek veya 50 yaşın üzerindeki göğüs cerrahisi geçiren hastalarda önerilir.
    18:34İlaç Yönetimi
    • Meta blokörler, inhibitörler ve anjiyotensin reseptör blokörleri operasyon gününe kadar devam edilmelidir.
    • Trisiklik antidepresanlar yüksek dozda kullanılıyorsa devam edilir, düşük dozlarda kullanılıyorsa ve periperatif aritmi endişesi varsa 7 günden önce kesilir.
    • Bitiz ajanları en az bir hafta önce kesilmelidir, aspirin ise 5-7 gün önce kesilmelidir.
    19:42Çocukoloji
    • Çocukolojisi doğum ile başlayan çocukluk döneminde gözüken hızlı fizyolojik değişimler içeren geniş yelpaze grubunda bir hasta grubudur.
    • Yaş grubuna bağlı olarak sorunlarda değişiklikler gözükebilir.
    • Çocukolojisi, operatif değerlendirmeyi yapmakla ilgili üstlendiği görevleri paylaşmak için sunulmuştur.
    20:38Yenidoğanlarda Fizyolojik Özellikler
    • Yenidoğanlarda kardiyovasküler sistemde değişiklikler vardır; kalp valfleri yeterince esnek değildir ve bu durum kalp hızına etki eder.
    • Yenidoğanlarda parasempatik sistem kalp üzerinde baskın nörolojik gruptur ve bu nedenle bradikardiy yatkınlığı söz konusudur.
    • Böbreklerde GFR iki yaşa kadar artar, yüksek sol atmaktadır ve çocuklar erişkenlere göre daha fazla insansı kayıp yapar, bu nedenle sıvı replasmanı çok daha önemlidir.
    21:53Operatif Değerlendirme
    • Operatif değerlendirmenin temel amacı, ameliyat sırasında oluşabilecek riskleri azaltarak ameliyat sonrasında gelişebilecek istenmeyen durumları önlemek ve hastayı normal hayatına mümkün olduğunca çabuk döndürmek.
    • Değerlendirme, çocuğun antenatal döneminden cerrahice geçireceği zamana kadar ki tüm sağlık öyküsünü, tıbbi temaslarını, fizik muayene bulgularını ve ailesinin tıbbi öyküsünü içermelidir.
    • Prematürite ve intraterin gelişme geriliği cerrahi ve anestezi risklerini artırmaktadır, ayrıca yeni doğan döneminde immün sistemin tam gelişmediği için bakteriyel enfeksiyonlara karşı daha duyarlıdır.
    22:53Tıbbi Öykü ve Fizik Muayene
    • Çocuklarda erişkenlerden farklı olarak konjenital anomaliler çok daha sık görülmektedir, özellikle ürolojik cerrahiye girecek çocuklarda konjenital kalp hastalığı bulunması durumunda kanamayı hemodinami etkileyecek ilaçların kullanılması önemlidir.
    • Öksürük, astım, yeni geçirilmiş solunum yolu enfeksiyonu, postoperatif dönemden kas spazm atleti veya neden olabilir.
    • Fizik muaynede inspeksiyon ile siyano, solukluk, döküntü, sarılık, olası kardiyo problemleri, anemiyi, karaciğer hastalıklarını işaret edebilir, solunum sistemini dikkatli değerlendirmek gerekir.
    24:45Aşılama ve Solunum Yolları Enfeksiyonları
    • Aşılama immün sistemini etkilemekte, bu da hem anestezi hem de cerrahiye bağlı değişiklikleri ortaya çıkarabilmektedir.
    • Elektrik cerrahiler için inaktif aşı yapılan çocuklarda iki gün, canlı aşılar için ise yirmi bir gün bekleme süresi önerilir.
    • Üst solunum yolu enfeksiyonları anestezi sırasında ve sonrasında spazm, spazmasyon gibi komplikasyonları artırır, semptomlar kalktıktan iki-üç hafta sonra cerrahi yapılabilir.
    26:05Cerrahi Öncesi Hazırlık
    • Ameliyat öncesi çocuğun ve ailenin hastalık ve cerrahi sürecinin duygusal durumu anlaşılmalı, durum hakkındaki sorular ve şüpheler anlatılmalıdır.
    • Yenidoğanlarda anneden ayrılma korkusu, okul çağı çocuklarda ise kontrol kaybı korkusu veya ağrı kaygısı yaşa uygun şekilde aydınlatılmalıdır.
    • Kanuna göre çocuklarda anne ya da babadan onay alınması olmadığı durumlarda hukuki vasisi tarafından mutlaka onay alınması cerrahi öncesinde gereklidir.
    27:04Profilaktik Antibiyotik ve Cerrahi Türleri
    • Cerrahiden önce profilaktik antibiyotik iki saat öncesinden verilmesi en geç yarım saat öncesine kadar işlemin tamamlanması gereklidir.
