• Buradasın

    Implant Planlamasında Tomografilerin Kullanımı

    youtube.com/watch?v=6usMbYftKSs

    Yapay zekadan makale özeti

    • Bu video, Kaanasfaroğlu adlı ağız, diş ve çene cerrahisi uzmanının sunduğu eğitim içeriğidir. Konuşmacı, Hacettepe Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi ve Gazi Üniversitesi Ağız, Diş ve Çene Cerrahisi Bölümü'nden mezun olup Kıbrıs'ta klinisyen olarak meslek hayatına devam etmektedir.
    • Video, implant planlamasında üçüncü boyut olan tomografilerin önemi üzerine odaklanmaktadır. İçerik, panoramik grafilerin yeterli olup olmadığı sorusuyla başlayıp, CT ve CBCT teknolojilerini, CBCT'nin avantajlarını ve limitasyonlarını açıklamaktadır. Ardından beş farklı vaka üzerinden tomografinin implant planlamasındaki kullanım alanları (kemik hacmi görüntüleme, kemik yoğunluğu değerlendirmesi, kemik formu analizi, anatomik yapılarla ilişki planlama, postoperatif kontrol) gösterilmektedir.
    • Sunumda ayrıca implant yerleşimlerinde yaşanan uyuşukluk vakası detaylı olarak anlatılmakta, tomografinin doğru kullanımı, cihaz kalibrasyonu, doz sınırlandırması ve oral-mayer bölgenin görüntülenmesinde sivclerin altın standart olduğu bilgisi paylaşılmaktadır.
    00:02Konuşmacının Tanıtımı ve İmplant Planlamasında Tomografilerin Önemi
    • Konuşmacı Kaanasfaroğlu, 2010 yılında Hacettepe Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi'nden, 2014 yılında Gazi Üniversitesi'nden Ağız, Diş ve Çene Cerrahisi uzmanı olarak mezun olmuştur.
    • Konuşmacı, implant planlamasında üçüncü boyuttan yani tomografilerden bahsedeceğini belirtmektedir.
    • Görselde gösterilen fotoğraf, 4,30 mm'lik bir implantın internal yapısını detaylı olarak göstermektedir.
    00:40Fotoğraf Teknolojilerinin Gelişimi
    • Tarihte bilinen ilk fotoğraf yaklaşık 24 saatlik bir pozlamayla çekilmiş, 1896 yılında çekilen ilk radyograf ise gösterilmiştir.
    • Dijital diş hekimliğinin bir kısmı olan dijital görüntülemeler, kliniklerimize yaklaşık 30 yıl önce girmiştir.
    • Dijital görüntülemelerin konvansiyonel görüntülemelerden en büyük farkı, görüntünün piksel adı verilen x ve y koordinatında bir konum ve g skalasında bir ton belirten şekilde bir data olarak kaydedilmesidir.
    01:34Dijital ve Konvansiyonel Görüntülemelerin Karşılaştırılması
    • Dijital ve konvansiyonel görüntülemeleri karşılaştırıldığında, hastaların maruz kaldığı radyasyon düzeyi ağız içi görüntülemelerde %47, panoramik görüntülerde ise %17 oranında daha azdır.
    • Ekspos süresi ise %90 oranında kısalmıştır.
    • Panoramik grafikler günlük olarak yoğun olarak kullanılan görüntüleme araçlarından biridir, bölgesel magnefikasyon ise horizontal yönde genelde ve anterior bölgede deformasyon gibi dezavantajları vardır.
    02:09Panoramik Grafilerin Yetersizliği
    • İmplant planlaması için sadece panoramik grafiler yeterli değildir.
    • Literatüre göre yapılan çalışmada, panoramik grafikler üzerinde implant boy ve çaplarını planladıktan sonra aynı vakalarda tomografi üzerinde implant boy ve çap planlaması yapılmış ve yapılan planlamalar arasında %89 oranında fark bulunmuştur.
    • Panoramik grafide yapılan planlama ile tomografi üzerindeki planlama arasında ciddi bir tutarsızlık vardır.
    03:26Tomografilerin Tarihi ve Gelişimi
    • Tomografiler ilk olarak 1970'lerde God tarafından konvansiyonel veya lineer tomografiler olarak bilinen cihazlar bulunmuştur.
    • Bu dönemdeki CT'lerde yaklaşık kesit aralığı 1 santimetre civarında ve çekim süresi yaklaşık 5 dakika idi.
    • 1980'lerde gelişen teknolojiyle beraber yazılımlar gelişmiş, kesit aralığı 2 milimetreye kadar düşmüş ama hala hasta spin pozisyonda radyasyon dozları çok yüksek ve uzun çekim süreleri söz konusu olmuştur.
    04:12CBCT'nin Ortaya Çıkışı ve Avantajları
    • CBCT (Konik Işığında Bilgisayarlı Tomografiler) 1982 yılında ilk kez anjiyografi amaçlı olarak ortaya çıkmış, 1990 yılında ise ilk kez kafatasının görüntülenmesinde kullanılmıştır.
