• Buradasın

    Gökhan Çınar ile "Katarsis" Röportajı

    youtube.com/watch?v=B3cUHNB1HyY

    Yapay zekadan makale özeti

    • Bu video, psikolog ve televizyon programı "Katarsis" sunucusu Gökhan Çınar ile yapılan kapsamlı bir röportajdır. Röportajı, psikoloji son sınıf öğrencisi Burak Bulut yönetmektedir.
    • Röportajda Gökhan Çınar'ın çocukluğundan başlayarak hayat hikâyesi, mesleki yolculuğu ve duygusal dünyası ele alınmaktadır. Video, Çınar'ın İstanbul'da doğuşundan başlayarak, çocukluk anıları, aile ilişkileri, ergenlik dönemi yaşadığı kayıplar, psikoloji mesleğini seçme süreci ve sunduğu "Katarsis" programının yapısı hakkında detaylı bilgiler içermektedir. Röportaj, "Cevap Hakkı" bölümünde Çınar'ın kendisine yapılan eleştirilere yanıt vermesi ve gelecek planlarını paylaşmasıyla sona ermektedir.
    • Röportajın sonunda Dünya Psikologlar Günü kutlaması yapılmakta, SMA hastalığına sahip bir bebek için destek çağrısı yapılıp, psikoloji öğrencileriyle birlikte fotoğraf çekimi yapılmaktadır. Ayrıca Doğan Cüceloğlu'nun kaybedilen eşine duyuları ve meslektaşlarına değerlerini ifade ettiği bir bölüm de bulunmaktadır.
    00:27Karşılıklı Tanışma
    • Burak Bulut, psikoloji öğrencisi olarak Katarsis programının koltuğunda Gökhan Çınar'ın hikayesine eşlik etmek istiyor.
    • Gökhan Çınar, çocukluğunda görülmek ve sevilme ihtiyacı duymuş, bu nedenle dışarıdakilere daha fazla ilgi gösteren bir aile ortamında büyüyüp, annesinin intihar etmesiyle ağır bir karamsarlığa düşmüş.
    • Gökhan Çınar, 12 yaşında radyoda çocuk programları ile başlayıp, bugün milyonlarca insanın karşısında görünür olmaya varan bir yolculuk yapmış.
    03:34Program ve Koltuk Hakkında
    • Gökhan Çınar, Katarsis'in kırmızı koltuğunda rahat hissetmediğini, ancak bu koltuğun psikoterapinin bir simgesi olduğunu ve eşitlik vurgusu için her konuğu aynı şartlarda ağırladıklarını belirtiyor.
    • Gökhan Çınar, hayatında yoğun bir dönemden geçtiğini, program, seminerler ve televizyon programları gibi birçok işi olduğunu ancak bunlardan yorulduğunu ama huzursuz olmadığını, çünkü insanlara dokunabildiğini ve hayal ettiğini hayata geçirdiğini düşünüyor.
    • Gökhan Çınar, 12-13 yaşından beri durmaya izin vermediğini, durmaktan boşluğa düşmekten, ölmekten ve değersiz kalmaktan korktuğunu, ancak şimdi oğluyla vakit geçirdiğinde durabildiğini ve daha sağlıklı bir yürüme halinde olduğunu ifade ediyor.
    06:18Kişisel Görüşler
    • Gökhan Çınar, kendisini "sıfır" olarak tanımlıyor ve övgüden, sövgüden, sıfatlardan ve etiketlerden geçip sıfırlanmaya çalıştığını belirtiyor.
    • Hayatı sadece başkalarına eşlik ederek yaşamak yerine, kendini sevdiğini ve geçmişte refleks olarak saçlarını çekmesinin aslında kendini okşamaya çalıştığını fark ettiğini anlatıyor.
    • Gökhan Çınar, duygularını paylaşmakta zorlandığını, ancak eşi ve yakın dostlarıyla duygularını paylaşabildiğini, korku ve utangaçlık gibi duyguları önce kapatıp sonra üstesinden gelmeyi tercih ettiğini, aşklarda coşkulu olduğunu ve nefret ettiği kişilerle tanışmaya çalıştığını ifade ediyor.
    10:54Hafıza Testi
    • Konuşmacı, katılımcıya hayatının farklı dönemlerinden sorular sorarak hafıza testi yapacağını belirtiyor.
    • Katılımcı, İstanbul'da doğduğu Bahçelievler Yayla mahallesini hatırlıyor ve ilkokulda yakın arkadaşının olmadığını söylüyor.