    • Ürolojik cerrahideki ameliyatların büyük bir kısmı temiz veya temiz kontaminedir, bu sebeple sefazolin yeterli antibiyotik profilaksisi sağlamaktadır.
    • En sık yapılan cerrahiler sünnet, inmemiş testis, hermi hidrosel, varikosel, hipospadias, üreteropelvik bileşke obstrüksiyon cerrahileri ve taş hastalığına bağlı cerrahilerdir.
    28:06Cerrahi Teknikleri ve Özel Dikkat Edilmesi Gerekenler
    • Sünnet yapılacak hastalığın operatif değerlendirilmesi mutlaka yapılmalı, aksi takdirde mega interapisi gibi bir problem ortaya çıkabilir.
    • Endolojik girişimlere işlem öncesi idrarın steril olması önemlidir, idrar steril değilse uygun antibiyotik supresyon altında işlem yapılmalıdır.
    • Çocuklarda düşük vücut ısısı, solunum depresyonu, asidoz gibi problemlere yol açabilmektedir, vücut ısısının korunması için ilgasyon mavisinin vücut sıcaklığında olması önemlidir.
    30:04Laparoskopik Cerrahi ve Çocuklar
    • Çocukların karın duvarları erişkinlerden farklı olarak son derece elastik olduğundan, periton içine girmek için veri iğnesi ile akse sağlamak çok daha zordur.
    • Laparoskop girişimlerde peritonyum oluştururken kullanılan karbondioksitin çocuklarda daha fazla absorbe olduğu akılda tutulmalıdır, bu nedenle cerrahi sırasında ve sonrasında kardiyak riskleri daha yüksek olduğu için anestezi ve cerrahi ekip tarafından yakın takip gerekmektedir.
    • İnter-abdominal basınç ve hasta pozisyonu renal perfüzyonu artırabilmekte veya intra-kraniyal basıncı artırmaktadır, bu nedenle özellikle beş yaş ve küçük çocuklarda düşük basınçlarla çalışmak, cerrahi süreyi uzatmamak daha güvenlidir.
    31:48Pediatrik Anesteziye Giriş
    • Pediatrik hastalar asla küçültülmüş erişkinler değildir, dozlar ve anestezi yöntemleri onlara özel ayarlanmalıdır.
    • Pediatrik anestezi, özellikle yenidoğan anestezisi erişkinlerden çok farklı ve titiz bir iştir, tecrübeli anestezilerce uygulanmalı.
    • Ara sıra çocuk uyutan anestezilerin pediatrik anestezilerden komplikasyon oranları ve riskleri ciddi farklara sahiptir.
    33:48Pediatrik Anestezi Özellikleri
    • Pediatrik anestezi obsesif bir özen, detay ve mükemmeliyetçilik içerir, her bebeğe göre ayrı adaptasyon ve fleksibilitere ihtiyaç vardır.
    • Sunumda propofolik değerlendirme, anestezi yönetimi, operasyonlarda yapılacaklar ve kospeti bakımları anlatılacaktır.
    • Plakatif görüşme, muayene ve ailelerin güvenini sağlamak anestezi sürecinde çok önemlidir.
    35:55Pediatrik Anestezi Hazırlığı
    • Vücut ağırlıkları çok önemlidir çünkü ilaçlar bu göre ayarlanır, formüllerle tahmini ağırlık hesaplanabilir.
    • Açlık süreleri yaşa göre değişir: altı aydan küçük bebeklerde anne sütü 3-4 saat, katı gıda 6 saat; altı aydan büyüklerde 4-8 saat açlık gereklidir.
    • Ürolojik olarak Vakter, Çarşı, George ve Oto-real sendromları gibi sendromlar anestezi planlamasında dikkate alınmalıdır.
    36:52Premedikasyon ve Anestezi Teknikleri
    • Premedikasyon genellikle on kilonun üzerindeki veya altı ayın üzerindeki çocuklarda uygulanır, mitozolem veya ketamin kullanılabilir.
    • Şurup içmeyen çocuklarda burun spreyi gibi atomizörlü enjektörler etkili bir premedikasyon sağlayabilir.
    • Anestezi indüksiyonu inhalasyon veya intravenöz olarak yapılabilir, ebeveyn varlığında inhalasyon daha kolaydır.
    38:52Anestezi İzleme ve Olası Sorunlar
    • Çocuklarda tansiyon ölçümü önemlidir, yaşa göre formüller vardır ve oda sıcaklıkları 22-23 derece olmalı.
    • Anestezi indüksiyonunda havayolu obstrüksiyonu, laringospazm, bronkospazm ve hipovolemi gibi sorunlar yaşanabilir.
    • Son 10 yıldır anestezik ilaçların nörotoksite yapabileceği endişesi vardır, ancak bu konuda daha kapsamlı çalışmalar devam etmektedir.
