• Buradasın

    Sınai Mülkiyet Hukuku ve Marka Hukuku Eğitim Dersi

    youtube.com/watch?v=H5_8aSGsqRc

    Yapay zekadan makale özeti

    • Bu video, Konya Barosu'nun meslek içi eğitimlerinden biri olup, 25 yıllık fikri mülkiyet deneyimine sahip bir serbest avukat tarafından sunulmaktadır. Konuşmacı, Sınai Mülkiyet Kanunu (SMK) kapsamında marka hukuku konusunda kapsamlı bir eğitim vermektedir.
    • Video, marka hukukunun tarihsel gelişiminden başlayarak, marka tanımı, türleri, tescil süreci, hak sahipliğinin kazanılma şekilleri, marka korunması, ihlalleri ve tecavüz davaları gibi konuları ele almaktadır. SMK'nın 2017 yılındaki değişiklikleri, marka haklarının korunması, idari iptal müessesesi, arabuluculuk mekanizması ve tecavüz davalarında kullanılan hukuki süreçler detaylı olarak açıklanmaktadır.
    • Eğitimde ayrıca marka haklarına tecavüz maddeleri, cezai hükümler, hak sahibinin ileri sürebileceği talepler, tazminat hesaplamaları, yetkili mahkemeler ve zamanaşımı hükümleri gibi konular da ele alınmaktadır. Video, soru-cevap bölümüyle sona ermektedir.
    00:08Giriş ve Marka Hukuku Tarihsel Gelişimi
    • Konuşmacı, Konya Barosu'nun dördüncü meslek içi eğitimini sunacağını ve bu eğitimde 67-69 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu kapsamında marka hukukunu anlatacağını belirtiyor.
    • Konuşmacı, Konya Barosu'nda serbest avukat olarak çalışmakta ve fikri mülkiyette 25 yıllık deneyime sahip olduğunu ifade ediyor.
    • Türkiye'de marka hukukunun 1871 tarihli Alamet-i Farika Nizamnamesi ve 1879 tarihli İhtira Beratı Yasası ile başladığını, bu nizamname dünyanın ilk marka koruması olarak kabul edildiğini belirtiyor.
    01:54Marka Hukukunun Tarihsel Gelişimi
    • 1995 yılında Gümrük Birliği'ne giriş sürecinde başlayan kanun hükmünde kararnameler, Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmiş ve 2007 tarihli Sınai Mülkiyet Kanunu ile yasalaşmıştır.
    • Dünyada markalarla ilgili ilk düzenleme İngiltere ve Amerika Birleşik Devletleri'nde hileciliğe karşı koruma amaçlı olarak uygulanmıştır.
    • Orta Çağ Avrupa'sında tacirlerin ticari alanların sınırlarını göstermek için kullandıkları işaretler, dünyada marka ile ilgili ilk örnekler olarak karşımıza çıkmaktadır.
    05:09Fikri ve Sınai Mülkiyet Hakkı Arasındaki Farklar
    • Fikri mülkiyet, fikir ve sanat eserlerini kapsayan bir üst kavram olarak karşımıza çıkarken, sınai mülkiyet hakları ise marka, patent, tasarım, coğrafi işaret, entegre devrelerin topografyası ve bitki çeşitlerine ilişkin hakları tek bir çatı altında toplamaktadır.
    • Fikir ve sanat eserleri kamuya sunma ile kazanılırken, tescil şartı yoktur; ancak sınai mülkiyet hakları tescil ile kazanılır ve tescil esasını taşır.
    • Fikri ve sınai haklar maddi bir varlığa sahip olmayıp soyuttur, ülkesel çapta korunur, süreye tabidir ve mirasla intikal eder.
    07:42Sınai Mülkiyet Kanunu ve İyi Niyet Kuralı
    • Sınai Mülkiyet Kanunu'nda ve Yargıtay'ın esas aldığı iyi niyet ve dürüstlük kuralı, medeni kanunun 2.2 ve 3. maddesinde yer almaktadır.
    • Kanun kötü niyeti korumaz ve iyi niyetin varlığı asıl olup, durumun gereklerine göre kendisinden beklenen özeni göstermeyen kimse iyi niyet iddiasında bulunamaz.
