• Buradasın

    Üreme Teknikleri ve Uzun Dönem Etkileri Üzerine Bilimsel Sunum

    youtube.com/watch?v=Qrw9bVY8w8Q

    Yapay zekadan makale özeti

    • Bu video, bir kadın doğum uzmanı tarafından sunulan, yardımcı üreme tekniklerinin (özellikle IVF ve ovaryan hiperstimülasyon) kısa ve uzun dönem etkileri hakkında kapsamlı bir eğitim sunumudur.
    • Sunum, 1978'den günümüze kadar olan yardımcı üreme tekniklerinin tarihini ele alarak başlıyor ve ardından ovaryan hiperstimülasyonun kısa ve uzun dönem etkilerini detaylandırıyor. İçerikte gebelik komplikasyonları, genomik imprint bozuklukları, kanser riskleri ve tüp bebekle doğan çocukların metabolik ve gelişimsel riskleri gibi konular inceleniyor.
    • Sunum boyunca çeşitli bilimsel çalışmalar, meta-analizler ve veriler paylaşılıyor. Özellikle fertilite tedavisinde kullanılan ilaçların (klomen ve gonodotropin) kanser riski üzerindeki etkileri, IVF uygulamalarının genomik imprint mekanizmasına etkileri ve tüp bebeklerin metabolik ve nörokognitif gelişim konusundaki riskleri detaylı olarak ele alınıyor. Sunum, hastaların bilgilendirilmesi ve infertilite tedavilerinin optimize edilmesi gerektiği sonuca varıyor.
    00:21Ovaryan Hiperstimülasyonun Kısa ve Uzun Dönem Etkileri
    • 1978 yılında ektopik gebelikle başlayan ilk gebelik macerasından sonra 1981'de ilk doğum gerçekleşmiş ve bu süreçte 40 yıl içinde 7 milyondan fazla yardımcı üreme tekniği ile elde edilmiş gebelik olmuştur.
    • Ovaryan hiperstimülasyon (OHS) dışında IVF tekniği, gamet özellikleri, hastaların subfertil olması, anne yaşı, parite ve sosyo-ekonomik durum da yardımcı üreme teknolojilerindeki etkileri yaratabilecek faktörlerdir.
    • Ovaryan hiperstimülasyonun etkileri kısa ve uzun dönem olarak ayrılır; kısa dönemde OHS, ovaryan torsiyon ve tromboemboli, uzun dönemde ise obsetrik-perinatal etkiler, imprinting bozuklukları, kanserler, metabolik ve nörokognitif etkiler görülür.
    02:04Ovaryan Hiperstimülasyon Sendromu (OHS)
    • OHS, 1958 ve 2008 yıllarında fatal durumlar olarak case report edilmiş, yardımcı üreme teknolojilerinin iatrogenik bir ve hayatı tehdit eden ciddi bir komplikasyonudur.
    • OHS, hafif ve şiddetli olarak sınıflandırılır ve hastaneye yatırma endikasyonları açısından Golan ve RECOG sınıflamaları kullanılır.
    • OHS, erken veya geç olarak HCG sonrası olabilir ve vazo growth faktörlerinin ve interlekünlerin ortaya çıkmasıyla birlikte kapiller permealitinin artması, doku ödemi ve hipovolemik hemo-konsantrasyon gibi bir kaskat diziyle ilerler.
    03:34OHS Risk Faktörleri ve Önleme Stratejileri
    • OHS riskini öngörebilirken, geçmiş OHS hikayesi, kıymetli pikos, artmış antral folikül sayısı ve AMH seviyesi önemli faktörlerdir.
    • OHS önleme stratejileri olarak primer stratejiler (gonodotropin dozunun ayarlanması, protokol belirlenmesi) ve sekonder stratejiler (kosting, HCG yerine analog kullanımı, HCG dozunun azaltılması, dondurulması veya siklus iptali) kullanılır.