    42:42Çocuklarda Anestezi Uyarıları
    • Üç yaş altındaki çocukların üç saatten uzun elektif cerrahileri mümkün mertebe ertelemek ve acil cerrahilere öncelik vermek önerilir.
    • Damar yolu kanalizasyonu çocukta özellikle zor olup, ince damarlar ve yağ dokusunun fazlalığı işi zorlaştırır.
    • Ultrason, EMLA kremi ve intravenöz propofol, ketamin gibi opterler damar yolu kanalizasyonunu kolaylaştırabilir.
    43:28Anestezi Teknikleri ve İlerleme
    • Kas gevşeticiler spazmı engellediği için entübasyonu kolaylaştırır.
    • Airway'yi korumak için kafro veya kafsas tüpler kullanılabilir.
    • Inhalasyon veya TIVA (total intravenous anesthesia) tercih edilebilir, anestezi seçimi propofol veya remifentanil olabilir.
    44:17Sıvı Tedavisi ve Kan Kaybı
    • Sıvı verimi idame sıvısı ile yapılması ve verilen sıvının ısıtılması önemlidir.
    • Yenidoğanlarda higlisemi, diğer bebeklerde erglisemi önlemek için %1 veya %2 deksozlu izotonik sıvılar önerilir.
    • Kan kaybı olduğunda hesaplanarak transfüzyon yapılması ve masif kanama durumunda protokolün hemen uygulanması gerekir.
    45:34Üroloji Cerrahilerinde Anestezi
    • Sünnet ve preplastiği için dorsal veya peynir blok yapmak ve basit sistem analjezikler kullanmak uygun olabilir.
    • Hipospadias cerrahileri genellikle genel anestezi ve rejal kullanmakla yapılır, dista durumda peynir blok yeterli olabilir.
    • Orchoppeklerde genel anestezi ve rejal kullanılır, testis manipüle edildiği için bulantı-kusma riski yüksek olduğundan antiametikler verilir.
    47:10Diğer Üroloji Cerrahileri
    • Epididim orşit durumunda ateş, ağrı ve gerginlik nedeniyle hızlı seri entibasyon gerekir.
    • Sistoskopi sırasında derin anestezi şarttır, üretra simülasyonazmi tetikleyeceği için.
    • Nefrolitatomi cerrahilerinde antiatik vermek gerekir, laparoskopik biyolojik operasyonlar için multimodel analjezi uygulanmalıdır.
    48:56Özel Üroloji Sendromları
    • Bilim tümörü, üç yaş civarında kan transfüzyonu gerekebilen, epidural veya IV opter ile popom sağlaması gereken bir cerrahidir.
    • Türün verili sendromu, klik doğuştizm, mesane dereasyonu, obsirüksiyon ve hidroüretroz olabilen nadir bir sendromdur.
    • Mesane astrofizisi, rekonseptif ve uzun bir cerrahi olup, kanaması olabilir ve yoğun bakım gerektirir.
    50:23Ağrı Kontrol ve Yenidoğanlar
    • Çocuklar ağrı duymaz efsanesi doğru değildir, yenidoğanlar bile ağrı hissi gösterir.
    • Ağrının giderilmesi için maksimum özen gösterilmelidir, ağrı kontrolü ameliyat öncesi başlamalıdır.
    • Üner sistem için T10-L1 seviyelerinde analjezi gereklidir, bu seviyelere kadar yükselen analjezi epidural bloklarla veya audial blokla sağlanabilir.
    52:23Tur Sendromu
    • Tur sendromu 1922 yılında tanımlanmış, fazla su tüketiminin yol açtığı bilinç bulanıklığı ile giden bir durumdur.
    • Tur sendromu, ilgasyon için kullanılan sıvının sistemik dolaşıma katılması ve hipoatemi yarattığı bir durumdur.
    • Bu durum özellikle prostat ameliyatında görülmekle birlikte, sistoskopi, perkütan nefrotomi, artroskopi ve histeroskopi cerrahilerinden sonra da görülebilir.
    53:28Tur Sendromu ve İlgili Sıvılar
    • Tur sendromunda kullanılan sıvılar (mannitol veya glissin) yalıtkan sıvılar olup, özellikle bu tür ameliyatlarda tercih ediliyor ve çoğu hipo-ozmoersi içeriyor.
    • Monopolar sistem kullanıldığında manitol veya glissin, bipolar sistem kullanıldığında ise sf kullanılmak zorunda.
    • Çalışmalara göre monopolar tur sendromu ilgili yazılarda az fark varken, bipolar ve lazer cerrahi ilgili çalışmalarda neredeyse 8-10 katına çıkmış, bu sendromun görülme sıklığı azalmış.
    55:01Tur Sendromunun Sıklığı ve Tanı
    • Tur sendromu genellikle %1-2 oranında görülürken, %8'e kadar görülebileceği bildirilmiş, mortalite oranı binde birler düzeyindedir.
