Buradasın
Tip 1 Diyabetli Çocuklar ve Aileler İçin Psikolojik Destek Sunumu
youtube.com/watch?v=at9ajR1NYcQYapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, çocuk ruh sağlığı uzmanı Dr. Ferda Volkan ve diğer uzmanların yer aldığı bir panel sunumu formatındadır. Sunum, tip 1 diyabetli çocuklar ve aileler için psikolojik destek konularını ele almaktadır.
- Video, diyabet tanısı alındığında ebeveynlerin yaşadığı duygusal süreçten başlayarak, diyabetli çocukların yaş dönemlerine göre psikolojik gelişimlerini, özellikle ergenlik dönemindeki yeme bozukluklarını ve aile yaşamındaki zorlukları detaylı olarak incelemektedir. Sunum, duygusal destek, enjeksiyon yapma zorlukları, pompa kullanımı ve okul hayatındaki zorluklar gibi konuları da kapsamaktadır.
- Sunumda ayrıca diyabetle birlikte ortaya çıkabilecek ruhsal sorunlar (uyum sorunları, depresyon, kaygı bozuklukları, uyku sorunları, yeme bozuklukları, dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu, özgül öğrenme güçlüğü ve otizm) ve bunların nedenleri açıklanmaktadır. Video, katılımcıların sorularının yanıtlanmasıyla sonlanmaktadır.
- 00:39Diyabet Tanısı Sonrası Psikolojik Süreç
- Uzman doktor Ferda Volkan, diyabet ve ruhsal iyilikle ilgili konuşacağını, özellikle ergenlik süreci ve ebeveynlik konularına değineceğini belirtiyor.
- Diyabet tanısı aldıktan sonra, insanlar genellikle şaşkınlık ve inkar, kızgınlık, pazarlık, üzüntü ve sonunda kabullenme aşamaları geçer.
- Bu süreç herkes için farklı ilerler ve aile içindeki bireyler farklı hızlarda ilerleyebilir, bu durum çatışmalar yaratabilir.
- 05:11Diyabetle İlgili Ruhsal Riskler
- Uyum sorunu, kronik bir tablodan sonra oluşabilir ve genellikle altı ay içinde geçer, hafif kaygı ve mutsuzluk hissiyle karakterize olur.
- Depresyon, değersizlik düşünceleri ve geleceğe olumsuz bakışla karakterize olur, bu durum sorumlulukları almaya yönelik motivasyonu azaltabilir.
- Kaygı bozuklukları, belirsizlik ve tahmin edilemezlikle ilgili endişeleri artırabilir.
- 06:43Diyabet ve Diğer Psikolojik Bozukluklar
- Uyku bozuklukları ve yeme bozuklukları, özellikle kısıtlayıcı diyetlerle ilgili geçmiş deneyimlerle birlikte risk oluşturabilir.
- Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu (DEHB), özgül öğrenme güçlüğü ve otizm gibi nörobiyolojik temellere sahip durumlar tip 1 diyabette daha sık görülebilir.
- DEHB, tip 1 diyabette toplum örneklemine göre %20'ye varan oranlarda görülebilir ve diyabet riskini 1,5-2 kat artırabilir.
- 10:02Erken Tanı ve Ruhsal Destek
- Psikiyatrik tablolarda erken tanı çok önemlidir, çünkü hastalıkla geçirilen süre uzadıkça tedavi süresi de uzar.
- İkinci bir değerlendirme almak ailelerin kaçındığı ancak ihtiyaç duyulan bir süreçtir.
- İşlevsellik kaybı, okula gidememe, akranlarla iletişim zorluğu, risk alma davranışları, beceri kaybı, belirgin öfke, intihar düşüncesi veya kendine zarar verme durumlarında hiç beklemeden ruhsal değerlendirme yapılması gerekir.
- 11:14Diyabetli Çocukların Tedavi ve Destek İhtiyaçları
- Tedaviye ulaşabilmek için eşit haklara sahip olmak, çocuğun mizacı, genetik yapı ve biyolojik özellikler önemlidir.