    • Babasından sıklıkla duyduğu nasihat "kerteriz al" (yani kendine bir temel belirle) olduğunu, çünkü yön konusunda çok kötü olduğunu ifade ediyor.
    11:36Çocukluk Anıları
    • On iki yaşında sunduğu radyo programının "An Olsun" olduğunu ve Türkiye'nin en genç diyeceği Gökhan'la birlikte olduğunu hatırlıyor.
    • İlk kavgasını babasıyla ettiğini ve masada yaşadığını belirtiyor.
    • Ergenlik döneminde odasında birçok poster olduğunu, müzik arşivcisi olduğu için Popsi Top, Pop Number One gibi dergilerden aldığı Kayahan, Sezen Aksu, Metallica, Ariem ve Barış Manço posterlerini asıldığını anlatıyor.
    12:33Kişisel Anılar
    • Üniversitede tanıştığı eşiyle birinci yılını kutlarken, eşi ona bir defter hediye ettiğini ve bu defterin her gününü, kavgaları ve ayrılıkları yazdığını hatırlıyor.
    • Televizyonda sunduğu ilk programın 16-17 yaşlarında Flash TV'de olduğunu ve "Unutmak İstediğim Günler" adlı bir program olduğunu söylüyor.
    • Oğlunu ilk kucağına alırken "hoş geldin" demiş olduğunu belirtiyor.
    14:04Son Anılar
    • "Katarsız" programının ilk konuğunun Gökhan Türkment olduğunu ve kitabının ilk cümlesinin "Evinde yalnız büyütülmüş çocuklar için bu dünya ev değil, içine doğduğumuz her ev gerçek evimiz değil" olduğunu hatırlıyor.
    • En son depremden sonraki gün ağladığını, o gece de ayakta olduğunu ve yardım edemediği için çaresiz hissettiğini anlatıyor.
    14:52Çocukluk Deneyimleri
    • Konuşmacı İstanbul Bahçelievler'de doğmuş ve sürekli çalışan bir anne-baba çiftine sahip.
    • 1990'lı yıllarda derici olan ailesi nedeniyle çocuklukta başının çaresine bakmak zorunda kalmış.
    • İki yaşında anaokuluna başlamış ve okul dışındaki zamanlarını halamın ve destek verecek birilerinin evinde geçirmiş.
    16:15Çocukluk Anıları
    • Konuşmacı çocukluğunda huzurlu ve mutlu hissettiği bir anı olarak salondaki vitrinin önünde çekilmiş bir fotoğrafı hatırlıyor.
    • Çocuklukta kalabalıkları çok sevmiş ve doğum günlerini özel bulmuş.
    • Yalnızlık hissiyle mücadele etmiş, ancak dış dünyada huzur bulamamış.
    17:23Tek Başına Hayal Dünyası
    • Çocuklukta kendine ait bir hayal dünyası oluşturmuş ve evde radyo programları yaparak ana haber bültenlerini sunmuş.
    • 8-9 yaşlarında şiir ve düzyazı yazmış, müzik ve şarkılarla ilgilenmiş.
    • Mahalleye çıktığında yaşıtlarıyla aynı dilde konuşamadığı için garip karşılanmış.
    18:50Hayaller ve Aile İlişkileri
    • Çocuklukta medya ile ilgili hayaller kurmuş, özellikle anlatıcı olmak ve psikolog olmak istemiş.
    • Anne, çok eğlenceli ve komik bir kadındır, dar zamanlarda oyunlarına katılarak eşlik etmiştir.
    • Baba, imkanlar vermeye çalışan ancak daha çok iş dünyasındaki ve sosyal çevresindeki insanlara ilgi gösteren biridir.
    21:35Babamla İlişki
    • Konuşmacı, babasının çocukluğunda kendisine az bakıp az gördüğünü ve onun ilgi alanına girmediğini belirtiyor.
    • Babası dışa dönükken kendisi içe dönüktü ve babası bildiği yoldan ona öğretmek istediği bir çocuk bulamadı.
    • Aile, yoğun çalışma temposuyla birlikte alkol kullanımı da vardı ve konuşmacı, babasının alkol etkisiyle dönüştüğünü ve onun bildiği babasının olmadığını anlatıyor.
    23:39Üniversite Dönemi ve Babasıyla Hesaplaşma
    • Üniversite birinci sınıfında psikoloji okumasının verdiği cesaretle babasıyla meyhaneye gitti ve derdini anlattı.
    • Ergenlik döneminden itibaren hayatımda kayıplar oldu ve annesinin getirdiği kaygı bombasıyla ölmekten korktuğunu belirtiyor.
