• Buradasın

    Beyin Sapı Tümörleri Bilimsel Sunumu ve Eğitim Videosu

    youtube.com/watch?v=KB29txzCzMw

    Yapay zekadan makale özeti

    • Bu video, pediatrik nöroloji ve nöroşirürji alanında uzman bir doktor tarafından sunulan, beyin sapı tümörleri konusunda kapsamlı bir bilimsel sunum ve eğitim videosudur. Sunum, Acıbadem Üniversitesi'nde çalışan ve Fred Epstein'in felloşluğunda eğitim almış bir uzmanın deneyimlerini içermektedir.
    • Video, beyin sapı tümörlerinin demografik özellikleri, klinik bulguları, klasifikasyonu ve tedavi yaklaşımlarını detaylı şekilde ele almaktadır. İçerikte difüz intraset kontin glioma (DIPG), focal fit ve serviko komediler gibi tümör türleri incelenmekte, cerrahi yaklaşımlar, stereotaktik biyopsi, radyoterapi ve kemoterapi gibi tedavi yöntemleri açıklanmaktadır. Ayrıca, mezensefalon, pontomedüller, medülooblongata gibi anatomik bölgelerdeki tümörlerin farklı cerrahi teknikleri ve ameliyat sırasında dikkat edilmesi gereken noktalar gösterilmektedir.
    • Sunum, son 20 yılda yaşanan teknolojik gelişmeleri (yüksek rezolüsyonlu MR, DTI, ultrasonik aspiratör teknolojileri, intro-operatif MR kullanımı) ve genetik incelemelerin tedavi stratejilerine etkisini de içermektedir. Video, gerçek ameliyat görüntüleri, pre-post operatif MR görüntüleri ve hasta örnekleri üzerinden sunulmakta, ayrıca soru-cevap bölümünde Dr. Ayhan Tekiner ve diğer uzmanların katılımıyla radyoterapi teknikleri ve moleküler haritalamalar hakkında bilgiler paylaşılmaktadır.
    Beyin Sapı Tümörleri Hakkında Genel Bilgiler
    • Beyin sapı tümörleri peziyatrik yaş grubunda nadir görülür, genel dağılımda tepe noktası 6-10 yaş aralığıdır ve cinsiyet ayrımı yoktur.
    • Klinik olarak çekirdek tutulumu ve uzun trak bulguları ile karşımıza çıkar, bazı egzofitik lateral tümörlerde ataksi dramatik şekilde görülebilir.
    • Klasifikasyon olarak 1985'te Fred Epstein tarafından ilk sınıflandırma yapılmış, 1993'te Epstein'in sınıflandırması (intrenset, egzofitik ve disemine) ve günümüzde daha yaygın kullanılan 1999'da Marsilya'da Morris Sch'un klasifikasyonu (difüz, fokal, egzofitik ve serviko müdürler bir tümörler) kullanılmaktadır.
    01:49Klasifikasyon ve Prognostik Faktörler
    • Cerrahi yaklaşımın dışında radyolojik tanımlamalar yapılmıştır: lokalizasyona göre sinyal yapısı, fokal veya infitrasyonun boyutu, beyin sapındaki genişlemeler ölçülür.
    • Nekrotik alan, hemorolojik varlık ve egzofitik komponentler prognostik olarak kötüdür, fokal tümörler ve kistler ise iyidir.
    • Nekroz veya hidrosefali prognoza etkisi yoktur.
    02:39Son Yıllarda Yenilikler
    • Son yirmi yılda yüksek rezolüsyonlu MR ve DTI teknolojileri cerrahi endikasyonunda yönlendirici faktör olmuştur.
    • Beyin sapı anatomisi hakkında daha fazla bilgi edinilmiştir ve deneyim belli lokalizasyonların farklı tümör davranışları sergilediğini göstermiştir.
    • Mikroskop teknolojileri, filtreler, floresan kullanımı, ultrasonik aspiratör teknolojisi ve intro-operatif MR gibi teknikler gelişmiştir.