- Baş etme becerilerini geliştirmek, aile işlevselliğini ve dengeli ilerleyebilecek bir sistem kurmak gerekir.
- Ailenin sosyal desteği, kültürel özellikler ve fırsat eşitliği tedavi sürecinde önemli faktörlerdir.
- 12:123-6 Yaş Dönemi
- Bu dönem ebeveynlerin süreci nasıl yönettiğine bağlıdır; kaygılarını yönetebilme, sosyal destek oluşturabilme ve gerekli bilgiye ulaşabilme önemlidir.
- Bu dönemde çocuklar büyüsel düşünce gösterir, mantıksal olarak ilişkisiz olayları bağlayabilirler ve tanı tekrar tekrar konuşulmalıdır.
- Koruyucu olma ve müdahale artışı, bağımlılığı artırabilir ve bu dönemde bağımsızlaşma süreci olduğu için öfke ve öfkeli davranışlar ortaya çıkabilir.
- 14:32Okul Dönemi
- Bu dönemde çocuklar somut değerlendirmeye geçerler, çizimler ve maketlerle süreçlerini anlatmak onları daha rahat anlamalarını sağlar.
- Temel korkulardan biri kontrolü, sağlığı kaybetme veya ölüm korkusu olabilir ve bedensel belirtiler (karın ağrısı) daha yoğun olabilir.
- Çocuklara sorumluluk vermeye başlanır, doktora soru sorabilmesi desteklenir ve okullarla işbirliği kurmak önemlidir.
- 16:14Ergenlik Dönemi
- Ergenlik döneminde belirgin fiziksel değişim olur, farklı olma isteği ve akran grubu içinde yer edinme arzusu ortaya çıkar.
- Bireyselleşip aileden bağımsızlaşmak ve gelecekle ilgili hedefler belirlemek istenir, ancak diyabet bu süreçleri zorlaştırabilir.
- Ergenlik döneminde özgüven azalabilir, mutsuzluk hissedilebilir ve bedenin yeni haline uyum sağlarken yeme bozuklukları görülme ihtimali artabilir.
- 18:58Ergenlik Döneminde Destek Stratejileri
- Ergenleri tedaviye katmaya çalışmak, fikirlerini ve önerilerini öğrenmek katılımlarını artırır.
- Ergenler riskleri olduğundan ufak görme eğilimindedirken, aileler riskleri büyük görürler ve bu farklı değerlendirme zorluk yaratabilir.
- Ergenlerin güçlü yanlarını fark etmelerini sağlamak ve kaynaklarını arttırmak destekleyici olur.
- 20:47Duygu Kabulü
- Toplumsal olarak duygularla baş etmek zorlanılır, ancak duygular hayatımızda gerekli ve yol göstericidir.
- Duyguları kabul etmek ve ifade etmeyi tolerate etmek çocuğa destek olur.
- Herkes farklıdır, hiçbirimiz tamamen aynı değiliz ve bu farklılık kabul edilmelidir.
- 21:30Sınırlar ve Diyabet
- Kronik durumlarda aileler, çocuğun zaten yaşadığı zorluklar nedeniyle başka alanlarda sınırları koymamaya çalışabilirler.
- Sınırlar hayatımızda gerekli bir unsur olup, fiziksel, zihinsel ve toplumsal sınırlar bizi rahatlatır ve daha iyi hareket etmeyi sağlar.
- Diyabet olmasaydı da aile içinde belirli kurallar olmalı, ancak diyabetle ilgili ekstra zorluklar dışında diğer alanlarda normal sınırların korunması önemlidir.
- 23:14Değerler ve Ebeveynlik
- Aile içinde değerler oluşturmak, "şunu yemelisin, yememelisin" yerine "sağlıklı olmak" gibi daha ileriye dönük bir yaklaşım benimsenmelidir.
- Ebeveynlik sadece şeker yönetimi değil, daha fazlasını içerir; zorlu dönemlerde "bir on yıl sonra ben bu dönemi nasıl hatırlamak isterim?" sorusu düşünülmelidir.