    • Ovaryan torsiyon, 5000'de bir görülmesine rağmen nadir bir durum olmasına rağmen, ovaryan hiperstimülasyona bağlı gelişen bir komplikasyondur ve özellikle stimülasyon sonrası ovaryan boyutlarının artması, ligamentlerin gevşemesi ve OHS varlığı sebepleri arasındadır.
    05:14Tromboembolizm
    • Tüm IVF sikluslarında venöz tromboemboli insidansı binde bir ile binde beş arasında olup, genel popülasyona göre on kat daha fazla görülür ve IVF gebelikte non-IVF gebeliğe göre 2,7 kat daha fazla.
    • Ovaryan hiperstimülasyon olduğu zaman tromboemboli riski yüz kat artar ve tromboembolizmde %70'i venöz, %30'u arterial tromboz olur.
    • Venöz tromboemboli gebelik oluşumu ile ilişkilidir ve genellikle embriyo transferinden sonra üç-dört aya kadar görülebilir, arterial tromboz ise gebelik olmasa da görülebilir ve genellikle altıncı haftadan sonra görülür.
    07:02Tromboembolizmin Mekanizması ve Risk Faktörleri
    • Hiperöstrojenemiye bağlı olarak proka faktörler artar, fibrinoliz azalır ve doğal antiaglarda azalma olur.
    • HCG yapılmadan venöz tromboz olmaz, hemostotik risk oluşmaya başlasa da asıl tromboz HCG takiben olur ve HCG uygulamasından önce venöz tromboemboli görülmesi nadirdir.
    • IVF gebeliklerinde özellikle ilk trimesterde olmak üzere bütün gebelik boyunca venöz tromboz riski artar ve bu risk özellikle OHS'e eşlik ediyorsa ve çoğul gebelik varsa daha fazla artar.
    09:18Tromboembolizm Riskinin Azaltılması
    • Venöz trombozda öncelikle artmış östrojen seviyesi, OHS, pikos, HCG ile trigger, çoklu gebelik, dondurulmuş siklislarda endometrium hazırlığı için östrojen kullanımı ve sezaryen doğum risk faktörleridir.
    • Protokol değişiklikleri (antagonist protokol, stimulation protokol), total freeze yapılıp doğal siklislere tercih etme, dondurulmuş embriyo kullanımda transdermal östrojen tercihi ve tek embriyo transferi önerilir.
    • Ohss varlığı zaten başlı başına dört puan değerindedir ve Ohss varlığında direkt venöz tromboz için profilaksiye başlamak en doğrudur.
    10:48Uzun Dönem Etkileri
    • Uzun dönemde ilk olarak obsetrik ve perinatal olumsuzluklar OHS sonrası bozulmuş endokrin profili ve suprofizyolojik hormon seviyesi ile erken gebelikte trofoblast invazyonunu bozarak implantasyon ve plasental gelişim üzerinde olumsuz etki oluşturur.
    • Doğal seleksiyonun supresyonu ile kaliteli oosit seçimi dolayısıyla gelişimi etkilenir ve çoklu oosit matrasyonu artmış immatüreite demektir.
    • Hiperstimülasyonla hızlı büyüyen foliküller non-optimal bir oksijenizasyona sebep olabilir ve bu da normal oositin gelişimini bozar.
    11:46Üreme Teknikleri ve Gebelik Kaybı
    • CDC verilerine göre 2012 yılında yardımcı üreme teknikleri ile klinik gebelik oranı %46, canlı doğum oranı ise %38'dir.
    • Doğal konsepsiyon sonrası gebelik kaybı sebepleri yaş, obezite ve abortus öyküsüken, IVF gebeliklerinde sebepler infertil olmanın kendisi, iterim faktörleri ve IVF tekniğine bağlanır.
    • Doğal konsepsiyonla gebelik kaybı oranı %10-16 civarında iken, IVF tedavilerinden sonra bu oran %29'a ulaşır ve gebelik kayıplarında genellikle ilk trimester kanamaları görülür.