    05:31Beyin Sapı Tümörlerinin Morfolojik Sınıflandırması
    • Konuşma iki bölümden oluşmaktadır: difüz intraset contin glioma grup ve cerrahi uygulanabilecek focal fit ve servi komediler bileşke tümörleri grup.
    • Difüz tümörler tüm beyin sapı tümörlerinin %60-70'ini oluşturur, kısa öykü (altı haftadan kısa), birden fazla kranyal sinir tutulumu ve uzun trak bulguları gösterir.
    • Eskiden radyolojik tanı yeterli kabul edilirken, son otuz yılda radyolojik görünümü olan hastalar radyoterapiye yönlendirilmektedir.
    06:53Difüz Beyin Sapı Tümörleri
    • Difüz beyin sapı tümörleri T1'de hiperintense, T2'de hipointense görünür ve bazen arterin tümör dokusu içinde kalabilir.
    • Bu tümörler açık cerrahi aday hastalar değildir, vasküler yatağı zengin alanlar vardır.
    • Eskiden mega tümörlerin hepsinin lo ve cerrahi aday olduğu düşünüldüğünde, artık birden fazla komponent işgal eden ve en son sen oblongata tutan tümörler de görülmektedir.
    09:24Tedavi Yaklaşımları
    • Eskiden cerrahiye gerek olmadığı ve sadece radyoterapi verilebileceği düşünüldüğünde, ortalama prensip sağkalım dokuz aydır.
    • 2016'da radyasyon öncesi dört kür metotreksat içeren ağır kemoterapi ve radyoterapi uygulanmasıyla yaşam süresi 24 aya çıkarılmış ancak tüm hastalar kaybedilmiştir.
    • 2015'te Paris Nekar AlfaMalat'tan yapılan çalışmada 130 difüspons tümöründen stereotaktik biyopsi alınmış, bu yaklaşımın amacının sadece doku tanısı değil, tümörün moleküler patolojisini saptamak ve hedefe yönelik tedavi planlamasıdır.
    12:42Beyin Sapı Tümörlerinde Genetik İnceleme ve Biyopsi
    • Beyin sapı tümörlerinde genetik inceleme, patolojik sınıflama için önemli olabilir ve sağkalım hakkında fikir verebilir.
    • Genetik inceleme sonucunda hasta deneme aşamasında ilaç çalışmaları yapabilir veya hedefe yönelik tedavi alabilir.
    • Pediatrik nöroloji grubunda stereotaktik biyopsi, genel anestezi altında majör kortikal venalardan uzak kalarak ve motor korteks ve os final yola dikkat edilerek yapılır.
    14:34Genetik Mutasyonların Önemi
    • Pediatrik yüksek evreli gliomlar ve erişkinlerdeki tümörler arasında genetik yapılar önemli farklılıklar göstermektedir.
    • İston 1 K27E mutasyonu, erişkinlerde düşük oranlarda bulunurken, pediatrik beyin sapı tümörlerinde %18 oranında görülmektedir.
    • PDGFR amplifikasyonu pediatrik tümörlerde daha yüksek oranda bulunurken, erişkin tümörlerde yüksek görülen IDH mutasyonu beyin sapı tümörlerinde bulunmamaktadır.
    16:31Tedavi Yaklaşımları
    • Nöropatoloji hekimleri tarafından oluşturulan yeni nesil dizileme yöntemi, toplam 81 şeye bakmaktadır.
    • Histon mutasyonu pozitif olan hastalarda önerilen tedaviler arasında OC-201, eborilimus veya PDGFR amplikasyonu varsa lasatinip bulunmaktadır.
    • Tedavi yaklaşımı emekleme döneminde olup, farklı mutasyonların varlığı prognozu olumsuz yönde etkileyebilmektedir.
    17:49Hastaların Seyri
    • İlk hastada, biyopsi sonrası radyoterapi alındıktan sonra beyin sapı tekrar şişti ve hasta terminal dönemde kaybedildi.
    • İkinci hastada, OC-201 dışında demografinit de kullanılmış ve hasta 29 ay boyunca iyi seyrederken sonunda kaybedilmiştir.