    • Sendrom genellikle ameliyat başladıktan sonra ilk 15 dakika içerisinde görülebilir, ancak 24 saate kadar daha uzayabilir.
    • Tur sendromunun spesifik bir bulgusu olmadığı için tanısı karışık olabilir ve çeşitli bulgular gözden kaçabilir.
    56:05Tur Sendromunun Bulguları
    • Bulgular üç grupta özetlenebilir: kardiyovasküler ve spatuvar bulgular, santral sinir sistemi bulguları ve metabolik bulgular.
    • Kardiyovasküler bulgular erken dönemde taşikardi ve hipertansiyon, daha sonra hipotansiyon ve pratik kardiya olabilir.
    • Santral sinir sistemi ile ilgili bulgular huzursuzluk, baş ağrısı, ağızda karıncalanma, görme bozuklukları, bulantı, kusma ve ileride kombinizyon komaya gidebilir.
    • Metabolik olarak hiponatremi, hiperglisinemi, hiperamonomi, introvasküler hemoliz ve böbrek yetmezliği görülebilir.
    56:51Patofizyoloji
    • Sendromun patofizyolojisinde prostatik sinüsler aracılığıyla olan sıvı absorpsiyonu önemli.
    • Bir saat içerisinde bir litre irigasyon sıvısı absorbe edilirse sodyumda yaklaşık 5-8 mEq/L düşüş yaşanır.
    • Hızlı absorpsiyon (dakikada 200 ml) hipertansiyon ve taşikardiye neden olabilir, sol ventrikül disfonksiyonu varsa pulmoner edema ve hipotansiyon gelişebilir.
    • Hiponatremi (120'in altındaki sodyum düzeyleri) ciddi tur sendromu olarak tanımlanır, ozmotik fark nedeniyle beyin ödemine yol açabilir.
    58:17Metabolik Bozukluklar
    • Hipo-ozmolete santral sinir sistemi bozukluklarının asıl sebeplerinden biri, kan-beyin bariyeri sodyuma geçirgenliği suya geçireceğim.
    • Hiperamonomi özellikle glissin içeren solüsyonlar kullanıldığında gerçekleşir, glissin portal yatakta deaminasyon neticesinde amonyum oluşur.
    • Normalde 10-35 mg/dL aralığında görülen kan amonyum seviyesi, hiperamonomide 100'in üstünde olabilir.
    59:12İrigasyon Sıvıları
    • İdeal irigasyon solüsyonu izotonik olmalı, hemolitik olmamalı, elektriksel tepkimeye girmemesi gerekiyor, toksik olmamalı, kolay sitede bulunmalı ve ucuz olmalı.
    • En sık kullanılan glissin, sen olmayan bir aminoasit, karaciğerde amonyum metabolize ediliyor, %1,5'luk solüsyonları saydam ve yalıtkan.
    • Mannitol %5'lik solüsyonu, her 100 ml'de 5 gram mani içeriyor, pH 5,30'dur, nispeten daha yüksek ozmotesi olan, hemolitik olmayan ve yalıtkan bir solüsyon.
    1:00:42Tanı ve Önleme
    • Tanının en önemli kısmı tur sendromi olabileceğinden şüphelenmektir, genel anestezi, spinal anestezi olsun, intraoperatif dönemde cerrah ve anestezi doktorlarında şüphelenmesi gerekiyor.
    • Hastalar genellikle yaşlı olup, organ fonksiyonları kuvvetli olmadığı için tur sendromunu engellemek için mai desteği yaparken dikkatli ve kontrollü olmak gerekiyor.
    • Teorik olarak absorbe olan sıvıyı hesaplamak mümkün olsa da, pratikte kanama, idrar ve saçılan irigasyon sıvısı nedeniyle bu yöntem uygulanamıyor.
    • İrigasyon sıvısının içine %1 etanol koyarak, solunum gazındaki etanol ölçümü ile absorbe olan sıvı ve sodyum düşüşü arasında korelasyon bulunabilir.
    1:03:00Tur Sendromu Risk Faktörleri ve Önlemler
    • Trendelenburg pozisyonunda ameliyat sırasında mesane ve prostat içindeki venöz basınç azalır, bu da aksiyon riskini artırır.
    • Ameliyat süresi ve prostat büyüklüğü tur sendromu riskiyle doğrudan ilişkilidir; 90 dakikadan uzun ameliyatlar 60 dakikadan kısa olanlara göre neredeyse üç kat daha yüksek risk taşır.
    • İrigasyon sıvısının yüksekliği tartışmalı bir konudur; bazı çalışmalar 60 santimden 90 santime çıkarmayı 398 ml'den 1300 ml'e çıkarmayı, diğerleri ise 60 santimden 100 santime çıkarmayı ciddi bir farklılık yaratmadığını göstermiştir.