    13:07Ektopik ve Heterotropik Gebelikler
    • Ektopik gebelikte artmış östrojenin embriyonun ters misyonuna sebep olduğu düşünülüyor ve bu mekanizma heterotropik gebeliği de açıklıyor.
    • Ektopik gebelik olasılığı spontan gebeliklerde %0,8-2 iken IVF sonrası %2-5 arasında görülür.
    • Heterotopik gebelik spontan gebeliklerde 30 binde bir iken IVF sonrası 30 kat daha fazla görülür.
    13:51Çoğul Gebelik ve Riskleri
    • Çoğul gebeliklerin %30-50'si IVF tedavisi ile kaynaklanıyor ve 324 bin SCROSS'un incelendiği bir çalışmada %75 tekil, %25 ikiz ve üçüz gebelikler olduğu belirtiliyor.
    • Çoğul gebelik demek prater doğum, düşük doğum ağırlığı ve artmış perinatal risk demektir.
    • 2012 yılında ESHRE konsensusu ile tek embriyo transferi önerildi ve bunun sonucunda çoğul gebelik insidansında ciddi bir azalma yaşandı.
    15:03Tekil Gebeliklerde Riskler
    • 2012 yılında yapılan bir meta-analiz çalışmasında 20 eşleştirilmiş çalışma incelenmiş, ancak bazı çalışmalar ovülasyon indüksiyonu ve IUI gebeliklerini farklı gruplara almış.
    • IVF gebeliklerinde perinatal mortalite, düşük doğum ağırlığı, erken doğum ve yeni doğanın yoğun bakım ünitesinde kalma riski artmaktadır.
    • Vanishing twin olayı, düşük doğum ağırlığı ve SG'lı bebekleri iki kat arttırıyor.
    19:02İkiz Gebeliklerde Riskler
    • İkiz gebeliklerde preeklampsi, GDM, perinatal mortalite ve yenidoğan yoğun bakım yatış oranları artmaktadır.
    • Co-founding faktörler eşleştirildiğinde (monozotik, dizigotik, yaş, parite) gruplar arasında bir fark görülmemektedir.
    • IA yapılan, daha düşük doz verilen sikluslarda bile düşük doğum ağırlığı artmış olmaktadır.
    22:09Konjenital Anomaliler ve Epigenetik Değişiklikler
    • 16 çalışma, 5 prospektif, 1 retrospektif kohort çalışmasında 129 IVF gebelikleri ve yaklaşık 5 milyon spontan konsepsiyon incelenmiştir.
    • Konjenital anomali oranı %3-5 olmasına rağmen, bu oranın %30-40'ı IVF gebeliklerden kaynaklanmaktadır.
    • En çok görülen anomaliler yarık damak, yarık dudak ve dolaşım sistemi problemleridir.
    • Konjenital anomalilerin oluşumunda ovaryan stimülasyonun DNA meditasyonunu azaltarak imprinting'i bozduğu ve kültür medyumlarının plasental fonksiyonu bozarak epigenetik değişiklikler yarattığı düşünülmektedir.
    24:05Epigenetik Faktörler ve Genomik Imprint
    • Epigenetik faktörler genomik imprint kontrol eden faktörlerdir ve ovaryan hiperstimülasyon bir epigenetik faktördür.
    • Genomik imprinting, kromatin de DNA dizisini değiştirmeden gen ifadesini düzenleme olayıdır.
    • Otozomal kromozomlarda ifade olan iki alelden birinin imprinting mekanizmalarına susturulması gerekir, bu genomun normalde yüzde birinde gerçekleşir.
    25:12Imprint Mekanizması
    • DNA metilasyonu ile DNA'nın yüzde seksen'i metillenir ve gen susturulur, ayrıca histon modifikasyonu veya nonkodik RNA yöntemleriyle de susturulabilir.