    • CBCT'nin en önemli avantajı 6 ile 8 kat daha az radyasyonla görüntü elde etmesidir.
    • Daha az yer kaplayan bir cihaz olduğu için kliniklerde kullanımının rahat ve ekonomik olarak daha uygun fiyatlı bir cihaz olması nedeniyle günümüzde oral ve masiyel bölgenin görüntülenmesinde altın standart haline gelmiştir.
    04:49CBCT'nin Teknik Özellikleri
    • CBCT'den bahsederken karşımıza çıkan iki kavram vardır: voxel (pikselin üç boyuttaki hacmi ifade eden formu) ve fov (görüntüleme alanı).
    • Tomografilerde görüntüler pikseller yerine bokseller olarak hacim bildiren küpler şeklinde kaydedilir.
    • Fov, tomografide gördüğümüz alan görüntüleme alanımızdır ve sensör büyüklüğü ile ilişkili geniş bir alandır.
    05:34CBCT'nin Avantajları
    • CBCT'nin ilk avantajı ayarlanabilir fov alanıdır; büyük bir alan görmek istiyorsak büyük alanları, dar bir alan görmek istiyorsak alanımızı kısıtlayıp dozu düşürerek daha hızlı çekim yapma şansı tanır.
    • İkinci avantajı artırılmış çözünürlüktür; CBCT'de voxel boyutları 0,25 ve 0,07 civarına kadar düşerken, konvansiyonel CT'de bu boyut 0,60 milimetre civarındadır.
    • CBCT'de izofik boklerden (eş boyutlu bir küpten oluşan görüntüler) oluşan görüntüler olduğu için konvansiyonel CT'lere kıyasla 3D rekonstrüksiyon oluşturmak daha rahat ve tutarlıdır.
    06:36CBCT'nin Diğer Avantajları
    • CBCT'nin tarama süresi günümüz cihazlarında yaklaşık 10 saniye civarındadır (bazı yayınlarda 4 ila 40 saniye arasında değiştiği gösterilmiştir).
    • Tarama süresi uzadıkça hastanın hareket edip görüntüde distorsiyon oluşturma ihtimali yükseliyor; Peterson ve arkadaşları yaptıkları çalışmada hastaların yaklaşık %40'ının çekim sırasında distorsiyon oluşturabilecek seviyede hareket ettiğini göstermiştir.
    • CBCT'nin azaltılmış doz avantajı vardır; konvansiyonel CT'lerde yaklaşık 2000 civarı bir değerle görüntü elde ederken, bu değer CBCT'lerde %76 ile %98 arasında daha azdır.
    07:38CBCT'nin Yazılımsal Avantajları ve Limitasyonları
    • CBCT'nin yazılımsal avantajları arasında 3D konstrüksiyonun anında elde edilebilmesi ve doğrusal olmayan kesitlerle farklı incelemeler yapma avantajı bulunmaktadır.
    • Yazılımlarda metallere bağlı ortaya çıkan parlamaları ve yansımaları önleyen sistemler günümüzde etkin şekilde çalışır durumdadır.
    • CBCT'nin limitasyonları arasında bim (iki opak obje arasında oluşan koyu alan), scatter (saçılma) ve cupping (metal objelerin distorsiyon olarak sınıflandırılabilir bir limitasyon) bulunmaktadır.
    08:22CBCT Dosyalarının Kullanımı ve Tomografi Kullanım Prensibi
    • CBCT'den elde edilen dosya DCM uzantılıdır ve bu dosya ağız içi tarayıcıyla veya model tarayıcıyla birleştirilerek bir guide üretilip dinamik navigasyonla cerrahi gerçekleştirilebilir.
    • CBCT dosyası 3D printer ile rezin çıktı alınarak fiziksel bir modele dönüştürülebilir.
    • Panoramiye kıyasla ekstra bir avantaj sağlamıyorsa tomografi çekilmemelidir; önceden öğrendiğimiz ALARA prensibi günümüzde ALADA olarak güncellenmiş durumdadır (diagnostik olarak mümkün olan en düşük dozla görüntü elde edilmesi prensibi).
    09:26Tomografi Çekilmesi Gereken Durumlar
    • Anatomik çekinceler söz konusuysa tomografi çekilmelidir.
    • Retleme gerektiren vakalarda tomografi çekilmelidir.
    • Dijital planlama ve dijital iş akışıyla iş yapmayı planlıyorsak tomografi çekilmelidir.
    • Komplikasyon odaklı post-operatif görüntülemelere ihtiyacımız varsa tomografi çekilmelidir.
    09:52Diş Hekimliğinde Tomografi Kullanımı
    • Konik ışık ve bilgisayarlı tomografiler diş hekimliğinde tüm alanlarda kullanılmakta, ancak implantolojide daha yoğun tercih edilmektedir.
    • Implantolojide tomografi, kemik hacminin görüntülenmesi, kemik yoğunluğuyla ilgili fikir elde edilmesi, kemik formu ve anatomik yapılarla ilişki planlama, postoperatif kontrol ve greftleme vakalarında kullanılmaktadır.