    • Üniversite döneminde kendini ölmeden önce yapılması gerekenler listesi yazdı ve babasıyla hesaplaşmak bunlardan biri oldu.
    25:47Çocukluk Zamanında Duygular
    • Çocukken pencere kenarında gökyüzüne bakıp "Beni ve bu evi gör Allah'ım" diye dua ediyordu.
    • Çocuklukta yalnızlık, karanlık korkusu ve evde belli bir saate kadar insanların gelmesini beklemekten bahsediyor.
    • İncancılıkla beraber hem hayalleri için dua ediyordu hem de evdeki durumun değişmesini istiyordu.
    27:09Dönmüş Noktalar
    • Ailelerinin iflası ve yeniden hayat kurma çabası dönemi bir dönüm noktası olarak anılıyor.
    • Bahçelievler'deki apartmanda yaşayan alt komşusuyla sohbet edebildiği bir abla figürü kaybetti.
    • Apartmanda yaşanan intihar olayı ve evin yaklaşık iki ay cenaze evi olması, hayatla ilgili ağır bir karamsarlığa düştüğünü hatırlatıyor.
    29:28Kayıplar ve Ölüm
    • Yakın bir arkadaşını kaybetti ve bu da onda karanlık bir dönem yarattı.
    • Mesleki olarak dezavantajlı çocuklarla çalıştığı dönemde ölümle çok yakından yakalandığını belirtiyor.
    • Bir arkadaşını kaybettiğinde çok karanlık, çaresiz ve desteksiz bir dönemde olduğunu, ancak onu hatırlamak bir buluşma biçimi olarak algıladığını söylüyor.
    31:56Psikoloji Mesleğine Karar Verme Süreci
    • Konuşmacı, psikoloji mesleğine nasıl karar verdiğini tam olarak hatırlamıyor, ancak hayatından karar verdiğini ve insan doğasını bilmekle ilgili çıkmazları çözmek istediğini belirtiyor.
    • Psikoloji mesleği, insanın doğasına hakim olmak, gelişen bilimi takip etmek, süpervizyon almak ve mesleki tükenmişliğe karşı kendini korumak gibi ciddi zihin işçiliği gerektiren bir meslektir.
    • Psikologların meslek yasası yoktur ve bu konuda Türk Psikologlar Derneği büyük emekler vermektedir.
    35:44Katarsis Programının Doğuşu
    • Konuşmacı, psikoloji okurken binlerce insana psikolojik okuryazarlık ve farkındalıkla ilgili şeyler anlatacağını hayal etmeye başlamıştır.
    • Katarsis programını 17-18 yıl önce kurgulamış ve yüksek lisansına başlamadan önce formatını yazıp çekmeceye koymuştur.
    • Programı ilk olarak Babala TV'de başlattı ve sonra Murdock, Film, Genetik ekipleriyle birlikte bu ülkenin karanlıkta kalmış meselelerini konuşabilmeye başlamışlardır.
    39:11Hayatını Değiştiren Şarkı
    • Konuşmacı, hayatını değiştiren şarkısı "Bir Çocuk Sevdim" olarak belirtiyor.
    • Ortaokul sonu veya lise başlarında aşık olduğu bir kızla ilgili bir hikaye anlatıyor ve bu şarkıyı dinlerken duygularını tamamen kaybetmiş, sınıf arkadaşları tarafından gülme konusu olmuş.
    • Şarkı hem reddedilme hem de utandırıcı bir anıyla ilişkilendirilse de, zamanla bu şarkıyla barıştığını belirtiyor.
    42:17Utanç Anıları ve Paylaşım
    • Konuşmacı, utandırdığı anları ve yalnız, karanlık anları paylaşmanın önemini vurguluyor.
    • Utancın panzehiri paylaşmak, utanç anılarını dönüştürmek ve aydınlığa çıkarmak için sahne kullandığını belirtiyor.
    • Terapistlerin danışanın ritminde gidererek onu utandırmamakta en büyük amacını gördüklerini ifade ediyor.
    43:34Psikolojinin Hayatını Dönüştürme
    • Konuşmacı, lisansını psikoloji, yüksek lisansını klinik psikoloji ve devam eden psikoterapi eğitimleri aldığını belirtiyor.
    • Kendi danışan olarak çalışması, hayatındaki birçok şeyi dönüştürdüğünü ve aile ilişkilerini güçlendirdiğini anlatıyor.
    • Psikoloji mesleği onu çok büyüttüğünü ve bu mesleği yapmanın kendisi için çok önemli olduğunu vurguluyor.