    • Primordial ger hücrelerdeki bilgiler epigenetik değişikliklerle silinir, sonra tekrar metillenerek cinsiyete yönelik işaretlenir.
    • Imprint olayı gametogenez (birinci mayoz ve ikinci mayoz) ve embriyogenez aşamalarında olur.
    27:09Epigenetik Faktörlerin Etkileri
    • Ovaryan hiperstimülasyon, immatür ger hücrelere manipülasyon, invitro matürasyon ve kriyoprezervasyon epigenetik faktörlerdir.
    • Bu faktörler normal imprint mekanizmasını bozabilir, çünkü primordial ger hücreleri medyumlara konulduğunda veya ovaryan hiperstimülasyon sırasında yüksek doz östrojenle maruz kalınca normal aşamalar bozulur.
    • Mekanik stres ve embriyoların kültür ortamlarına konulması veya dondurulması da imprint mekanizmasını etkileyebilir.
    28:32Genomik Imprintin Bozulması
    • Genomik imprintin bozulmasına ovaryan hiperstimülasyon, embriyo kriyoprezervasyon, mekanik hasar ve hastanın infertil olması veya anne yaşının yüksek olması sebebi olabilir.
    • 2002 yılında IVF-X uygulamalarından sonra Angelman ve Prader-Willi sendromlu çocukların arttığı gözlemlenmiştir.
    • Prader-Willi sendromunda 15. kromozomun 15q11-13 bölgesindeki H19 geni ve IGF2 geni normalde farklı şekilde aktif olur, ancak imprinting hatası olduğunda bu düzen bozulur.
    30:50Prader-Willi ve Angelman Sendromları
    • H19 geni normalde anne tarafından aktif olur ve büyüme inhibe eder, tümörü抑制了。如果H19区域由于甲基化而在母亲一方失活,那么这些孩子就会快速生长并容易患肿瘤。
    • IGF2是一个生长因子,正常情况下在父亲一方是活跃的。在Silver-Russell综合症中,由于父亲一方的IGF2区域发生低甲基化而失活,导致孩子生长缓慢,成为“小人”。
    • 这些问题不仅仅是由于印记问题,还可能由缺失、重复、倒位等多种因素引起。
    32:08IVF与遗传疾病的关系
    • Audrey在2008年进行的一项研究显示,虽然Prader-Willi综合症和Angelman综合症与IVF有关,但数量较少,尚不能得出明确结论。
    • 研究表明,Angelman和Prader-Willi综合症与IVF无关,而是与不孕症本身有关。
    • 儿童期癌症是另一个与印记相关的问题,治疗或不孕症引起的表观遗传变化可能导致基因调控和肿瘤抑制的破坏,增加新生物的风险。
    34:35IVF与儿童期癌症的关系
    • 一项涉及242,000新生儿的研究中,2017年的研究包括了2600名IVF婴儿、1700名卵泡刺激婴儿和237,000名自然受孕婴儿。
    • 研究发现,IVF组中总癌症风险增加,特别是骨肿瘤和眼肿瘤。
    • 尽管这是最好的研究之一,但样本量较小,使用的刺激剂量、药物和周期数量不明确,因此存在一定的局限性。
    36:34Materyal Kanserler Teorileri
    • Materyal kanserlerinde hiperstimülasyon, ovülasyona sebep olur ve kanseri artırır denilse de, seroz kanserlerin flopian tüp epitelinden geliştiği teorisinden sonra bu teori iptal edildi.
    • Gonodotropin teorisi, artan fesaha leha ovaryan epiteli uyarır ve östrojen seviyesinde lokal artış sonrası malin değişimi olduğunu iddia eder.
    • Endometrium için yüksek östrojen, mitotik aktiviteyi ve DNA replikasyonu arttırarak hataya sebep olur şeklinde teoriler vardır.