    1:03:58Cerrahın Deneyimi ve Ameliyat Teknikleri
    • Cerrahın deneyimi önemli olup, deneyimli cerrahlar daha kısa sürede daha fazla doku rezeksiyon edebilmekte ve ameliyatı daha kısa sürede tamamlayabilmektedir.
    • İrigasyon basıncını düşük tutmanın absorbe edilen sıvı miktarında klinik olarak anlamlı bir fark yaratmadığı gösterilmiştir.
    • Monopolar sistem yerine bipolar sistem veya lazer kullanılarak yapılan TUR ameliyatlarında absorbe edilen sıvı miktarı oldukça az olup, tur sendromu görülmemektedir.
    1:06:33Tur Sendromu Tedavisi
    • Tedavide erken farkına varma en önemli aşamadır; introperatif olarak fark edildiğinde kanama kontrolünün bir an önce yapılması ve ameliyatın hızlı bir şekilde sonlandırılması gerekmektedir.
    • Hafif semptomatik hastalarda bulantı, kusma ve ajitasyon varsa ancak hemodinamik olarak stabilse, sadece yakın takip ve antematik tedaviler yeterli olabilir.
    • Hiponatremi 120'ye kadar düşerse ciddi hipo nakli olarak tanımlanır ve 12 saatte bir millet açılmamalıdır; bu şekilde beyin özlemi azalır, plazma bölümü genişler ve hücrelerin şişkinliği azalır.
    1:08:37Anestezi Türleri ve Tur Sendromu
    • Spinal anestezide santral basıncının düşmesi potansiyel olarak daha fazla sıvının absorbe edilebileceğini göstermektedir.
    • Bir çalışmada 1500 TUR ameliyatında spinal anestezi uygulanmış, 48 hastada (yüzde 3,20) tur sendromu görülmüştür.
    • Bu hastaların çoğu 2 gün içerisinde hiçbir kalıcı hasar kalmadan tedavi edilmiştir.
    1:10:30COVID-19 ve Ürolojik Anestezi
    • COVID-19 pandemisi, ürolojik anestezi uygulamalarında değişikliklere yol açmıştır.
    • Pandemi sırasında 28 milyon cerrahi prosedür ertelenmiş ve cerrahi önceliklendirme uygulanmıştır.
    • Korunma yöntemleri öncelikli hale gelmiş, hasta sayıları artmış ve anestezi yöntemleri modifiye edilmiştir.
    1:13:10SARS-CoV-2 Enfeksiyonlu Hastalarda Cerrahi Sonuçları
    • Çalışmada genel anestezi, reji anestezi ve lokal anesteziler kullanılmış, cerrahiden yedi gün önce ve otuz gün sonrasında SARS-CoV-2 enfeksiyon teyit edilmiş hastalar çalışmaya alınmıştır.
    • Otuz günlük mortalite yüzde 23,8 olarak belirlenmiş, erkek hastalar, yaşlı hastalar ve kanser hastalarının büyük risk altında olduğu tespit edilmiştir.
    • Hastaların %51,2'sinde komplikasyonlar gelişmiş ve bu hastalarda mortalite %38 olarak artmıştır.
    1:14:33Pandemi Döneminde Cerrahi Stratejileri
    • Avrupa Üroloji Derneği, yüksek öncelikli ve acil vakaların ameliyatlarını ertelememeyi, yoğun bakım yatakları ve ventilatör sayılarının yetersizliğini göz önünde bulundurmayı önermiştir.
    • Amerikan Anesteziyologları, aerosol oluşturan tıbbi prosedürleri azaltmak için genel anestezi yerine reji anesteziyi tercih etmeyi önermiştir.
    • Birleşik Krallık Anesteziyologları, reji anesteziyi genel anesteziye tercih etmenin güvenlik, zaman tasarrufu ve kişisel koruyucu ekipmanların doğru kullanımını sağladığını vurgulamıştır.
    1:17:35Reji Anestezi Kılavuzları
    • Amerikan Anesteziyolosu ve Reji Anestezi Cemiyeti, COVID-19 hastalarında güvenli tekniğin kullanılması, doğru prosedürün seçilmesi ve tedbirli olunması konusunda önerilerde bulunmuştur.
    • Tüm hastaların cerrahi maske ile ameliyata alınması, genel anesteziye dönme ihtimali yoksa N95 kullanılmaması ve ultrason plastik koruma ile kullanılması önerilmiştir.
    • Reji anestezi başarılı olup olmadığını kontrol etmek, destek oksijeni kullanımı azaltmak ve trombositopeniyi ekarte etmek önemlidir.
    1:19:21Spinal Anestezi ve Operatör Sinir Bloğu
    • Spinal anestezi, ciltten dura geçerek subaraknoidit alana enjekte edilir ve temel etki yeri spinal sinirlerin ön ve arka kökleridir.
    • Endoskopik mesane cerrahisi sırasında operatör sinirin motor stimülasyonu lateral ve poster editör duvar tümörlerinde mesane perforasyonuna, travmaya ve kanama ile sonuçlanabilir.