- Kardeşler arasında yaş gruplarına göre farklılıklar olsa da, sağlıklı yaşamın bir parçası olarak diyet kurallarının öğrenilmesi önemlidir.
- 25:24Yeme Bozuklukları
- Yeme bozuklukları, anoreksiya, bulimia, tıkınırcasına yeme bozukluğu gibi durumları içeren bir tablodur ve ergenlik döneminde sık görülen bir sorundur.
- Diablumia, bulimia nervosa'nın tip 1 diyabette görülen versiyonudur ve gençlerin kilo vermek için insülin dozlarını atması sonucu ketoasidozu riski oluşturabilir.
- Bu hastalıklarda beden algısı bozulur, kişiler kendilerini daha kalın algılar ve zayıf olma arzusu duyabilirler.
- 26:31Yeme Bozukluklarının Nedenleri ve Önemi
- Yeme bozukluklarının tedavisinde ilaç tedavisi yoktur ve psikoterapilerin etkinliği sınırlıdır; bu nedenle erken tanım ve önlemler önemlidir.
- Ergenlik dönemi ayrışma ve bireyselleşme dönemidir; bu süreçte yaşanan güçlükler anoreksinin temelinde yer alabilir.
- Mükemmeliyetçilik, dürtüsellik, duyguları tanıma ve regülasyon güçlükleri yeme bozukluklarının risk faktörleridir.
- 28:37Diyet ve Sorular
- Minnesota açlık deneyi, açlığın insan üzerindeki etkisini araştırmak için yapılan bir deneydir ve açlık durumunda kişilerin ruhsal durumlarının bozulduğu görülmüştür.
- Sağlıklı bir beslenme yaklaşımı benimsenmelidir; uç noktalardaki diyetler yerine kanıtlanmış bilimsel önerilerle ilerlemek daha iyi olacaktır.
- Sorular arasında insülin yapmada sorun, materyal önerileri, pompa ve sensör konusundaki zorluklar, okul programları ve hipoglisemin epilepsi tetikleyip tetiklemediği soruları bulunmaktadır.
- 31:52Çocukların Duygu Regülasyonu ve Diyetbetle Yaşam
- Çocukların duygularını yönetebilme becerilerinin geliştirilmesi gerekebilir, özellikle acı, ağrı ve üzüntü gibi duygularla ilgili.
- Ailelerin de çocuğuna zarar verecek olmayla ilgili endişeleri bulaşıcı olabilir ve çocuk-kardeş arasında kısır bir kaygı döngüsü oluşturabilir.
- Diyetbeti anlamakla ilgili zorlanan çocuklar için bireysel ruhsal destek alınması önerilir.
- 33:43Diyetbetle Yaşam İçin Materyaller ve Kaynaklar
- Kronik hastalıklarla yaşamanın nasıl olduğu hakkında resimlerle çalışan bir kitap, çocukların duygularını ifade etmesini kolaylaştırabilir.
- Duygu regülasyonu ve kaygılarla baş etme konusunda yönlendirme kitapları da faydalı olabilir.
- Ergenlerde vücuda dikkat etme ve önem verme konusunda sosyal medyanın belirgin bir etkisi vardır.
- 35:50Pompa Sensörlerle Yaşam ve Ergenlik Dönemi
- Ergenler pompa sensörlerle yaşamanın özerklik sorunu olarak algılayabilir ve bununla ilgili rahatsızlık duyabilirler.
- Pompa takmama konusunda deneme alanı yaratmak ve çocuğun sorumluluğunu test etmek faydalı olabilir.
- Okulda diyetbet programı ve ebeveynlerle iletişimde öğretmenlerin önemli bir rolü vardır.
- 38:42Topluluk ve Destek
- Çocuk ruh sağlığı uzmanları ve psikologlardan daha fazla katkı alınması gerekiyor.
- Aile kabullenirse çocuğun kabullenmesi kolaylaşır, ancak evde genellikle annelerin daha fazla pay aldığı belirtiliyor.
- Pompa kullanımı zorunlu değil, ara vermenin hiçbir sakıncası yoktur ve esnek yaklaşımlara ihtiyaç vardır.