    • Bu yaklaşımda daha emekleme döneminde olmasına rağmen, radyoterapiye yola çıkıldığında kıyasla daha uzun bir yaşam süresi sağlanmış olabilir.
    21:25Açık Cerrahi Şansı Olan Tümörler
    • Fokal egzofitik ve servikomedüler bileşke tümörleri üç gruba ayrılmıştır.
    • Radikal cerrahi yapıldığında progression-free survival %70-80 oranında uzamaktadır.
    • Fokal tümörler iyi sınırlı lezyonlardır ve pilostik astrostom veya pilomiksoid ganglion gibi düşük evreli glial tümörlerdir.
    23:10Egzofitik Tümörler ve Servikomedüler Bileşke Tümörleri
    • Egzofitik tümörler sub-apandial alandan başlayıp dördüncü ventriküle veya laterale egzofitik komponentler taşan tümörlerdir.
    • Dorsal egzofitik tümörler düşük evreli olurken, lateral veya ventral ön yüzdeki egzofitikler yüksek evreli olmaya eğilimlidir.
    • Servikomedüler bileşke tümörleri, servikal medulladan başlayıp yukarı büyüyen ve deksaso piramidalis liflerine çarpıp dördüncü ventrikülün içine büyümeye başlayan tümörlerdir.
    25:15Beyin Sapındaki Tümörlerin Cerrahi Planlaması
    • Beyin sapındaki tümörler için cerrahi planlama aşamaları: nörolojik ve radyolojik bulguların değerlendirilmesi, atipik bir dik ile muhatap olup olmadığına bakılması ve cerrahi yaklaşımın seçilmesi.
    • Beyin sapındaki tümörler anatomik olarak beş gruba ayrılır: mesencefalon, post, medulla oblongata, ponto-mezensefalik bileşke ve ponto-medüller bileşke tümörleri.
    • Orta beyin tümörleri tagmentum ve tektum olarak ikiye ayrılır; tagmentum da orta ve lateral olarak, post ise ventral, ön ve dorsal olarak sınıflandırılır.
    27:20Mezensefalon Tümörleri
    • Mezensefalon, beynin ortasında ve posterior posta girişlerine uzakta yer alır; tek tümörler için oksipital transtentoriyal veya infratentoriyal supra serebeller yaklaşımı tercih edilir.
    • Tektum tümörleri üç tiptedir: hidrosefali ile gelen boya tutmayan küçük lezyonlar, büyüyen ama boya tutmayan lezyonlar ve boya tutmaya başlayan lezyonlar.
    • Tektum tümörleri için oksipital transtentorial veya supra serverler yaklaşımı kullanılır; pilostik astrositomlar genellikle gamma knife ile, yüksek evreli tümörler için radikal cerrahi tercih edilir.
    29:53Mezensefalon Tümörlerinin Cerrahi Yaklaşımı
    • Mezensefalonun aqueduct ön bölümüne yerleşen tümörler için oksipital transtentorial veya supra serverler yaklaşımı tercih edilebilir.
    • Mezensefalonun lateral duvarına yerleşen tümörler için sub-temporal veya temporal lobu retrakte ederek yaklaşım yapılabilir.
    • Sub-temporal yaklaşım sırasında sentorium kesilmesi gerekebilir ve dördüncü sinirin çıkışı iyi bilinmelidir.
    32:43Cerrahi Teknikleri
    • Sub-temporal yaklaşım sırasında kemik tozunun toplanması ve temporal lobu retrakte edilirken sabırla boşalma yapılması önemlidir.
    • Vena'lara dikkat edilerek ekartörler kullanılır ve uzun süre retrakte edilecek yapılar için sözcüsel paketle desteklenir.
    • Tentorium kenarı görüldükten sonra araknoideal kavite boşaltılır ve mezensefalon erişilir.
    35:52Tümörün İdare Edilmesi
    • Tümör ve normal doku sınırı sabırla ve yavaş hareketle bulunur; sivri uçlu aletler yerine künt uçlu bayonetler kullanılır.
