Buradasın
Milliyetçi Hareket Partisi'nin Kolluk Gözetim Komisyonu Kanunu Hakkında Konuşması
youtube.com/watch?v=UhY5sFzMvYgYapay zekadan makale özeti
- Kısa
- Ayrıntılı
- Bu video, Milliyetçi Hareket Partisi adına bir milletvekili tarafından yapılan bir konuşma içermektedir. Konuşmacı, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde Kolluk Gözetim Komisyonu Kanunu'nun tartışılması sırasında konuşmaktadır.
- Konuşma, Bursa'daki saldırı olayından bahsederek başlamakta ve ardından Kolluk Gözetim Komisyonu Kanunu'nun vize muafiyeti sürecinin bir parçası olduğunu açıklamaktadır. Konuşmacı, kanunun 2010 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne sevk edildiğini, ancak 6 yıl bekletildiğini ve gerekçesinde Türkiye'de kolluk güçleri için kayıt ve analiz sisteminin olmaması durumunun emniyet asayiş ve vatandaşların can güvenliğiyle ilgili konularda doğru politika üretilmesine engel olduğu belirtilmektedir. Ayrıca, Avrupa Birliği sürecinde vize muafiyeti ve geri kabul anlaşması arasındaki ilişki, mülteci sorunu ve Türkiye'nin bu süreçteki durumu ele alınmaktadır.
- 00:01Bursa Saldırısı ve Kolluk Gözetim Komisyonu Kanunu
- Konuşmacı, Bursa'daki saldırıda can kayıplarının en azda kalması ve bu saldırının devletin kendine gelmesine vesile olmasını temenni ediyor.
- Görüşmekte oldukları kanun, vize muafiyeti sürecinin bir parçası olup, maddeleri hızlandırılmış bir şekilde genel kuruldan geçmektedir.
- Bu kanun ilk defa 2010 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne sevk edilmiş, altı sene bekletilmiştir.
- 01:40Kanunun Gerekçesi ve Uygulanması
- Kanunun gerekçesinde Türkiye'de kolluk güçleri ve emniyet asayişle ilgili ciddi bir kayıt ve analiz sisteminin olmadığı belirtilmektedir.
- Bu sistem olmaması, emniyet asayiş ve vatandaşın can güvenliğiyle ilgili konularda doğru politika üretilmesine imkan sağlamamaktadır.
- İktidar partisi 2010 yılında bu tespiti yapmış ancak bu sistemden bu yana bir şey getirmemiştir.
- 03:20Avrupa Birliği Süreci ve Vize Muafiyeti
- Bu kanun, Avrupa Birliği sürecinde demokratikleşme ve modern devlet olma anlayışını göstermesi bakımından ilginç ipuçlarını ortaya koymaktadır.
- 72 şartın 35'i yerine getirilmişti ve Mayıs ayı sonuna kadar tüm şartların yerine getirilip Haziran ayı sonunda vize muafiyeti elde edilmesi umulmaktadır.
- İktidar partisi, siyasi saiklerle ve Avrupa Birliği'nin mülteci sorununu fırsat bilerek vize muafiyetini geri kabulden ayırmıştır.
- 04:51Geri Kabul Anlaşması ve Mülteciler
- Geri kabul anlaşması Mart ayı başında yürürlüğe konulduğunda Yunanistan'a Ege Denizi'nden ulaşan mültecilerde ciddi bir azalma olmuştur.
- Son bilgilere göre 325 iade edilen mülteciden sadece 2'si Suriyeli, geri kalan 323'ü Pakistan, Afganistan, İran ve Irak'tan gelen mültecilerdir.
- Bu anlaşmayı öne alarak sadece dört ülkenin sınırlarını muhkem hale getirmek için bir yılda yapılan 25 milyar avroyu, 2019'a kadar 6 milyar avroluk bir para karşılığında Türkiye'ye yansıtmaktadır.
- 07:18Avrupa Birliği'nin Tepkisi ve Türkiye'nin Durumu
- Avrupa Birliği ülkelerinden vize muafiyetine başlayabileceği ve şartların uygulanmasında aksaklık görülürse vize muafiyetinin kaldırılabileceği ikazları duyulmaktadır.
- Türkiye son günlerde gazetecilere, resim sergilerinde yer alan fotoğraflara ve televizyonlarda yer alan programlara gösterdiği aşırı tepkiyle bu şartların gerçekleşmeyeceği yönündeki kanaatleri pekiştirmektedir.
- Türkiye'de yasama söz konusu olduğunda Türkiye Büyük Millet Meclisi'nden başka her yerden ses gelmektedir; anayasada laiklik ilkesinin kalkacağı toplantılar ifade edilmektedir.