• Buradasın

    Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioglu ile Röportaj

    youtube.com/watch?v=qOTWcId8eOE

    Yapay zekadan makale özeti

    • Bu video, Fox kanalında yayınlanan "Demokrasi Meydanı" programında Türkiye Barolar Birliği Başkanı ve ceza profesörü Metin Feyzioglu ile sunucu İsmail Küçükkay arasında geçen bir röportajdır.
    • Röportajda Türkiye'nin Afrin operasyonu, FETÖ ile mücadelesi, Türkiye Barolar Birliği'ndeki "Türkiye" ifadesinin kaldırılması ve paralel barolar birliği kurulması projesi, Türkiye'deki hukuk sistemi ve cezaevi kapasitesi sorunu gibi konular ele alınmaktadır. Feyzioglu, Türkiye'nin Zeytin Dalı operasyonunu uluslararası hukuktan kaynaklanan meşru savunma hakkı kapsamında değerlendirdiğini ve Türkiye Barolar Birliği'nin sosyal yardım hizmetlerini anlatmaktadır.
    • Röportajda ayrıca Türkiye'deki cezaevi kapasitesi sorunu detaylı olarak incelenmekte, cezaevlerinde kapasitenin üstünde 27 bin mahkum bulunduğu ve toplam 208 bin yatağa ulaşan cezaevlerinde 235 bin tutuklu yer aldığı belirtilmektedir. Feyzioglu, adil yargılama ve hukukun üstünlüğünün korunmasının terörle mücadelede önemini vurgulamakta ve Türkiye Barolar Birliği'nin beş yıldır 160 bin avukat ve 20 bin stajyer avukata sosyal yardım hizmeti verdiğini, 155 hastanede tedavi hizmeti sunduğunu ve bu hizmetlerin devlet bütçesinden bir lira almadan yapıldığını açıklamaktadır.
    Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu'nun Konuşması
    • Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, Fox kanalına davet edildiğini ve Türkiye'nin bağımsız ve tarafsız kanalının zorlu dönemde önemli bir işlev gördüğünü belirtiyor.
    • Feyzioğlu, Avusturya'da Türkiye'deki FETÖ mücadelesini ve Afrin operasyonunun meşru savunma hakkı içinde olduğunu Avrupa'daki tüm baro başkanlarına anlatmak üzere seyahatini iptal ettiğini söylüyor.
    01:09Afrin Operasyonu Hakkında Görüşler
    • Türkiye Barolar Birliği, Fırat Kalkanı operasyonunun ilk saatinde "en yetkin hukuk kurumu olarak Türkiye uluslararası hukuktan kaynaklanan meşru savunma hakkını kullanıyor" dediğini belirtiyor.
    • Feyzioğlu, Türkiye'nin sınırının 15 kilometre ötesinden atılan roketlere karşı beklemek yerine harekete geçtiğini ve terör koridorunun kurulmasını izin veremeyeceğini vurguluyor.
    • Türkiye'nin Zeytin Dalı operasyonunu savaş olarak nitelendiremeyeceğini, bir tarafta devlet, diğer tarafta terör örgütü olduğunu ve terörle mücadele harekatının uluslararası hukukta dayanağı olduğunu ifade ediyor.
    03:41Farklı Düşüncelere Yaklaşım
    • Feyzioğlu, demokratik bir ülke yapısının farklı düşünmeyenlere baskı yapmayı gerektirmeyeceğini, Türk Tabipler Birliği'nin farklı düşünebileceğini belirtiyor.
    • Farklı düşüncelere sözle cevap verilmesinin suç olmadığını, bunun PKK'nın dünyaya "Türkiye'de siyasi iktidar kendi gibi düşünmeyen herkesin kafasını ezmektedir" diyerek koz vermesine neden olacağını söylüyor.
    • Hukukla mücadele edilirse terörle mücadelede daha etkili olunabileceğini vurguluyor.
    05:18FETÖ Mücadelesi ve Adil Yargılama
    • Feyzioğlu, 15 Temmuz sonrasında neredeyse tüm dünyayı dolaşarak FETÖ'yu anlattığını ve o dönemde 15 Temmuz'un senaryo olduğunu söylemeye cüret edenlere karşı "biz yaşadık bunu" dediğini belirtiyor.
    • 2010 anayasa değişikliğinde HSYK'nın Cemaatin eline geçirilmesi ve hakim, savcı kadrolarına binlerce FETÖ militanının girdiğini, kimin FETÖ'cü kimin olmadığını adil yargılama ile çözmemiz gerektiğini vurguluyor.
    • Adil yargılama hakkını ihlal edersek, hukukun üstünlüğünü askıya alırsak FETÖ ve PKK'nın sevineceğini, dünyada "darbe girişimi senaryodur" diye propaganda yapacaklarını söylüyor.