    • Dokuyu koagüle etmeden patolojiye ilk frozen dokusu yollanır.
    • Düşük evreli tümörlerde serebeller astrositom ile beyin sapındaki tümörler arasında diseksiyon farkı yoktur; yüksek evreli tümörlerde ise radikal cerrahi yapılmasına gerek yoktur.
    36:50Beyin Sapı Tümör Ameliyatı Teknikleri
    • Ameliyathanede yanınızda destek verecek bir patolog son derece önemlidir.
    • Beyin sapındaki tümörleri ameliyat etmek için ultrasonik aspiratörü iyi kullanabilmeniz gerekir.
    • Konsul içinde ufak kanamalar varsa bipolar kullanmak yerine beklemek yeterlidir çünkü majör bir arter yoktur.
    38:13Tentorium'un Kesimi ve Dikkat Edilmesi Gerekenler
    • Tentorium'un içinde dolu venöz pleksus vardır ve sıkı kanama riski olduğu için dikkatli olunmalıdır.
    • Kesim sırasında koagülasyon yaparak sabırla ilerlemek gerekir, liflerin bir kısmı retrakte olup kendiliğinden açılır.
    • Araknoid bıçağı ve bipolar kullanarak düşük yakma gücüyle kesim yapılabilir.
    39:42Trans-Insüler Yaklaşım
    • Segment tümörü çok yukarıdaysa, sup-temporal girişle çıkarma şansı yoksa trans-insüler yaklaşım kullanılabilir.
    • Sylvian sulcus'un sonuna kadar açılıp, anterior ve posterior long gir arasından veya posteri de arkasından ilerlenebilir.
    • Transmenzüller girilerek, kapsül ve interna ile karşılaşmamak için olabildiğince arkadan ilerlenir.
    41:27Pontomezensefalik Bileşke Tümörleri
    • Pontomezensefalik bileşke tümörleri genellikle dev tümörlerdir ve kombine yaklaşım gereklidir.
    • Suboksipital girip olabildiğince aşağıya çıkartma, sonra yukarıdanterional trans silvian yaklaşımı kullanılır.
    • Kistik komponent varsa, en kısa yolu seçerek kist içine girerek tümörü çıkarmak daha kolaydır.
    43:36Pons Tümörlerinin Yaklaşımı
    • Ponsa yerleşen tümörlerin (dorsal, dorsolateral, ventral) yaklaşımı konumuyla değişir.
    • Arka, orta veya lateraldeki tümörler için suboksipital, posterior fossa yaklaşımı kullanılır.
    • Lateralde köşe tümörü için retrosigmoid, önde presigmoid yaklaşımı tercih edilir.
    44:06Orta At Yerleşimli Tümör Ameliyatı
    • Orta at yerleşimli in-transact tümörlerin en güvenli yaklaşımı orta medya yoluyla girmektir.
    • Posterior fossa cerrahisinde iki taraflı sereblom retrakte etmemek gerekir.
    • Koroid pleksus altında kalıp orta hattan girerek, streamedularislerden uzak durulmalıdır.
    46:59Ameliyat Sonrası Kontrol
    • Ameliyat sonrası göz hareketlerinde sıkıntı olup olmadığı kontrol edilmelidir.
    • Cerrahi öncesi ve sonrası görüntülerin dökümanete edilmesi önerilir.
    47:22Egzofitik Komponentler ve Cerrahi Yaklaşımlar
    • Egzofitik komponentlerde özellikle orta serebellar pedinkülün derine girmek ciddi bir atakla sonuçlanabilir, dolayısıyla telegolar yaklaşımı tercih edilmelidir.
    • Tümörler ultrasonik aspiratör kullanılarak sabırla ve yavaş yavaş çıkarılabilir, cerrahi sonrası görüntülerde lezyonun çıkarıldığı görülebilir.
    • Dörde explore edildiğinde tümörün kendisi veya pandemide hafif bir renk değişikliği görülür, bu sayede gireceğimiz yer belli olur.