    • Kötü niyetli marka, hak sahibi olmadığını bilmesine rağmen dürüstlük kuralına aykırı şekilde tescil için başvuruda bulunan veya tescil ettirilen marka olarak tanımlanmaktadır.
    09:25Kötü Niyetli Marka Başvuruları
    • Yargı kararları, kötü niyetli marka başvurularının itiraz üzerine red edileceğini kabul etmiştir.
    • Beşyüzellialtı sayılı KHK'nın 35. maddesinde marka başvurusuna itiraz hakkı belirtilmiş, ancak mutlak veya nispi red nedeni olarak sayılmamıştır.
    • Sınai Mülkiyet Kanunu'nda kötü niyet nispi ret sebebi olarak sayılmış ve Hukuk Genel Kurulu kararıyla hükümsüzlük sebebi olarak uygulamada kabul görmüştür.
    11:04Kötü Niyetin Tespiti
    • Kötü niyetin tespitinde, önceki markadan haberdar olma veya bilebilecek durumda olmanın tek başına belirleyici nitelikte olmadığı, başvuru sırasındaki tüm faktörlerin dikkate alınması gerektiği vurgulanmaktadır.
    • Başvuruların markaların arasındaki benzerlik, yararlanma olup olmadığı, tanınmışlığına etkisi, sulandırma gibi faktörler kötü niyet konusu dikkate alındığında etraflıca ele alınmaktadır.
    12:28Marka Hakkında Temel Bilgiler
    • Marka, bir ticari işletme veya teşebbüsün mallarını veya hizmetlerini diğerlerinden ayırt etmeyi sağlayan ve sahibine koruma sağlayan bir işaret niteliğindedir.
    • Marka olarak kişi adları, sözcükler, şekiller, renkler, harfler, sayılar, sesler, malların ve ambalajların biçimi, hareket markaları ve üç boyutlu markalar gibi çeşitler bulunabilir.
    • Yeni kanunla, markalar çizimle görüntülenmesi yerine açık ve net olarak anlaşılabilmesi şartıyla korunabilir hale gelmiştir.
    15:31Marka Hukuki İşlemleri
    • Marka devir edilebilir, miras yoluyla intikal edebilir, lisans konusu olabilir, teminat olarak gösterilebilir ve hazz edilebilir.
    • Marka ile ilgili hukuki işlemler sicilde kaydedilmelidir, aksi takdirde hiçbir anlamı olmaz.
    • Marka hukuki işlemlerinde yazılı şekle tabidir, işlemler bültende yayınlanır ve sicile kaydedilmeyen hukuki işlemlerden doğan haklar iyi niyetli üçüncü kişilere karşı ileri sürülemeyecektir.
    17:16Marka Tescili ve Hak Sahipliği
    • Sınai Mülkiyet Kanunu'na göre tescil edilmemiş marka hukuki koruma elde edemez.
    • Hak sahipliğinin iki şekilde kazanıldığı görülür: biri tescil (kurucu unsur), diğeri gerçek hak sahibini işaret eden, ilk defa kullanan ve markayı meşhur ve maruf hale getiren kişidir.
    • Eski mülga (551, 556, 554 ve 555 sayılı kanun hükmünde kararnameler) birçok maddesinin yürürlükte olduğu ve atıflarla geçici maddelerle açılacak hükümsüzlük davalarında bazı maddelere atıf yapıldığı unutulmamalıdır.
    19:09Yeni Sınai Mülkiyet Kanunu'ndaki Değişiklikler
    • Yeni SMK ile markada yapılan düzenlemeler arasında markanın dürüst ticari kullanımı, korumanın kapsamı, hükümsüzlük ve iptal ayrımı gibi konular netleştirilmiştir.
    • Birlikte var olma ilkesi ve sessiz kalma sebebiyle hak kaybı ilkesi ayrı maddeler halinde irdelenmiştir.
    • Marka süreçlerini hızlandırmak için yayın süreleri kısaltılmış ve marka iptal yetkisi Türk Patent Enstitüsü'ne getirilmiştir.
    22:00Sınai Mülkiyet Kanunu'nun Amacı ve Yapısı
    • Sınai Mülkiyet Kanunu, dört ayrı KHK'yı tek bir kanunda birleştirmiştir.