    • Spinal anestezi ile birlikte lateral operatör sinir bloğu uygulamak, COVID-19 döneminde güvenli bir yöntem olarak karşımıza çıkmaktadır.
    1:21:12Operatör Sinir Bloğu Tekniği
    • Operatör sinir L5, L4 ve L3'ten kökenini alır, pelvisten çıktıktan sonra inguinal ligamentinin altında anterior ve posterior divizyonlara ayrılır.
    • Blok uygulaması için standart bir blok tepsisi, steril eldivenler, lineer ultrason probu ve 22G 180-200 mm blok iğnesi yeterlidir.
    • Blok uygulaması sırasında anterior divizyon bloklanırken addüktör longus ve brevis'in, posterior divizyon bloklanırken addüktör magnus'un kontraksiyonu görülebilir.
    1:23:39Spinal Anestezi ve Operatör Sinir Bloğunun Etkinliği
    • Journal of Endo-Uroloji'de yapılan meta-analizde, spinal anestezi ile birlikte operatör sinir bloğu oluşturulan grupta operatör refleks oluşumunun neredeyse hiç olmadığı tespit edilmiştir.
    • Bu grupta mesane perforasyonu sadece bir hastada görülmüş, tamamlanamamış tümör rezeksiyonu vakaları azalmıştır.
    • Spinal anestezi ile birlikte operatör sinir bloğu uygulanmış grupta 12 aylık tümör rekresi daha az görülmüştür.
    1:24:58COVID-19 Pandemisinde Anestezi Yaklaşımı
    • Rejyonel anestezi aerosol oluşturan prosedürler, postoperatif flmener komplikasyonlarını, ameliyathane ortamında viral yükü ve yoğun bakım ünitesi yatışlarını azaltır.
    • Kısıtlı zamanlarda insan kaynakları, ekipman ve ilaçların tutumlu kullanımını sağlar.
    • Spinal anestezi, operatör sinir bloğu ile birlikte transüretral mesane rezeksiyonunda genel anesteziye en başarılı alternatifidir.
    1:25:37Ürolojik Cerrahi ve ERAS Protokolü
    • Konuşmacı onkolojik olgularda ürolog bakışı ve majör ameliyatlar sonrası ERAS (Enhanced Recovery After Surgery) protokolünden bahsedecektir.
    • Özellikle stektomi hastaları üzerinde durulacaktır çünkü pratiğin çoğunu bu hasta grubu kapsar.
    • Geleneksel yaklaşımda cerrahi planlanır, hasta hazırlığı ikinci planda tutulur ve yoğun bir bağırsak hazırlığı ile ameliyata ciddi dehidreasyonla girilirdi.
    1:26:59ERAS Protokolünün Önemi
    • ERAS protokollerinin devreye girmesi, özellikle kolorektal cerrahiler için ilk olarak, daha sonra ürolojik sektörektomi ve prostatektomi için devreye girdi.
    • Sektörü ameliyatı hala komplikatif bir ameliyat olup, hasta grubunun %130'ına yakın oranında yeniden yatış ile karşılaşılır.
    • Hastalar genellikle yaşlı, ciddi problemlere sahip, fiziksel ve kognitif yetersizlikleri olan, sarkopeni olan ve eğitim ve lojistik problemlerle karşılaşılan hastalardır.
    1:28:19Kasvazi Mesane Kanseri ve Ameliyat
    • Radikal teknolojisi uygulanıyor, evdeki kasvazi mesane kanserlerinde %120 oranda uygulanmış, çoğunlukla uygulanmamış, gözden kaçmış ya da hasta kaçmıştır.
    • Kasvai mesane kanseri hastalığın doğal seyri oldukça kötü olduğundan, cerrahi ameliyat vazgeçilmez bir tedavidir.
    • Ameliyat için morbit hastalar: yaş 75'in üstünde, man biraz, sarkopeni, yüksek ASA (American Society of Anesthesiologists) değerine sahip hastalar.
    1:29:33ERAS Protokolünün Uygulanması
    • ERAS protokolleri beslenme, eğitim ve cerrahi yaklaşımlarla ilgili birçok aşamayı optimize eder.
    • ERAS protokollerinin devreye girmesiyle bağırsak hazırlığı ve açlık gibi uygulamalar standartlaştırılmıştır.
    • Yüksek bölüm merkezlerde yapılan ameliyatlar maliyet açısından etkin olup, ERAS protokolleri ile yatış süreleri 4 güne kadar kısalabilir.
    1:31:04Hastanın Hazırlığı
    • Ameliyattan 4-6 hafta önce sigarayı bırakmak komplikasyonları ciddi oranda azaltabilir, ancak %80'e yakın hasta grubu sigara kullanan veya kullanmış olup, sigarayı bırakamayabilir.
    • Sektör hastalarında 2-3 aylık bir gecikme progresyon açısından anlamlı olduğundan, hastayı çok fazla bekletmemek gerekir.