    48:16Geniş Tabanlı Egzofitik Tümörler
    • Geniş tabanlı konstan laterale büyümüş egzofitik tümörler retro-sigmoid yaklaşımla çıkarılabilir, ancak bu vakalar ciddi zorluklar taşır.
    • Bu tümörlerde ince bir safiha dokusu bırakmak gerekir ve monitörize edilmelidir çünkü beyin sapı dokusunu geçebilirsiniz.
    • Önde bulunan tümörler için retro-sigmoid yaklaşımla çıkartılabilir, ancak çok önde olanlar için petros kemiği turlamak ve sigmoidin önünden geçmek gerekir.
    49:33Çocuklarda ve Ventral Egzofitik Tümörler
    • Çocuklarda çalışırken açılan yer maksimum bir santim olabilir, daracık bir alanda çalışmak zorunlu olur.
    • Ventral egzofitik tümörlerde, önceden çıkarılan ve histopatolojisi ana plastik astrositom olan vakalarda, hastaların altı ay sonra kaybedilebilir.
    • Günümüzde yaklaşım, frozen kesitlerle yüksek evre belirlendiğinde fazla zorlamaya gerek kalmamasıdır.
    50:50Pons Tümörleri ve Riskler
    • Pons tümörleri, düşük evre olsa bile Epstein'ın öğrencilerinin belirttiği gibi 12-18 ay içinde %40'ı lokal nüks edebilir.
    • Bu hastalar postop dönemde 3'er aylık MR'larla izlenir, nüksler erken yakalanarak gamma knife veya radyasyon tedavisine alınabilir.
    • Fasyal kolikülüs, fasyal çekirdekler ve citria medullaris gibi tehlikeli alanlarda subfasyal veya infasyal giriş yapılabilir.
    51:55Medulla Oblongata Tümörleri
    • Medulla oblongata tümörleri cerrahi riski yüksek olup, %46 olgunun postop kranyal sinir disfonksiyonu yaşayabilir.
    • Bu vakalarda %15-15 ventilatöre bağımlılık ve kalıcı gastrostomi riski vardır, cerrahi öncesi aileyle iyi iletişim kurulmalıdır.
    • Postop en az bir gün entübe izlenmesi ve iki hafta içinde nazogastrikle izlenmesi gereken tek hasta grubu bu.
    52:33Ponto Medüller Bileşkeler
    • Ponto medüller bileşkeler medulla oblongata tümöründen farklıdır ve hepsi düşük evreli, yavaş sakin uğraşıyla tüm çıkarılabilir.
    • Medulla oblongata tümörlerine dorsal ve dorsolateral yaklaşım, suboksipital medyan iyi sınırlı, pons korunmuş tümörler için orta hattan giriş yapılabilir.
    • Ultrasonik aspiratör kullanırken her zaman en düşük emme gücüyle başlanmalı ve yavaş yavaş arttırılmalıdır.
    55:34Cerrahi Teknikleri ve Dikkat Edilmesi Gerekenler
    • İyi bir ekibin varlığı cerrahi sırasında emniyet sağlar, sınırı bulduktan sonra künt uçlu bayonetle yavaş yavaş sınır oluşturma yapılır.
    • Alçak emilim gücüyle sabırla çalışılmalı, parçalama ve emiş gücünü kullanırken beyin sapı dokusu aspiratöre gitmemesi için dikkat edilmelidir.
    • Künt ucunu dokuya dik tutmamak, her zaman oblik tutmak emiş gücüne ek bir kontrol sağlar.
    58:41Özel Durumlar ve Takip
    • Ay çöreği gibi medulla'yı saran, iyi kontrast tutan ancak açık sınırı olmayan tümörler de vardır.
    • Bu tümörlerle çalışırken önce dördüncü ventrikülün tabanı ve orta hat görülmesi gerekir, heyecanlanıp saldırmak doğru değildir.
    • Düşük evreli astrositom vakalarında yüksek morbidite yükleme yoktur, hastaya yavaş ve sabırla alabildiğimiz kadar tümör alınmalıdır.
