Buradasın

Psikiyatri Uzmanı Sedat Ergil'in Oruç Tutma Hakkındaki Görüşleri

Yapay zekadan makale özeti

Bu videoda psikiyatri uzmanı Sedat Ergil, oruç tutmanın psikiyatrik hastalar üzerindeki etkileri hakkında bilgi veriyor.
Ergil, inanç ve meditasyonun insan sağlığı için olumlu etkileri olduğunu, ancak psikiyatrik ilaç kullanan hastaların oruç tutmasında dikkat edilmesi gereken noktaları açıklıyor. Özellikle lityum gibi bazı ilaçların böbrek ve karaciğer üzerindeki etkileri, yaşlı hastalarda yaşanan sorunlar ve şeker toleransı bozuk kişilerin hipoglisemik ataklar geçirmesi gibi durumlar ele alınıyor. Ayrıca 16 saatlik oruç süresinin ruhsal duruma etkisi ve su kaybının ciddi olumsuz etkileri de vurgulanıyor.

İnanç ve Oruçun Psikolojik Etkileri: Psikiyatri uzmanı Sedat Ergil'e göre inanç önemli bir şey olup insanı motive edebilir ve oruç tutmakta ölçü önemlidir.
Her inanç ve meditasyon insan için olumlu etkileri vardır, kendisini düşündüren her inancın sağlık ve insan için ciddi artısı vardır.
Psikiyatrik hastalarda tıbbi sınırlamalar olabilir, özellikle sıvı kaybı nedeniyle yaşlı hastalarda zorluklar yaşanabilir.
00:30Psikiyatrik İlaç Kullanıcılarının Oruç Tutması: Psikiyatrik ilaç kullananların oruç tutmasında sakıncası yoktur, sağlıkları yerindeyse.
Lityum gibi ilaç kullanan hastalarda ve yaşlı hastalarda ek hastalık varsa sakıncalar olabilir.
Bazı mistik hezeyanlara sahip hastalarda (peygamber düşünen, paranoid şizofrenler) oruç tutmanın bazı şeyleri alevlendirebileceği düşünülmektedir.
01:41Onaltı Saatlik Oruçun Fiziksel Etkileri: Onaltı saatlik oruç süresi iki koşulda etkili olabilir: böbrek fonksiyonları üzerine sıvı kaybı ve açlık.
Kan şekeri çok düşen insanlar (hipoglisemik ataklar geçirenler) garip davranabilir, deliryum tablosunda sinirli ve saldırgan olabilirler.
Onaltı saatlik açlık uzun süre dayanılabilir ancak su kaybı ciddi anlamda olumsuz etkileyebilir, halsiz ve bezgin bırakabilir.