    09:16Cumhurbaşkanı'nın Açıklaması
    • Cumhurbaşkanı, Meclis'teki AK Parti grup konuşmasını yaptıktan sonra Türk Tabipler Birliği ve Türkiye Barolar Birliği'nin üzerindeki "Türk" ve "Türkiye" ifadelerinin kaldırılması gerektiğini söyledi.
    • Cumhurbaşkanı, başındaki "Türk" ifadesinin zaten Bakanlar Kurulu kararı olduğunu ve oradan hemen süratle çıkarılması gerektiğini belirtti.
    • CHP, İyi Parti ve Büyük Birlik Partisi, meslek örgütlerinin önündeki "Türk" ve "Türkiye" ifadelerinin kaldırılacağını duyurduğunu ve kutuplaştırma ve ayrıştırmaya neden olacak hamlelerden uzak durulması gerektiğini düşündüklerini ifade etti.
    10:27Türkiye Barolar Birliği'nin Geleceği
    • Cumhurbaşkanı, Türkiye Barolar Birliği'nde "Türkiye" ifadesinin kaldırılacağını ve tek birlikte toplanma döneminin değişeceğini söyledi.
    • Türkiye Barolar Birliği, Türk Silahlı Kuvvetleri ve Türk Tabipler Birliği gibi kamu kurumu niteliğindedir ve Bakanlar Kurulu kararıyla işlem yapılamaz.
    • Yeni düzenlemeye göre "Türkiye" ifadesi kaldırılacak, kaynak aktarımına son verilecek ve doktor, avukat ve mühendislerin mesleklerini serbest yürütmeleri için bu birliklere üyelik şartı kaldırılacak.
    12:03FETÖ'nün Barolar Birliği'ne Yönelik Planları
    • Cumhurbaşkanı'nın bu açıklaması ayaküstü ve düşünülmeden verilmiş bir cevap olarak değerlendiriliyor.
    • 2013'te FETÖ, Türkiye Barolar Birliği'ni ele geçiremeyince, demokratik görünümlü bir yapı oluşturmak için her ilde kendi düşüncelerine yakın insanlardan baro kurulmasını planlamıştı.
    • FETÖ'nün üst birliğinin adı "Anadolu Barolar Birliği" olarak hazırdı ve Türkiye Barolar Birliği'ne paralel bir yapı oluşturmak istiyorlardı.
    14:11Türkiye Barolar Birliği'nin Özel Durumu
    • Türkiye Barolar Birliği'nin isminin başına "Türkiye" kelimesini koyan Bakanlar Kurulu değil, kanunladır ve meslek odası statüsünün çok dışındadır.
    • Türkiye Barolar Birliği, hakim, savcı ve barolar şeklinde örgütlü olup, yargının üç bacağından biridir ve eşit bacaktan biridir.
    • Türkiye'de illerde baro başkanı il başsavcısı ile eşittir, Türkiye'de de Yargıtay Başsavcısı Türkiye Barolar Birliği Başkanı ile eşittir.
    15:32FETÖ'nün Paralel Barolar Birliği Projesi
    • FETÖ'cülerin aklındaki proje, bir ilde 30-40 kişiyi bir araya getirip, kripto veya diğer gerekçelerle 40-50 kişiyi toplayarak paralel barolar birliği kurmaktı.
    • Bu proje gerçekleşirse, Türkiye'nin her yerinde PKK sempatizanları da benzer şekilde paralel barolar birliği kurabilirdi.
    • Birden çok barolar birliği kurulursa, illerdeki baroları parçalamak gerekecek ve bunların içinde PKK sempatizanları da barolar kurabilirdi.
    18:47Geçmişteki Uyarılar
    • Konuşmacı, geçmişte Ankara'da gazeteci olarak çalışırken, FETÖ'nün Ergenekon ve Balyoz gibi kumpasları konusunda Cumhurbaşkanı'na uyarıda bulunmuş.
    • 17-25 sürecinde Cumhurbaşkanı'nın yanında sadece bir iki kişinin dışında kimse yoktu ve herkes kim savaşı kazanacak diye bekliyordu.
    • Konuşmacı, Cumhurbaşkanı'na "Türk ordusunun canına kastetmiş, milletin canına kastetmiş birisinin yürüttüğü bir soruşturma var" diyerek yargısal bir operasyon yapıldığını söylemiş.
    20:06Türkiye Barolar Birliği ve Türk-Türkiye Kavramları
    • Konuşmacı, Türkiye Barolar Birliği'nin adının değiştirilmesi konusunda eleştiri yaparak, Türk ve Türkiye kelimelerinin tartışmaya açılmasının doğru olmadığını belirtiyor.
    • Afrin harekatı sırasında Türkiye Cumhuriyeti'nin tüm varlığıyla mücadele ettiği için bu tür tartışmaların gündemde olmaması gerektiğini vurguluyor.