    1:00:26Sermiko Medüller Bileşke Tümörleri Ameliyatı
    • Sermiko medüller bileşke tümörleri ameliyatında her zaman orta hattan yaklaşılmalı ve vasküler yapılar koagüle edilmelidir.
    • Tümörler bazen medulla porsiyonunu edebilir, bu nedenle orta hat her zaman orta at olmayabilir.
    • İki tarafta köklere bakarak orta hat belirlenir, eğer dönükse aklın içine girilmelidir.
    1:01:03Ameliyat Tekniği
    • Ameliyat sırasında önce dördün tabanı görülmeli, egzofitik büyüdüğü için ciddi mesafe kaybı olabilir.
    • Orta alttan koagüle edilir, köklere bakılarak piya kesilir ve bayonetlerle açılır.
    • Medul oblongata bir kitap açarmışçasına açılır ve üst servikal kordu bayonet'in iki bacağının arasında kontrollü yavaş yavaş gider.
    1:02:20Ameliyat Stratejisi
    • Orta hattan medya rafeden içeri giren damarları gördüğünüz an durmanız gerekir.
    • Derinleşip altta kalmış kısmı çıkarmaya çalışılır, sonra yapı retrakte edilir ve her iki piya dudağı süte edilir.
    • Postop açılmış, tümör çıkarılmış ve kapatılmış durumda gösterilir.
    1:03:00Farklı Tümör Tipleri
    • Servikal komedler bileşke tümörü için suboksipital kryotominin ötesinde tümörün indiği mesafeye kadar multible osteoplastik laminatomi yapılır.
    • Laminalar PDS ile süte edilmiş, preop-postop artefak var.
    • Servikalde aşağılara fazla iniyorsa ek kistik komponent olabilir, orta hatta insizyon yapılır ve bayonet'in iki bacağı arasından eksize edilir.
    1:04:10Fistik Astrositom Ameliyatı
    • Fistik astrositom tehlikeli alan ameliyatında medyan fissür en garantili yoludur.
    • Ameliyat başarıyı arttıracak yardımcı araçlar: preoperatif radyolojik revalüasyon, intro operatif ultrason ve emar.
    • Ultrason her yerde kullanılmalı, intro operatif emar varsa patolojide çok işe yarıyor.
    1:05:17Ultrasonik Aspiratör ve Haritalama
    • Ultrasonik aspiratör kullanılmazsa ameliyat yapılmamalıdır.
    • Kendinize özgün aletler geliştirebilirsiniz, zaman içinde değişik bayonetler kullanılabilir.
    • Haritalama ve monitörleme günümüzde her eğitim hastanesinde bulunabilir.
    1:05:35Preop Ayrıntılı Tetkikin Önemi
    • Preop ayrıntılı tetkik, tümörün büyüdüğü yönü ve ittiği yapıları belirlemek için önemlidir.
    • DTI gibi teknikler kullanılarak en uygun giriş yolu belirlenmelidir.
    • Intro operatif emar ameliyat başarısını artırır ve hedefe ulaşmak için gerekirse daha uzun yollar seçilebilir.
    1:06:32Intro Operatif EMAR Avantajları
    • Intro operatif EMAR, normal dokunun tümörden ayırt edilmesinde yardımcı olur.
    • Doktor Alp Bey ile çalışarak, doktorlara kaç milimetre gitme hakkı kaldığını gösteren bilgiler sunulur.
    • MR kullanılarak ameliyata devam edildiğinde total rezeksiyon oranı %55'ten %73,20'ye çıkar.
    1:08:05Monitörleme ve Haritalama
    • Bayonetler fırıncı küreği gibi kenarı yuvarlak olup hem seke hem ret traktör olarak kullanılabilir.
    • Monitörleme ve haritalama ameliyat sırasında neyin nerede olduğu belirgin olmasını sağlar.
    • Eskiden kullanılan elektrotlar MR'da problem çıkartabiliyor, bu nedenle MR'a girmeden önce çıkarılıyordu.