    • Kanunun amacı, sınai mülkiyet haklarının ve geleneksel ürün haklarının korunması ve bu hakların ticari ve sınai alanda kullanımının teşvik edilmesi suretiyle teknolojik, ekonomik ve sosyal bir ilerlemenin gerçekleştirilmesine katkı sağlamaktır.
    • Kanun, Avrupa Birliği'nin mülkiyet hukukundaki son gelişmeleri uyum sağlamak ve kanun hükmünde kararnamelerin çeşitli hükümlerini iptal eden Anayasa Mahkemesi kararlarından kaynaklanan hukuki boşlukları ortadan kaldırmak için hazırlanmıştır.
    25:20Markanın Dürüst Ticari Kullanımı
    • Bir markanın şu hallerde kullanılması durumunda marka sahibinin izniye ihtiyaç yoktur:
    • Gerçek kişilerin kendi ad ve adreslerini belirtmesi.
    • Malların veya hizmetlerin çeşidine, kalitesine, coğrafi kaynağına ya da diğer niteliklerine yönelik açıklamalarda bulunmak.
    • Özellikle yedek parça ve eşdeğer parçalarda, ürün ve hizmetin kullanım amacının belirtilmesinin gerekli olduğu hallerdeki kullanımlar.
    26:24Marka Hukuku ve Dürüst Kullanım
    • Bağımsız yedek parça imalatı yapan firmalarda, özellikle otomotiv markalarının markalarını yanlış kullanarak kötü niyetli kullanım görülmektedir.
    • MK2 (Marka Kanunu) iki, herkesin haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken iyi niyetli kullanımın zorunlu olduğunu, kanunun kötü niyetli kullanımın korunmadığını belirtmektedir.
    • Markanın korumasının kapsamı genişletilmiş, internet ortamında ticari etki yaratacak şekilde alan adı, yönlendirici kod veya anahtar sözcük olarak kullanılması marka ihlali olarak kabul edilmiştir.
    29:10SMK'da Yapılan Değişiklikler
    • Hükümsüzlük ve iptal ayrımı netleştirilmiş, SMK hükümsüzlüğü 25. maddede, iptali 26. maddede ayrı ayrı düzenlemiştir.
    • İlk defa kanuna giren idari iptal müessesesi getirilmiş, Türk Patent Enstitüsü'ne mahkemeye başvurmadan iptal hakkı verilmiştir.
    • SMK'ya göre geçmiş tarihte bir iptal nedeni ortaya çıkmışsa, davacının talebi üzerine iptal kararı o tarihe kadar geriye yürütülebilecektir.
    30:48Birlikte Var Olma İlkesi
    • Beşyüzellialtı sayılı KHK döneminde birlikte var olma ilkesi için kanunda düzenleme yoktu, ancak Yargıtay kararlarıyla uygulama bulmuştu.
    • SMK 5. maddenin 3. fıkrasında, bir marka tescil başvurusunun önceki marka sahibinin muvafakat ettiğini gösteren noter onaylı belgenin sunulması halinde reddedilmediği açıkça ifade edilmiştir.
    • Bu hüküm, ekonomik ve diğer yönlerden bağlı olan holdingler ve grup şirketleri için avantaj sağlamıştır.
    34:37Kullanım İspatı ve İtirazlar
    • Tescilli markayı beş yıl içerisinde Türkiye'de ciddi bir şekilde kullanma zorunluluğu getirilmiştir.
    • SMK 19. maddesinin 2. fıkrasında belirtilen hüküm çerçevesinde, itiraz edilen marka sahibi, markanın beş yıl içerisinde kullanılmadığını ispatlaması talep edilebilir.
    • Bu düzenleme ile tescilli markaların piyasada etkin şekilde kullanılması sağlanmış, kullanılmayan markalar gerekçe gösterilerek yapılan itirazlar sonucu yeni müteşebbislerin yapay bir pazara girişi engellenmiştir.
    37:48Marka Başvurusu Stratejisi
    • Marka başvurusu yaparken, hangi alanda çalışılacağı, hangi imalat yapılacağı veya hangi hizmet verileceği belirlenmeli ve nokta atışı ile marka başvurusu yapılmalıdır.