    45:13Programın Amacı ve Eleştiriler
    • Programın amacı önyargıları kırmak ve ötekileştirdiğimiz hayatlarda bize ait izleri göstermektir.
    • Programın başlangıçta eleştirildiğini, seansın dünyasını andıran bir koltuk ve psikologun sunduğu programın anlaşılmadığını belirtiyor.
    • Medyada psikoloji dili oluşturmak ve herkesin onu sevmesini istememenin kendini sevmekle ilgili bir sorun olduğunu vurguluyor.
    47:47Duygular ve Filler
    • Konuşmacı, acı, mutluluk ve öfkeyi tuttuğunu, filler gibi travma hafızasının kuvvetli olduğunu ve duygularını hissetmekten kaçmadığını belirtiyor.
    • Fillerlerin ritüelleri olduğu ve hayvan psikolojisi alanında fillerin öfkelerini, korkularını ve üzüntülerini nasıl hissettiği üzerine araştırmalar yapıldığı söyleniyor.
    • Konuşmacı, ağır ve yıkılmaz görünürken içi neşe ve acı dolu olduğunu, bu nedenle fillerlere benzetildiğini ifade ediyor.
    48:42Aşk ve İlişki
    • İki psikologun ilişkisi ve aşkının güzel olduğunu, birbirlerinde tamamladıkları şeylerin olduğunu belirtiyor.
    • İlk aşık olduğunda delirdiğini, kimyasal reaksiyonun yıllarca devam etmesinin insanın ruh sağlığını koruyamayacağını söylüyor.
    • Üniversitenin kantininde karşısındaki masada oturan Ece Temelkur'an'ı gördüğünü ve onu çok güzel bulduğunu anlatıyor.
    50:52İlişkilerde Kavga ve Çözüm
    • İlişkilerde kavga olmamasının bir sorun olabileceği, mutfakta "anlıyorum seni" diyerek çözmek yerine tutkuyla kavga etmek gerektiğini belirtiyor.
    • Krizlerin çözülmezse zincirleme bir şekilde birbirine eklenerek ilişkiye dair tükenmişlik ve sıkıntının yaşandığını söylüyor.
    • Birlikte tutunmak ve birlikte çözmeye açık olmanın ilişkiyi devam ettirmesine katkı sağladığını ifade ediyor.
    52:17Baba Olmak
    • Dört yaşında bir oğlu olduğunu ve kendini fena bir baba olarak tanımladığını belirtiyor.
    • Babasının yaptığını yapmayacağını düşünürken, insan neye benzememeye çalışırsa ona benzediğini fark ettiğini söylüyor.
    • Oğluyla ilişkisinde sıkıntılı ve yaralı tarafını yakaladığını, terapiye dönüştükten sonra birbirleriyle aynı dili konuşabildiklerini ifade ediyor.
    53:46Çocukluğundan Öğrenilenler
    • Kendi çocukluğunda yaşadığı şeyleri çocuğuna yaşatmamak istediğini, yalnız kalmasın ama gönüllü yalnızlık tercih etsin dediğini belirtiyor.
    • Çocuğun hayal kurmak için, üzüntüsünü yaşamak için ve üretmek için yalnız kalmasını sağlıca bir şey olarak görüyor.
    • Çocuğun hayattan ve karanlıktan o kadar korkmasın, söyleyemediği sözler olmasın ve anne babasına susmak zorunda hissetmesin diye istediklerini söylüyor.
    54:34Eleştiriler ve Yüzleşme
    • Yüzleşme konusunda, ondan nefret ettiği birinin yanına oturduğunu düşünürse onun ihtirasını, hırsını ve insanları eze eze yürümeyi öğrenmesini anladığını söylüyor.
    • Kendisinde olmasının istemediği bir sınır koyduğunu ve onun yolunun açık olmasını istediğini belirtiyor.
    • Eleştirilerle arası eskiden iyi değildiğini, şimdi ise fena olmadığını, kendini eleştirdiğini ama acımasız olmadığını, kendini döven insanın düzlüğe çıkması zor olduğunu ifade ediyor.
    56:41Eleştiri ve Cevaplar
    • Programın son bölümünde, konuğun eleştirilere cevap verme hakkı tanınacak.
    • Bir eleştiriye göre, konuk psikolog olarak başlayıp sonunda televizyonda insanların acıları üzerinden program yapan ve meslek etiğinin olmadığını düşündüğü biri olarak nitelendiriliyor.
    • Konuk, "Gündüz Kuşağı" programında psikoloji vurgusu yapan bir program yaptığını ve insanların destek alabilecekleri ekrana yansımayan bir alan yarattığını belirtiyor.