    1:10:06Beyin Sapı Tümörleri ve Cerrahi Yaklaşımı
    • Beyin sapına giriş yeri için haritalama yapılması önemlidir ve anatomik bilginin artması cerrahi başarılarını artırır.
    • 2004-1992 yılları arasında toplanan vakalarda 198 hasta incelenmiş, en az 10-20 yaş grubunda orta beyin, medulla oblongata ve junctionların sayısı daha yüksektir.
    • İncelenen hastaların yaklaşık %86-87'i low grade (düşük dereceli) tümör sahibi olup maksimum rezeksiyonu hak eden hastalardır.
    1:11:09Çalışma Sonuçları ve Değerlendirmeler
    • Serideki erken mortalite oranı %2,50, progresyonsuz yaşam oranı %64'tür ve malin tümör olgularının tümü kaybedilmiştir.
    • Eski serilerde de malin beyin sapı tümörlerinin tümünün ölümle sonuçlandığı görülmüştür.
    • Yüksek evreli tümörlerde agresif rezeksiyona gerek olmadığı, biraz daha dekompresyon edilerek işin bittiği belirtilmiştir.
    1:12:00Cerrahi Uygulanması ve Takip
    • Kısa öyküsü, multiple kraniyal sinir tutulumu olan ve MR'ında difüz beyin sapı infitrasyonu sergileyen olguların cerrahi aday olmadığı belirtilmiştir.
    • İyi seçilmiş egzofitik ve fokal beyin sapı lezyonlarında deneyimle birlikte cerrahi sonuçlar olumlu olmuştur.
    • Pediatrik nöroloji alanında Acıbadem Üniversitesi'nde dört kişi bu konuda çalışmaktadır.
    1:13:43Cerrahi ve Radyoterapi Yaklaşımı
    • Low grade tümörlerde lokasyon ve büyüklük tartışılacak konulardan değildir, açık cerrahi uygulanmaktadır.
    • Low grade tümörlerin hepsi genetiğe yollanıp tümör bankasında tutulmaktadır.
    • Görme yolları, kiyazmatik ve hipotalamik tümörlerde radyoterapi son tercih olup, genellikle kemoterapi tercih edilmektedir.
    1:15:05Radyoterapi ve Takip Stratejileri
    • Fokal tümörde iyi bir eksizyon yapıldıktan sonra ufak bir alan kalmışsa, subdotal erken radyoterapi uygulanmaz.
    • İzleme sırasında büyüme başlarsa önce gamma knife uygulanabilir, nüksetme durumunda ikinci bir eksplorasyon yapılabilecektir.
    • Her hastaya aynı protokol uygulanmaz, hastaların yaşına göre davranışları farklı olabilir, pediatrik tümörlerde 3 yaş altı ve 3 yaş üstü arasında farklılıklar vardır.
    1:17:49Radyoterapi Teknikleri Hakkında Tartışma
    • Radyoterapi alanında TruBim ve benzeri teknikler çok gelişmiş durumda olup, daha kontrollü ve iyi sınırı ışınlama sağlıyor.
    • Eskiden üç yaşın altındaki çocuklar radyoterapiye gitmezken, günümüzde lateral yerleşimli tümörlerde dokuz aylık çocuk bile radyoterapi alabiliyor.
    • Gamma Knife dışında imkanı olan ve hevesli bir radyasyon onkoloğu da tercih edilebilir, ancak konuşmacı Cyber Knife konusunda tecrübesi olmadığı için yorum yapamıyor.
    1:19:28Çocuk Neurosurgery Ameliyatı Tavsiyeleri
    • Ameliyat sırasında dokuya saygılı olmak, yumuşak ve yavaş hareket etmek çok önemlidir.
    • Sivri aletler yerine künt uçlu aletler kullanılmalıdır çünkü ufak bir temas bile ciddi sorunlara yol açabilir.
    • Fossa Romboida bölgesinde dokunulmaz bir yer olmadığı, orta hattan insizyon yaparak ponsa girilip tümör çıkarılabilen bir bölge olduğu belirtiliyor.