    10:32Kemik Hacmi Değerlendirmesi
    • Uzun dönem başarı için yeterli kemik hacminin olması kesinlikle gerekli olup, tomografi ile kemik hacmi değerlendirilerek implant uygulanabilirliği belirlenmektedir.
    • İlk vakada, vestibül konkavite nedeniyle implant yerleştirildiğinde vestibülde fenestrasyon oluşabileceği ve kemik hacminin yeterli olmadığı tespit edilmiştir.
    • Greftleme sonrası kazanılan kemik hacmi ile implantlar planlanarak, vida retansiyonu için protez yapıldığında vida çıkışlarının mümkün olduğunca bölgesinde kalacağı şekilde implantlar yerleştirilmiştir.
    15:21Kemik Yoğunluğu Değerlendirmesi
    • İkinci vakada, kemik hacminin iyi olduğu düşünülse de kemik yoğunluğu değerlendirilmemiş ve bu durum cerrahi sırasında beklenmedik sonuçlara yol açmıştır.
    • Shoundfield'in ismiyle anılan ANFIELD unit adı verilen kemik yoğunluğu değerleri, havanın -1000, suyun 0, kortikal kemiğin ise 9900 ile 1800 arasında bir değer aldığı bir sınıflandırma sistemidir.
    • Bu vakada kemik yoğunluğu D4-D5 seviyesinde olduğu tespit edilmiş, ancak bu değer CT için tasarlanmış olduğu için tutarlı olmasa da iyi bir öngörü kaynağı olmuştur.
    18:16Kemik Formu ve Anatomik Yapılarla İlişki
    • Üçüncü vakada, sol alt bölgede 4 ve 6 numara dişlere implant planlanırken, 6 numara bölgesinde ne kemik hacmi ne de kemik formu implant planlaması için uygun bulunmuştur.
    • Akciğer kesitteki kemik yetersizliği tespit edilerek otojen greftleme uygulanmış ve yeni kemik form ve hacmi doğrultusunda implantlar yerleştirilmiştir.
    • Dördüncü vakada, sol alt bölgede 5 ve 6 numara dişlere implant planlanırken, 5 numaradaki implantın mental sinirle ilişkili gibi görünmesi tespit edilmiştir, ancak planlama aşamasında implantın apikal sinirin lingualinde kalacağı bilinmekteydi.
    22:00İmplant Uygulaması ve Tomografi Kullanımı
    • Hastada sol alt bölgede dört ve beş numaraların çekimi ve immediat implant uygulaması planlanmış, ayrıca yedi numaraya implant ve köprü uygulaması planlanmıştır.
    • Zor gerçekleşen çekimleri takiben bölgeye üç implant uygulanmış, üst yedi numara sarkık olduğu için distal implant altı numara konumuna yerleştirilmiştir.
    • İmplant yerleşimlerinin planlaması kabul edilebilir seviyede olsa da, beş numaraya yerleştirilen implant mental foremenle ilişkili görünmektedir.
    22:53Anestezi Sorunu ve Tomografi İncelemesi
    • İmplantın ve sinirin lingual olma olasılığı yüksek olduğu için hastadan tomografi istenmemiş, uyuşukluğu geçmezse klinikten gönderilmiş ve akşam üzeri telefon gelmiştir.
    • Hastanın uyuşukluğu var olduğu için tomografiye yönlendirilmiş, gelen görüntüde implantın apikalinde sinire kadar yaklaşık iki mm'lik bir kemik olduğu görülmüştür.
    • İmplantın çıkarılıp çıkarılmayacağı konusunda tereddüt yaşanmış, ancak çekimlerin zor olmasına rağmen içi yumuşak dokuya travma vermediği düşünülmüştür.
    23:52Tomografi Sonuçları ve Tedavi
    • Tomografide implantların çevresindeki dokulara bakıldığında sinirle ilişkili mesafe yeterli olduğu görülmüştür.
    • Görüntüde mental sinirin inferiorunda bir yabancı cisim mevcut olduğu, travmatik geçen çekim sırasında küçük bir diş parçasının kırıldığı ve fle kapattığında mental sinire bası yaptığı tespit edilmiştir.
    • Diş parçası çıkarıldıktan kısa süre sonra hastanın parastesi ortadan kalkmış, tomografi olmadan ortadaki implantı çıkarıp anestezi sorunu devam ederse hem hasta hem de doktor mağdur olabilirdi.
    25:19Tomografinin Önemi ve Sonuç
    • Tüm elde edilen görüntünün incelenmesi, cihaz kalibrasyonunun düzenli yapılması, kişiselleştirilmiş dozun uygulanması ve doz sınırlandırması yapılması önemlidir.
    • Güvenli dozun olmadığı unutulmamalıdır.
    • Oral ve mayer bölgenin görüntülenmesinde sivcler altın standart olarak değerlendirilmektedir.

    Yanıtı değerlendir

  • Yazeka sinir ağı makaleleri veya videoları özetliyor