    • 45 sınıftan 35 tanesi imalatla, 10 tanesi hizmetle alakalı olan marka sınıflarından hangisiyle ilgili çalışılacağı belirlenmelidir.
    • Mahkemeler nezdinde bu kullanılmaya, hükümsüzlük davalarında ve tecavüz davalarında gündeme gelmeye başlamıştır.
    39:29Yargıtay'ın Kullanmama Savunması Hakkında Kararı
    • Yargıtay'ın 12/11/2020 tarihli kararıyla, SMK'nın 9 ve 26. maddelerinin geçmişe etkili olacak şekilde uygulanması gerektiği belirlendi.
    • Bazı mahkemeler, beş yıllık sürenin hesaplanmasında 10/11/2007 tarihli kanunun yürürlüğe girdiği tarih esas alınması gerektiğini savunmuştu.
    • Yargıtay kararıyla, eski tarihli beş yıllık kullanmamaya ilişkin hesaplamaların 2007 öncesinde de karar verileceği ve bu şekilde yapılacağı belirlendi.
    42:00Kullanmama Savunmasının Uygulanması
    • Kullanmama savunması SMK'da açıkça defi olarak düzenlenmiştir ve sadece hak sahibi tarafından ileri sürülebilir.
    • Ceza davalarında soruşturma veya kovuşturma aşamasında ileri sürülebileceği ve savcı veya ceza mahkemesi tarafından dikkate alınabileceği tartışma konusudur.
    • SMK'nın 25/7 ve 29/2 maddesi uyarınca, kullanmama savunması hükümsüzlük ve tecavüz davalarında da ileri sürülebileceği açıkça düzenlenmiş.
    45:20Sessiz Kalma Sebebiyle Hak Kaybı İlkesi
    • Marka sahibi, sonraki tarihli bir markanın kullanıldığını bildiği veya bilmesi gerektiği halde beş yıl boyunca sessiz kalmışsa, bu hakkını ileri süremez.
    • 556 sayılı KHK mahkeme kararlarıyla uygulamaya konulan sessiz kalma nedeniyle hak kaybı ilkesi artık yasal bir kural haline geldi.
    • SMK'da tecavüz hali bakımından sessiz kalma ilkesine yer verilmedi, ancak mahkeme kararları bu ülkeyi tecavüz halinde de uygulamaktadır.
    47:09Marka İptal Yetkisi ve Yeni Düzenlemeler
    • SMK'ya göre hükümsüzlük yine mahkemelerde ileri sürülecek, ancak markanın iptali artık Türk Patent Enstitüsü'nde talep edilebilecek.
    • Türk Patent, tescil tarihinden itibaren beş yıl içinde kullanılmayan bir markayı iptal edebilecek.
    • Marka tescil tarihinden itibaren beş yıl süreyle kullanılmaması, jenerik isim haline gelmesi, halkı yanıltır hale gelmesi ve teknik yönetmeliğe aykırı kullanılması iptal sebepleri olarak belirlenmiştir.
    49:18Uzlaşma ve Arabuluculuk
    • Kurum gerekli görmesi halinde tarafları uzlaşmaya teşvik edebilir ve uzlaşma ile ilgili hususlarda HUKUK usulü mahkemeleri kanunu hükümleri geçerlidir.
    • Yeni marka türleri olarak sözcükler, şekiller, renkler, harfler, sayılar, sesler, koku, ambalaj ve resim artık marka olarak tescil edilebiliyor.
    • Yargıtay'ın 11/4/2020 tarihli kararıyla, birden çok dava bir arada açıldığında ve içerisinde tazminat talebi varsa, dava şartı olarak arabuluculuk uygulanmaz.
    52:35İptal ve Hükümsüzlüğün Sonuçları
    • Hükümsüzlük, tüm davaların karar çıktıktan sonra ileriye doğru etkisi olurken, marka davalarında hükümsüzlük başvuru tarihine kadar geriye etki eder.
    • Sınai haklar hükümsüz kılındığında, hükümsüzlük kararı geriye etkili olup, türk patent ve marka kurumuna yapılan başvuru tarihine kadar geçerlidir.
    • İptal davalarında ise herkese karşı sonuç doğurması ve tazminat talepleri aynı iptal kararından sonra, iptal halinin doğduğu andan itibaren ileriye etkisi olur.