    1:21:46Ameliyat Taktikleri ve Kan Kontrolü
    • Medulloblastom ameliyatında tümörün içinde takip etmeye devam edilmesinin faturasının ciddi büyük olabileceği vurgulanıyor.
    • Beyin sapının içinde ve üç ventrikülün içinde yazmayla iş yapıyorsanız hiçbir şey koagüle etmemek gerekir.
    • Kanın çıktığı yerlere pamuk koyup sabırla yıkamak yeterli olur, her kua gülümün altında bir açıklama beklediği belirtiliyor.
    1:23:39İkinci Biyopsi Tartışması
    • Diğer ip vakalarında ilk biyopsi sonrası moleküler haritalama yapılarak tedavi uygulanıyor.
    • Saplanan olgularda bir süre sonra kontrast tutulumlu ve hızlı büyüyen tümörlerden tekrar biyopsi yapılması, tümör moleküler haritasının seyri ve değişiklikler konusunda bilgi sahibi olmanın önemli olabileceği düşünülüyor.
    • Konuşmacı ikinci bir biyopsi yapmak konusunda aileye cesaret veremediğini belirtiyor.
    1:24:18Tümörlerde Mutasyonların Gelişimi
    • Altı-yedi sene önce atıpik teraoid raboid tümörlerin ameliyat edildiği ve Amerika'daki bir enstitüyle ortak iş yapılarak mutasyon analizleri yapılan bir çalışma yapılmıştır.
    • İlk tümörde dört mutasyon olduğu halde, ikinci tümörde yedi-sekiz mutasyon daha eklendiği ve tümörün davranışının agresifleştirdiği gözlemlenmiştir.
    • Tekrar biyopsi veya otopsi ile doku alınması durumunda daha yeni mutasyonlar görülebileceği ve tümörlerin gittikçe kötüye gittiği "natural history" olduğu belirtilmiştir.
    1:25:54Tümörlerin Gelişimi Üzerine Örnek
    • Tümörlerin gelişimini anlatmak için bir örnek verilmiştir: İlk tümör (grade 1) biraz terbiyesiz bir çocuk, ikinci evre (grade 2) maymun, üçüncü evre (grade 3) tavşan, son evre (grade 4) timsah olarak tanımlanmıştır.
    • Tümörler önce maymun gibi başlayıp, tavşan gibi zıplamaya başlayarak evresini arttırdıktan sonra timsah gibi her yere saldırır hale gelir.
    • Bu süreç tümörlerin içinde de muhtemelen aynı şekilde gerçekleşmektedir.
    1:27:30Dünya Sağlık Örgütü'nün Sınıflaması Değişikliği
    • 2016'da Dünya Sağlık Örgütü'nün serebral tümör sınıflaması değişikliği yapıldığında cerrahi yaklaşımın değişmediği, ancak araştırmaya olan ihtiyacı arttığı belirtilmiştir.
    • Moleküler biyoloji alanında genç araştırmacılara kafa yormaları gerektiği, çünkü bu teknolojinin çok hızlı geliştiği vurgulanmıştır.
    • Eskiden grade 10234 gibi basit sınıflamalar yapıldığında araştırmaya olan ihtiyacı azdı, ancak yeni sınıflamalarla araştırmaya olanak sağlandı.
    1:30:03Konferansın Değerlendirilmesi
    • İzmir Online için tarihi bir gün olduğu ve çok yüksek kalibreli bir konferans verildiği belirtilmiştir.
    • Konferansa 121 kişiye ulaşan bir dinleyici kitlesi bulunmuş ve konuşmanın sonuna kadar hiç ayrılan olmadığı vurgulanmıştır.
    • Konuşmanın 1 saat 15 dakika geçtiği halde hala 115 kişi dinleyici kitlesinin olduğu ve konuşmanın sonuna kadar dinlenmesi sağlanan bir konferans olduğu belirtilmiştir.

    Yanıtı değerlendir

  • Yazeka sinir ağı makaleleri veya videoları özetliyor