    37:23Ovaryan Kanser Çalışmaları
    • Literatürde ovaryan kanserle ilgili çeşitli yayınlar bulunmaktadır; 1900'lü yıllarda kanser artışı var denilirken, metot iyileştikçe potansiyel bağlantı olabilir, sonra invaziv kanserler için hiçbir alaka yoktur şeklinde değişmiştir.
    • 970 yayın incelenmiş, bunların sadece 127'si dikkate değer bulunmuş; 97 tanesi literatür review metaanaliz, 11 tanesi case kontrol, 19 tanesi koort çalışma şeklinde.
    • Rossing'in 1994 yılında yapılan çalışmasında 3837 kanser vakası incelenmiş ve 9 ovaryan kanser izlenmiş, bunların 12 siklustan fazla kromen sitrat kullandığı belirlenmiştir.
    39:35Ovaryan Kanser Sonuçları
    • Invaziv kanserler açısından sadece Rossing ve Saner anlamlı sonuçlar bulmuş, borderline ovaryan tümörler açısından ise tüm ilaçlar değerlendirildiğinde anlamlı sonuçlar görülmüştür.
    • Kromen ayağında anlamlı sonuç bulunamamış, gonodotropin ayağında ise invaziv kansere sebep olduğu belirlenmiştir.
    • Kohran'dan alınan verilere göre ovaryan stimülasyon ile invaziv ovaryan tümörleri riskinde artış olduğu iddia edilse de, ikna edici kanıt olmadığı, ancak borderline ovaryan tümörlerinde risk artışı olduğu belirtilmiştir.
    41:23Çalışmaların Zorlukları
    • Kanserlerin nadir görülmesi, heterojen popülasyon ve tedaviler, farklı preparatlar ve uygulama protokolleri, yaş, anolatör durumu, pikos varlığı, endometriozis gibi değişkenler çalışmalara zorluk getirmektedir.
    • NLP (polikistik over) olmak, ovaryan kanseri riskini 2,67 kat artırmaktadır.
    • Çalışmalarda uzun takip edilemiyor, genellikle gebelik oluyor veya hastalarla takip kayboluyor, Danimarka, İsveç ve İsrail çalışmalarının verileri daha iyi olduğu belirtilmiştir.
    42:29Kontrol Grubu ve Zaman Faktörü
    • Fertilite tedavisi alanlarda ovaryan kanseri riski, genel popülasyonla kıyaslandığında 1,5 kat artarken, infertil popülasyonla karşılaştırıldığında risk artışını görmüyoruz.
    • Borderline ovaryan tümörleri infertilite tedavisinden ortalama 7-9 yıl sonra tanı alır, bu uzun süreler net bir sonucun çıkmasını engelliyor.
    • Infertil kadınların tedavisinde farklı ajanlar birlikte kullanıldığı için hangi ajandan kaynaklandığı ayıklanamıyor.
    43:30Endometrium Kanseri Çalışmaları
    • Endometrium kanseri ile ilgili hiçbir alaka yoktur, artmıştır, chrome'dan kaynaklanmıştır veya chrome'nin kümülatif dozundan kaynaklanan artış vardır şeklinde çeşitli çalışmalar bulunmaktadır.
    • Chrome ve gonodotropin kombinasyonu endometrium kanseriyle ilişkisiz veya 2000 miligramın üstünde veya 7 scrus'tan fazla kullanıldığında endometrium kanseri riskini artıran çalışmalar vardır.
    • 30 yaşın altında kullanmaya başladıysa endometrium kanseri riski vardır denilen çalışmada, pikos, obezite ve anolatör durumlarının ayıklanması gerektiği belirtilmiştir.
    44:33Endometrium Kanseri Sonuçları
    • Retrospektif koort çalışmasında 9800 kadın 26 yıl takip edilmiş ve 118 invaziv endometrium kanseri tespit edilmiştir.
    • Klomen, gonodotropin ve ikisinin kombinasyonu ayrı ayrı değerlendirilmiş, sadece 30 yaşından önce başlandığında kromen endometrium kanseri riski artar şeklinde sonuç çıkmıştır.