    53:41Sınai Mülkiyet Hakkında Cezai Hükümler
    • Marka hakkına tecavüz davaları sık karşılaşılan dava türlerindendir, ancak patent, tasarım ve faydalı model haklarında cezai hükümler bulunmamaktadır.
    • Sınai Mülkiyet Kanunu'nda sadece markaya ilişkin ceza hükümleri öngörülmüştür, diğer sınai mülkiyet hakları için cezai yaptırımlar uygulanmamaktadır.
    • Haklar tecavüz edildiğinde, haksız rekabet hükümlerine dayanarak şikayette bulunulabilir.
    55:23Haksız Rekabet ve Tecavüz Davaları
    • Mülkiyet haklarında tecavüz davalarında, hükümsüzlük davası açılarak marka, patent, tasarım veya faydalı modelin hükümsüz kılınması mümkündür.
    • Yargıtay'ın son kararlarında, hak sahiplerinin haksız rekabet hükümlerine dayanarak davalar açmaları önerilmektedir.
    • SMK 155. maddesi, daha sonra marka, patent, tasarım veya faydalı model tescil ederek tecavüz davasında savunma argümanı olarak kullanılamayacağını belirtmektedir.
    57:45Marka Hakkına Tecavüz
    • Marka hakkına tecavüz, benzer işareti karıştırma ihtimali yaratacak, haksız yarar elde edecek veya itibarına zarar verecek biçimde kullanmak, taklit etmek veya dağıtmaktır.
    • Marka sahibinin izni olmadan mal üreten, satışa sunan, ithal veya ihraç edenler bir yıldan üç yıla kadar hapis ve 20.000 güne kadar adli para cezası ile cezalandırılabilir.
    • Sınai Mülkiyet Kanunu'nda sadece marka suçları düzenlenmiştir, diğer sınai mülkiyet hakları için cezai hükümler bulunmamaktadır.
    59:15Marka ve Ticaret Ünvanı
    • Marka ve ticaret ünvanı konusu en çok dava olan ve karıştırılan konulardan biridir.
    • Tescilli bir marka ile aynı veya benzer olan işareti, markanın tescilli olduğu mallarla aynı veya benzer mallarda kullanılması marka hakkına tecavüz teşkil eder.
    • Karıştırma ihtimali için halkın iki işaret arasında bağlantı kurması yeterlidir, tüketicilerin bu iki işareti birbirinden ayırt edememesi durumunda karıştırma ihtimali oluşur.
    1:01:39Marka ve Ticaret Ünvanı Arasındaki Farklar
    • Ticaret ünvanı bir taciri diğer tacirlerden ayırt etmeyi sağlarken, marka bir teşebbüsün mal ve hizmetlerini diğerlerinden ayırt etmeye yarıyor.
    • Ticaret ünvanı veya ünvanda yer alan kelime, ticaret sicilinde yazılı halinden farklı olarak mal ve hizmetlerle bağlantılı şekilde kullanılırsa, markasal bir değer atfedilirse, marka hakkına tecavüz söz konusu olabilir.
    • Yargıtay, ticaret ünvanının kullanıldığı alanla markanın kullanıldığı alanı birbirinden ayırarak, ticari olarak kullanılan ayırt edici işaretle markasal kullanımlar arasında tecavüz olmadığına karar verebilmektedir.
    1:04:14Marka Hakkına Tecavüze Karşı Davalar
    • Marka hakkı tecavüze uğrayan hak sahibinin ileri sürebileceği talepler arasında fiilin tecavüz olup olmadığının tespiti davası, muhtemel tecavüzün önlenmesi davası ve tecavüz fiillerin durdurulması davası bulunmaktadır.
    • Tecavüze konu olan ürünler dışındaki diğer ürünlerin üretimini engellemeyecek şekilde el konulması talebinde bulunulabilir.
    • Tecavüze uğrayan hak sahibi, maddi ve manevi zararın tazmini davaları açabilir.
    1:05:20Tazminat Davaları
    • Tecavüze uğrayan hak sahibi, tecavüze sayılan fiili işleyen kişilerden zararını tazmin etmekle yükümlü olduklarını iddia edebilir.