    58:12Programın Amacı
    • Konuk, programda sadece acıyı paylaşmakla kalmayıp, insanların nasıl iyileşebileceklerini göstermeyi amaçladığını açıklıyor.
    • Televizyonda ana akımın ortasında görülmeyeni göstermek istediğini, milyonlarca insanın izleyebileceği bir platformda empati yaratmak istediğini belirtiyor.
    • Konuk, programda hayat kadınları, suça karışmış kişiler ve LGBT bireyleri gibi toplumun göremediği insanları ağırladığını, bu insanların duygularını göstererek toplumun değerlerini daha empatik hale getirmeyi amaçladığını söylüyor.
    1:01:13Kişisel Özellikler
    • Bir eleştiriye göre konuk "samimiyetsiz bir naiflik" ve rahatsız edici bir ses tonuna sahip olarak nitelendiriliyor.
    • Konuk, kendisinin "fındık dolu sincap" benzetmesine karşı "gerçek sesim bu" diyerek kendini savunuyor.
    • Konuk, sakin bir mizaç olduğunu ve yayında bağırmadığını, ancak "Harbiye Hoş Geldiniz" programında bir kez bağırarak "hem de bu sana yakışmaz" dediklerine karşılık verdiğini belirtiyor.
    1:03:45Gelecek Planları
    • Konuk, devam etmek istediğini, inzivaya çekilip durmaya karar vermediğini belirtiyor.
    • Üçüncü kitabının yayınlanacağını, mevcut kitaplarının daha fazla dile çevrilmesini ve psikolojik okuryazarlıkla ilgili daha fazla şey anlatmak istediğini söylüyor.
    • Psikoterapist olmayı hiç bırakmadığını, haftasının bir gününü tamamen mahrem seanslar için ayırdığını ve eğitim almaya devam etmeyi planladığını belirtiyor.
    1:05:55Teşekkür ve Kapanış
    • Konuk, psikolojik farkındalık ve Katarsız programıyla psikolog adaylarına ışık ve umut olunduğunu belirtiyor.
    • İzleyen, takip eden ve Katarsız'da anlatılan mesajı anlayabilen herkese teşekkür ediyor.
    • Psikologlar günü kutlayarak, meslektaşlarına saygı duyduğunu ifade ediyor.
    1:07:27Ecrin Yiğit Hakkında Bilgilendirme
    • Konuşmacı, Ecrin Yiğit adlı bir kişiden bahsedeceğini belirtiyor.
    • Ecrin Yiğit'in SMA tip bir hastası olduğunu ve Instagram hesabının olduğunu söylüyor.
    • Ecrin Yiğit'in ailesine ve çocuğa destek olabilmek için hesaba göz atanın sevineceği belirtiliyor.
    1:07:42Doğan Cüceloğlu'na Tepki
    • Konuşmacı, Doğan Cüceloğlu'na geldiğinden dolayı teşekkür ediyor.
    • Doğan Cüceloğlu'nun hoca-öğrenci ilişkisi açısından değerli olduğunu ve kuşaktan kuşağa aktarımın kıymetli olduğunu belirtiyor.
    • Cüceloğlu'nun eşi Yıldız Hanım ile sohbet ettiklerini ve üç-dört gün önce kaybettilerini söylüyor.
    1:08:10Kayıp Hakkında Duygusal Anlatım
    • Konuşmacı, kaybedilen kişinin Twitter hesabına "kendine dürüst olan bir insanın iyileştiremeyeceği yara yoktur" cümlesini yazdığını ve ismini de eklediğini belirtiyor.
    • Bu olayın kendisinde hissettiği duyguyu, kaybetmenin burukluğunu ve insan insana iletişimle birlikte düşündüğünü ifade ediyor.
    • Konuşmacı, meslek insanlarına yaşatmak istediğini ve gelecekte o mertebeye gelmeyi umduğunu söylüyor.
    1:08:47Psikoloji Öğrencileriyle Fotoğraf
    • Konuşmacı, Ecrin Yiğit'in koltuğa çok yakıştığını ve güzel anlattığını belirtiyor.
    • Dünya Psikologlar Günü'nde stüdyoda psikoloji öğrencileriyle fotoğraf çektirmek istiyor.
    • Konuşmacı, Ecrin Yiğit ve dört psikoloji öğrencisiyle birlikte fotoğraf çektiriyor ve izleyen binlerce öğrenciye selam ediyor.

    Yanıtı değerlendir

  • Yazeka sinir ağı makaleleri veya videoları özetliyor