    • Alman heyeti, Amerikalılar ve Avrupa Birliği'nden gelen gazetecilerin Türkiye'nin Afrin harekatını nasıl bulduğunu sorduğunu ve konuşmacının "bombalar size düşse ne yaparsanız biz de onu yapıyoruz, meşru savunma yapıyoruz" cevabını verdiğini anlatıyor.
    21:39Barolar Birliği'nin Önemi ve Eleştiriler
    • Konuşmacı, Türkiye Barolar Birliği'nin adının değiştirilmesi durumunda, PKK'nın hayal ettiği gibi bir "Mezopotamya ve Barolar Birliği" kurulabileceğini ve bu durumun Almanya'da "Afrin'de soykırım yapılıyor" manşetinin oluşmasına neden olabileceğini belirtiyor.
    • Yılmaz Özdil'in Sözcü'de yazdığı makalede Türkiye Barolar Birliği'nin Atatürk'ü anma haftası düzenlediği, Kıbrıs paneli düzenlediği ve "açılım sürecinde Türk Silahlı Kuvvetleri'ne balyoz indirerek barış sağlayamazsınız" dediği aktarılıyor.
    • Konuşmacı, Türkiye Barolar Birliği'nin adının değiştirilmesi konusunda "adındaki Türkiye'yi silmek yetmez, komple kapatın" eleştirisini karşılayarak, bu durumun 2013 Fetö projesinin kendisine ısıtılıp bir başka şey olarak takdim edilmesi olduğunu iddia ediyor.
    24:01Barolar Birliği'nin İşleyişi ve Hizmetleri
    • Konuşmacı, Türkiye Barolar Birliği'nin 160.000 avukatın disiplin işlerini kimin yapacağı gibi idari ve sosyal konuların çözülmesi imkansız olduğunu belirtiyor.
    • Baro başkanının masasının etrafında her siyasi dünyadan insanın olduğunu ve Türkiye'nin tüm barolarının toplanarak hayati meseleleri konuştuğunu, birbirlerine küfür etmediklerini vurguluyor.
    • Konuşmacı, kendisinin geçerli oyların yüzde yüzüyle seçildiğini ve Türkiye'nin her yerinden muhafazakar ve milliyetçi kişilerin de seçilebileceğini, ancak başarılı olduklarını çünkü beş yıldır dünyada verilmeyen bir hizmeti verdiklerini iddia ediyor.
    27:32Hukukun Üstünlüğü ve Demokrasi Vizyonu
    • Konuşmacı, hukukun üstünlüğü, demokrasi ve yargıç bağımsızlığı hedeflerine ulaşmanın kolay olduğunu, ancak bunun için hepimizin birden "kürsüden siyaset yapan hakim istemiyoruz" demesi gerektiğini belirtiyor.
    • Türkiye Barolar Birliği'nin sosyal yardımlaşma fonundan 160.000 avukata ve 20.000 stajyer avukata bir lira para vermeden yatarak tedavi hizmeti verdiğini, bunu yaparken siyasi parti veya mezhep ayrımı yapmadıklarını vurguluyor.
    • Ankara'daki adliye binalarının bölünmesinin eski başkan zamanından kaynaklanan bir sıkıntı olduğunu, ancak yeni bakanla konuştuklarını ve adalet bürokrasisi ile tarihin en yakın işbirliğinin olduğu dönemde olduklarını belirtiyor.
    30:58Türkiye'deki Cezaevi Durumu
    • Türkiye'deki cezaevleri kapasitesinin çok üzerinde mahkum ve tutuklu barındırıyor.
    • Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü'ne göre cezaevlerindeki nüfus her ay bin kişi artıyor.
    • İki yüz seksen bin yatağa ulaşan cezaevlerinde iki yüz otuz beş bin tutuklu bulunuyor, yani kapasitenin üstünde yirmi yedi bin mahkum var.
    31:34Cezaevi Nüfusunun Detayları
    • Cezaevlerindeki kişilerin yüz yetmiş dokuz bini adli, elli üç bini terör suçundan tutuklu bulunuyor.
    • Toplam tutuklu ve hükümlünün dokuz bin yedi yüzünün kadın, iki bin dokuz yüz kırk dokuzunun çocuk olduğu açıklandı.
    • Annesiyle birlikte cezaevinde kalan çocuk sayısı yaklaşık altıyüzelli iken, gebe mahkum sayısı ise kırk beş.
    32:00Çözüm Önerileri
    • Tutuklamayı kolay verilen bir tedbir olmaktan hakimlerin cesaretle çıkarması gerektiği vurgulandı.
    • Sistemin hakimlerin kendini güvende hissettiği bir sisteme çevrilmesi gerektiği belirtildi.
    • Adil yargılama ve adli kontrolle bu sorunun çözülebileceği, dünya çözmüş olduğu ve formüllerin de var olduğu ifade edildi.

    Yanıtı değerlendir

  • Yazeka sinir ağı makaleleri veya videoları özetliyor