    • Spor yapmak, kas doku kaybını önlemek, sağlıklı yaşam sürmek, sigarayı bırakmak, iyi beslenmek ve ameliyat hakkında bilgilendirilmek hastaya fayda sağlar.
    1:32:26Ameliyat Öncesi Hazırlık
    • Bağırsak hazırlığı artık rutin protokollerde kullanılmıyor ve ERAS protokollerinde önerilmiyor.
    • Ameliyat öncesi 6 saat öncesine kadar soya, ameliyattan önce 2 saate kadar sıvı alımı uygulanabilir.
    • Karbonhidrat yüklemesi, ameliyat öncesi insülin direncini düşürmek ve travma öncesi hastalarda enerji depolamasını sağlamak için uygulanabilir.
    1:34:16Ameliyat Öncesi Kan Tetkikleri ve Diğer Hazırlıklar
    • Hemoglobin seviyesi düşük görülen hastalarda, ameliyat öncesi mümkünse hemoglobin seviyesi 11 ve üstüyle işlem alınmalıdır.
    • Abim opan, bağırsak hareketini artırmak ve GIS komplikasyonlarını azaltmak maksadıyla kullanılan oldukça etkili bir ilaçtır.
    • ERAS protokollerinde abim opan kullanımı hastane maliyetinde, komplikasyonlarda, hastanede yatış sürelerinde ve tekrar yatışları azaltmada olumlu etkiler göstermektedir.
    1:35:41Operatif Dönem Bakımı
    • Operatif dönemde hastanın termik düzeyi, glikoz seviyesi ve sıvı kaybı replasmanı çok önemlidir.
    • Çok fazla sıvı verilmesi komplikasyonlara yol açabilir, bu nedenle sıvı replasmanı kontrollü olmalıdır.
    • Kan transfüzyonu en düşük seviyede tutulmalı ve trombo emboli profilaksisi 30 gün süreyle uygulanmalıdır.
    1:38:24Postoperatif Bakım ve Komplikasyon Önleme
    • Postoperatif ilius için sıvı yüklemesinden kaçınılmalı, elektronik düzenlemeler yapılmalı ve potasyum önlem alınmalıdır.
    • Başlama kullanımı olmamalı, erken mobilizasyon ve oral alım erken başlatılmalıdır.
    • TPN (total parenteral nutrition) uygulaması günümüzde çok az kullanılmaktadır çünkü komplikasyon oranlarını artırır.
    1:40:01Cerrahi Yöntemler ve Sonuçlar
    • Hastanede kalış süresi cinsiyet, kombi hastalığı ve ERAS protokolü uygulanması gibi faktörlerle etkilenir.
    • Robotik cerrahi ve açık cerrahi arasında hastanede kalış süresi açısından anlamlı bir fark bulunmamaktadır.
    • Komplikasyonları azaltmak için tecrübeli bir cerrahın ERAS protokolleri uygulaması çok önemlidir.
    1:43:10Majör Ürolojik Cerrahilerde Anestezi Değerlendirmesi
    • Majör ürolojik cerrahi geçiren hasta popülasyonu yaşlı, ciddi medikal yandaş hastalıkları olan ve renal disfonksiyonu olan hastalardır.
    • Preoperatif değerlendirmede güncel rehberler, skorlama sistemleri ve risk indeksleri kullanılarak cerrahi risklerini tespit etmek amaçlanır.
    • Preoperatif test isteminde ASİ sınıflamasına göre farklı tetkikler istenir, örneğin ASİ 1 hastalarında tam kan sayımı ve böbrek fonksiyon testi uygulanır.
    1:46:57Kardiyopulmoner Egzersiz Testi
    • Kardiyopulmoner egzersiz testi, kardiyopulmoner sistemin istirahatte ve egzersiz esnasında kapasitesini değerlendiren nan invaziv bir testtir.
    • Majör cerrahinin neden olduğu fizyolojik stres, bireyin bazal oksijen tüketimini artırır ve bu peroperatif dönemde artmış oksijen ihtiyacını karşılayabilecek kapasitenin tespit edilmesi önemlidir.
    • Kardiyopulmoner egzersiz testi, intro- operatif ve post- operatif komplikasyonlar ve gecikmiş iyileşme açısından yüksek riskli hasta grubunu tanımlamada başarılı olmuştur.
    1:48:00Preoperatif Değerlendirme ve Fonksiyonel Kapasite
    • Kardiyofonksiyonel egzersiz testi sonuçlarının beklenen değerlerin altında olması, özellikle anaerobik eşik değerin 11 ml/kg/dakika altında olması kötü postoperatif sonuçlarla ilişkili bulunmuştur.
    • Kırılganlık, yaşlı popülasyonda postoperatif komplikasyonlar açısından önemli bir risk faktörüdür ve ESGA'nın 2018 yılındaki kılavuzunda güncellenen geriatrik hastaların preoperatif değerlendirilmesinde seviye 1B öneri olarak kırılganlık dahil edilmiştir.