    • Sınai mülkiyet hakkının itibarı zarara uğradığında, itibar tazminatı talebinde bulunulabilir.
    • Yoksun kılınan kazanç, hak sahibinin uğradığı zararın fiili kayıp veya yoksun kılınan kazancı kapsar ve hak sahibinin seçimine bağlı olarak değerlendirilebilir.
    1:07:26Sınai Mülkiyet Hakkı ve Tecavüz Davaları
    • Sınai mülkiyet hakkı korumasına konu olan ürünlerin hak sahibi veya izniyle üçüncü kişilerin piyasaya sunulmasından sonra bu ürünle ilgili fiiller hakkın kapsamı dışında kalır, buna "hakkın tükenme ilkesi" denir.
    • Marka sahibi, fıkra hükmü kapsamına giren ürünlerin üçüncü kişiler tarafından değiştirilerek veya kötüleştirilerek ticari amaçlı kullanılmasını önleme hakkına sahiptir.
    • Sınai mülkiyet hakkı sahibi, hakkına tecavüzden piyasaya sürülmüş ürünleri kişisel ihtiyaçları ölçüsünde elinde bulunduran veya kullanan gerçek tüketicilere karşı hukuk davaları açamaz veya ceza davasında şikayette bulunamaz.
    1:09:12Tecavüz Davaları ve Şartlar
    • 154. maddeye göre, size karşı bir tecavüz davası açılmadıysa, menfaati olan herkes Türkiye'de giriştiği veya girişeceği ticari veya sınai faaliyetin ya da bu amaçla yapmış olduğu ciddi bir yatırım varsa, sınai mülkiyet hakkına tecavüz teşkil edip etmediği hususunda hak sahibinden görüşlerini bildirmesini isteyebilir.
    • Eski patent kanunundaki bildirimde bulunma ve cevap alma hususlarının dava şartı olarak getirilmesi kaldırılmış, artık bildirimin yapılmış olması davada dava şartı olarak aranmamaktadır.
    • 155. maddeye göre, marka, patent veya tasarım hakkı sahibi kendi hakkından daha önceki rüçhan veya başvuru tarihine sahip hak sahiplerinin açmış olduğu tecavüz davasında sahip olduğu sınai mülkiyet hakkını savunma gerekçesi olarak ileri süremez.
    1:12:10Yetkili Mahkemeler ve İhtiyati Tedbirler
    • Görevli mahkemeler hukuk davaları açısından İstanbul, İzmir ve Ankara'da fikri ve sınai haklar mahkemeleri, diğer yerlerde asliye hukuk mahkemeleri, cezai davalar açısından ise üçüncü asliye ceza mahkemeleridir.
    • Hak sahibi tarafından açılacak davalarda davacının yerleşim yeri, hukuka aykırı fiilin gerçekleştiği yer veya etkilerinin görüldüğü yer mahkemeleri yetkili mahkeme olarak karşımıza çıkar.
    • Karşı taraf size marka, patent, tasarım veya faydalı modelle saldıracak veya bununla ilgili emareler gösterdiğinde, test tedbir uygulanmasını talep edebilirsiniz; bu, hakların size karşı kullanılmasının engellenmesi yönünde bir tedir.
    1:14:19Kararların Uygulanması ve Arabuluculuk
    • Kurul kararlarının iptali veya küsü istemli davalarda verilen kararlar kesinleşmedikçe icra edilemez, kesinleşmeden icraya koyulursa ayrı bir bekar ücreti ile karşılaşabilirsiniz.
    • Fikri sınai mülkiyet mahkemesi olmayan yerlerde, birinci asliye hukuk mahkemesi görevli mahkeme olup, üç ve daha fazla asliye hukuk mahkemesi varsa üçüncü asliye hukuk mahkemesi görevli mahkemedir.
    • Yargıtay'ın 4.11.2020 tarihli kararına göre, 2009 tarihli dava şartı olan arabuluculuğun sadece maddi tazminatla ilgili davalar için geçerli olduğu, fikri sınai haklarla ilgili arabuluculuğun uygulanmadığı belirtilmiştir.

    Yanıtı değerlendir

  • Yazeka sinir ağı makaleleri veya videoları özetliyor