    • Diğer fertilite ilaçları ile endometrium kanseri arasında bağlantı kurulamamıştır.
    45:55Meme Kanseri Çalışmaları
    • Meme kanseri çalışmasında 8 koort çalışma incelenmiş ve 1,5 milyon kadın değerlendirilmiş, bunların içinde 14.000 meme kanseri tespit edilmiş, 576 tanesi IVF tedavisi alan hastalar.
    • Klomen, HMG, HCG gibi bütün preparatlar incelenmiş ve meme kanseri açısından anlamlı bir sonuç çıkmamıştır.
    • Osite donasyonunda en çok sorgulanan ve endişelenilen konu meme kanseri riskidir, ancak bu yayında artmış bir meme kanseri görülmemiştir.
    47:40Genel Sonuçlar
    • 2018 yayını, confounding faktörler ve polikistik over ayıklanınca borderline ovaryan kanserlerinde artmış bir risk olduğunu belirtmiştir.
    • Serviks, endometrium, invaziv ovaryan kanseri, tiroid, melanom ve kolon kanserlerinde artmış bir risk görülmemiştir.
    • Türkiye'den bir yayında kromen açısından over, meme, uterin servis ve endometrium kanserleri açısından artmış bir risk olmadığı belirtilmiştir.
    48:34Tüp Bebek Çocuklarının Metabolik Özellikleri
    • Tüp bebekle doğan çocuklarda periferik yağ dokusunda artış ve açlık glukoz seviyesinde yükseklik tespit ediliyor.
    • Bu çocukların erken vasküler yaşlanma, nabız ve kan basıncında yükseklik, karottit arter intima ve medyaya kalınlığı gözlemleniyor.
    • Hızlı gelişimi gösteren ve cilt altı yağ dokusu fazla olan bebeklerin ileriki hayatlarında tip iki diyabet ve kardiyovasküler hastalık açısından daha fazla riskli olduğu bilgileri var.
    49:46Tüp Bebek Çocuklarının Fizyolojik Özellikleri
    • Puberta evrelerinin zamanlamasında fark olmasa da erkeklerde düşük testosteron düzeyi ve kız çocuklarında yüksek DHL saptanmış.
    • Tüp bebek olarak doğan kız çocuklarının erilere daha az kan gittiği ve doğduktan sonra POI açısından daha riskli olduğu yayınlar okunmuş.
    • Erkek fareler üzerinde yapılan çalışmalarda hiperstimülasyon sonucu elde edilen ve normal konsepsiyonla oluşan fareler arasında seksüel davranış ve fertilite açısından fark izlenmemiş.
    50:50Nörokognitif Gelişimi ve Otizm
    • Tüp bebek çocuklarda nörokognitif gelişim açısından spontan veya art gebeliklerine fark yok, bilinç, motor ve dil skorları değerlendirilirken.
    • Otizm ve hiperaktivitede değişiklik olup olmadığı konusunda yayınlar var, çünkü otizmin sebepleri daha çok genetik bozukluklara bağlanıyor.
    • On bir çalışmanın olduğu bir meta-analizde otizm açısından bir risk olmadığı yönünde yayınlar var.
    51:46Sonuç ve Öneriler
    • Tüm hastalar çoğul gebelikten bağımsız olarak AYT ile artan obsetrik ve perinatal risk hakkında açıkça bilgilendirilmeli.
    • Gebelik öncesi kadınların genel sağlık durumlarını optimize etmeyi amaçlayan dikkatli bir ön konsültasyon gerekli.
    • Genetik hastalık taşıyan çiftlere danışmanlık yapılması ve infertilite tedavilerinin hafif simülasyon veya SET gibi alternatiflerle optimize edilmesi öneriliyor.

    Yanıtı değerlendir

  • Yazeka sinir ağı makaleleri veya videoları özetliyor