    • Perioperatif değerlendirmenin önemli bir komponenti olan prehabilitasyon, hastayı cerrahi hazırlamak için rehabilitasyona cerrahiden önce başlama stratejisidir.
    1:50:25Demir Eksikliği ve Anemi
    • Majör ürolojik kanser cerrahisi geçirecek hastalarda demir eksikliği olasıdır ve mesane kanseri hastalarında anemi görülme oranı yaklaşık %45'tir.
    • PREVENT çalışması, anemisi olan hastalarda elektif major abdominal cerrahiden 10-42 gün önce uygulanan intravenöz demir tedavisinin, plasebo ile karşılaştırıldığında kan transfüzyonu veya perioperatif ölümü azaltmada daha üstün olmadığını göstermiştir.
    1:52:14Cerrahiden Önceki Hazırlık
    • Geniş bir yaklaşık 2-4 hafta sürecek operatif değerlendirme sonrası, cerrahiden önceki gün hastayı takip eden anestezi, hastanın kayıplarını tekrar kontrol etmelidir.
    • Artık bağırsak hazırlığı yapılmaması önerilmekte, cerrahiden önce gece yarısına kadar normal beslenmenin devam etmesi ve cerrahiden 2 saat öncesine kadar karbonhidrat dahil berrak sıvı alımının teşvik edilmesi önerilmektedir.
    • Derin ven trombozu profilaksisi ve düşük molekül ağırlıklı heparin enjeksiyonu hastaya başlanmalıdır.
    1:53:10Cerrahi Süreci ve Postoperatif Bakım
    • Sıvı rejimi hedefe yönelik olmalı ve postoperatif kilo artışı ve no-mutansiyon hedeflenmelidir.
    • Cerrahi prosedürün sonunda orogastrik tüpün çıkarılması önerilmektedir.
    • Major cerrahiden sonra hasta postoperatif ara yoğun bakım ünitesine transfer edilmelidir.
    1:53:40Anestezi Yaklaşımları
    • Intraperitoneal açık prosedürlerde kan kaybı çok büyük miktarda olabilir, bu cerrahilerde intraoperatif cell-saver kullanımı ve otolog kan transfüzyonu düşünülmelidir.
    • Ağrı kontrolü için preamptif multi-model teknikler uygulanmalı ve rejyonel anestezi göz önünde bulundurulmalıdır.
    • Laparoskopik prosedürlerde pnömo-peritonyumun neden olduğu kardiyovasküler instabilite, hiperkarbi ve postoperatif ağrı yaklaşımı belirleyen faktörlerdir.
    1:54:48Erken Postoperatif Dönem
    • Laparoskopik prosedürlerde gizli kan kaybı riski bulunmaktadır.
    • Erken postoperatif dönemde sistemik opioidler önerilmemekte, hastanın en kısa sürede mobilize olması ve erken oral beslenme önerilmektedir.
    • Erken mobilizasyon, erken oral beslenme ve non-opioid protokol ağrı kontrolü (torasik epidural analjezi, transversus abdominal block, quadras lumborn blok) önerilmektedir.
    1:55:57ERAS Protokolü
    • ERAS, majör cerrahiden sonra iyileştirmeyi hızlandırmak amacıyla uygulanan kanıta dayalı multi-model yaklaşımlardır ve ürolojide sadece radikal sistektomi prosedürüne uygulanmıştır.
    • Preoperatif dönemde hasta eğitimi ve danışmanlıkta özellikle ürünler diversiyon hakkında bilgilendirmek önemlidir.
    • ERAS protokollerinde albümina etkili olmayan bir ilaç olan alvim kullanılmaktadır, bu ilacın kullanılmasıyla erken ilk bağırsak hareketi, hastanede kalış sürecinde azalma ve ileus insidansında azalma bildirilmektedir.
    1:58:35Laparoskopik Robotik Ürolojide Temel Ameliyatlar
    • Laparoskopik robotik ameliyatlar arasında radikal nefrektomi, parsiyel nefrektomi, pieroplasti, radikal prostatektomi ve sistektomi yer almaktadır.
    • Daha az yapılan ancak ürolojik cerrahi prosedürlerin içerisinde yer alan laparoskopik robotik biyoplasti, retro ve tünel lenf nod diseksiyonu ve diğer rekonstrüktif girişimler de bulunmaktadır.
    • Laparoskopik robotik cerrahide en önemli şey uygun bakanın seçilmesidir ve kontrendikasyonlar arasında ileri derecede kronik obsülktif akciğer hastalığı, düzeltilemeyen koagülopatiler ve geçirilmiş kapsamlı karın cerrahisi bulunmaktadır.

    Yanıtı değerlendir

  • Yazeka sinir ağı makaleleri veya videoları özetliyor